“OY” EMANETTİR, OYUNA GELMEYİN!
Önümüzdeki seçimler tarihi bir fırsattır. Çünkü insanlar seçimlerde, partileri değil, kendi geleceğini seçmektedir. Kişi sevdiği ve seçtiği ile beraberdir. Herkesin geleceği ve güvencesi, oy verip desteklediği zihniyetlerle belirlenecektir. Özetle; geleceğimiz, kendi elimiz ve amelimizle şekillenecektir. Oylarımızda sadece kendimizin ve yakın çevremizin değil, 75 milyon milletimizin ve hatta milyarlarca ezilenin hakkı vardır. Oy verdiğimiz partilerin bütün iyilik ve kötülüklerine ve bunların yan etkilerine ortak olunmaktadır.
Unutmayın, bu seçimler, sekiz parti arasında değil, iki zihniyet arasında yapılacaktır. Sonunda, 1-Ya Milli Görüşçüler 2- Ya işbirlikçiler kazanacaktır.
Haçlı Avrupa Birliği, faiz ve sömürü demektir… Faiz ise, haksızlık ve ahlaksızlığın temel sebebidir. AB’ciler, yani faizciler ve rantiyeci işbirlikçiler, Hak’la ve halkla savaşan kimselerdir. Gavurların reçeteleri girdiği her ülkeye mutlaka zulüm ve zillet getirmiştir.
Milli Görüş dışındaki partiler, AB ve ABD reçetelerini uygulayacaklarını açıkça dile getirmekte, faizci ve rantiyeci olduklarını ilan etmektedir. Hepsi de, aynı yanlış görüşün farklı görüntüleridir.
CHP: IMF’nin haciz komiseri Kemal Dervişlerin devamı olarak, zulüm ve sömürüye taşeronluk yapacağını belli etmiştir. Yeni CHP, Süleyman Demirel gibi Mason kafalardan ve eski kapitalist artıklarından medet umar hale gelmiştir. Yani sağcı ve solcu taklitçiler, Batı’nın bozuk projelerinin kıdemli hizmetçileridir.
MHP: AB reçetelerini “tartışmalı biçimde uygulayacaklarını” iddia etmektedir. Yani sözde AB reçetelerine karşı çıkıyormuş edebiyatı yaparak, bütün emirlerini yerine getirecektir ve zaten hükümet olduklarında AB’ye boyun eğmişlerdir.
AKP ise, uluslararası Siyonist sermaye ile “düzenli ve düzeyli ilişkilerini sürdüreceklerini” söylemekte ve kapitalizm zehirine yerli çikolata sürerek milletimize yedirmektedir. Bütün fabrikalarımız satılıp yabancılara ve yandaşlara peşkeş çekilmiş, tarım ve hayvancılık bitirilmiştir. AKP, faizci partilerin en tehlikelisidir, kuzu postuna bürünmüş kurt yerindedir. Bunların ahlaki, ailevi ve manevi tahribatları ise çok daha vahimdir; Türkiye’miz bölünmek üzeredir.
Oysa mikroptan ilaç yapıldığı, faizden fayda sağlandığı, AB reçeteleriyle ülke kalkındığı hiç görülmemiştir. Bu nedenle Batı’cı partilere oy vermek, Amerikan dehşetini ve İsrail vahşetini desteklemekle aynı şeydir. Ve böyle bir vebale girenlerin vicdanları nasıl rahat edecektir?! Daha da beteri, ülkemiz AB hayali ve demokratikleşme jelatiniyle kasıtlı ve planlı bir yıkılışa sürüklenmekte, işbirlikçi hükümetler ve partiler de buna alet edilmektedir. Ve hele 11 yıllık yamukluk ve yanlışlıklarından sonra, hala AKP’ye oy vermek, felakete davetiye göndermektir. Dershane rantları nedeniyle Cemaatle Hükümet arasındaki seviyesiz saldırılar da; bunların hizmet ortaklığı değil, menfaat ittifakı yaptıklarının göstergesidir.
Unutma, senin “oy”unda, çöplükten ekmek toplayanların ve çaresizlikten vücudunu satılığa çıkaranların hakkı vardır!.. Senin “oy”unda, bu ülkeyi bize vatan bırakan şehitlerimizin ve gelecek nesillerimizin hakkı vardır. Doğu Türkistanlı sahipsizlerin, Filistinli gelinlerin, Suriyeli gariplerin, Iraklı yetimlerin senin “oy”unda hakkı vardır!
Öyle ise, ne halktan kopuk Halk partisine… Ne erkeklik satan ürkeklere… Ne de aslını inkâr eden döneklere ve Milli Görüş’ü bölmekle böbürlenenlere sakın oy atma!.. Bu ülkeyi 40 yılda 4 kere felaketten ve iflas etmekten kurtaran Erbakan’ı unutma!.. Yapanlarla yıkanları, sadıklarla sahtekârları bir tutma! Refah-Yol hükümetinde ekonominin düze çıkarıldığını, işçiye, memura, köylüye ve emekliye en iyi imkânların sağlandığını, Milli Görüş Belediyelerinde destanlar yazıldığını, fakir fukaraya nasıl sahip çıkıldığını hatırla!.. Kendini bağrı yanıkların ve sistemin pençesinde kıvrananların bedduasına uğratma!.. Dünyanı ve ahiretini karartma!..” Düşün:
1- Saadet’ten başka; ahlaki ve manevi tahribatı dert edinen ve çare gösteren var mı?
2- Saadet’ten başka, faizsiz, rantiyesiz, Milli ve yerli kalkınma projeleri üreten var mı?
3- Saadet’ten başka, ABD ve AB emperyalizmine ve İsrail Siyonizm’ine karşı D-8’ler, İslam Birliği ve ezilenlerin dirliği diyebilen var mı?
Öyle ise; “oy”larınla ya saadetini seçeceksin veya sefaletini… Ya Milli Görüşü seçeceksin veya kirli bir zihniyeti… Ya Refahını ve menfaatini seçeceksin veya felaketini… Evet, “oy”unla, ya ülkemiz üzerindeki oyunları bozacaksın veya oyuna gelip, Batılın ve Batılıların vebaline ortak olacaksın!
Ve sakın unutma! “İnsanların hayırlısı, insanlara faydası dokunandır.” En sevaplı ve en kapsamlı hizmet ise, haklı ve hayırlı bir zihniyetin iktidar olmasına katkıda bulunmaktır. Çünkü “bir saat adaletle hükmetmek, yetmiş yıl nafile ibadetten hayırlı” sayılmıştır.
Ve kesinlikle ümit var olmalıdır. Hele görelim, yarınlar neler doğuracaktır. Çünkü karanlığın en koyu olduğu an, sabaha en yakın olduğu zamandır. Saygılarımızla.
Milli Çözüm Dergisi

YANLIŞA YANLIŞLA GİTMEK
Yanlışa yanlışa giden bazı kardeşlerime uyarı niteliğinde olacak sözlerim. mesela bazı saadet partili kardeşlerim oğuzhan ve şevket gibi hainlerden dolayı efendim bu seçimlerde başarısızlık olursa bunlar gider diye düşünüyorlar. onlara cevabım şudur. bakın oğuzhan ve şevket hainlerinin ihanetleri ve onlara tabi olan avanakları zaten bir gün çekip gidecekler. ama biz milli görüşçüyüz, saadet partisinin başarısı için çalışmak en asli görevimiz. zaten bu hainlerin amacı davayı ve partiyi bitirmek. siz böyle düşünerek onların ekmeğine yağ sürmüş olursunuz. bu yanlış düşüncede olan kardeşlerim şunu bilsinler ki, din nasihattir, yani Hakkın yeryüzünde hakim olması, Allah’ın davasının yeryüzünde hakim olması ve tüm insanlığı kuşatması, milli görüşün zaferi, israil abd ve işbirlikçilerinin yerin dibine gömülmesi için kanımızın son damlasına kadar çalışmak demektir. fazla söze gerek yok.
TEŞKİLAT TERBİYESİ
Yıllardır her ortamda, toplantıd, sohbetlerde ve programlarda esas edindiğimiz ve kulağımıza küpe ettiğimiz en önemli unsur teşkilatçılık ve teşkilat terbiyesidir. Merhum Erbakan hocamızda bu konuya hassasiyetle önem verirdi.Teşkilatsız siyasi mücadele olmaz. Devlet yönetimi olmaz. Biz milli görüşçüler olarak önce teşkilat bilinci ile hareket etmeli ve cihad anlayışını yeniden hayatımıza kazandırmalı ve bu kutlu davada önce Allah’a kul olmak sonrada davamıza er olmak gibi bir yol çizmeliyiz. Menfaat, çıkar, makam, koltuk, şan ve şöhret gibi nefsimizi okşayıp dünya ve ahiret saadetinden bizleri uzaklaştıran şeytani vesveselerdende uzak durmalıyız. KISACASI ESKİ HEYECANIMIZA TEKRAR KAVUŞMALI VE İNSANLIĞIN KURTULUŞU İÇİN CANLA BAŞLA MÜCADELE ETMELİYİZ. Milli çözüm ekibine bu olumlu ve anlamlı mesajlarından dolayı teşekkür ediyor başta Ahmet Akgül beye ve tüm milli çözüm ekibine saygı ve selamlarımı sunuyorum.
saadet geliyor
elazığdan akp öyle bir aday belirlediki döne döne pervane olmuş oradan oraya zıplamış davasına ve liderine ihanet etmiş has şebekesine dahil olmuş sonrada akpye yamanmış dünyaperest çıkarcı elazığı çıkarları için satmaktan geri kalmayacak ne olduğu belirsiz bir adamı yani ismine layık olmayan birisini mücahit yanılmazı aday gösterdi. artık saadet partisine inanarak iyi bir çalışma ile gün doğmuş demektir. yani bu seçimin elazığdaki ve türkiyedeki zaferi saadet partisinin olacaktır inşaallah. akpye şimdiden güle güle ama hoşgelmedin ve hoş gitmeyeceksin. yaptığınız yolsuzlukların yanlışların ve haksızlıkların hesabını bu millete vereceksizniz. ama önce sandıkta hesabın sorulması lazım. haydi elazığ haydi türkiye bir osmanlı tokatı atmanın zamanı geldi şu kansızlara.
VE YİNE AKIN BEY!
AKP ise, uluslararası Siyonist sermaye ile “düzenli ve düzeyli ilişkilerini sürdüreceklerini” söylemekte ve kapitalizm zehirine yerli çikolata sürerek milletimize yedirmektedir. Bütün fabrikalarımız satılıp yabancılara ve yandaşlara peşkeş çekilmiş, tarım ve hayvancılık bitirilmiştir. AKP, faizci partilerin en tehlikelisidir, kuzu postuna bürünmüş kurt yerindedir. Bunların ahlaki, ailevi ve manevi tahribatları ise çok daha vahimdir; Türkiye’miz bölünmek üzeredir. BUNU OKUDUĞUNUZ HALDE NASIL BÖYLE YAPARAK AKP ZİHNİYETİNE OY İSTENDİĞİ KANAATİNE VARABİLDİNİZ. SON KEZ BELİRTİYORUM. AKP’ye OY VERMEK TARİHİNİ İNKAR ETMEKTİR, GEÇMİŞİNİ SİLMEKTİR, İNSAN GİBİ YAŞAMAYI İSTEMEMEKTİR, HAYATIN HER KADEMESİNDE KÖLE RUHLU YAŞAMAYA MAHKUM OLMAKTIR, ŞEYTANI VE ŞEYTANİ ÇEVRELERİ RAZI EDİP ALLAHIN GAZABINA UĞRAMAYI İSTEMEKTİR. KENDİNİ VE ÖZÜNÜ İNKAR ETMEKTİR. TEK KURTULUŞ YOLU OLAYLARA MİLLİ ÇÖZÜM BAKIŞ AÇISIYLA BAKAN KADROLARDIR. BUDA İNŞAALLAH SAADET KADROLARI İLE OLACAKTIR. BİZ YÜZDELERE TAKILMIYORUZ. İNANIYORUZKİ ALLAH BİZE YARDIM EDER. ALLAH BİZE YARDIM EDERSE KARŞIMIZDA HİÇBİR GÜÇ DURAMAZ.
AKIN BEYE CEVAP
Akın bey türkiyenin son kırk yıllık siyasi tarihine bakarsanız göreceksinizki bu ülke tam 4 sefer ipin ucundan çekilip batmaktan ve bağımsızlığını kaybetmekten kurtarılmış,yaklaşık 30-35 sene öncesine kadar devlet kurumları dahil olmak üzere birçok yerde mescit yokken camilere dahi insanların çekinerek gittiği ve selam vermenin dahi tuhaf karşılandığı o dönemlerde bir babayiğit meydana çıktı ve ülkenin aydınlanması herkesin inancını rahat yaşaması maddi ve manevi olarak kalkınıp huzurlu bir ülke olması için türkiyede yeni bir çığır açtı. o babayiğit MİLLİ GÖRÜŞÜN TEK LİDERİ PROF DR. NECMEDDİN ERBAKAN İDİ. ve şunu kafandan çıkartma akp ve saadet tamamiyle ayrı DÜŞÜNCELERİN VE ZİHNİYETİN PARTİLERİDİR. milli görüşün hükümetleri dönemiyle akp dönemini kıyaslamak çok yanlış ve büyük haksızlık olur. milli görüş tüm insanlık için mücadele ederken, akp siyonist çevrelerin borazanlığını yapmaktan başka bir faaliyet gerçekleştirememektedir. yani yedek lastik ifadesi çok yakışıksız ve uygunsuz bir ifadedir. bu vesile ile bir tebliğ görevi olarak size gelin bu seçimlerde HAK YOLUNUN YOLCULARI VE ÜLKEMİZİN TEMİNATI OLAN SAADET PARTİSİNE OYUNUZU VERİN VE GELECEĞİMİZE HEP BİRLİKTE YÖN VERELİM. VESSELAM.
siyasi buhran
ya kardeşim anladık hepsi aynı xxxda nabalım yani bizde şaşırdık.şimdi akp ye oy vermicez iyi de yazınızda dediğiniz gibi mhp ve chp de kötü.geriye saadet kaldı onları da beğenmiyorum,zaten oy potansiyelleri de yok son 3 seçim gördük yüzde 1 bile alamadılar.aslında düşündüğüm milleyetçi kanadın yükselmesi için mhp.tek nedeni bu.ama siz mhp yi de elerseniz kusura bakmayın bu millet gidip akp nin yedek lastiği saadete oy atmaz.yoksa böyle düşünmemizi isteyip akp ye yönelmemizi mi istiyosunuz anlamadım.en azından mhp türk kimliğimizi koruyacaktır diye düşünüyorum.cevabınızı bekliyorum
BU KAPI BAŞKA
MEDENİYETLERİ, YA FİRAVUNLAR YADA ALLAHIN HAK PEYGAMBERLERİ NİN ZİHNİYETLERİ ŞEKİLLENDİRMEKTEDİR…VE TARİHİ TECRÜBELER GÖSTERMEKTEDİR Kİ;İNSANLIĞIN GELECEĞİ;DÜNYA VE AHİRET SAADETİ ANCAK HZ RESULİ EKREMİN DÜNYA GÖRÜŞÜNÜN İNŞAASINDAN GEÇMEKTEDİR..BU GÖRÜŞ İSE İNSANLIĞIN İSLAHINI ESAS ALAN,İFSAT KARŞITLI..HAK VE ADALET MERKEZLİ ADİL DÜZEN FİKRİNDE OLAN MİLLİ GÖRÜŞTÜR…MİLLİ GÖRÜŞ İSE “İHTİYARİ DEĞİL;MECBURİ BİR KURTULUŞ KAPISIDIR…NE MUTLU BU KAPIYA RAM OLANLARA…MİLLİ ÇÖZÜM BU KAPININ TEK SAĞLAM ANAHTARIDIR…
ALLAH RAZI OLSUN …
HELAL SİZE AHMET HOCAM !
SAYGIDEĞER AHMET HOCAM VE MİLLİ ÇÖZÜM EKİBİ ,
2004 YILINDAN BERİ ÇIKARDIKLARI MİLLİ ÇÖZÜM DERGİSİ İLE
HAKKIN VE HAKİKATİN SESİ OLMUŞ
AMANSIZ BİR MÜCADELE İLE
SİYONİZMİ VE İŞBİRLİKÇİLERİNİ DEŞİFRE ETMİŞ
ONLARCA DAVA ,YÜZLERCE MAHKEME İLE UĞRAŞMIŞ
OLUR OLMAZ TAZMİNAT ÖDEMELERE MAHKUM OLMUŞ
DIŞARIDAN GELEN BUNCA SIKINTIYA GÖĞÜS GERİP MÜCADELE ETMELERİ YETMİYORMUŞ GİBİ,
BİR DE , YILLARDIR SAADET PARTİSİ İÇİNDE YUVALANMIŞ OLAN
ŞER ŞEBEKESİNİ DEŞİFRE ETTİKLERİ İÇİN
SAADET PARTİLİLER VE MİLLİ GÖRÜŞÇÜLER TARAFINDAN DA HAKSIZ İFTİRALARA UĞRADIKLARI HALDE ;
HER ŞEYE RAĞMEN
EĞER BU YAZIYI YAZIP YAYINLIYORLARSA ;
BU ,ONLARIN GERÇEKTEN DE AZ SAYIDA SAMİMİ VE SADIK MİLLİ GÖRÜŞÇÜLER OLDUKLARININ BİR KANITIDIR !
BİLDİĞİM KADARIYLA HİÇ BİR MİLLİ ÇÖZÜMCÜ PARTİ KAPISINDAN DAHİ İÇERİ ALINMAMAKTADIR .
VE MİLLİ ÇÖZÜM OKUYANLAR ,BİR BİR TEŞKİLATLARDAN ATILMAKTADIR.
TEKRAR EDİYORUM.
BU YAZI ;ONLARIN PARTİYLE İLGİLİ HİÇ BİR NEFSİ HESAP İÇERİSİNDE OLMADIKLARININ
VE GERÇEK DAVA GAYRETLİSİ VE ERBAKANIN GERÇEK TAKİPÇİSİ OLDUKLARININ
VE SADECE ALLAH RIZASI İÇİN
VE DAVAMIZIN SELAMETİ İÇİN ÇALIŞTIKLARININ EN AÇIK BİR KANITIDIR.
ARTIK BU SAATTEN SONRA DA
ONLARIN ALEYHİNE SÖYLENİLEN HER İDDİA BU YAZI İLE TAMAMEN ÇÜRÜTÜLMÜŞ DURUMDADIR.
BENİ, AHMET HOCAMIN YAZILARI VE MİLLİ ÇÖZÜM DERGİSİ İLE KARŞILAŞTIRDIĞI İÇİN
RABBİME BİR KEZ DAHA ŞÜKREDİYOR,
HOCAMA ÇALIŞMALARINDA BAŞARILAR DİLİYOR ;
VE SAYGIYLA ELLERİNDEN ÖPÜYORUM …