YENİ ÇIKACAK KİTAPLARIMIZ

ÖZEL MENÜ

DERGİLER

Ay Seçiniz
category
6920ed5ac50db
0
0
6401,171,6356,117,28,27,170,98,3,144,26,4,145,113,17,6330,1,110,12
Loading....

TOPLAM ZİYARETÇİLERİMİZ

Our Visitor

2 0 8 9 5 0
Bugün : 1484
Dün : 41199
Bu ay : 895407
Geçen ay : 1371576
Toplam : 45299228
IP'niz : 216.73.216.128

SON YORUMLAR

Son Yorumlar

YENİ ÇIKACAK KİTAPLARIMIZ

ÖZEL YAZILAR

YENİ ÇIKAN KİTAPLARIMIZ

ADİL DÜNYA YAYINEVİ

Tel-Faks:

0212 438 40 40

0543 289 81 58

0532 660 12 79

Osman Eraydın kardeşimizin hikmetli ve hakikatli rüyası

Ankara’da oluyorum. Bir sivil görünümlü eve giriyorum, ama evin Milli Güvenlik Kurulu binası gibi askeri bir mekan olduğunu fark ediyorum. O binanın yeraltına doğru katları var ve o katlardan birine inince spor salonu gibi bir yere giriyorum ve Erbakan Hocamın dinç bir vaziyette koşu bandı üzerinde yürüdüğünü görüyorum… Sonra Hocam kondisyon aletlerinden birine geçip ağırlık çalışıyor…

Ben Hocamı bu şekilde görünce seviniyor ve gülümsüyorum, “Hayırdır Hocam!” diyerek hayret ve hasretimi ifade ediyorum.

Hocam bana gülümseyerek (vefatından sonraki süreyi kast ederek); “Ben 1 yıldır buradayım, (birden fazla ekran ve bilgisayarları eliyle işaret edip göstererek) (partimizde, ülkemizde, bölgemizde ve yeryüzünde) ne olup bittiğini hem biliyorum, hem de takip ediyorum.” yanıtını alınca heyecanlanıyorum.

Ben; “iyi de Hocam, biz sizin makamınızı ziyaret ediyoruz, o zaman ne yapıyorsunuz.” Diyorum.

Hocam; “o zaman, Ben de mezarıma gidiyorum ve tüm ziyaretçilerimi görüyorum.” diyor

Ben;” Buradan mezarınıza kadar tünel mi var?” diyorum.

Hocam gülümseyerek; “tabii” diyor.

O anda ben bulunduğumuz yerden tünelin girişini seziyorum. Hocama doğru bakıp, “içimden ben bu tünele girip bakmak istiyorum diye geçiriyorum” Hocam bana dönüp gülümseyince, tünelden geçip Hocamın İstanbuldaki makamına kadar gidiyorum ve kendimi mezarının içinde buluyorum. O esnada parmağımla toprağa küçük bir delik açıp dışarı doğru bakınca, Hocamın mezarına ziyarete gelen insanların Hocama dua ettiklerini görüyorum ve burada uyanıyorum.

Tevili:

1 – Aziz Hocamızın ruhaniyeti ve himmetiyle, dünyada olup bitenleri takip ettiğine…

2- Kahraman Ordumuzla manevi münasebetinin ve samimi işbirliğinin süregeldiğini, İsrail ve süper şeytani güçlerle tarihi hesaplaşmanın TSK eliyle gerçekleşeceğine…

3- Erbakan Hocamız’ın, en önemli sırlarını ve büyük devrim ve değişim programlarını Milli Çözüm ekibi vasıtasıyla dile getirdiğini…

4- Allah rızası ve dava hatırı için, Hocamıza sağlığında gösterilen hürmet ve muhabbetin, şimdi de O’nun prensip ve projelerine sahiplenmekle ve mümkün mertebe Hocamızın makamını sıkça ziyeret etmekle gösterilmesi gerektiğine işarettir.

En doğrusunu Allah bilir….

 

Halil Yaman kardeşimizin çok ibretli ve isabetli rüyası

Milli çözüm ekibinden birkaç arkadaşla birlikte Erbakan Hocamızın Merkez Efendi Mezarlığı’nda bulunan kabrini ziyarete gidiyoruz.

Biz gayet hürmetli ve dikkatli bir şekilde mezarlığın kapısından içeri girer girmez, orada bir terslik olduğunu fark ediyoruz. Geri çekilip kabristanın kapısına bakıyoruz ve “arkadaşlar acaba yanlış mı geldik?” gibisinden sağa sola bakınıyoruz. Hayır yanlış gelmiş olamayız diyoruz ve tekrar mezarlığın kapısından içeriye giriyoruz.

Hayretler içerisinde kalıyoruz; çünkü Hocamızın kabrini türbeye dönüştürülmüş buluyoruz. Fakat çok yapmacık gözüküyor, sanki kartondan bir türbe, üstü renkli boyalı yaklaşık yüksekliği iki metre civarında oluyor. Acaba diyoruz, millet Hocamızın kabrini görmesin diye makamının önüne engel olmak için mi yapıldı? diye düşünürken bu duruma kızıp bir elimle karton türbeyi yana doğru itiyorum. O uyduruk ve sahte yapı yana doğru kayarken arkada Hocamın kabrini görüyorum, ama türbe tekrar eski yerine doğru kayıyor. Bu arada Fatih ERBAKAN çıkıveriyor ve telaşlı bir şekilde babasının kabrini arıyor, türbenin etrafında dönüp duruyor. “Olmaz böyle bir şey” diyerek sert bir hamle yapıyorum, türbe görünümlü kâğıttan kule dağılıveriyor. Bu arada etraftakiler “ne yapıyorsun?” gibisinden sataşmaya ve engel olmaya çalışıyor, O esnada içeride birinin varlığını hissediyorum. Ve sahte türbenin için türbenin içinde çırpındığını hissediyorum. Dikkatlice bakıyorum ve türbenin yıkılmaması için içeride duranın Oğuzhan Asiltürk olduğunu görüyorum. Bize dönüp “ne yapıyorsunuz Hocanın mezarı burası, yıkmayın” gibisinden yalvarıyor ancak sahte türbenin yıkıldığını görünce ortalıktan kayboluyor.

Biz ekip olarak etrafı temizlemeye başlıyoruz ve o kağıttan yapılmış boyalı türbeyi çöpe atıyoruz. Birde ne görelim Hocanızın kabrinin üstü, sağı solu bakımsızlıktan perişan vaziyette bulunuyor. Hemen temizlemeye başlıyoruz. Makamının üzerindeki tozları süpürdükçe altından tertemiz, çiçekleri dahi prıl pırıl açmış duran nurani bir kabir karşımıza çıkıyor ve bu duruma çok seviniyoruz. Ve Allahın izniyle rüyadan uyanıyorum.

 

Tevili:

1- Oğuzhan Asiltürk ve ekibinin; sağlığında olduğu gibi vefatından sonra da “Hoca’yı övüyor ve evliya gösteriyor” numarasıyla, Onun hakikatini gizlemeye, Erbakan’ın yanlış anlaşılması ve başarısız olması için gayret etmeye ve davasının sadıklarını kötüleyip ezmeye çalıştıklarına…

2- Ancak Milli Çözüm sadıkları sayesinde bu şeytani oyunlarının boşa çıkarılıp başarısız olacaklarına…

3- Fatih Bey’in de “Bu Oğuzhan gibileri nasıl ve niçin yanında taşıdı, bunların fesatlık yularını niye bu kadar uzattı?” gibi vesveselerle babası ve davası konusunda kafasının karıştırıldığına; deneyimsizlik ve donanımsızlığın yol açtığı bir şaşkınlıkla ve nefsani bir fırsatçılık damarıyla sonunda pişman olacağı hatalar yapacağına ve inşallah bu yanlışlardan kurtulacağına.

4- Ve Erbakan’ın Bahar devriminin yakında hedefe ulaşacağına manevi bir işaret ve müjdedir.

En doğrusunu Allah Bilir.

 

BİR SALDIRI İLE İLGİLİ YANITIMIZ

Mevlüt Karsavuran imzasıyla, SP Genel Merkezi adına yayınlanan ve “Ahmet Akgül’ü fitne çıkarmakla” suçlayıp saldıran zavallılara yanıttır.

1- Bahsettiğiniz ve “Ahmet Akgül çıkarıyor” havası verdiğiniz “El-Aziz” yerel gazetesiyle, hiçbir ilgimizin ve tasvibimizin bulunmadığını defalarca belirtmemize ve onların da zaten bunu itiraf etmelerine rağmen, hala El-Aziz’in yazdıklarını bize ve Milli Çözüm ekibine mal etmek açık bir yalancılık, iftiracılık ve camiamızı yanıltan bir sahtekarlıktır.

2- Ahmet Akgül’ün oğlu Mesut Akgül’ün, babasının asla rızası olmadan ve uyarılarını dikkate almadan, El-Aziz ekibinin saplantı ve safsatalarına kapılmış olmasını bahane ederek onların her yaptığının ve yazdığının vebalini bize yüklemek, artık bayatlamış bir numaradır.

3- Bizzat SP’nin Elazığ ili parti teşkilatlarına, gençlik kollarına ve hanım komisyonlarına hem doğrudan, hem de telefonla kim açıp Ahmet Akgül ile El-Azizcilerin herhangi bir irtibatı olup olmadığını sorması ve hiçbir alakaları yoktur yanıtını alması kolaydır ve aleyhimize bu iftiraları atanların bunu yapmaları farzdır. Aksi halde, Allah’ın, Resulüllahın, Kur’anın, Melaike-i Kiramın ve tüm sadık Müslümanların laneti bu sahtekarların üzerinde olacaktır.

4- Milli Çözüm Dergisinin bütün yazıları ve uyarıları ortadadır. Gerçek müminler sadece Hakkın ve Kur’anın tercümanıdır. Bizim tespit ve yorumlarımıza bahane bulamayan, çarpıcı gerçekler karşısında şaşkınlığa uğrayan, fesatçı başı Oğuzhan Asiltürk iftiracısının kiralık yalakaları, hiçbir münasebetimiz ve tensibimiz olmayan El-Aziz üzerinden, bizi karalamaya çalışmaktadır. Erbakan Hocamızı töhmet altına sokan ve çocuklarını kışkırtıp mahkemelere taşıyan münafıklara arka çıkanlar, onlardan daha aşağıdır.

5- Biz Milli Çözüm Ekibi ve Ahmet Akgül Hocamız’ın talebeleri olarak Oğuzhan Asiltürk ve Şevket Kazan takımını da, Sn. Fatih Erbakan’ı ve Hocamızın çocuklarını da; sadece Kur’anın mizanında tartmak ve davamızın hatırını her şeyin ve herkesin üstünde tutmakla sorumlu insanlarız. İslami ölçülere göre yanlış gördüğümüz her olayı ve şahsı uyarmak, yanlışında inat ediyor ve tahribat yapıyorsa bunu herkese duyurmak zorundayız. Ve bütün bu tespit ve tenkitlerimiz okunsun ve yanlış ve haksızlıklarınız ortaya konsun diye, Milli Çözüm Dergimizde ve İnternet sitemizde açıkça yazmaktayız. Bütün bunlara tek kelime olsun cevap veremeyen ucuz kahramanlıkların ve uyuz yardakçıların, Bizi El-Aziz’ci gösterip saldırmaları, kendi ayarlarını ortaya koymaktadır.

6- Velhasıl; sonunda mutlaka sadıkla kazanacak, sahtekarlar ayıklanacaktı. Ve herkes fıtratına ve yaradılışına uygun davranışlar ortaya koyacaktır, vesselam.

 

 

 

 

0 0 votes
Değerlendirmeniz

Makale Paylaşım Sayısı: 

Picture of Milli Çözüm - Özel

Milli Çözüm - Özel

Subscribe
Bildir
8 Yorum
En Yeniler
Eskiler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

ERBAKAN HOCAM MEHDİ OLARAK RECAT EDECEK İNŞEALLAH
mİLLİ ÇÖZÜM EKİBİNİN SAMİMİ VE DERİNDEN HOCAMIZIN YOLUNDA VE MİLLİ GÖRÜŞÜ SAĞLAM İTİKAT İLE SAHİPLENMESİNİ KUTLUYORUZ. VE İNŞEALLAH ERBAKAN HOCAMIZ MEHDİ VAZİFESİ İLE İSA (as) İLE BİRLİKTE TEKRAR DÜNYAYA AVDET EDECEĞİNE KURAN’DA BUNUNLA İLGİLİ BİRÇOK AÇIK VE İŞARİ AYETİ KERİMELERDEN YOLA ÇIKARAK BEKLİYORUZ İNŞEALLAH..BU KONU İLE İLGİLİ ÇALIŞMA YAPMANIZI İSTİRHAM EDER EN DERİN SAYGILARIMIZI SUNARIZ.

HÜNKAR MAHFİLİNDE BİAT DERSLERİ
HÜNKAR MAHFİLİ ELAZIĞDA BUGÜN SP GENEL MERKEZİ TARAFINDAN GELEN SÖZDE EĞİTİMCİ AMA GERÇEKTE KENDİLERİ EĞİTİMSİZ OLAN KİŞİLER TARAFINDAN EĞİTİM SEMİNERİ VERİLMEKTE. SANKİ HEPSİ BİR MERKEZ TARAFINDAN AYARLANMIŞ, GİDİN ŞU KONULARI ANLATIN ARADADA BİAT KÜLTÜRÜNE DEĞİNİN VE BİATSIZ OLMAZ MESAJI VERİN, İNSANLARI UYUTUN GELİN GÖREVİ VERİLMİŞ EDASIYLA KONUŞMALAR YAPILIYOR. YOK EFENDİM ERBAKAN HOCAYI ÇOK SEVERDİM AMA HİÇBİR ZAMAN ERBAKANCI OLMADIM, BİZ ŞAHISLARA GÖRE DEĞİL DAVANIN HAKLILIĞINA GÖRE MÜCADELE EDERİZ. GİBİ SÖZLERLE ERBAKAN HOCANIN VEFATIYLA ARTIK HOCA DÖNEMİ KAPANDI, BUGÜNDEN SONRA, İSİM VERİLMEDEN AMA O KASTEDİLEREK, BİZİM TEŞKİLATLARIMIZ BİAT KÜLTÜRÜYLE YÖNETİLİR DENİLEREK, YENİ LİDERLERİ OLAN OĞUZHAN ASİLTÜKE BİAT EDİLECEK MESAJLARI SİNSİCE VE ALTTTAN ALTA VERİLMEKTEYDİ. TABİ TOPLANTIYA KATILANLARIN ÇOĞU BU DURUMDAN RAHATSIZ OLDUKLARINI HAREKET VE TAVIRLARIYLA ORTAYA KOYUYORLARDI, AMA BAZILARIDA KUZU KUZU DİNLEYİP O DÜMENİN SUYUNA GİRİYORLARDI. EY O EĞİTİMLERE GELEN SÖZDE EĞİTİMCİ ŞUURSUZLARI, SİZ OĞUZHANA BİAT EDİN EDİN AMA SONUNUZUN NE OLACAĞINI DÜŞÜNÜYORUMDA SİZE ACIYORUM. AMA BURALARA KADAR BOŞUNA ZAHMET ETMİŞSİZNİZ SİZİN SÖZÜNÜZLE KİMSE O UYUZA BİAT ETMEZ ETMEYECEKTE. BİZİM TEK LİDERİMİZ ERBAKAN HOCAMIZ İDİ VESSELAM.

HERKES İŞİNE GELDİĞİ GİBİ DAVRANIYOR
BEN ELAZİZ GAZETESİ İLE MİLLİ ÇÖZÜMÜN ÇOK AYRI GÖRÜŞLERE SAHİP OLDUĞUNU ZATEN BİLİYOR VE İNSANLARIDA BU YÖNDE UYARIYORDUM. ELAZİZ GAZETESİ AKP HAYRANLIĞI VE ABD İLE İSRAİLİN TÜRKİYE ÜZERİNDE OYNADIĞI OYUNLARI GÖRMEMEZLİKTEN GELEREK ÜZERİNİ ÖRTEREK, FETULLAH YAPILANMASINI VE İSLAMA VERDİĞİ ZARARI HİÇ DİLE BİLE GETİRMEYEREK AYARLARINI VE NİYETLERİNİ ORTAYA KOYMUŞLARDIR. MİLLİ ÇÖZÜM İSE TAM TERSİNE ERBAKAN HOCAYA SADIK VE BAĞLI KALARAK, AKP, İSRAİL VE ABD’nin TÜRKİYEYİ BİR ÇIKMAZA SOKMAYA ÇALIŞTIKLARINI VE İŞBİRLİKÇİLERİN TÜRKİYE İÇİN BİR TEHDİT OLDUĞUNU, AMA HERŞEYE RAĞMEN ERBAKAN HOCANIN PROJELERİNİN YERYÜZÜNDE BİR DÖNÜŞÜM VE DEVRİM GERÇEKLEŞTİRECEĞİNİ SAVUNUP, FETULLAH GÜLEN YAPILANMASININDA ÇOK TEHLİKELİ OLDUĞUNU CESARETLE ORTAYA KOYUP, AYET, HADİS, BELGELERLE YAZILARINI YAZAN VE KUR-AN’ı VE RESULULLAHI TEK ÖLÇÜ ALAN BÜYÜK DÜŞÜNEN HAK YOLUNUN YOLCULARI OLAN BÜYÜK BİR EKİP OLARAK GÖRÜYORUM MİLLİ ÇÖZÜMÜ. BUNLARI SÖYLERKEN AÇIKÇA İLAN ETMEK İSTİYORUM. ESKİ BİR ELAZİZ OKUYUCUSU AMA GERÇEKLERİ GÖRÜNCE ONLARDAN UZAKLAŞMAYI GÖREV BİLEN ERBAKAN HOCA HAYRANI BİR MİLLİ GÖRÜŞÇÜ OLARAK BUNLARI YAZIYORUM. SAMİMİ OLARAK SÖYLÜYORUM MİLLİ ÇÖZÜMCÜ DEĞİLİM YALNIZCA YAZILARINI BEĞENDİĞİM İÇİN TAKİP EDİYORUM. BU ARADA ERBAKAN HOCANIN ŞU AKPLİLER İÇİN HİDAYETLERİ KARARMIŞ, BASİRETLERİ YOK, FERASETLERİ KALMAMIŞ BUNLAR İŞBİRLİKÇİ DEDİĞİNİ DEFALARCA DUYDUK. BU SÖZÜN ÜZERİNE HALA DAHA AKP SAVUNUCULUĞU YAPANLAR AHMAKTIR VE AKP’nin TÜM MELANETLERİNE ORTAKTIR.

El-Aziz’in Açıklaması…..
[b]O güne kadar Milli Çözüm ve El-Aziz’in bir anılmasından rahatsızlık duymayan ve hiç bir açıklama yapmayı gerek görmeyen El-Aziz’ciler..Ergenekon soruşturmasının olduğu günlerde,[b](24 Temmuz 2008 tarihinde ) [/b] baktılar ki papuç pahalı ve paçaları sıkmayınca şu açıklamayı bizzat El-Aziz Gazetesi sahibi ve yazı işleri müdürü Mahmut Nacar yapmıştı….
[/b]

[quote]El-aziz gazetesi sahibi ve yazı işleri müdürü Mahmut Nacar yaptığı yazılı açıklamada,Ahmet Akgül’ün gazeteleriyle her hangi bir bağının olmadığını söyledi.Nacar açıklamasında :

“ Ergenekon soruşturmasına ilişkin “7. dalga” diye nitelenen son eş zamanlı operasyonlar kapsamında Elazığ’da gözaltına alınan Millî Çözüm Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Akgül ile El-Aziz Gazetesi’ni ilintilendiren haber ve yorumlar birtakım görsel ve yazılı yayın organlarında yer almakta, esefle izlenmektedir.

Söz konusu yayın organları, ilimizdeki temsilcileri tarafından yapılan düzeltme ve ikazları da dikkate almadan bu tutumlarını ısrarla sürdürmektedirler.

Bu izahı olmayan tutumun bilgi yetersizliğinden çok kasıt ve suiniyet taşıdığı kanaati hâsıl olmaktadır. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi adına yapılan gerçek dışı bu yalan-yanlış yayınların aşağıdaki gerçek bilgilerle düzeltilmesi ve yasal haklarımızın kullanılacağının bilinmesi gerekir.

1-Henüz El-Aziz Gazetesi’ni çıkarmadan önce 10 yıl kadar Millî Gazete Elazığ temsilciliği görevinde bulundum. Bu sırada yerel olarak Millî Gazete Elazığ Eki çıkarttım. Ahmet Akgül de bu Ek’te çalıştı ve yazılar yazdı. O zamanlar Ahmet Akgül’ün Millî Gazete’de de yazıları yayımlanmaktaydı.

2-Millî Gazete Elazığ Eki’nde o zaman İstanbul Refah Partili Büyükşehir Belediye Başkanı olan Recep Tayip Erdoğan’ı eleştiren bir yazı yayımlandığı için Şevket Kazan Millî Gazete Elazığ Temsilciliğini benden aldı. Ahmet Akgül de bu yüzden tartışıp benden ayrıldı. O günden itibaren artık aramızda herhangi bir insani münasebet bile olmadı.

3-Bu olaydan takriben bir yıl sonra kendi adıma El-Aziz Gazetesi’ni, daha önce Millî Gazete Elazığ Eki’ni çıkarttığım arkadaşlarımla birlikte çıkartmaya başladım. [b]Ahmet Akgül’ün, 11 yıldır sahibi ve yazı işleri müdürü olarak çıkardığım El-Aziz Gazetesi ile hiçbir ilgi ve alakası hiçbir zaman olmadı.[/b]

4-Ahmet Akgül de zaten El-Aziz Gazetesi ile hiçbir ilgi ve alakasının olmadığına dair bir açıklama göndermiş ve gazetenin ilk sayılarından birinde aynen yayımlanmıştır.

5-Daha sonraki yıllarda Ahmet Akgül de Milli Çözüm adında bir aylık dergi çıkarmış ve bu derginin çeşitli sayılarında El-Azizcilerle hiçbir ilgi ve alakasının olmadığını defalarca yazmıştır. Dahası gazetemize sert eleştiriler yönelterek aleyhimize birçok yayınlar yapmıştır.

6-Ahmet Akgül neredeyse yazdığı tüm kitaplarında da El-Azizcilerle hiçbir alakasının bulunmadığını yazarak kendine göre birtakım neden ve gerekçelerle bizleri suçlamıştır.

7-Bütün bu gerçekler yazılı ve belgeli olarak gerek El-Aziz’in birçok sayılarında, gerekse Ahmet Akgül’ün çıkardığı Millî Çözüm Dergisi ve kitaplarında defalarca yer aldığı ve kamuoyunca bu durum çok iyi bilindiği halde…

[b][i] Son gözaltı operasyonu nedeniyle hiçbir makul nedene ve kabul edilebilir gerekçeye dayanmaksızın El-Aziz Gazetesi’nin ismi de olaya karıştırılmaktadır.[/i][/b] “ dedi[/quote]

Yukarıdaki açıklamanın haber linkleri….

[url]http://www.haberayrinti.com/haberdevami.asp?haberno=3907[/url]

[url]http://www.kanal23.com/h-701-b-Akgulun-Gazetemizle-Bagi-Yok.html[/url]

Yazık
İnsan olana söz bir kere söylenir. Sn.Ahmet Akgül tüm kitaplarının ön sözünde ve Milli Çözüm Dergisinin onlarca sayısında “Elaziz” grubu ile çok önce yollarını ayırdıklarını yazmıştır. Hala daha ya kartel medya ağzı ya da Oğuzhan Asiltürk ve Şevket Kazan gazlarıyla konuşanlara sesleniyorum zannetmeyin ki sınav bitti Erbakan R.A vefat etti siz ona sadık kaldınız. Ne sınav bitti ne de Erbaka Hz.lerine sadakat. Bunun manasını belki şimdi anlayamacaksınız ama ahirette çok net göreceksiniz inş. Ama o zaman bu iftiralarınızı hatırlayıp rezil olacaksınız. Gelin rezil olmadan önce söylenenlere kulak verin; sınav bitmedi Erbakan Hocamıza sadakat ve Milli Görüş Şuuru bugün Sn. Ahmet Akgül ile devam etmektedir. Bunu idrak edemiyor veya aklınız vicdanınız kabul etmiyorsa bari susun çamur atmayın ki münafıklara kuyruk olup sınavı kaybetmeyin. Erbakan’a sadakatin zuhurati Ahmet Akgül’dür vesselam…

4d6by
RÜYALAR HEM İLGİNÇ HEM GÜZEL HEMDE UMUT VERİCİ. ERBAKAN HOCAMIZIN PROJELERİYLE YENİDEN BÜYÜK TÜRKİYE ADİL VE EKONOMİK BİR DÜZENLE YENİ BİR DÜNYANIN KURULMASI YOLUNDA SONA GELİNİRKEN, İSRAİL SİYONİZMİ, EMPERYALİST GÜÇLER, BATI VE İŞBİRLİKÇİLERİNDE SONU GELMİŞTİR. KAZANANLAR, HAYATLARINI BU KUTLU DAVAYA ADAMIŞ GERÇEK MİLLİ GÖRÜŞÇÜLER, ERBAKAN HOCAYA SADIK GERÇEK MİLLİ KADROLAR VE ALLAH YOLUNDA CANIYLA MALIYLA CİHAD EDENLER OLACAKLARDIR İNŞAALLAH. MİLLİ ÇÖZÜME İFTİRA ATANLAR, MİLLİ ÇÖZÜMÜN YAZDIKLARINI ÇÜRÜTEMEYEN, BİLEĞİNİ BÜKEMEYEN, ADINI DUYDUĞU ZAMAN KORKUDAN TAVANA SIÇRAYAN BASİRETSİZ, DİRAYETSİZ VE BECERİKSİZ ZAVALLILAR VE ONLARIN AĞABEYLERİ OLAN İFTİRACI, FİTNECİ OĞUZHAN ASİLTÜRK VE ŞEVKET KAZAN EKİBİNDEN BAŞKASI DEĞİLDİR. YOLUNUZ AÇIK, BAŞARINIZ DAİMİ OLSUN AHMET HOCAM. SAYGILAR.

Yazık
Yazık bu Milli Görüşçülere. Binlerce kere yazık ki hala Sn. Ahmet Akgül’ün Merhum muhterem Erbakan Hocamızın kalan tek takipçisi olduğunu anlayamadılar. Yazık ki müfterilerin Erbakan Hocamıza attığı iftiralara benzer iftiraları onun görüş ve ideallerini takip eden tek adam Sn. Ahmet Akgül’e şimdi kendileri atıyorlar. Tamam birileri çamur at izi kalsın politikası güdüyorda hakiki Milli Görüşçü o çamuru temizler ve altına bakar. Bakar ki bu adamın dünya-ahiret görüşü nedir? Erbakan Hocamızla çelişen tarafı varmıdır? Bugün hala Genel Merkezde Teşkilatçılık eğitimleri Sn. Ahmet Akgül’ün kitaplarından yapılırken “teşkilata zarar veriyor, dışlandı, tefrika vs.vs.” suçlamalarını atabilene yazıklar olsun.

Buradan tüm Milli Görüşçülere sesleniyorum Ahmet Akgül’ün kim olduğunu, teşkilat kimliğini ve Merhum ve Muhterem Erbakan Hocamıza yakınlığını öğrenmek isteyen 15-20 yıl geriye gidip teşkilat arşivlerine baksın. Yeni nesil kendisini Şevket Kazan ve Oğuzhan Asiltürk’ün anlattıklarıyla bildiği için kendisini değil üzerine atılan çamurları Ahmet Akgül zannediyor. Görmek isteyen vicdanlara sesleniyorum açın el-azizin internet sitesini yazılarını okuyun birde dönüp Milli Çözümü okuyun. Ne göreceğinizi peşinen söyliyeyim; Elaziz’de AKP yalakalığı Milli Çözümde Sn. Ahmet Akgül’e RTE nin açmış olduğu bir düzine ağır hapis cezası isteyen ve tazminat davalarını.

çamur
insanlar neden ısrarla yalakalık yapar da bu yalakalığı büyük bir ecir, hak yolunda atılmış emin bir adım görür anlamış değilim. yani 7 düvel öğrendi el-aziz’in Ahmet hocamız ile sadece coğrafi bağının olduğunu. ama yani bu kadar basit olmak atık suların toprağa karışması sonucu meydana çıkan çamur kadar dahi olamamak olsa gerek!

ÖZEL YAZILAR

YORUMLAR

Son Yorumlar
8
0
Düşünceleriniz değerlidir, lütfen yorum yapın.x
Paylaş...