YENİ ÇIKACAK KİTAPLARIMIZ

ÖZEL MENÜ

DERGİLER

Ay Seçiniz
category
692047401d250
0
0
6401,171,6356,117,28,27,170,98,3,144,26,4,145,113,17,6330,1,110,12
Loading....

TOPLAM ZİYARETÇİLERİMİZ

Our Visitor

2 0 8 9 4 8
Bugün : 13524
Dün : 45549
Bu ay : 866248
Geçen ay : 1371576
Toplam : 45270069
IP'niz : 216.73.216.128

SON YORUMLAR

Son Yorumlar

YENİ ÇIKACAK KİTAPLARIMIZ

ÖZEL YAZILAR

YENİ ÇIKAN KİTAPLARIMIZ

ADİL DÜNYA YAYINEVİ

Tel-Faks:

0212 438 40 40

0543 289 81 58

0532 660 12 79

Türkiye İçin Asıl Tehdit;
PKK MI, İŞBİRLİKÇİ İKTİDARLAR MI?

  1. HABER TÜRK – 27.12.2024
  2. CNN / 20.12.2024
  3. https://rasthaber.com / 26.12.2024
5 2 votes
Değerlendirmeniz

Makale Paylaşım Sayısı: 

Subscribe
Bildir
11 Yorum
En Yeniler
Eskiler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

İslam’ı laytlaştıran, faizi-fuhşu-kumarı meşrulaştırıp yaygınlaştıran iktidarlar Suret-i Hak’tan göründükleri için, kendilerini mütedeyyin olarak gören kesimler tarafından maalesef hâlâ destekleniyorlardı.

Yine Irak savaşında ABD’ye destek verdikleri halde, Libya’ya NATO ile birlikte İzmir’i üs olarak kullanıp birlikte saldırdıkları halde, Obama’yı Suriye’ye müdahale etmesi için davet edip devamında Suriye’nin bölünmesine sebep oldukları halde, Arap Baharı’nı destekleyip BOP eş başkanlığı ile Siyonizm hizmetkârlığında başat rol aldıkları halde, yine maalesef İslam ülkelerinde de popülaritesi olanlar bu işbirlikçilerdi.

Türkiye’mizde Milli Mutabakat Hükümetinin kurulmasına mâni olmaya çalışan bu işbirlikçi iktidarlar, Dünyada da Adil Düzen Medeniyetinin kurulması yolundaki en büyük engeldiler.

İsrail’in Gazze katliamı ve soykırımı başladığı zaman, Milli Çözüm Dergisinin ve mağdur Filistinliler’in tarafında olan, az sayıda da olsa yerli ve yabancı haber kaynaklarının da ifşasıyla, işbirlikçi iktidarların Siyonist İsrail destekçisi oldukları ortaya çıkarılmıştı. Artık dünyadaki Müslüman olan veya olmayan herkes gibi zulüm altındaki Filistin halkının gerçek mücahitleri de bu işbirlikçilerin farkına varmıştı.

İnşaallah artık, ülkemizdeki destekçileri de bu işbirlikçilerin gerçek yüzünü görsündü.

Çünkü Suriye’de Colani de İsrail’le savaşmayacaklarını ve ABD-İngiltere ile de iyi geçineceklerini vurgulamıştı.

Yine gündemde olan Çözülme Süreci de, Siyasi ve Ekonomik anlamda çözülen işbirlikçi iktidarlara ‘hayat suyu’ mu olacaktı yoksa milletimizin uyanmasına vesile olup yeniden bir Kuvayı Milliye Hareketini mi başlatacaktı yakında göreceğiz.

Tez Geliyoruz!

Necmettin Erbakan Hocamız;

“Adil Bir Düzen kuracak mısın Adil Düzenden haberin var mı?

Yok!
O zaman hiçbir şey yapamazsın!

Bu düzeni, Adil Düzen ile değiştirecek misin? Yeni bir dünya kuracak mısın?

Hayır.

Bugünkü sömürü dünyasının içerisinde hiçbir şey yapamazsın! Bütün dünyayı değiştirmeye mecbursun! Ve maneviyatçı olmaya mecbursun! Sende maneviyat boyutu yok! Sen maneviyatçı değilsin, beş para etmezsin!”

Ahmet Akgül Hocamız;

“Ya bütün dünyaya hükmedeceksin ya da bir kasabada bile Adil Düzen uygulayamazsın!”

İsrail yanına Emperyalist güçleri almış, İşbirlikçi Müslüman görünümlü münafıkların yularlarını sımsıkı tutmuş, Hamas tek başına direniyor! Çok değerli Mücahid ve Mücahide Filistin halkı sabredin, Milli Çözüm – Milli Mütabakat Hükümeti ile kurtulduğumuz gün, tarihte olduğu gibi yeniden geleceğiz! Öyle bir geleceğiz ki, kıyamete kadar unutulmayacak!.

İSRAİL’den ERDOĞAN Tasviri: Düşman Görünümlü DOST

Suudi yayın kuruluşu İlaf’a demeç veren İsrail İstihbarat ve Nükleer Enerji Bakanı Yisrael Katz, Hayfa’dan Suudi Arabistan’a uzanan bir demiryolu projesi üzerinde çalışıldığını açıklayarak Türkiye’nin de mallarını Körfez’e Hayfa limanından ulaştırdığını söyledi.

Erdoğan İsrail İçin DüşmanDost

Siyonist İsrail’li Siyonist Bakan Yisrael Katz, ABD Başkanı Donald Trump’un Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanımasından sonra Erdoğan’ın “Düşmandost” (Frenemy) rolü oynadığının altını çizdi.

Siyonist Katz, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan için şunları söyledi:

“Bize oldukça fazla saldırıyor. Biz de haliyle cevap veriyoruz. Unutmamak gerekir ki, Türkiye, mallarını Hayfa limanı üzerinden Körfez bölgesine gönderiyor. Türkiye’nin Körfez ülkelerine yaptığı ihracatın %25’i Hayfa limanı üzerinden gerçekleştirilmektedir.”

Türkiye – İsrail Ticareti Sürekli Artmakta

Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konumu itibarıyla da sürekli İsrail’e saldırmak zorunda hissetmekte olduğunu ifade eden Siyonist Bakan Katz şunları ifade etti:
Erdoğan’ın Sert Açıklamaları Türkiye – İsrail İlişkilerini Etkilemiyor

Katz, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İsrail karşıtı açıklamalarının Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkileri etkilemediğini belirtti ve hatta Gazze’ye insani yardım taşıyan Mavi Marmara gemisindeki 10 Türk vatandaşının İsrail askerleri tarafından uluslararası sularda öldürülmüş olmasının dahi Türkiye’nin İsrail’le ekonomik ilişkilerini olumsuz etkilemediğini söyledi.

AŞAĞIDAKİ SİSTEMİN DÜNYAYA HAKİM OLMASINI İSTEYENLER VE İSTEMEYENLER

Bütün Mesele bundan ibaret.

Şimdi sizden umulan, Büyük Lider Necmettin Erbakan’ın İslam Birliği programlarına ve Siyonist-emperyalist odaklara karşı onurlu duruşuna sahip çıkmaktır. Ve hepimize yaraşan, mezhebi taassup ihracı yerine, İslam kardeşliği esaslarına bağlı kalmak ve Adil bir Düzen’i elbirliği içinde kurmaktır!..”

Yahudi oyununu hiç bir zaman değiştirmiyordu, hep aynı oyundu, kullandıkları işbirlikçilerinin kuru halk yığınlarından fazla tepki alıp dikkat çekmemeleri için toleransı artırıyordu, bana kızın, gerekirse hakaret edin amma perde arkasında da benim dediğimden dışarı çıkmayın bir dediğimi iki etmeyin diyordu vede işbirlikçileride aynısını yapıyorlardı.
Aynı işbirlikçilerin birisi siyonist Herzel’in mezarı başında saygı duruşunda bulunurken Papa işbirlikçisinede aynı yerde siyonist ağa babalarının ellerini öptürüyordu bunlar, demek ikiside aynı yerden besleniyorlardı. 
Bir insanda onur ve şahsiyet olması lazımdı, aynı şey devletler içinde geçerli idi. Adam gelecek senin vatan toprağını resmen işgal edecek, askeri üslerine bombalar yağdıracak sende biz ona elimizi kaldırmayacağız onun derdi bizimle değil diyeceksin nerede devlet onuru ve izzeti. Ama maalesef orta Suriye diye bir devlet olmayınca müslüman halklarında onurunu kurtarmak bize düşmekte idi ve büyük bir stratejik sabırla sabredilmekte idi. 
Birileri dönem daha fazla o koltukta fazla oturabilmek için artık sınır tanımaz hale gelmişlerdi. Bu milletin sinirlerini iyice almışlar ve rahmetli Erbakan Hocamızın defalarca anlattığı Lozan antlaşmadan bahsederken “bu milleti aç bırakacaksın, işsiz bırakacaksın, yoksullaştıracaksın, borca esir edip ahlak ve maneviyatından uzaklaştırıp YUMUŞAK LOKMA haline getirip parçalayıp yok edeceksiniz” diyen Hayim Nahum planından bahsediyordu ve şuanda toplum tam bunların istediği kıvama gelmişti. Bundan fazla değil 15-20 sene önce terör örgütü ile alakalı kimsenin ağzına almaya cesaret dahi edemeyeceği konuları koca koca parti liderleri ağzına alıyordu ve alkışlanarak bu vatan için ne büyük fedakarlık yapan kişi gibi gösterilmeye çalışıyordu.
BOP tıkır tıkır işliyor, her yerdeki işbirlikçiler gerçekten vazifelerinin hakkını fazlasıyla veriyorlardı. Irak bölünmüş, Suriye’de aynı şekilde resmi bir bölünmenin eşiğinde ve sırada İran ile beraber maalesef Türkiyem vardı. Birileri bilerek veya bilmeyerek buna hizmet ediyordu. 
Rabbimiz biran evvel dünyadaki bütün mazlumların hatırına bu işbirlikçilerin elinden bizleri kurtarsın ve Aziz Erbakan Hocamızın 45 sene önceden haberdar ettiği o günleri bizlere göstersin ve o uğurda hizmet ettirsin “Bakın size kesinlikle ifade ediyorum ki:Türkiye’nin kurtuluşu; Milli Çözüm’e inanan bir Cumhurbaşkan’ının o makama oturması, Milli Çözüm’e inanan bir hükümetin kurulması ve yeni bir devrin başlaması ile mümkündür.” diyerek yarım asır önceden kurtuluş adresini gösteren Liderin izin Rabbimiz bizleri ayırmasın.

Bir tarafta onca imkansızlığa rağmen onurlu direnişlerinden asla ödün vermeyen ve zalim israil terörüne boyun eğmeyen kahraman Filistin yiğitleri diğer tarafta ise kendi holywood menşei filmlerinde en ufak bir uçak kaçırma olayında dahi kendilerini ne de büyük gösterme adına devletlerin hiç bir şart altında teröristlerle pazarlık yapmayacağı vurgusunu yapan siyonist odakların kayığına binerek bir avuç çapulcu sürüsünü muhattap kabul edip tepemize çıkaran, şahsi hesaplar ve ihtiraslar uğruna devlet onurunu haysiyeyini ayaklar altına almaktan imtina etmeyen basiretsizler ve dahi hainler güruhu…

İnanıyoruz ki az kaldı Allah’ın rahmet ve inayetiyle tüm oyun kurucuların oyunları, hileleri tepetaklak edilecek ve Milli Çözüm eliyle yeni bir medeniyet kurulacaktır…

Suriye’nin İsrail’e düzenlenen saldırılarda kullanılmasına müsaade etmeyeceğiz.” diyen Colani sanki, güya siyonist şebekenin dünya hakimiyetini ilan edeceği armageddon, İslami kaynaklarda ise Yeryüzüne Hakkın Hakim kılınacağı batılın darman duman edileceği Melheme-i Kübra savaşında siyonist İsrail’i koruyacağını ima ediyor ve onların güvenlik subayı gibi davranıyor.
Öte yandan koltuğunu bırakmamak ve Türkiye’yi İsrail’e vilayet yapma uğruna bop eş başkanı ve kabinesi ise ülkenin asıl meselelerinin çözmeyi bırakın sanki ortalık güllük gülistanlıkmış gibi (başta mülteci sorunu, ekonomik kriz, sosyal ahlaki ve ailevi sorunlar) kendisini kahraman ilan etmekte.
Tüm bu yaşananlar neticesinde ülkemizden başlayacak olan Yerli, Milli, İnsani bir düşüncenin Kuvay-ı Milliye = Milli Çözüm ruhuyla iş başına gelmesinden başka çare yoktur.

Bizim inancımıza göre münafık:
• Özü ile sözü başka olan…
• İddialarıyla icraatları uyuşmayan…
• İtikadıyla irtibatları zıtlaşan…
• İslamcı geçinip TAĞUTİ nizamlara yanaşan (Nisa: 60)…
• Eline imkân ve iktidar geçince; içki, kumar, fal ve şans oyunları gibi şeytanın necis icraatlarını meşrulaştıran ve yaygınlaştıran…
• Haçlı sapkınların ve AB’ci şaşkınların haksız ve ahlâksız keyfi için bir yılbaşı rezaletinde ülkeyi on milyarlarca dolar zarara uğratan ve milyonlarca Müslümanı teşvik edip-özendirip günahlara batıran, ama hâlâ Dindar-Kahraman rolü oynayan ve bunların kiralık şakşakçılığını yapan ve faizin %50’ye çıkarılmasına fetva uyduran insanların genel vasfıdır!..
Şimdi Türk yetkililere tavsiyem, İran’a İsrail’le uzlaşmayı tavsiye etmek yerine, gittiğiniz yanlış yoldan dönmenizdir. Türkiye gibi on milyonlarca Müslümanın yaşadığı bir ülkenin, İslam dünyası ve bölgedeki Müslüman milletlerle birlikte olmak ve onlarla aynı safta yer almak yerine, barbar ve çocuk katili Siyonist rejimle dolaylı uzlaşması ve göstermelik ŞAM’a girişinden sonra ilk demeci “İsrail’le asla savaşmayacağız; ABD, İngiltere, Fransa ve Rusya ile uzlaşacağız!..” olan kuklalar üzerinden zafer naraları atması asla yakışmamaktadır! 
Şimdi sizden umulan, Büyük Lider Necmettin Erbakan’ın İslam Birliği programlarına ve Siyonist-emperyalist odaklara karşı onurlu duruşuna sahip çıkmaktır. Ve hepimize yaraşan, mezhebi taassup ihracı yerine, İslam kardeşliği esaslarına bağlı kalmak ve Adil bir Düzen’i elbirliği içinde kurmaktır!..”

İşbirlikçiler tarafından Çözüm Süreci diye yutturulmaya çalışılan ÇÖZÜLME SÜRECİ; Siyonist Şeytanların Irak’ı parçalayıp ikinci İsrail olan Barzanistan’ı kurdukları gibi, Suriye’yi bölüp fiili olarak PKK’ya Rojova’yı kurdurdukları gibi, şimdi de Türkiye’nin Doğu ve Güneydoğu’sunu bölüp Kürdistan’a katarak Büyük İsrail’e vilayet yapma hesaplarıdır.

Allah’ın Kelâmı Kur’an’ın hükmü açıktır!.. Marazlı münafıkları ve iblis maksatlı tavırlarını hatırlatan hadis-i şerifler ortadadır.
Türkiye’nin 22 yıldır, ekonomik, sosyal, ahlâki ve ailevi olarak nasıl talan ve tahrip edildiği meydandadır!.. Hâlâ bütün bunları göremeyecek kadar kalp gözleri körelmiş olan… Daha da beteri, bunlara keramet uyduran çağdaş Bel’amlar; hala Hakk davaya sızan gizli gâvurlar ile şeytani odaklara uşaklık yapan dindar görünümlü marazlı münafıkları masum ve mazur gösterme gayretindeydiler.

Vatanımız ve milletimiz için asıl tehdit; Siyonist İsrail’e olan gizli bağlılıklarını ve kirli bağlantılarını daha rahat sürdürebilmek için, dışı hoş içi boş çıkışlarla kendi inananlarını ve halklarını avutmaya çalışan işbirlikçi hainlerdir.

Golan Tepeleri’ne girerek Suriye’yi işgale başlayan İsrail’le savaşmak istemediklerini belirtip İsrail’e kiralık ajanlık yapan Colani’nin “Suriye’nin, İsrail’e düzenlenen saldırılarda kullanılmasına da müsaade etmeyeceğiz.” çıkışları Cumhur İttifakçılar hariç, herkesi şaşırtmıştı.

İşte Milli Çözüm’ün sunduğu kurtuluş reçetesi:
Büyük Lider Necmettin Erbakan’ın İslam Birliği programlarına ve Siyonist-emperyalist odaklara karşı onurlu duruşuna sahip çıkmaktır. Ve hepimize yaraşan, mezhebi taassup ihracı yerine, İslam kardeşliği esaslarına bağlı kalmak ve Adil bir Düzen’i elbirliği içinde kurmaktır!..”

“Normalde Esad evet zalimdi haindi, ülkesine halkına özellikle Mümin insanlara yaptığı zulümler kalmamıştı. Elbette böyle bir neticeye seviniyoruz. Oradaki halkın sevinmesinden anlıyoruz. Amma velakin perde arkasında ne var bu iş nereye varacak kime yarayacak? diye düşünmeden de artık edemiyoruz. Gördünüz Golani dedikleri adam Ahmet eş Şara ilk demeci yabancı basına “Şam’a girdikten sonra İsrail’le asla savaşmayacağız, İngiltere Amerika Rusya Fransa ile en iyi ilişkiler kuracağız” Hadi bakalım. Yahu bunu dediği ortamda bütün Golan’ın geri kalan kısmını almıştı İsrail. 15 km kalmış Şam’a dayanmıştı yetmez Suriye’nin Güney tarafında efendim Ürdün sınırındaki Dara kentinin bütün ovalarını, şehrini işgal altına almıştı. Bütün Suriye’nin askeri alanlarını bombalayıp duruyordu. Ama hala diyordu “İsrail’le savaşmayacağız” Hala beyinleri donmuş insanlar “bu oyunları kim tezgahlıyor?” sorusunu sorup cevabını aramıyordu.”

Üstad Ahmet Akgül Hocamızın “Bugün Dünyada ve Yurdumuzda Yaşananlar ve Bu Gidişle Yakında Olacaklar” konulu konuşmalarından bir bölüm.

Kaynak: https://www.youtube.com/watch?v=2M9eTyI6z_s

En tehlikeli yanlış, doğruya en yakın olan yanlıştır. Çünkü doğruymuş gibi zannedilme ihtimalinin yüksek olmasından. Kötü olan -yanlış olan -çirkin olan -zararlı olan -zulüm etmiş olan bunlar bellidir nettir. Din düşmanlığı yapan mı daha çok tehlikeli ve tehdittir yoksa din istismarcılığı yapan mı daha çok tehlikeli ve büyük tehdittir. Elbette din istismarcılığı yoluyla iş eylem yapan daha tehlikeli ve büyük bir tehdittir. Aynı bunun gibi PKK da bir terörist grup olmasından dolayı hep kötülükte ve zulümde eylemler ortaya koyduğu için bu tür gruplara karşı önlemini alırsın her daim. Ama ağızlarında ve arada bir iyilik timsali barış timsali dostluk timsali sözler ve icraatlarla kendini halka pazarlamış olanlar ama arka planda perde gerisinde gerçi artık arka planda değil aşikar bir şekilde insanların gözüne baka baka insanlığın toplumların sağlığı olsun, eğitimleri olsun, hak ve hukukları olsun, gece gündüz ailesinin iaşesi geçimini sağlayanların olsun bu gibi konularda toplumları sömürmeye ezmeye ilaca mahkum etmeye yani Kur’an’ın tabiriyle Bakara Suresi 205 de ifade edildiği üzere:

” (Çünkü bu tipler, Hakk davadan döneklik ederek) Sırtını çevirip gittiği ve işbaşına (iktidara) geçtiği zaman; (ülkesinde ve) yeryüzünde (barış kılıflı) bozgunculuğa girişmeye, ekini ve nesli (bozup) helak etmeye çaba gösterir. (Genleri bozulmuş İsrail tohumları ile bitki ve hayvan türlerini ve bebeklerin-gençlerin geleceğini tahribe yönelir.) Allah ise, (fitne ve fesadı) bozgunculuğu sevmemektedir. [Not: Başka ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de de; 8 Kasım 2006’da çıkarılan 5553 sayılı Hibrit Tohum Kanunu’yla, yerli tohumlarımıza yasak getirilmiş ve uzmanlara göre bu uygulamadan sonra hastalık ve ölüm oranlarında tam üç kat artış gözlenmiştir.] ”
(www.mealikerim.com)

Dolayısıyla Türkiye için asıl tehdit SİYONİZME İŞBİRLİKÇİLİK YAPAN İKTİDARLARDIR.

Picture of Nevzat GÜNDÜZ

Nevzat GÜNDÜZ

YORUMLAR

Son Yorumlar
11
0
Düşünceleriniz değerlidir, lütfen yorum yapın.x
Paylaş...