YENİ ÇIKACAK KİTAPLARIMIZ

ÖZEL MENÜ

DERGİLER

Ay Seçiniz
category
6918400d41e81
0
0
6401,171,6356,117,28,27,170,98,3,144,26,4,145,113,17,6330,1,110,12
Loading....

TOPLAM ZİYARETÇİLERİMİZ

Our Visitor

2 0 8 9 2 6
Bugün : 14713
Dün : 37133
Bu ay : 616518
Geçen ay : 1371576
Toplam : 45020339
IP'niz : 216.73.216.10

SON YORUMLAR

Son Yorumlar

YENİ ÇIKACAK KİTAPLARIMIZ

ÖZEL YAZILAR

YENİ ÇIKAN KİTAPLARIMIZ

ADİL DÜNYA YAYINEVİ

Tel-Faks:

0212 438 40 40

0543 289 81 58

0532 660 12 79

DOĞRUL BE GÖNÜL

Fanide boğulma, Baki’yi ara
Yaran sağalır mı, ermeden Yâr’a
Haydi varmak için, kutlu diyara
Ciddiyetle çalış, yorul be gönül
Yeter dolandığın, durul be gönül…

Tek merkeze yönel, tevhid-i kıble
Allah’tan gayrıyı, sokma ha kalbe
Şirkten şekavetten, sığınsan Rabbe
“Festakim kema ümirt”1, doğrul be gönül
Yeter çalkalandın, durul be gönül…

“Allah Rasül Muhammed”, mührünün nuru
Âlem aynasında, vahdet zuhuru
Sonsuz ve kusursuz, cennet huzuru
Kazanıp ebedi, kurtul be gönül
Yeter darlandığın, durul be gönül…

İtiraz isyanı, bırak bu nazı
Dosta burak eyle, dua niyazı
Burda iken yaşa, vuslatı hazzı
Aşkın potasında, yoğrul be gönül
Yeter bunaldığın, durul be gönül…

Şu beden denilen, ruha kafesle
Maksuduna yanaş, her bir nefesle
Menzile varılmaz, lafla hevesle
Cihat takva kanat, savrul be gönül
Yeter çalkalandın, durul be gönül…

Sadık gönlü her an, Allah’a akar
Şeytan engerektir, her fırsat sokar
Yanmadan pişilmez, çiğ kalan kokar
Gel hasret od’unda2, kavrul be gönül
Yeter dalgalandın, durul be gönül…

Çoğu gafil güldün, azı ağladın
Bazı gün hasrette, yürek dağladın
Dem dem aşka gelip, coşup çağladın
Sular gibi şorul, şorul be gönül
Yeter bulandığın, durul be gönül…

Her ikrama şükret, belaya dayan
Kalp gözü açığa, ne sırlar ayan
Ey aybına pişman, kaybını sayan
Mevlâ sevdasına, vurul be gönül
Yeter dalgalandın, durul be gönül…

Kapılma kör çağın, kara bahtına
Rabbim hulf eder mi, zafer ahdına
Teslim tevekkülle, huzur tahtına
Edeple hürmetle, kurul be gönül
Yeter kaynadığın, durul be gönül…

  1. (Ey Resulüm!) Emrolunduğun gibi dosdoğru ol! Seninle beraber (küfür ve kötülükten) tevbe edenler de (böyle davransın). Ve (sakın) azıtıp (haddinizi aşmayın). Çünkü O, yaptıklarınızı Görendir.(Hûd Suresi: 112)
    Emrolunan sınırlar içinde, emrolunan şekilde dürüst bir yaşayışı sürdürmek, takdir edileceği gibi büyük bir ciddiyet, hassasiyet ve gayret ister. Bu ise zor bir iştir. Nitekim Hz. Peygamber Efendimiz (SAV) de bu ayetten ötürü, “Beni Hûd Suresi ihtiyarlattı” buyurmuşlardır. (bk. Tirmizî, Tefsîru sûre (56), 6)
  1. Od: Ateş
0 0 votes
Değerlendirmeniz

Makale Paylaşım Sayısı: 

Picture of Necmiye TOPÇU

Necmiye TOPÇU

Subscribe
Bildir
12 Yorum
En Yeniler
Eskiler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

Doğruluk
Efendimiz (sav) “İman edin ve ondan sonra doğruluk üzere olun” buyurmuşlardır. Bu mana ve mesaja erişebilen, iman ile yaşayıp iman ile ölenlerden olmak ne güzel…

YA RABBİ!..
Ya Rabbi Sen inayet eyle…
Ya Rabbi Lütfeyle…
Ya Rabbi…
Amin

İstikametten Ayırma Allah’ım
Her anımızın denendiği dünya hayatında bütün ömrümüzü doğrulmuş bir şekilde geçirmemiz esas olandır.

“EN BÜYÜK KERAMET, İSTİKAMET SAHİBİ OLMAKTIR”
Üstad Ahmet Akgül

İstikametten ayırma Allah’ım…(amin)

Ya Hû!
İman dilde, yürek kof ise
La İlahe İllallah , nasıl denile
Vâdine inandığı, günü bekler ise
Sıyrılıp faniden, Rahmân’a yönele…

Şükret perde arkasına, kavuştun ise
Cezbe ile Rabbe, tevekkül edile
Nefis konuşup aklın, bir bir çeler ise
Bu da Geçer Ya Hû ! deyip hamdeyle…

Doğruya yakın olan, en tehlikeli yanlış ise
Kur’ân-i rehber ile, münafığı belleye
Hak safında yer edip, daim kavrulur ise
Elbet şereflenir, Hakkın Erleri birliğiyde…

Haydi Gül…
Hocaya sadakat, şereftir
Nefsi cihad, harbi zor iştir
Önce kendini, sonra dünyayı değiştir
Bedirde bağrına, taş bastın mı gönül?

Sabret geliyor, kutlu gün
Yoğrul diye çabalıyor, Üstat Ahmet Akgül
Rüyayla ferahlatıyor, ay yüzlüm
Mehdiyet dönemi yaklaştı gönül, haydi gül.

Cihad
Hayırlı yolda yürürken
cihad ciddi yet lazım.
Gel çihat yolunda fırsat bulalım.
Şirk ten şekavetten ayrı duralım.

Fani dünya da menzil bulalım
Sadık doslar ile buluştur yarab.
Çennet aleminde kavuştur yarap.
Tevhid bayragında buluştur yarap.

ÖZÜMÜZÜ TEMİZ KIL İLÂHÎ…
“Ey iman edenler! Üzerinizdeki (yükümlülük) kendi nefislerinizdir. (Bu nedenle kendinize dikkat edin ve düzeltin.) Siz (sadakatle hidayete ve İslamiyet’e yapışıp) doğru yola eriştiğiniz takdirde, (Hakk’tan ve hayırdan ayrılıp) sapan (kimseler) size zarar veremeyeceklerdir. Tümünüzün dönüşü Allah’adır. O, size yaptıklarınızı haber verecektir.”Maide 105

Durul ve Doğrul !
Ra’d 28
(Hidayeti ve istikameti bulan) Şunlardır ki, onlar (tam ve sağlam) iman etmişlerdir ve kalpleri Allah’ın zikriyle itminana (huzur ve sükûnete) erişmiştir. Şunu kesinlikle biliniz ki kalpler ancak Allah’ı zikretmekle (O’nu devamlı hatırlayıverip, emir ve yasak çizgisinde hareket etmekle ve sürekli Kur’an meali okuyup düşünmekle) mutmain olup (huzur iklimine ve Hakke’l-yakin -kesin iman- derecesine yetişir.)

https://www.mealikerim.com/13/rad/28

Kalplerimiz zikrinle Huzur buldu Ya Rabbim ! Neolur noksanlıklarımızı giderebilmeyi nasip eyle…
Amiin

Tevbe Edip, Ğaffare Gel…
Her ikrama şükret, belaya dayan

Kalp gözü açığa, ne sırlar ayan

Ey aybına pişman, kaybını sayan

Mevlâ sevdasına, vurul be gönül

Yeter dalgalandın, durul be gönül…

Rahman’ın Has kullarından olabilmemiz için Aziz Erbakan Hocamız Ve Üstat Ahmet Akgül Hocamız sürekli çabalamaktalar. Rabbim bizleri gereği gibi davranan ders alanlardan ve hayatına tatbik edenlerden eylesin amin.
[b]“Siz davadaki yılgınlık ve yamukluğunuzla, günahlarınız ve kötü huylarınızla Bizi en derinimizden paramparça ederken, Biz hâlâ umutla sizin ahiretiniz ve dünyanız, maddi-manevi mutluluğunuz için çabalıyoruz!”[/b]

[b]Erbakan Hocamız bana sordular: “Bugüne kadar gördüğün bütün rüyaları zihninde toparlarsan, söyleyebileceğin ilk cümle ne olurdu?” “Hocam, sanki Siz tüm yeryüzünü saran bir gökyüzüsünüz ve biz nereye gidersek gidelim duanız ve himmetiniz hep üzerimizde, hep bizi kuşatıyor!..” dedim, memnun oldular…[/b]

Her Şeyi Allahtan Bilmek
Tek merkeze yönel, tevhid-i kıble

Allah’tan gayrıyı, sokma ha kalbe

Şirkten şekavetten, sığınsan Rabbe

“Festakim kema ümirt”1, doğrul be gönül

Yeter çalkalandın, durul be gönül…

(Halbuki) Her nerede olursanız (olun), ölüm sizi bulur (ve dünyanızdan koparır); yüksekçe yerlerde tahkim edilmiş şatolarda olsanız bile (Azrail canınızı alır). Onlara bir iyilik (her türlü nimet ve fazilet) dokunsa: “Bu, Allah’tandır” demeye (başlarlar); onlara bir kötülük (musibet ve felaket) dokununca da: “Bu Sendendir” diyerek (ey Elçim, Seni suçlamaya çalışırlar). De ki: “(Bunların) Tümü Allah’tandır.” (Ama sizin de bu neticelerde; iradenizin, yani niyet ve gayretinizin elbette payı ve karşılığı vardır. Bunları açıklayan elçilerin gönderilişi de Mevlâ’nın lütfundandır.) Fakat bu (sorumsuz) topluluğa ne oluyor ki, hiçbir sözü anlamaya yanaşmayıp (Kur’ani emirleri kavramaya) gayret etmemektedirler? (Nisâ 78)
1- “(Ey Resulüm!) Emrolunduğun gibi dosdoğru ol! Seninle beraber (küfür ve kötülükten) tevbe edenler de (böyle davransın). Ve (sakın) azıtıp (haddinizi aşmayın). Çünkü O, yaptıklarınızı Görendir.” (Hûd Suresi: 112)

ÖZEL YAZILAR

YORUMLAR

Son Yorumlar
12
0
Düşünceleriniz değerlidir, lütfen yorum yapın.x
Paylaş...