YENİ ÇIKACAK KİTAPLARIMIZ

ÖZEL MENÜ

DERGİLER

Ay Seçiniz
category
690265977e8cf
0
0
6401,171,6356,117,28,27,170,98,3,144,26,4,145,113,17,6330,1,110,12
Loading....

TOPLAM ZİYARETÇİLERİMİZ

Our Visitor

2 0 8 8 5 0
Bugün : 32013
Dün : 39802
Bu ay : 1292381
Geçen ay : 1355873
Toplam : 44324626
IP'niz : 216.73.216.49

SON YORUMLAR

Son Yorumlar

YENİ ÇIKACAK KİTAPLARIMIZ

ÖZEL YAZILAR

YENİ ÇIKAN KİTAPLARIMIZ

ADİL DÜNYA YAYINEVİ

Tel-Faks:

0212 438 40 40

0543 289 81 58

0532 660 12 79

ERBAKAN

O, tek kişilik bir orduydu!..
Deccal’in en has ekibi
Ve enikleri
Hâlâ, seksen yaşındaki gölgesinden korkuyordu…
………………………………….
O, sanki yoğunlaşmış nurdu.
Tüm şerliler
Ve şerefsizler
Sürekli çevresine tuzaklar kuruyordu…
Ama O hep, cihadı seçmiş,
Beş ihtilalden
Beş yüz mahkemeden
Hem de
Ekmeğini yemiş, emeğinden geçmiş
Beş bin dönek kahpeye
AB’ye ve ABD’ye
Ve beş milyon İsrail’e rağmen
Yine alnının akıyla çıkıyordu…
O’nu yenmek zordu!..
…………………………..
O, billurlaşmış onurdu.
O şuurdu, huzurdu
Sevenleri ve sevdikleri için; gururdu.
Ve O bir kişilik orduydu,
Tek başına
Ve seksen yaşına rağmen
Dünyaya meydan okuyordu…
…………………………..
O’nun yüksek şahsiyetini
Orijinal projelerini ve örnek eserlerini
Gerçekten inanıp anlayan
Sahip çıkıp savunan
Elbet bahtiyar kuldur!..
Kapısında Kıtmirliğe soyunan
Cihadı öğreten okuldur!..
Çünkü: “Hayat; iman ve cihattır!..”
Gerisi teferruattır…
Bu okulun Milli Çözümcü seçkin talebeleri
Hizmet ve hikmet dokurdu…
Aziz Hocamıza ve hatırasına
Ve sadık dostlarına
Hıyanete kalkışanlar ise; çukurdu!..

4.8 29 votes
Değerlendirmeniz

Makale Paylaşım Sayısı: 

Picture of Rahmet PAKGÜL

Rahmet PAKGÜL

Abone ol
Bildir
13 Yorum
En Yeniler
Eskiler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

ÜSTAD AHMET AKGÜL HOCAMIZI VE MİLLİ ÇÖZÜMÜ ANLATAN ŞİİRİN SON BÖLÜMÜ BAŞKA SÖZE GEREK BIRAKMIYOR.

O’nun yüksek şahsiyetini
Orijinal projelerini ve örnek eserlerini
Gerçekten inanıp anlayan
Sahip çıkıp savunan
Elbet bahtiyar kuldur!..
Kapısında Kıtmirliğe soyunan
Cihadı öğreten okuldur!..
Çünkü: “Hayat; iman ve cihattır!..”
Gerisi teferruattır…
Bu okulun Milli Çözümcü seçkin talebeleri
Hizmet ve hikmet dokurdu…
Aziz Hocamıza ve hatırasına
Ve sadık dostlarına
Hıyanete kalkışanlar ise; çukurdu!..

O KADAR.

Last edited 1 gün önce by Hasan Çelik

Necmettin Erbakan, ilmiyle aydın, inancıyla yol gösteren bir liderdi.
O, makam için değil, milleti için yaşadı.
Her sözüyle ümmete umut, her adımıyla iz bıraktı.
“Önce ahlak ve maneviyat” diyerek bir neslin kalbinde ışık yaktı.
Gerçek bir dava adamıydı — yılmadı, yorulmadı, inancından dönmedi.
Onu sevmek, sadece anmak değil; onun gösterdiği istikamette yürümektir.

Bizim davamız kuru bir siyaset davası değildir;
Bu dava, mazlumların gözyaşını dindirme,
Milletimizin yeniden ayağa kalkma davasıdır.”

Asrın Müceddidi ve Yol Gösteren Bir Nurdu!

O Erbakan Hocamızdı… Bizleri ve Ümmeti karanlıklardan aydınlıklara çıkarmıştı… Sonsuz şükür ki Hocamıza talebe olduk.. Ahmet Hocamızın bilgileri ile desteklendik ve huzur bulduk… Rabbimiz gereğiyle cihat etmeyi ve bu yolda sapasağlam durabilmeyi nasip eylesin… Amiiin

Dosdoğru bir imanla bizlere örnek olup ve eşsiz bir aşkla Erbakan Hocamızı anlatan bu hikmetli kelimelerin sonucunda; yüreklerimizde gerçek Erbakan sevdası oluştu ve O’nun davası yolunda kaymadan, sapmadan yürüyebilme imanı bu vesile ile nasip oldu!  

Erbakan Hocamızı anlamak ve onun haklı, hayırlı davasına taraf olmak ise; 
Kur’an’ın mana ve mesajını idrak etmeye gayret etmek ve Adil Düzen’in yeryüzüne hâkim olması için çalışmaktır. Zulme ve işbirlikçiliğe karşı hakikati haykırmaktır.  
Evet, hidayet budur.  

İmsana hakikati tattıran, hidayete vesile olan; en kutlu mektep, en kutlu rehberdir. 

Şüphesiz, hidayetin karşısında sunabileceğimiz hiçbir mülk yoktur; zira hidayet, yeryüzündeki tüm mülklerin tamamından daha kıymetli bir ilahi lütuftur. 

FERASET SADAKAT

Erbakan Hocamızın ve Ahmet Hocamızın hedefleri bir olmakla birlikte mücadelelerine ve başlarına gelen birçok olaya baktığımızda, temelde hiçbir fark yoktur! Bu olaylara Muhammedi feraset, sırrıyla karşılık vermeleri ve Allah’ın izniyle, ne kadar tevazu etseler de asla yanılmamaları, işin sonunda herkesin itiraf etmek zorunda kaldığı gerçektir!..

Allah bizleri, Hocamıza, Üstadımıza ve Milli Çözüm davamıza sadakatten zerre mahrum etmesin!

Molla Caminin dediği gibi “..Zamanın Muhammedi..” olarak görmek noktasında; inanan sadıkların tabi olması, hakikate ve hikmete ulaşarak sabırla hedefe ulaşmak için sadakatlerini bozmadan, gayret etmeleri tek kurtuluş ve en büyük bahtiyarlık olacaktır!

Nur cemaline bakınca
Günahlarımı hatırlatıp
Mahcubiyet terleri döktüren
Asaletini özlerim…
Münafık maskelerin gizlediği
Şifreleri çözen,
Ve seneler sonrasını sezen
Ferasetini özlerim…

Fırsatçılara göz yummalarını
Fesatçıların yularlarını uzatmalarını
Ve böylece, kendi ayaklarıyla
Uçuruma yuvarlanmalarını sağlayan sabrını
Ve siyasetini özlerim…
Vefasızlara kök söktüren
Faziletini, Nezaketini özlerim!…

https://www.millicozum.com/mc/ozel-yazilar/erbakan-kimdir-siir-3/

Last edited 2 gün önce by Aykut Akdağ

ERBAKAN’I SEVMEK ; MİLLİ ÇÖZÜM GİBİ ERBAKAN’IN HAZIRLIKLARINA SAHİP ÇIKMAK VE HAKİM KILMAK İÇİN BU İŞİN DELİSİ OLMAYI GEREKTİRİR VE ELBETTE BU İŞE ENGEL OLMAYA ÇALIŞAN SİYONİSTLERİ VE İŞBİRLİKÇİLERİYLE AYNI ERBAKAN GİBİ FİKRİ MÜCADELE ETMEYİ GEREKTİRİR!.. MİLLİ ÇÖZÜM BUNU İSPAT ETMİŞTİR..!

Şiirin son dizelerinde geçen şu ifadeler ne kadar da yerli yerince ve anlam ifade edecek şekilde, taaa yıllar öncesi kaleme aldırılmış… Tekrar burada ifadeleri aktarmak istiyorum:
Bu okulun Milli Çözümcü seçkin talebeleri
Hizmet ve hikmet dokurdu…
Aziz Hocamıza ve hatırasına
Ve sadık dostlarına
Hıyanete kalkışanlar ise; çukurdu!..

Peygamberlik dönemi bittikten sonra Cenabı Hakk her yüzyılda bir dinini aslına dönderecek yenileyecek, düzeltecek ve büyük bir devrimci geleceğinden ve esasta değil uygulamada çok gerekli ve önemli değişiklikler gerçekleştireceği. Asrın icabına göre bazı teşkilat ve tedbirler geliştirmesi. Muannidlere (inatçılara) cevap vermesi. Açıklaması kendi zamanına kalan bazı meseleleri açıklayacağı … (Hadisi Kutsi)
Aziz Erbakan Hocamızdan sonra onun en sadık talebesi takipçisi ve devamı olan Milli Çözüm ve Şahsi Manevisi asrımıza ve Kur’an’a Tercümanlık yapmakta… İspatı bu sitedeki gördüğünüz okuduğunuz her şey ve kitapçılarda halkın hizmetine sunulmuş kitaplar bunun göstergesidir. Zaten Erbakan adını zikretmek sanki yasaklanmış gibi ağızlarına bile alamayan kendini Milli Görüş partisi sananlar, sadece Erbakan adı değil Erbakan’ın projeleri olan İslam Birleşmiş Milletleri – İslam Ortak Pazarı – İslam Savunma Paktı – İslam Dinarı – İslam Kültür İşbirliği Teşkilatları gibi hazırlıklar olsun, ADİL DÜZEN PROJELERİ olsun bunlardan hiç bahsedemeyenlerin adı Milli Görüş Partisi olmuş ne yazar… Bunlara sahip çıkan ve insanlığa anlatma gayreti güden ve bunu hayata hakim kılma uğrunda canhıraşane gayret ve çaba göstermesi zaten Erbakan Hocanın devamı-takipçisi olduğunu ispatlıyor Milli Çözüm…

Böylesi bir harekete önceleri inanırken sonraları şaşı bakmaya başlamak, Cenabı Hakkın tarih boyunca gönderdiği yüzlerce kavimlerin önderlerine rehberlerine resullerine nebilerine nasıl ki şaşı bakıldıysa bu dönemde de bunları yaşayacağımızın problem değil, problem olan şey o şaşı bakanların safında olma gayreti gütmektir… Rabbim cümlemizi böylesi düşünce ve yanlışlara düşmekten muhafaza buyursun oldu ki insanız hataya düşebiliriz nefsimize ve şeytanın vesvesesine kanmış isek bir an önce Allah’a sığınıp tevbe edip yanlışımızdan dönmeyi lütfeylesin rabbimiz… Amin.

Last edited 2 gün önce by Osman Nuri ÇELİK

Milli Çözüm ile Allah yolunda cihat ediyoruz. Elhamdülillah. 
Kur’ân’a tercümanlık eden bu kutlu harekete nefer olma şerefine nail oluyoruz. 

Allah’a, Peygamber’e, Kur’ân’a, İslâm’a ve Aziz Hocamızın hatırasına dil uzatanların sözünü ağzına tıkayan Milli Çözüm safındayız. 

Allah yolunda cihadın en büyüğü, zalimlere ve zalim iktidarlara karşı gerçeği haykırmaktır; Milli Çözüm bu sevabı hakkıyla almaktadır. 

Ya Rabbi, Milli Çözüme olan sadakatimizi kabul eyle.

Erbakan, 500 yıllık siyonist şaheseri tarihin çöplüğüne gömecek Kişi demekti. İçindeki ve dışındaki hainlere rağmen hedefinden milim sapmayan Kişi demekti. O bir ayna idi. Tıpkı Hz. Peygamber’e bakan Ebu Bekir ve Ebu Cehil misali, Efendimize bakan nasıl Onda kendini görüyorsa, Aziz Erbakan Hocamıza bakanda Onda kendini görüyordu. Ona bakan izzet-i, onuru, huzur ve güvenliği görüyordu. 

Milli Görüş şu zamanda Milli Çözüm demekti. Erbakan projelerini hayata geçirip uygulayacak olanda o projelere inanan ve onları bilip, onlara hakim olan Kişi idi ve O Kişi’de Ahmet Akgül’dü, O’na bakıp Erbakan’ı görmeyen ya kör, yada şaşı idi. 

Last edited 3 gün önce by Süleyman Görgülüler

Erbakan Hocamız’ın sevdiği ilahilerden birinden alıntı yaparak ve ufak bir revize ile başlayalım;

O Kuran’ın hadimiydi,
Pür, imanlı ve zindeydi
Yolundan hiç dönmedi
Peygamberin yolundaydı…

Allah Erbakan Hocamızdan razı olsun. Yolundan ayırmasın inşallah…

Erbakan hocamız Kuran’ın hizmetkarlığı onurunu da hamdolsun Milli Çözüm’e ve Ahmet hocamıza bıraktı ki “Meal’i Kerim’i” hazırlama şerefine nail oldu. Peygamberin yolunda olma mirasını yine Milli Çözüm’e ve Ahmet hocamıza bıraktı ki “Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav) ve Asrı Saadet” eserini hazırladı. Adil Düzen projelerini Milli Çözüm’e ve Ahmet hocamıza miras bıraktı ki hocamız “Adil Düzen ve Yeni Bir Dünya” kitabını hazırladı. Bu projeleri toplulumuza öğretmek ve bu davayı milletimize kazandırmak için durmadan çabaladı. Zalimin karşısında, zalim yönetimlerin karşısında olma mirasını Ahmet hocamıza bıraktı ki bak şimdi Milli Çözümden başka kimse doğruları tam manasıyla yazamıyor, konuşamıyor.

Allah bizlere de ise Milli Çözüm sadıkları içerisinde olmayı nasip etsin.

ELHAMDÜLİLLAH!

Şeytan mantığı sebeplere bakar. İman mantığı ise ümit; Allah’ın rızası ve daha ötede Allah’ın kudretine yönelir. 

Kur’an’a, Resûlullah’a ve Aziz Hocamızın programlarına en uygun, hatta Onu savunan tek hareket Milli Çözümdür. 

Milli Çözüm’ün en büyük şerefi, Erbakan’a kıtmir olmaktır! Milli Çözüm dergisine bakın; Allah’a, peygambere, Kur’an’a, İslam’a Hocamıza atılan yüzlerce iftiraya cevap vermiş, iftiracıların ağzını tıkamıştır. 

Erbakan Hoca’nın kapısında duran kıtmiri taşlamak için kuduran kuduz inslerin derdi/hizmeti ise hiç şüphesiz iftiracılara yol vermektir.

Üstad Ahmet Akgül Hocamız’a da Erbakan Hocamız’ın siyonizme karşı tek kişilik ordu olarak dünyaya meydan okuma sorumluluğu miras kalmıştı. Ne mutlu bu kutlu mirasa sahip çıkabilenlere…

Bu muhteşem şiiri okuyunca şu yazımız hatırımıza gelmişti:

Mukavkıs’ın; “Hz. Muhammed Peygamber ise, neden düşmanlarının helaki için beddua etmiyor?” sorusuna; “Hz. İsa da, kendisini öldürüp çarmıha germek isteyenlere beddua etmemişlerdi!” yanıtını verince hayran kalmıştı.

Hatıb bin Ebu Beltea ayrıca Hudeybiye Seferi’ne katılmış, Biatûr-Rıdvan olayında hazır bulunmuşlardı. Sonra Mekke Fethi’nde ve ardından Huneyn Seferi’nde de mücahitler arasındaydı. İşte her bir şerefi, binlerce insana şefaatçi olmaya yeterli olacak bu Zat, Hz. Peygamberimizin hedefini özenle gizlediği büyük hazırlıkların Mekke Fethi’ne yönelikolduğunu sezmiş ve o sırada Medine’ye gelen Mekkeli şarkıcı bir kadınla müşriklere, Efendimizin hazırlıklarını bildiren bir mektup yazıp yollamıştı. Ve o mektupta: “Teslim olmanız sizlerin hayrınadır. Zira Allah vahiyle bildirdi ki, Peygamberimiz tek başına da kalsa, zafer Onun olacaktır!”uyarısını yapmıştı. Bu sahabenin amacı, Mekke’ye bir saldırı sırasında, bu iyilik karşılığında sahipsiz bulunan müşrik akrabalarına dokunulmamasıydı. Hz. Peygamberimiz, vahiyle bundan haberdar kılınmış, Hz. Ali ile birlikte görevlendirdiği bir ekip ona yetişerek şarkıcı kadının saç örgüleri arasına gizlediği mektubu çıkarıp almışlardı.

Bu olay üzerine, Hatıb bin Ebu Beltea’yı hain diyerek öldürmek isteyen Hz. Ömer’e Peygamber Efendimiz: “Ya Ömer, sakin ol!.. Ne biliyorsun, belki de Cenab-ı Hak ‘Ey Bedir Ehli, bundan böyle ne yaparsanız yapın, Ben sizleri bağışlayacağım…’ (Zira artık sizlerden kalem kaldırılmıştır; kötülükleriniz yazılmayacaktır…) buyurmuşlardır” uyarısını yapmışlardı.[3] Çünkü Hatıb bin Ebu Beltea’nın o mektubu hıyanet kasıtlı değil, zaafiyet damarıylayazdığı ortaya çıkmıştı. Zaten bu hadise üzerine, Mümtehine Suresi 1-9 ayetlerinin inzal edildiği rivayet olunmaktadır.

Ama bütün bu teskin ve teselli edici durumlara rağmen, Hatıb bin Ebu Beltea, hayatı boyunca mahcubiyet ve mahzuniyet duygusuyla diğer sahabelerin yüzlerine bakamaz olmuşlardı. Nihayet 70 yaşlarında iken vefat etmişler ve cenaze namazlarını Hz. Osman kıldırmışlardı…

Aziz Erbakan Hocamız da: “Şuurlu ve sorumlu bir Müslüman, kendi hata ve günahlarını düşündükçe, başkalarının yüzüne bakmaya mecali kalmayacaktır…” buyururlardı.

https://www.millicozum.com/mc/ozel-yazilar/muminlere-yardim-etmek-ve-zafer-vermek-bizim-uzerimize-bir-hakktir-rum-47-ayet-sonu/

Hay kaleminize kuvvet!
Ne kadar güzel dizeler…

Adil Düzen projelerinin mimarı Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamızın 29 Ekim dünyaya teşriflerinin yıldönümü vesilesi ile tüm dünyaya huzur ve barış getirecek Adil Düzenin bir an önce kurulmasını Cenab-ı Allahtan niyaz ederim. Hergün özlem ve minnetle andığımız Hocamızın haklılığı bugün daha da iyi anlaşılmaktadır. Onun bakış açısı ile olaylara Erbakanca bakan Muhterem Üstadımız Ahmet Akgül Hocamızın tespitleri ile ERBAKANCA BAKMAK NE DEMEKTİR?
-Erkence bakmak
-Erkekçe bakmak
-Ergince bakmak demektir
Olaylara Erbakanca bakmak dua ve ümidiyle

HOCAM’A HASRET ŞARKISI

Şol cenneti Ala’ya, girseydi yetim ruhum
Tecelli ikliminde, cemalini arardım!..
Mutluluğum lütfundur, Seninledir huzurum
Rüyalarıma gelsen, nur hayalin sarardım!

Ayrılığın acısı, kollarımı bağladı
Seni özleyen gözler, gizli gizli ağladı
Hasretin harareti, yüreğimi dağladı
Dizlerime uzansan, saçlarını tarardım!

Muhammedi gerçeğin, “Necmüs-sakibi” Sensin
Şeytanın, şer odağın; asıl rakibi Sensin
“Rakıb”1 olan Rabbimin, temsil takibi Sensin
Kıtmir’in olmak için, sultanlıktan cayardım!

Meramım Mevlanamsın, Sultanımsın Hocamsın
Garip gönül bahçemde, hiç solmayan goncamsın
Güvencem himayendir, sığınağım recamsın
İnayetin çekersen, bilmem neye yarardım?

Sayende hakikate, erdi aklım vicdanım
Hidayet rehberimsin, Efendimsin ey canım
Sensiz bütün ömrümü, sanki boşa harcadım
Sen sahip çıkmasaydın, baştan sona zarardım!

Nur tecellisi yüzün, hakikatin aynası
Hikmet tefsiri sözün, dört Kitabın manası
Mehdiyet mührü özün, nice sırrın aynası
Böyle aşkın derdiyle, gece gündüz yanardım!

Davasız bir insanla, ne farkı var mezarın
Lafla kalbi doyar mı, düşünen bir yazarın
Terk etme hiç nefsime, eksiltme hak nazarın
Lütfedip sor halimi, çünkü soldum sarardım!

Fiilden önce fikre, hoş sözden önce öze
Önem vermek öğrendik, riyakârdık biz bize
“Hayat; iman, cihat”mış, alışmıştık hep düze
Taleben olmasaydım, hidayetten kayardım!

Davetine muhatap, olmak ne büyük devlet
Hakikati kavramak, âlemden üstün servet
Elinle sundu Rabbim, hikmet yüklü bir demet
Günahla kararmıştım, nazarınla ağardım!

Ebedi lanet olsun, davanı saptırana
Dosttan çekip gönlünü, dünyaya kaptırana
Hakikat hatırına, bağlıyız hatırana
Duan sevdan olmazsa, kendim kütük sayardım!

Kalbim dilim tutulur, huzuruna varınca
Şah kartalın yanında, kaça gider karınca
Şeref İslam’a hizmet, karınca kararınca
Kur’an vicdan bıraksam, insanlıktan çıkardım!
Rakıp: Her şeyi ve her an görüp gözeten, murakabe edip denetleyen anlamında Allah’ın bir sıfatı ve Esma-i Hüsnası.
Yazan :Üstat Ahmet AKGÜL

Last edited 3 gün önce by Ömer Çağıl

ÖZEL YAZILAR

YORUMLAR

Son Yorumlar
13
0
Düşünceleriniz değerlidir, lütfen yorum yapın.x
Paylaş...