Bugün : 10453
Dün : 45082
Bu ay : 1188437
Geçen ay : 1415082
Toplam : 42864809
IP'niz : 216.73.216.88
BU ZULME HIYANETE, BENİM İTİRAZIM VAR!
Elbet zulüm bitecek, Siyonizm devrilecek
Senin İlahi va’din, benim intizarım1 var!..
Bu Deccalin düzeni, huzura evrilecek
Sen Ezel ve Ebed’sin, benim inkırazım2 var!..
Rabbim hidayetinle, dalâletten uyandım
İkram inayetinle, Hak rengine boyandım
Pek acizim zaifim, amma Sana dayandım
Senin Kuvvet Kudretin, benim istihzarım3 var!..
Kur’an’dan beslenmeyen, oldu şuursuz kutsuz4
İman pili bitince, herkes huzursuz mutsuz
Hakka güven kalmadı, hep karamsar umutsuz
Hamdolsun Adil Düzen, temel müstahzarım5 var!..
Ya Rabbi Sen Adilsin, hassas tartar Kaderin
Böyle düşünmeyene, faydası yok kederin
İmtihan sırrın engin, hikmet deryan pek derin
Bu Siyonist sisteme, benim itirazım6 var!..
Şeytanı düşman bilmek, huzurun temelidir
Küfür düzeni yıkmak, mü’minin emelidir
Oturup zafer uman, ahmakın tembelidir
Senin Afvu Rahmetin, benim ahu zarım var!..
Hem Siyonist zalimden, işbirlikçi hainden
Bel’am tipli âlimden, hem Şeytani kâhinden
Uzak eyle haramdan, tüm zehirli tahinden
Hak yolda cihad gibi, kârlı has pazarım7 var!..
Herkes güçlüden yana, Hak rızasın unuttu
TV’ler narkozluyor, uyuşturan hap yuttu
Fasıkı münafıkı, aleyhimde saf tuttu
Şu Milli Çözüm ehli, sadık işgüzarım8 var!..
Kapında Kıtmir gibi, boyun büküp beklerim
Tek rızan davan için, gayretim dileklerim
Hep lütfun ihsanındır, ilmim ve emeklerim
Şirkten ve şekavetten,9 şükür sarfnazarım10 var!..
Altmış yıl dergâhına, yalvarırım el açıp
Gayrıya sığınmadım, ey Dost kapından kaçıp
Büyük ayıp kaybımız, fırsatın boşa saçıp
Çoktur kusur günahım, lakin itizarım11 var!..
- İntizar: Beklenti, umutla gözlemek.
- İnkıraz: Yok olmak, çökmek.
- İstihzar: Hazırlık yapmak ve hatırlatıp yalvarmak.
- Kut: Uğur, talih, baht ve mutluluk.
- Müstahzar: Hazırlanmış, tamamlanmış.
- İtiraz: İslam’a ve insanlığa aykırı sistem ve kimselere karşı çıkmak.
- Has Pazar: Helâl ve en kârlı kazanç, alışveriş olayı.
- İşgüzar: İşe yatkın, başarılı ve becerikli kadrolar.
- Şekavet: İsyankârlık, günahkârlık zulümkârlık.
- Sarfınazar: Yüz çevirmek, vazgeçip ilgilenmemek.
- İtizar: Özür dilemek.
Mutlaka Siyonizm yıkılacak, Ya Rabbi senin sözün var!
Benimde ümidim bu örgütlü kötülük deccal düzeni yok olacak
yerine Adil Düzen kurulacak!
Ya Rabbi senin ne başlangıcın ne de sonun var! Ancak bizlerin sonu var!
Rabbim senin istikamete iletmenle yanlışa sapmaktan şaşkınlıktan kurtuldum.
Lütfunla gözetmenle senin kulun oldum
Çok zayıf ve güçsüzüm ancak Sana güvendim
Senin her şeye gücün yeter benim ise gayret edip senden yardım istemem var.
Allah’ın kitabını okuyup faydalanmayan istikametten ve senin gözetmenden çıkar
İmandan uzaklaşıp küfre kayınca, Hakka inanç kalmayınca
cümle âlem rahatsız karamsar
Çok Şükür ki Adil Düzen ana gayemiz hazırlanmış tamamlanmış!
Yüce Mevla’m şüphesiz adilsin ezelden ebede kader planın asla şaşmaz
Bu inanca sahip olmayan dertten sıkıntıdan asla kurtulamaz üzüntünün de faydası olmaz!
Birtakım imtihan ve zorluklarla olgunlaştıran, aklımızın erdiği ermediği pek çok yarattığın var. Bu kötülüğü örgütleyen zulüm düzenine karşıyım ve mücadele ediyorum.
Daima Şeytanın düşman olduğunu bilmek ve tedbirli olmak kötülükten emin olmaktır.
Batıl nankör inkar ve küfür düzenini yıkmak ana gayemizdir!
Cihad etmeyen dert çekmeyen akılsız ve gayretsizdir!
Senin şefkatin lütfun benim ise yeterli çaba ve gayreti göstermeden sızlanmam var
Şeytanın şaheseri Siyonist zalimlerden ve uşakları döneklerden
Zalimlerin yanında olup güç odaklarının arzusuna göre din yorumlayan hakkı batıla karıştıran din pazarlayıcılarından helal olmayan ve zararlı rızıktan koru bizleri!
Hak yolda tüm gücüyle gayret eden en karlı ticaret nasip ettin Ya Rabbi
Çoğunluk kuvvetliden taraf, Allah’ın rızasını dikkate almıyor
TV gibi kaynaklar insanları hem oyalayıp yalan yanlış haberlerle uyutup felakete sürüklüyor
Haktan yana olma dirayetini gösteremeyen ve iki yüzlüler hep bana karşı birlik oldular!
Tüm bunlara karşı sadakatli ve iş bilen gayretli Milli Çözüm ekibim var
Ashabı Kefh in kıtmıri gibi sadakatle huzurunda beklerim
Tüm gayretim ve dualarım davan ve rızanı kazanmak için
Elde ettiğim tüm bilgi ve gayretlerim hep senin iyiliğin ve ikramındır
Senin rızandan gayrısını tercih, isyan, zulüm ve kötülük etmekten yüz çevirdim!
Ömrüm boyunca kulluk imtihanında hep sana yalvarıp dua ederim
Ey sevgili asla Senin huzurundan kaçıp batıla gitmedim
Verdiğin tüm fırsatları nimetleri en güzel şekilde değerlendiremesem de hatalarım çok olsa da affedeceğin ümidiyle tövbe eder yine senden özür dilerim.
Rabbim hidayetinle, dalâletten uyandım
İkram inayetinle, Hak rengine boyandım
Pek acizim zaifim, amma Sana dayandım
Senin Kuvvet Kudretin, benim istihzarım3 var!..
Daim zinde gayretli, Milli Çözüm mücahit
Zalime karşı durmuş; cümle alem hep şahit
Hak yolunun yolcusu, geçerlidir ilk ahit°
Bu zulüm düzenine itiraz imandandır
Kul sebebe muhtaç, Hak Teala Zuntikam’dır…
Kuran tercümanıdır, bu zaman ahirinde
Umudu beklentisi, müjdenin gelişinde
Vaat eden Rabbimdir, yüce Kuran Kerim’de
Zalime itirazda, örneğim Üstad’ımdır
Çün en büyük şerefi, Hakk’a kul olmaktadır…
° Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla
Hani o vakit Rabbin, Ademoğullarının sırtlarından zürriyetlerini (bütün insanların ruhaniyetlerini huzuruna) almış ve onları kendi nefislerine karşı şahitler kılmıştı: “Ben sizin Rabbiniz değil miyim?” (Size vücutlar, çeşitli imkân ve fırsatlar verip dünyaya gönderirsem, Bana iman ve itaat eder misiniz? demişti de) onlar: “Evet (Rabbimizsin), biz şahit olduk” (ve söz veriyoruz) demişlerdi. (Bu sözleşme,) Kıyamet günü: “Biz bundan habersizdik” dememeniz içindir.
Araf Suresi, 172.
http://www.mealikerim.com
Zümer Suresi 17,18
Tağut’a (zalim yönetimlere ve şeytani düzenlere) ibadet ve hizmet etmekten kaçınan ve içtenlikle Allah’a yönelip bağlananlara gelince, onlar için (kutlu ve mutlu bir) müjde vardır; bu nedenle (tağuti otoritelere tâbi olanlara değil) Benim (sadık ve samimi) kullarıma müjde ver (ki onlar nasipli ve şerefli kimselerdir).
Ki onlar (müjdelenmiş mü’min kullar, her konuda yazılan ve konuşulan) sözü (dikkatle) dinleyip duyarlar, (ama bunlardan Kur’an’a ve vicdana en yakın bulduklarına ve) en güzeline uyarlar. İşte onlar, Allah’ın kendilerini hidayete erdirdiği kimselerdir ve onlar, temiz akıl sahipleridir.
Hem Siyonist zalimden, işbirlikçi hainden
Bel’am tipli âlimden, hem Şeytani kâhinden
Uzak eyle haramdan, tüm zehirli tahinden
Hak yolda cihad gibi, kârlı has pazarım7 var
!..
Sabır; yararına ve lüzumuna inanarak ve sonunun mutlaka karlı ve hayırlı olacağını umarak, her türlü zorluk ve zararlara dayanmak ve direnmek demektir.
Hadiste de buyrulduğu gibi: Sabreden zafere erişecektir.
-İbadet ve hizmetin sıkıntı vezahmetine sabır
-Haram ve günahlara, nefsi arzu ve azgınlıklara sabır.
-Felaket ve musibetlere, bela ve kazalara sabır
-Fakirlik, işsizlik ve geçim darlığına sabır
-Akraba ve arkadaş gibi yakınlarından gördüğü vefasızlık ve nankörlüklere sabır
-Şehvet, servet ve etiket imkanı sunan haksız ve ahlaksız fırsatlara sabır
-Devlet ve düzenden gelebilecek baskı ve zulümlere sabır
-Eğitim ve öğretimin, bilgi ve beceri edinmeni, ticaret ve memuriyet gibi görevlerin meşguliyet ve meşakkatine sabır…
Evet hayatın her safhasındaki sıkıntı ve zorluklara sabretmek, pişip olgunlaşmanın ve onurlu yaşamanın yegane çaresidir.
BU ZULME HIYANETE, BENİM İTİRAZIM VAR!
Bu itirazı şuan yeryüzünde sadece ve sadece Milli Çözüm dile getirmekte. Dile getirmekle yetinmiyor itiraz ettiği zulümlere hıyanetlere karşı fikren etkisiz ve çaresiz bırakacak Kur’an’a Tercüman olucu makaleler şiirler video konferanslar yüz küsur tane kitap kaleme alıyor Meali Kerim başta olmak üzere ve bu bozuk batıl sistemin yerine Adil Düzen projelerini hazırlaması , günümüz problemlerine çözüm üretecek şekilde içtihatlar yaparak ve inanarak; hamdolsun bu gayretinin meyvelerini başarılı olduğuna hep birlikte şahit oluyoruz. Rabbim bizleri kıymet bilenlerden ve gereğini uygulamak gayreti güdenlerden olmamızı lütfeylesin ömrümüzün sonuna kadar.
Hak hakim olsun ve halk huzur bulsun diye cihat etmeyen ve cihat karargahına ve liderine tâbi – taraf olmayan ve bu husustaki görevlerini yapma gayreti çabası niyeti taşımayanlar zalimler sınıfında yer aldığını Kur’an söylemekte.
BAKARA SURESİ 246 SONUNDA: … Fakat vaktâki (ve ne yazık ki) kendilerine (zulümle ve zalimlerle) çarpışma (ve cihad izni) yazılıverilince içlerinden pek azı hariç, çoğu (cihaddan ve sorumluluktan) yüz çevirip (ayrıldılar.) [Tefsirlerin ve tarihçilerin rakamına göre yirmi bin kişiden on beş bini caydı, ancak beş bini kaldı.] Allah (zaten) zalimleri çok iyi bilir. (Ve böyle imtihanlarla herkese de gösterir.)
Zalimlere ve süper güç denilenlere doğrudan ve dolaylı destek sağlayan ve zalimliklerine pisliklerine meşruiyet kazandıranlar ya sessiz kalarak ya da örtbas ederek Kur’an’a göre zalimler sınıfında yer alıyor.
EN’AM SURESİ 82. AYET: İman edip de imanlarına zulüm karıştırmayan (haksızlık ve ahlâksızlığa bulaşmayan) kimseler (Hakka döndükten sonra şirke düşmeyen ve kötülük işlemeyenler) var ya; işte güven (emniyet ve saadet) onlar içindir. Ve bunlar hidayete erenlerdir.
Allah’ın sınırlarını , İslam’ın barış ve bereket nizamının genel esaslarını ve temel insan haklarını korumayan ve saygı duymayanlar ve İslam davasını saptırmaya çalışanlar da zalimler sınıfına girmekte Kur’an’a göre.
TEVBE SURESİ 47. AYETTE: (Sizden ayrıldıklarına üzüldükleriniz,) Eğer sizinle (kalıp) birlikte (yola) çıksalardı, size kötülük ve zarardan başka (faydaları dokunmaz, zannettiğiniz gibi gücünüzü de) artırmazlardı ve kesinlikle aranıza fitne-fesat sokmaya uğraşırlardı. (Hâlâ) İçinizde onlara haber taşıyanlar (bile) vardır. Allah zalimleri (ve hainleri) Bilendir (ve oyunlarını bozuverecektir).
TEVBE SURESİ 19: (Ey gafiller!.. Göstermelik hayır dağıtmaktan ve reklâm amaçlı cami yaptırmaktan da öte, hatta) Hacılara su dağıtmayı ve Mescid-i Haram’ı (Beytullah’ı) onarmayı (bile), Allah’a ve ahiret gününe iman edip (sevabını sadece O’ndan umarak) Allah yolunda cihad edenin (yaptıkları ve kazandıkları) gibi mi saydınız? (Cihadla diğer hayırları bir tutmakla aldanmaktasınız. Bunlar) Allah katında asla bir olmazlar. Allah (Hakk hâkim olsun ve insanlar huzura kavuşsun diye yapılması farz olan cihadı terk ederek kendisine ve milletine) zulmeden bir topluluğu hidayete ulaştırmayacaktır.
Şeytanı düşman bilmek, huzurun temelidir. Şeytanı düşman belleyebilmek ve düşmanlığından sakınabilmek için, şeytanın yöntemlerini , şeytanı nasıl yenebileceğimizi öğrenmek ve tuzaklarına vesveselerine karşı uyanık olmamız gerekiyor. Şeytan, vicdanına uymak isteyeni etkisiz kılmak için, bir kısım bahaneler mazeretler gibi vesveselerle öne sürer.. İyiyi kötü, kötüyü iyi göstererek aldatmalara girişebilir, sinsice yöntemler kullanarak yani yaldızlı sözler fısıldayarak yanlış çirkin ahlaksızlıkları süslü çekici göstermek için vesveseler fısıldar, o tür çirkin yanlış ahlaksız vicdana uygun olmayan halleri ispatı mümkün olmayacak şekilde yaşamayı bizlere fısıldar. Fıtratımıza ters işlerde vasveselerle bizi safına çekmeye çalışır. Düşmanı iyi tanımak buda Milli Çözüm yayınlarıyla daha kestirme ve en doğrusu olacağından ( Çünkü Milli Çözüm Kur’an’a Tercüman olmakta) ŞEYTANI VE AVANESİNİ ancak öyle düşman bilebiliriz ve huzura öyle kavuşabiliriz. Kısacası şeytanı düşman bilmek = Milli Çözüm’e her şart ve durumda teslim olmakla mümkündür.
Kur’an’ın günümüze bakan ve bize ışık tutan ayetlerini yorumlayıp halkı münafıklara karşı uyaranlara saldıranlarda zalim sınıfındadır.
EN’AM SURESİ 21: Allah’a karşı yalan uydurup iftira düzenden veya O’nun ayetlerini yalanlayıp (yamultarak, haksızlık ve ahlâksızlık sistemlerine yamamaya çalışanlardan) daha zalim kim vardır? Hiç şüphesiz O, zalimleri kurtuluşa ulaştırmayacaktır.
Hadisi Kutside Rabbimiz dört şeyi dört şey içinde sakladım dediğinin bir tanesi de;
“ Ben rağbet – izzet ve hürriyeti , ibadet –istikamet ve cihatta sakladım . Ama insanlar onu devlet adamlarının ve güç odaklarının kapısında aradılar ve yanıldılar “ diyor Allah. Milli Çözüm sayesinde Hak rızasını hatırlayan olduk, Siyonizm’in narkozlarını fark edip , münafıkların fasıkların safında olmaktan kurtulduk ve İsrail’i yerin dibine batıracak tarihin çöplüğüne gömecek ve hemen sonrasında kurulacak olan Adil Düzen Medeniyeti ile tüm zalim ve işbirlikçilerin kahrolacağı ve inşallah mazlumların huzur ve saadete erişeceği o büyük zafer gününe vesile olacak olan Milli Çözüm’e başkaldıranlardan oyun kuranlardan oldurmadın Allah’ım. Rabbimiz bizleri Milli Çözüm’e ve Milli Çözüm mutfağında tuzu biberi olan sadıklara karşı düşman kılma , yük olanlardan kılma Allah’ım. Amin.
Milli Çözüm’ün ilmi ve emekleri ve bütün gayreti Allah’ın rızası ve davası, şirk ve şekavetten yüzçevirmesi : Hadisi Kutside Rabbimiz dört şeyi dört şey içinde sakladım dediğinin bir diğeri de; “ Ben ilmi , bilgiyi, ihtiyaç ve iştiyak duyarak samimi ve sürekli bir gayret ve minnet içinde sakladım. Ama insanlar onu tembellik erteleyicilik kuru özenti geçici hevesçilik içinde aradılar ama elbette o halle ilme ve bilime de ulaşamadılar “. Milli Çözüm’e sorulsa 2024 yılınız nasıl geçti dense ELHAMDÜLİLLAH diyen ve diyecek tek kişidir. Bu Hadisi Kutsi’nin gereğini yani ihtiyaç ve iştiyak duyarak samimi ve sürekli bir gayret halinde olan Tek Bilge ve Rehber Şahsiyet Milli Çözüm’dür. İnşaallah Milli Çözümcü olma yolunda gayret gösteren bizlerde bu maksatla ömür tüketenlerden olabilmek duasıyla.
Ya rabbi, Milli Çözüm’ü anlamayı kavramayı ve yaşamayı bizlere lütfeyle, tüm Siyonist zulümlerinden ve işbirlikçi zalim ve hainlerden – bel’am tipli hocalardan ve şeytani kahinlerden, temiz samimi görüntüsü altında olan tüm zehirli münafıkları tanımayı ve onlardan uzak olabilmeyi eyle bizleri ve sadık mü’minleri . Bu zulme ve hıyanete itiraz eden ve bizlerinde bu itirazı ve gereğini yapmamızda öncü rol oynayan Asrımızın ve Kur’an’ın Tercümanı Milli Çözüm’e bende eyle, bir an olsun kalbimizi gönlümüzü beynimizi düşüncemizi zikrimizi dünyaya gönderiliş amacımızın dışında vebu amaca hakkıyla gayret eden Milli Çözüm’den uzak koma Allah’ım!..AMİN.
NOT: Yukarıdaki ayetlerin alındığı kaynak:
Bak: Bak: Rabbani Yaklaşım ve Anlayışımızla Yüce Kur’an’ın Manası ve Mesajı
Hazırlayan: Abdullah Akgül, Ezher Üniversitesi Mezunu
Yorumlayan: Üstat Ahmet Akgül – http://www.mealikerim.com
Rabbim hidayetinle, dalâletten uyandım
İkram inayetinle, Hak rengine boyandım
Pek acizim zaifim, amma Sana dayandım
Senin Kuvvet Kudretin, benim istihzarım3 var
(Ey Resulüm!) Şüphesiz (Hakk ve adalet hâkim kılınsın, zulüm ve küfür düzenleri yıkılsın diye, imani ve insani bir mesuliyetle) Sana biat edenler, (bağlılık sözü verenler, aslında ve aynen) ancak Allah’a biat etmiş (gibi)dirler. (Sanki) Allah’ın eli (Seninle biat ve itaat sözleşmesi yapan) şahısların elleri üzerindedir. (Hakk ve hayır adına biat edip sadakat gösterenler Allah’ın özel inayeti ve hidayeti içindedirler.) Bu nedenle artık kim ahdini bozar (Hakk davadan ve sadakatten ayrılır)sa, o sadece kendi aleyhine ahdini bozmuş birisidir. Her kim de Allah’a verdiği ahdine vefa gösterir (sadakat, samimiyet ve gayretini devam ettirir)se, (Allah kesinlikle) ona da büyük bir ecir (şeref ve zafer) verecektir.Fetih 10
(Cenab-ı Hakk şunun için zahmet ve hizmet günlerini uzatıyor ve zaferi geciktiriyor;) Onlarla (inkârcılarla ve muzır münafıklarla) mücadele edin ve çarpışın ki, Allah sizin ellerinizle onların cezasını versin, onları rezil ve perişan etsin ve yardımıyla sizi onlara karşı (zafere eriştirip) üstün ve galip getirsin de (böylece iman ve cihad ehli olan) mü’min bir kesimin göğüslerine-gönüllerine (huzur ve) şifa eriştirsin.Tevbe 14
BU DAVA MUTLAKA, MUTLAKA ,MUTLAKA HEDEFİNE ULAŞACAKTIR.
Elbet zulüm bitecek, Siyonizm devrilecek
Senin İlahi va’din, benim intizarım var!..
Bu Deccalin düzeni, huzura evrilecek
Sen Ezel ve Ebed’sin, benim inkirazım var!..
Elbette bu düzen böyle gitmeyecek, elbette yeryüzünde Hak hakim olacak. O ki Allah vaad ediyor mutlaka ama mutlaka gerçekleşecek. Deccal ve Siyonizmin düzenleri mutlaka yıkılacak, insanlık huzura mutluluğa kavuşacak. ADİL DÜZENE DAYALI YENİ BİR DÜNYA MUTLAKA KURULACAKTIR, VE BU Üstad Ahmet Hocamız LİDERLİĞİNDE Milli Çözüm öncülüğü ile nasip olacaktır inşalllah.
İnne va’dellahi hakkün”: “…Hiç şüphesiz Allah’ın va’adi Hakk’tır (her dediği olacaktır)…” (Fâtır Suresi, 5)
Ketebellahü, leeğlibenne Ene ve Rüsüliy”: “(Unutmayınız ki) Allah, “muhakkak Ben ve Elçilerim galip geleceğiz” diye yazmış (ve kararlaştırmış)tır. (Allah’ın partisi ve Kur’an’ın takipçisi olanlar mutlaka kazanacak ve başarıya ulaşacaklardır.)…” (Mücâdele Suresi, 21)
Nasrün minellahi, ve fethün garip..”: “Yardım Allah’tandır ve zafer yakındır…” (Saff Suresi, 13)
Elbet zulüm bitecek, Siyonizm devrilecek
Senin İlahi va’din, benim intizarım1 var!..
Bu Deccalin düzeni, huzura evrilecek
Sen Ezel ve Ebed’sin, benim inkırazım2 var!..
Zulüm sona erecek. Bu konuda Rabbimizin vaadine olan inancın ve umudun tam olduğu vurgulanmaktadır. Dünya hayatının en büyük zalimi olan Deccal sistemi devrilecek, tüm insanlığa huzur getirecek Adil Düzen kurulacaktır.
Rabbim hidayetinle, dalâletten uyandım
İkram inayetinle, Hak rengine boyandım
Pek acizim zaifim, amma Sana dayandım
Senin Kuvvet Kudretin, benim istihzarım3 var!..
Rabbimizin lütfu ile Deccal düzenine karşı Adil Düzen sistemiyle mücadele edilmektedir. İkram ve inayetinle hayatım iman ve cihat oldu. Kuluz eksiğiz, noksanız ama Sana güvenmek ve yolunda yürümekle, tarihin en güçlü zalimlerine karşı durdum. Yalvarıyorum, hazırlanıyorum ve biliyorum ki “Kesinlikle göklerin ve yerin mülkü (ve her türlü başarı ve zaferin mührü) Allah’ındır.”
Kur’an’dan beslenmeyen, oldu şuursuz kutsuz4
İman pili bitince, herkes huzursuz mutsuz
Hakka güven kalmadı, hep karamsar umutsuz
Hamdolsun Adil Düzen, temel müstahzarım5 var!..
Kur’an’ın zamanımıza yönelik manasından bihaber olan biri “dostu, düşmandan – mümini, münafıktan…” ayırma bilincine ve ahireti kazanma cihat şuuruna sahip olamaz. Ve millete bereketsiz, şerre ise destekçi olur.
Karamsarlık ve umudu yitirmek, Hakk’a olan güvenin kaybedildiğinin göstergesidir. Hakk’ın vaadine olan inancın ve umudun asla yitirilmediğinin en büyük delillerinden biri ise “Adil Düzen” için çalışmaktır.
Ya Rabbi Sen Adilsin, hassas tartar Kaderin
Böyle düşünmeyene, faydası yok kederin
İmtihan sırrın engin, hikmet deryan pek derin
Bu Siyonist sisteme, benim itirazım6 var!..
Rabbimizin terazisi, zerre kadar iyiliği ve kötülüğü kaçırmaz, yanılmaz, unutmaz; her şeyi tartar ve tam vaktinde karşımıza çıkarır. Eğer şaşmaz terazinin farkında olmazsak, başımıza gelen belaların nedenini de anlayamayız ve bu belalar yüzünden kederlenmemizin de bir faydası olmaz.
Şeytanı düşman bilmek, huzurun temelidir
Küfür düzeni yıkmak, mü’minin emelidir
Oturup zafer uman, ahmakın tembelidir
Senin Afvu Rahmetin, benim ahu zarım var!..
İki ayaklı şeytanı ve içimizdeki şeytanın sesini tanımayan, huzurdan mahrum olur. Günümüzde, Siyonist sistemi yıkmak için çaba göstermeyen mümin değildir. Zalim sistemin ortadan kalkması için gerekli fikri ve teknolojik hazırlıkları yapmayan, zalim düzen yıkıldıktan sonra zulmü tamamen sona erdirip barışı ve bereketi getiren “Adil Düzen” sistemi hazır etmeyen, ancak yine de zafer bekleyen kişi hem ahmak hem de tembeldir!
Tüm insanlığın huzuru için elimden gelen tüm gayreti sarf etme bilinciyle hareket ederim. Bugünün işini yarına, sabahın işini öğlene bırakmaz, gayret ederim. Ancak, hiçbir yaptığım amele güvenmem; Sen’in Afv-u Rahmetin için ağlar, inlerim.
Hem Siyonist zalimden, işbirlikçi hainden
Bel’am tipli âlimden, hem Şeytani kâhinden
Uzak eyle haramdan, tüm zehirli tahinden
Hak yolda cihad gibi, kârlı has pazarım7 var!..
Gerek cinnlerden, gerekse insanlardan (olan her hannas’tan, yani; hem cinn olarak enerji boyutundaki, hem de insan suretindeki safsatacılardan; kalpleri İblisin karargâhı olmuş: Ahlâk fesatçısı, günah fetvacısı, münakaşa ve kavga fırsatçısı vesveseci şeytanlardan Allah’a sığınırım.) sistem olarak şeytanın tecelli ettiği Siyonizm’den de Allah’a sığınırım. Zulüm düzeniyle mücadele (cihat) etmek Allah katında en karlı kazançtır.
Herkes güçlüden yana, Hak rızasın unuttu
TV’ler narkozluyor, uyuşturan hap yuttu
Fasıkı münafıkı, aleyhimde saf tuttu
Şu Milli Çözüm ehli, sadık işgüzarım8 var!..
Güç, ilah olmuş. Kimse, Ebu Süfyan gibi “Benim şerefim develerin sırtında” diyemese de çaktırmamaya çalışıl da herkes hesabını, hareketini güce veya dünyalık çıkarına göre yapmakta. Yani, Hak ne der? Yok. Sözde her kes Allah’a (cc) inanır; fakat kimse O’nun rızasını düşünerek hareket etmez. Zaten toplum, televizyon ve diğer medya araçları bu yönde telkin verir. Haliyle Adil Düzen’i savunanın karşısında; Siyonizm’i ve onun uşaklarını, dindarlık perdesini yırtanı, fütursuzca günaha dalanı ve haktan bâtıla sapan kimseleri saf tutmuş halde bulursun. Allah’ın rızasını amaçlayan Ashab-ı Kehf gibi bir avuç sadık; her asırda işe yatkın, başarılı ve becerikli kadrolardır.
Kapında Kıtmir gibi, boyun büküp beklerim
Tek rızan davan için, gayretim dileklerim
Hep lütfun ihsanındır, ilmim ve emeklerim
Şirkten ve şekavetten,9 şükür sarfnazarım10 var!..
Samimi bir boyun eğişle ve yalnızca Allah’ın rızasını hedefleyen bir gayret içerisinde olanın hali tarif edilmektedir. Allah’ın kapısında sadakatle durmak, bağlılıklarımızın kabulü ve yolunda gayret göstermek en büyük dilektir.
Bilgi ve çabanın Allah’ın bir lütfu olduğu ve insan ne kadar çalışsa da, gerçek başarı ve bilginin Allah’ın bir ihsanı olduğu inancı vurgulanmaktadır.
Şirkten (Allah’a ortak koşmaktan) ve şekavetten (isyankârlık, günahkârlık, zulümkârlıktan) uzak durmak ve bunun yerine şükre yönelmek hayatımızın merkezinde.
Altmış yıl dergâhına, yalvarırım el açıp
Gayrıya sığınmadım, ey Dost kapından kaçıp
Büyük ayıp kaybımız, fırsatın boşa saçıp
Çoktur kusur günahım, lakin itizarım11 var!..
Bir ömür boyunca cihat meydanında, Sen’in Afv-u Rahmetin için ağlar, inlerim. Kapından başka hiçbir yere gitmedim, hiçbir şey umut edip beklemedim. Davanı anlatmak ve rızanı kazanmak için hiçbir fırsatı boşa harcamadım. Çünkü fırsatları boşa harcamak en büyük kaybımızdır. Şeytan gibi değil, peygamber yolunu örnek alarak kusurlarım ve günahlarım için özür dileyip bağışlanma talep ederim.
AMİN…
Ya Rab; Biz sıfırız sen, ezel ve ebed,
Bir’in kıymetini bilmeyi, bizlere lütfet.
Gemiye en sonda olsa, binmeyi nasip et,
Nefisle cihad eden, Mücahid(i)lere yardım et.
Hazırlanmış İlmi, İnsani, islami, orijinal yeni sistem, insanlığın saadeti içindir.
İsyankar ve zülüm eden bir devir kapanıp yeni bir medeniyetin olğunlaşması yakındır.
Tek olan Sensin Rabbim, Senden gayrısı aynaya yansıyan bir surettir, imanımız tamdır vaadine, her geçen gün heyecanımız bir kat daha artmaktadır.
Tuttun elimizden Hak davan ile tanıştırdın, sonsuz Kuvvet ve Kudret sahibi Sensin. Biz yapamasak ta Aziz Erbakan Hocamızın dediğiniişittik ve iteat ettik. “Biz dağın başında gemi yapmaya devam edeceğiz; Çünkü Allah vakti gelince denizi ayağımıza getirecektir.”
Her ne varsa, kaynağını Kur’an’dan ve islamdan almıyorsa yanlıştır, batıldır. Her zaman iman pillerimizi Kur’an ile ve Milli Çözüm ile doldurmak zorundayız çünki insan oğlu durağan bir varlık değildir, devamlı ya aşağıya yada yukarı yönde mana olarak iner ve çıkar o sebeple yaşadığımız dünyanın olumsuz etkilerinden korunmak ve her zaman tap taze durmak ve yükselmek için her zaman Kur’an ve Milli Çözüm ile meşgul olmaz isek o boşlukları batıl dolduracak ve zamanla dejenere ve bozulma başlayacaktır. Çünkü Kainat boşluk kabul etmez. Kur’an’ın vaadine kimse de güven kalmadı bu sebeple insanlar hep karamsar ve umutsuzdur. Bu durum bize “Hatta ki (sonunda görevli) resuller (halktan) umutlarını kestikleri, (şeksiz ve şeriksiz iman eden çok az kimselerin bile cihaddan ve davadan yan çizdikleri,) artık kesinlikle tekzip edilip benimsenmedikleri (kavimlerinin asla gerçek imana gelmeyecekleri ve Hakk çağrıya-davaya destek vermeyecekleri zan ve) kanaatinin (iyice yerleştiği) bir sırada, (aniden ve beklenmedik şekilde) yardımımız onlara yetişip gelmiş (zafer kapıları açılıvermiştir. Böylece) Bizim dilediğimiz (ve desteklediğimiz) kimseler kurtuluvermişti. Azgın mücrimler takımından ise zorlu azabımız (ve intikamımız) asla geri çevrilmeyecektir. (Yani; bir avuç mücahit ve müstakim mü’minin, sayıca ve imkân bakımından en zaif ve en çaresiz göründükleri bir süreçte, onlar zafere eriştirilecektir.)” Yusuf Suresi 110. ayeti hatırlatmakta ve diyoruz ki; “Hamdolsun Adil Düzen, temel müstahzarım var!..” diyoruz ve beklemekteyiz zafer müjdelerini…
Kadere iman eden kederden emin olurmuş, O’na tevekkül edip O’nun sonsuz adaletine sığınandan ve O’ndan razı olandan da Allah razı olmuştur. Allah ki her şeyin sahibi ve yaratıcısı o zaman ne oldu ise en iyisi oldu diye düşünüp olanları hikmet penceresinden değerlendirmemiz lazım, bu arada da almamız gereken dersleri de almamız lazımdır.
İnsanın düşmanını bilip tanıması önemlidir, ne tür taktikler kullanıyor bunları bilmesi düşmanına karşıda gereken tedbirleri alması açısından önemlidir. Bunu da en iyi bulup öğrenebileceğimiz kaynak yine Kur’an’dır. Tabiki cinsi şeytanları tanımak kadar da insi şeytanları tanımakta çok önemlidir. Bu düşmanlarını tanıdığı zaman insan tabikihuzuru yaşar. “İnsanların en hayırlısı insanlara faydası dokunandır” demiş Peygamber Efendimiz, o zamanda bu zulüm düzenini yıkmak en önemli vazifemiz ise gerçek samimi bir müminin emeli de budur. Bu bozuk düzen yıkmak ise ancak cihad ile olacaktır, yattığımız yerde olmayacak takatimizin sonuna kadar çalışmakla olacaktır. Bu yolda eksik ve noksanımızdan da Rabbimizin sonsuz Afvu Rahmetine sığınırız.
Senin rızana ulaşmamıza mani olacak her şeyden bizleri uzak eyle Ya Rabbi… Rızanı kazabileceğimiz cihad gibi bir fırsat sunmuşken batıl boş işlerden uzak eyle bizleri…
Sadık’a en çok düşmanlığı münafık yapar, münafığın tek derdi sadıklar tükensin herkesin ayarı bozulsun Hak dava yalnız kalsın, zalimler amacın ulaşsın amma bunların karşısında her zaman olduğu gibi Erbakan’ın sadıkları Milli Çözüm vardır.
Başka kapı yok ki el açıp dilenecek, umut edip beklenecek, sadece amacımız rızan kazanmak, yaptığım iyilik ve güzellikler Sendendir, Hatalar ve yanlışlar hepsi nefsimdendir Ya Rab…
Kapındayız senelerdir, Senden başkasına sığınıp dost tutmadık, Aziz Hocamız dediği gibi “Avans almış mütahitiz” boşa saçtık bir çoğunuama kapındayız af diler bağışlanma dileriz.