Reklam
Reklam
Reklam

İsrail'in Ricasıyla; UYUŞTURUCU KAÇAKÇISI SERBEST BIRAKILIR MIYDI?

Kullanıcı Değerlendirmesi: / 34
ZayıfMükemmel 

 

İsrail'in Ricasıyla;

UYUŞTURUCU KAÇAKÇISI SERBEST BIRAKILIR MIYDI?

    

Türkiye, Yahudi uyuşturucu kaçakçısını serbest bıraktığı için; İsrail, Erdoğan ve Fidan’a teşekkür mesajı yayınlamıştı!

İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen, Türkiye'de uyuşturucu kaçakçılığı suçlamasıyla 10 yıl hapis cezasına çarptırılan bir İsrail vatandaşının serbest bırakılacağını duyurarak Erdoğan ve Hakan Fidan'a teşekkür ettiğini vurgulamıştı. İsrail basını, Türkiye’de yasaklı gat maddesini kaçırmaktan ceza alan Danny Awka’nın serbest kalması için İsrail Cumhurbaşkanı Isaac Herzog’un, Erdoğan üzerinde diplomatik baskı kurduğunu açıklamıştı. Siyonist Bakan Eli Cohen, sosyal medya platformu twitter üzerinden açıklamada bulunarak, “Ne mutlu ki Başkan Herzog’un, benim ve diğer yetkililerin araya girmesinden sonra 10 yıl hapis cezasına çarptırılan Danny Awka 19 Ağustos 2023’te ailesinin yanına döndü. Bu, İsrail Devleti ve Dışişleri Bakanlığı’nın İsrail vatandaşları için yaptığı birçok çabanın bir parçası ve İsrail ile Türkiye arasındaki yakınlaşmanın kanıtıdır. Sorunun çözümüne katkı sağlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Fidan’a teşekkür ediyorum” ifadelerini kullanmıştı. İsrail Dışişleri Bakanı, bu mesajı Erdoğan’la çekilen fotoğrafıyla birlikte paylaşmıştı.

İsrail’in önde gelen gazetelerinden Jerusalem Post’un haberine göre, 35 yaşındaki Danny Awka, 2019’da yasa dışı olarak “gat” bulundurduğu ve kaçırma girişiminde bulunduğu için 10 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Türkiye’de uyuşturucu kaçakçılığından en ağır cezayı alan Awka, gat maddesini taşıması için kandırıldığını, Almanya’daki kaçakçıların, maddenin Türkiye’de yasal olduğunu söyleyerek kendisine yanlış bilgi verdiğini tekrarlamıştı. Haberde, Awka’nın serbest bırakılacağı ve sınır dışı edilmesinin planlandığı yer almıştı. Doğu Afrika ve Arap Yarımadası’na özgü çiçekli bir bitki olan “gat”, uyarıcı bir madde olarak birçok ülkede yasaklıydı. Çiğnenerek tüketilen ve Yemen Otu olarak da bilinen uyarıcı gat maddesinin kullanımı Türkiye, ABD ve birçok Avrupa ülkesinde yasaklı olsa da gat doğal halinde İsrail’de kullanılmaktaydı.

Bu “GAT” otu maddesi, çok tehlikeli, aklı ve sağlığı tehdit edici uyuşturucu zehirlerin katkı aparatı olarak kullanılmaktaydı. Bu uyuşturucu madde, masum gösterilerek, çok etkin ve tahripçi uyuşturucu zehirler aklanmaya ve kolay satılmaya çalışılmaktaydı. Zaten Türkiye Cumhuriyeti yargıçları da bu gerçekleri bildikleri için Yahudi Danny Awka’yı 10 yıl gibi ağır bir cezaya çarptırmışlardı. Şimdi maalesef, yargı kararları, İsrail’in ricası ve Erdoğan’ın talimatıyla askıya alınmıştı!?

İsrail basınına göre Cumhurbaşkanı Isaac Herzog, Erdoğan üzerinde diplomatik baskı kurarken, Dışişleri Bakanı Cohen de Hakan Fidan’a Awka’ya verilen cezanın gözden geçirilmesi çağrısı yapmıştı. Knesset üyesi Pnina Tamano-Shata’nın da dahil olduğu çabalar sonucu 4 yıldır hapis yatan Awka’nın İsrail’e dönüşü için Türkiye ile anlaşma sağlanmıştı. Ailesi de bir açıklama yayınlayarak, Danny Awka’nın serbest bırakılması için 4 yıldır büyük çaba harcadıklarını hatırlatmıştı. İsrailli adam, 2019’da yanında 100 dolar para ve 34 kilo gatla yakalanmış ve tutuklanmıştı. Awka’nın hapishanede İranlı ve Suriyeli mahkûmlar tarafından taciz edildiği yönündeki iddiaları nedeniyle, İsrail Dışişleri Bakanlığı Awka’nın başka bir cezaevine nakledilmesini de sağlamıştı.[1]

İyi de bir kez daha soralım; bunların İsrail aşkı nereden kaynaklıydı?

Almanya'da Kabine, Eğlence Amaçlı Esrar Kullanımını ve Ekimini Yasallaştıran Yasa Tasarısını Onaylamıştı!

Tasarıya göre, yetişkinlere belirli sınırlar dahilinde esrar bulundurma, kenevir bitkisi yetiştirme ve esrar kulüplerinden satın alma izni tanınacaktı. Hükümet, bu yasanın uyuşturucu madde karaborsasını azaltacağını, halkı koruyacağını ve suçları azaltacağını vurgulamıştı. Ancak muhafazakâr politikacılar, yasa tasarısına tepki göstererek esrar kullanımını teşvik edeceğini savunmaktaydı. Yasa tasarısına göre, yetişkinlerin 25 grama kadar esrar bulundurması, en fazla üç kenevir bitkisi yetiştirmesi ve kâr amacı gütmeyen esrar kulüplerinden esrar satın alması serbest bırakılacaktı. Kabine tarafından onaylanan yasa tasarısı, parlamentoda da onaylanması halinde yürürlüğe konulacaktı. Başbakan Olaf Scholz liderliğindeki hükümet, yasa tasarısının uyuşturucu madde karaborsasını büyük ölçüde azaltacağını, halkı kontamine esrara karşı koruyacağını ve uyuşturucuya bağlı suçları azaltacağını açıklamıştı.

Almanya Sağlık Bakanı Karl Lauterbach, yasa tasarısının uyuşturucu maddelerin riskleri hakkında farkındalığı artırmaya yönelik bir kampanya olduğunu ve bunun da tüketimini önünde sonunda azaltılması gerektiğini söyleyerek: "Kanunda bir değişiklik yapılmadan böyle bir kampanya başlatılsa, bu kadar ilgi görmez. Mevcut prosedürlerle çocukları ve gençleri ciddi şekilde koruyamadık, konu bir tabu haline getirildi. Artan, sorunlu bir tüketimimiz var, bunun böyle devam etmesine izin veremezdik. Dolayısıyla bu, uyuşturucu politikamızda önemli bir dönüm noktasıdır" itirafında bulunmuşlardı. Almanya Sağlık Bakanlığı verilerine göre, Almanya'da en az bir kez esrar tüketen 18 ila 25 yaş arası yetişkinlerin sayısı 2021'de, önceki on yıla göre neredeyse iki katına çıkarak yüzde 25'e ulaşmıştı.

Muhafazakâr politikacılar, yasa tasarısının esrar kullanımını teşvik edeceğini belirterek karşı çıkmışlardı. Saksonya Eyaleti İçişleri Bakanı Armin Schuster yaptığı açıklamada: "Bu yasa, kontrolün tamamen kaybedilmesiyle bağlantılı olacak" diye uyarmıştı.[2]

Yani, Amerika ve bütün Avrupa gibi, Almanya da Siyonist Yahudilerin kontrolü altındaydı.

Bu İsrail Ordusunun Katılımıyla Türkiye Sınırında Batı Trakya'da Tatbikat Yapılmıştı!

21.02.2023 tarihinde Yunanistan'ın işgali altındaki Batı Trakya bölgesinde Yunanistan ve Amerika Birleşik Devletleri ordusunun katılımıyla Trakya İş Birliği Tatbikatı’nın başladığı açıklanmıştı. İlk başta tatbikata 20 kişilik İsrail askerinin katıldığı da ifade edilirken, daha sonrasında bu sayının 161 olduğu anlaşılmıştı. Askeri kaynaklara göre İsrail Kara Kuvvetleri Yunanistan'daki tatbikata katılırken, Türkiye sınırında; Yunanistan, Amerika ve İsrail aynı anda tatbikat yapmışlardı. Bu arada; İsrail ordusunun tüm birimlerinin tatbikat için Mega Ada’ya nakledildiği, yani daha önce Güney Kıbrıs Rum Yönetiminde yapılan tatbikata eş değer olduğu belirtilirken, aynı zamanda ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’ın bu tarihte; 4. Yunanistan-Amerika Stratejik Diyaloğunun açılışına katıldığını ve burada gerek Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis gerek Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias’la görüştüğünü hatırlatalım. Amerika Türkiye'ye her ne kadar ek olarak 100 milyon dolarlık mali yardım yapacağı yalanını yaysa da, bilindiği gibi ülkemizin F-35 için verdiği parasını gasp etmiş durumda olduğunu da hatırlatalım… Türkiye’nin 1,4 milyar dolar ödediği F-35 programındaki parasını geri vermeyen ve daha sonrasında 100 milyon dolar yardım edeceğini açıklayan Amerika, her zamanki gibi kandırmaca oynamaktaydı. Bize verdiği borçlara aldığı faizler uygulansa, 1,4 milyar dolarımız şu anda 10 milyar doları aşmıştı.[3]

Siyonist Sömürü Sistemine “Türk Birliği!” Kılıfı!..

Siyonist Rothschildler’i, Türk asıllı(!) Hazar Yahudilerinin devamı sayan… Müslüman Türklerin, Musevi Türklerin ve Hristiyan Türklerin bir araya gelip “Supreme Order of Turkic World = Türk Dünyasının Yüce Düzeni” kurduklarını savunan… Tüm insanları “Türkler ve diğerleri!..” diye ayıran… Rus çetesi Wagner’i “Kutsal Türk Birliği’nin hizmetinde!?” sanan… “İnsanlığı, Nemrutçu görünen bu Türk Birliği’nin kurtaracağı” safsatasını yayan… “İngiltere’yi, İsrail’i, Sovyetleri ve Çin’i finanse eden Hazar Yahudilerinin aslında Oğuz nesli olduğuna”, Recep Tayyip Erdoğan’ın da, Türklerin Yüce Dünya Düzenini kuracağına inanan[4] Kâzım Yurdakul’un[5] aslında Siyonizm’in Gizli Dünya Hâkimiyeti’ne hizmet eden AKP iktidarını ve Türk ırkçılığını istismar ettiğini anlamamak için ahmak olmak lazımdı…

BM Barış Gücünün Küstahlığı!

Kıbrıs’ta BM Barış Gücü, Kıbrıs Türklerinin Pile’deki arazilerine ulaşımı kolaylaştırmak için yapılan Pile-Yiğitler Yolu çalışmalarını Rumlar lehine zorlaştırmaya ve kendi topraklarında Türkleri sıkıştırmaya çalışmaktadır. Bu taraflı ve kasıtlı tavır BM'nin ve sözde Barış Gücü’nün art niyetini ortaya koymaktadır. Zaten aynı günlerde ABD, Güney Kıbrıs Rum Kesimi’ne yönelik silah ambargosunu da kaldırmıştır.

Bu yolun açılması çabalarını durdurmak hatta gözdağı verip uyarmak niyetiyle Fransa Dış Bakanı Bayan Catherine Colonna’nın, Hakan Fidan'ı arayıp, üst perdeden konuyu sorma küstahlığı bile bunların kuyruk acısını ve Türkiye'ye bakış açısını ortaya koymaktaydı.

Biz bu Batılı gâvurları, tarih boyunca Haçlı saldırılarından, Bosna Hersek'te 250 bin Müslümanın katline göz yummalarından ve Rahmetli Erbakan’ın Milli dirayet ve cesaretiyle başlattığımız 1974 Şanlı Kıbrıs Harekâtımızdaki kahpe tavırlarından tanımaktayız. Hâlâ AB'ye girmek için yalvarıp yakaran omurgasızlar utanmalıdır.

Çok uzun bir aradan ve kırgınlıktan sonra, Ağustos 2023 ortasında İran Dış Bakanı Suud Dış Bakanıyla görüşmek üzere Arabistan'a resmi bir ziyarette bulunmuşlardı. Bundan bir hafta önce ise, Suud Dış Bakanı: “İsrail ile normalleşmek lazımdır ve artık zamanıdır!” açıklamasını yapmıştı. Anlaşılan Sn. Erdoğan'ın Körfez ziyaretlerinin gizli amacı da böylece ortaya çıkmıştı.

KKTC Toprakları Yahudilerin Kıskacındaydı!

Millî Çözüm Dergisi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) üzerinde oynanmak istenen karanlık oyunları, büyük tuzakları ve kökü dışarıda gizli odakları gündeme taşımıştı. KKTC Halkın Partisi Genel Başkanı Kudret Özersay, “Satılan yerler açıklanmalı” şeklindeki manşet haberini, KKTC Ada TV’de yorumlamıştı.

Kudret Özersay, şunları hatırlatmıştı;

* “KKTC’de ne kadar arazi satın alındığı, hangi ülkenin bu arazileri satın aldığı açıklanmalı. Bu istihbaratla ilgili bir şeydir. Devletin elinde bu kayıtlar vardır.”

* “Bu arazileri satın alan şirketin arkasında başka şirketler var mıdır? Bakmak lazım! Mesela bazı yabancı şirketlerin Kıbrıslı Rumlarla anlaşıp kuzeyde daha önce bıraktıkları taşınmaz mallarını bu yolla satın aldıkları iddiaları dolaşmaktadır!”

* “Bir süre önce Güney Kıbrıs'ta Rum hükümetinin kontrolü altındaki bölgede yatırım yapan bir İsrail şirketi gidip kuzeyde de inşaat işine girer ve yatırım yapar. Bu konu bir ara tartışıldı, sonra kapandı. Şimdi şu soru akla geliyor; acaba bu İsrail şirketi aynı zamanda bazı Rum şirketlerle birlikte Kuzey’de de yatırım yaptı mı?”

* “Mevzuatın değişmesi, şirketlerin büyük arazileri sınırsız, kontrolsüz şekilde satın alımının önüne geçilmesi gerekir. Yarın çok geç olacaktır!”

* “KKTC’deki yabancı finans şirketlerinin çoğu yasal değil. Tarihsel ve stratejik olarak yanı başımızda Filistin örneği dururken, yanı başımızda Kıbrıslı Rumlarla, geçmişte böyle bir sorun yaşamış bir toplum olduğumuza göre, yabancıların arazi satın alması konusuna iki defa bakmamız lazımdır!” Şimdi soruyoruz; katil ve işgalci İsrail terör başı Herzog’un ricasıyla, Türk yargısının 10 yıl cezaya çarptırdığı Yahudi Danny Awka’yı serbest bırakan Sn. Erdoğan, KKTC topraklarının İsrail’e satışına engel olacak mıydı?

İktidar Partisi AKP’li Vekilinin Uyuşturucu İsyanı!

AKP Kastamonu Milletvekili Avukat Halil Uluay, uyuşturucuyla mücadele noktasında seçim bölgesinde eksiklikler gördüğünü ifade etmiş ve bu alandaki görüş önerilerini sosyal medya hesabı üzerinden paylaşmıştı. Kastamonu’dan önemli haberler, değerlendirmeler, analizler sunan www.37haber.com sitesinin haberine göre, Kastamonu Milletvekili Halil Uluay şu görüşleri aktarmıştı:

“Maalesef son günlerde uyuşturucu ile ilgili üzücü haberler almaya başladık. Kastamonu’da uyuşturucu ile mücadele platformu artık şarttır. İlimizde uyuşturucu ile mücadele amacıyla, İl Emniyet Müdürlüğü’nün gözetiminde, üniversite, İl Sağlık Müdürlüğü, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, İl Aile ve Sosyal Hizmetler Müdürlüğü ve İl Gençlik ve Spor Müdürlüğü katılımı ile bir platform oluşturulması kaçınılmazdır.”

“Yaklaşık bir ay önce bazı kurumlara uyuşturucu ile mücadelede ne tür faaliyetler yaptıklarını sormuştum, itiraf edeyim tatmin edici cevap alamadım. Oluşturulacak platform ile gençlerin tamamı bir bütün olarak ele alınıp, doğru yönlendirmeler yapılarak, toplum tarafından muhatap alınmama sendromu ile uyuşturucunun pençesine düşmeleri engellenmiş olacaktır.”

“Her gencimiz bir değerdir, devlet millet iş birliği ile elimizi hepsine eşit uzatalım. Hiçbir gencimiz boşta kalıp uyuşturucu baronlarının esiri olmasın! Uyuşturucu ile mücadelede artık bilinen yöntemlerin dışına çıkmamız gerekmektedir. Sadece siyasetçinin, sadece devlet erkânının, sadece emniyetin, sadece birkaç gönüllünün çözeceği bir mesele olmaktan çıkmıştır. Hep beraber el ele vermemiz lazımdır!”

Tüm Milletvekilleri Hassas Olmalıdır!

Peki, AKP Kastamonu Milletvekili Halil Uluay’ın açıklamasını neden bu köşeye aldım? Şunun için;

1) Uyuşturucu müptelası artık Türkiye’nin el birliği ile topyekûn olarak çözmesi gereken önemli bir sosyal sorun halini almıştır.

2) Böyle önemli bir sorun hakkında bir iktidar partisi milletvekili kalkıyor ve mealen, “Seçim bölgemde uyuşturucu ile mücadelede eksikler var!” diyorsa ve bazı itiraflarda bulunuyorsa bu önemli ve anlamlıdır!

3) Hani, muhalefet partisi milletvekili böyle bir açıklama yapsa ‘muhalefet görevidir, normaldir’ der, olağan karşılarız! Ama iktidar partisine mensup bir vekilin itiraf niteliğindeki beyanları üzerinde kafa yormalıdır.

4) Halil Uluay’ın bu kötü alışkanlık hakkında isyan etmesi ve tüm topluma çağrıda bulunması, bazı kurumların görevlerini yeteri kadar yapmadığını dile getirmesi, Kastamonu’da taşları yerinden oynatmıştır…

5) Son bir husus; esasen, siyasi parti ayrımı yapmadan, 81 ilimizin tüm milletvekilleri, uyuşturucu başta olmak üzere kötü alışkanlıklarla mücadele konusunda daha fazla duyarlı olmalıdır.[6]

Bu arada AKP Milletvekili Halil Uluay’a hatırlatmak lazımdı: Sn. Cumhurbaşkanı, İsrail’in ricasıyla uyuşturucu kaçakçısını serbest bırakırken, Türkiye’deki uyuşturucu belasıyla gerçekten ve temelden mücadele edileceğine hâlâ inanmakta mıydı?

Uyuşturucunun kokain cinsi, özellikle Güney Amerika ülkelerinde ve Siyonist sermaye baronlarının taşeron mafyaları gözetiminde üretilip, sonra Meksika üzerinden Kuzey Amerika’ya ve Afrika üzerinden Avrupa’ya dağıtılmaktadır. Sözde şeriatçı Taliban yönetiminde üretimi daha da artan Afyon ve Esrar yine Siyonist kartellerin güdümündeki örgütler eliyle Afganistan’dan İran, Kuzey Irak, Türkiye ve Balkanlar üzerinden Avrupa’ya ve Rusya’ya ulaşmaktadır.

Siyonist Yahudi Sermayesinin ve Gizli Dünya Devleti’nin kontrolündeki ABD ve AB ülkeleri ve işbirlikçi hükümetler, güya uyuşturucu ile mücadele için en ağır yasaları çıkarırken, aslında küresel uyuşturucu trafiğine ve kaçakçı mafya örgütlerine her türlü kolaylığı sağlıyorlardı. BM verilerine göre, küresel uyuşturucu ticaretinin yıllık cirosu 400 milyar dolar civarındadır. Oysa bu rakamın 1 trilyon doları aştığı konuşulmaktadır. Bu paranın önemli bir kısmı da İsrail’e aktarılmaktadır.

Sn. Erdoğan, İsrail'in ricasıyla Yahudi Uyuşturucu Kaçakçısını Serbest Bırakırken, Muhalefet Hangi Uykulardaydı?

Dindar Kahraman R. T. Erdoğan; 2019 yılında 34 kilogram uyuşturucu “GAT”la yakalanıp 10 yıl hapse çarptırılan, Yahudi uyuşturucu kaçakçısı Danny Awka’yı, katil ve işgalci İsrail Terörist başı Isaac Herzog’un ricasıyla serbest bırakırken; muhalefet, bunun hesabını sormak yerine, hangi boş beleş işlerle uğraşmaktaydı? İyi Parti Başkanı Meral Akşener’in, İsrail aleyhine tek kelime konuşmayacağı zaten bilinip durmaktaydı!? Peki Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan ve hele SP’nin yetkilileri niye susmaktalardı? İsrail’i kızdırmaktan bu kadar mı korkmaktalardı… Ya CHP'nin yenilikçi ve değişimci(!) kanadı… Kılıçdaroğlu'nun ayağını kaydırma çabalarından, Erdoğan'ın Yahudi uyuşturucu kaçakçılarını bağışlamasını sorgulamaya fırsat bulamıyorlardı!.. Yahu, Meclisin bu özel gündemle olağanüstü toplantıya çağırılması… Bütün siyasi ve sivil örgütlerin ayağa kaldırılması gerekirken, bu suskunluğun altında neler yatmaktaydı?

Peki, Sözde İslamcı ve Uyuşturucu Karşıtı Yandaş Dernekler, Yoldaş Tarikatlar, İsmailağa Cemaatiyle Bağlantılı Yavuz Sultan Selim Gençlik Derneği gibi AB'den 31 bin Euro Hibe Alan Dinci Örgütler Hangi Havalardalardı?

Merhum Mahmut Ustaosmanoğlu Hz.lerinin torunu Abdulhalik Ustaosmanoğlu’nun başkanlığını yaptığı Yavuz Sultan Selim Gençlik Derneği’nin, Avrupa Birliği’nin (AB) yürütme organı olarak bilinen Avrupa Komisyonu’ndan “Erasmus+Gençlik Programı” kapsamında hibe aldığı ortaya çıkmıştı. Gazeteci Sefa Uyar'ın haberine göre; programa “Pandemi Sonrası Dijital Yaşam ve Dijital Yaşamın İslamofobi Etkileri” başlıklı proje ile başvuran dernek için 31 bin 455 euro kaynak sağlanmıştı. 1 Aralık 2022’de başlayan projenin bitiş tarihi ise 31 Mayıs 2023 olarak saptanmıştı. Avrupa Parlamentosu milletvekilleri, hibeye yönelik çeşitli açıklamalar yapmıştı. Jean-Paul Garraud, “Avrupa Komisyonu, hâlâ İslamcı bir örgütü finanse ediyor” derken, Nicolas Bay ise “radikal İslam’a kendi vergileriyle milyonlarca euro verilmesini” kınamıştı.

Oysa bu zavallılar, Din istismarcısı AKP iktidarıyla irtibatlı yandaş ve yoldaş takımının, İsrail’in çıkarları ve Siyonist amaçları için kullanıldığını hâlâ bilmiyorlardı!..

MHP lideri Devlet Bahçeli, eski konuşmalarının birinde: "Meral Akşener'e güvenilmez... Bir defa vefasızlık yapan, ikinciyi de yapar!" buyurmuşlardı! Eh, bunlar birbirlerini iyi tanırlardı…

Evet, Meral Akşener bir zamanlar (30 yıl kadar evvel) Tansu Çiller'in manevi kızı sayılmıştı. Tansu Çiller ona siyasette sınıf atlatmış, İçişleri Bakanı yaptırmıştı. Bir süre sonra o, Çiller'e kazık atıp Mehmet Ağar'a yanaşmıştı. Daha sonra Mesut Yılmaz'ın kapısını çalmış, ama yine umduklarını bulamamış, hiçbir yerde rahat durmamıştı.

Meral Akşener, en çarpıcı davranışını 2001 yılında sergilemeye başlamış, AKP'nin kuruluş aşamasında Abdullah Gül ve Recep Tayyip Erdoğan'ın önderliğindeki "Yenilikçiler Grubu"na katılarak, yurt gezilerinde Erdoğan'ın yanında yer almıştı. Orada da umduğunu bulamayınca, istifa ederek MHP'ye kapak atmıştı. Çünkü gideceği başka yer kalmamıştı... MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Meral Akşener'i hem milletvekili, hem de Meclis Başkanvekili yapmıştı. Artık yıldızı parlamıştı. Herkes onu "Dişi kurt Asena" diye çağırmaktaydı... Ancak, günün birinde Devlet Bahçeli'yi devirmeye kalkınca orada da yollar ayrılmıştı.

Meral Akşener, 2017 yılında MHP'den kopanlarla birlikte İYİ Parti'yi kurmuşlardı, ama 2018'deki genel seçimlere girme hakkı kazanamamıştı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu büyük bir jestle ona yardım elini uzatmış, 15 milletvekilini ödünç vererek İYİ Parti'nin Meclis'te grup kurup seçime katılmasını sağlamıştı. Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu vicdanlı hareketi olmasa, Meral Hanım da, İYİ Parti de gelişmeden yok olacaktı! Meral Akşener'in bütün bunlara rağmen Kemal Kılıçdaroğlu'na kılıç çekmesi gerçekten şaşırtıcıydı... Minnet ve vefa borcunu, onu arkadan vurarak ödemeye kalkışmıştı!

Herkesin atladığı gizemli bir husus vardı… Meral Akşener, İsrail’in ve Siyonist Lobilerin çok özel adamı gibi davranmaktaydı!..

Büyük Depremde Adıyaman'da Yıkılan İSİAS Oteli ve AKP'nin Siyonist Yahudi İrtibatı!

İSİAS “İşaya” diye okunur ve Muharref Tevrat'a göre beklenen Yahudi Krallığına ve Siyonizm’in Dünya Hâkimiyet Planına öncülük edecek bir peygamber sayılmaktadır!

İSİAS Otel’in Siyonist Sırları!

Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığı, depremde yıkılan ‘İsias Hotel davasına gizlilik kararı getirilmesi’ haberlerine ilişkin açıklama yapmıştı. DAÜ İnşaat Mühendisliği öğretim üyeleri, Kahramanmaraş’ta meydana gelen deprem felaketi nedeniyle Adıyaman’da yıkılan ve 60’tan fazla kişiye mezar olan Grand İsias Hotel’e ilişkin inceleme başlatmış ve savcılıkla yapılan görüşmelerin ardından bir rapor yayınlamıştı. “Yapının göçmesinin nedeninin depremin büyüklüğü değil yanlış tasarım ve/veya imalatı” ifadelerine yer verilen raporda dosyaya gizlilik kararı getirildiği de vurgulanmıştı. Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığından konuya ilişkin yapılan açıklamada "Cumhuriyet Başsavcılığımızca deprem soruşturması kapsamında yürütülen Grand İsias Otel dosyası da dâhil herhangi bir dosyada gizlilik kararı bulunmadığı hususu kamuoyunun bilgisine saygıyla sunulur" ifadeleri yer almıştı.

Öte yandan Sabah gazetesinden İlker Turak’ın haberine göre, İsias Hotel’de yapılan ön incelemenin ardından hazırlanan bilirkişi raporunda kirişin donatılarının az olduğu ve 35 santimetre arayla etriye atıldığı saptanmıştı. Ayrıca, enkazda bulunan yapıya ait döşemelerin asmolen sistemiyle inşa edildiği ancak tali kirişlerinin yetersiz olduğu ve bodrum katın üst döşemesinde de tali kirişlerin bulunmadığı anlaşılmıştı. Enkaz üzerinde yapılan incelemelerde, taşınmazın donatılarının nervürlü olduğu ancak batısındaki yapılardan gelen taşıyıcı eleman parçalarının nervürsüz donatılı olduğu saptanmıştı.

Adıyaman Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma kapsamında ifadesi alınan otelin sahibi Ahmet Bozkurt, 1995 yılında oteli kendisinin yaptığını doğrulamıştı.

Otelin eski iki binanın birleşiminden yapıldığı iddialarını yalanlayan Bozkurt, kendi yaptığı otel binasının tek olduğunu söyledi. Otelin müteahhidinin kendisi olduğunu belirten Bozkurt, yapı denetimini kimin yaptığını hatırlamadığını, kalıpçıyı, demirciyi, betoncuyu kendisinin ayarladığını vurgulamıştı. Yıllardır oteli işlettiğini belirten Bozkurt, bu zamana kadar sadece 2018 yılında tadilat yaptığını, herhangi bir şekilde kolon kesmediğini, binanın temel statiğini bozacak bir işlem yapmadığını hatırlatmıştı.

Peki, Adıyaman’da yerle bir olan 4 yıldızlı otelin sahibi kim olmaktaydı?

Depremde yerle bir olan Adıyaman’daki 4 yıldızlı İsias Otelin sahibinin, KKTC’deki Elexus Hotelin sahibi Mahmut Bozkurt’un kardeşi Ahmet Bozkurt olduğu ortaya çıkmıştı. 27 rehber ile KKTC’li 33 sporcuya mezar olan Adıyaman’daki 4 yıldızlı İsias Otelin Ahmet Bozkurt’a ait olduğu kesinlik kazanmıştı. Ahmet Bozkurt, KKTC’deki Elexus Hotelin de sahibi olan Mahmut Bozkurt’un da kardeşi olmaktaydı. Mahmut Bozkurt, Elexus Hoteli uzun süre, damadı (iflas eden Atlas Globalin sahibi) Murat Ersoy ile birlikte işletmiş, sonrasında ikili arasında anlaşmazlık çıkmıştı. İki binaya dış cephe giydirildiği ve kolonların kesildiği iddiaları konuşulmaktaydı.

10 katlı otelin sahibi Bozkurt ailesi, Adıyaman'da AKP'ye yakınlıkları ile tanınmıştı. Ticaret Sicil Gazetesine göre, otelin bağlı bulunduğu İsias Otelcilik Turizm ve Taşımacılık İnşaat Ticaret Sanayi Anonim şirketinde büyük ortak konumunda Mehmet Fatih Bozkurt bulunmaktaydı. Mehmet Fatih Bozkurt, 2014-2019 yılları arasında AKP'den Adıyaman Belediye Meclisi Üyesi olarak görev yapmıştı. Şirketin yönetim kurulu üyesi olan ve kentte “otelin sahibi” olarak bilinen Ahmet Bozkurt da AKP'ye açık destek veren bir iş adamıydı. Ahmet Bozkurt, ağabeyi Mahmut Bozkurt'un 2018'deki seçimde İYİ Parti'den milletvekili adayı olması üzerine İsias Otel binasına Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın pankartını asarak medyanın gündemine taşınmıştı.

Ahmet Bozkurt, 2018'deki Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde AKP Milletvekili İbrahim Halil Fırat ve AKP Adıyaman İl Başkanı Mehmet Dağtekin'in yaptığı ziyaret sırasında “AKP davası, ülke davasıdır, biz bu davaya destek veriyoruz. Ailece AKP’nin yanındayız” ifadelerini kullanmıştı. Ahmet Bozkurt'un ayrıca Adıyaman TÜGVA Yüksek İstişare Kurulu Üyesi olduğu da ortaya çıkmıştı. TÜGVA, Erdoğan ailesine ve hükümete yakın derneklerden birisi konumundaydı. Otelin ortaklarından bir diğer aile üyesi Efe Bozkurt da AKP Gençlik Kolları Ekonomi ve Mali İşler Komisyonu Üyesi olarak partide görev yapmıştı.

Bu otellere “İSİAS” (İŞAYA) isminin konulması ise, bu AKP’li ailenin Siyonist bağlantılarının en açık kanıtıydı!

 


[1] 18 Ağustos 2023 – www.sozcu.com.tr

[2] 16.08.2023 - www.sondakika.com

[3] 21.02.2023 - www.youtube.com

[4] Bak: Ne var Ne Yok Programı – 3 Ağustos 2023 – https://www.youtube.com

[5] 1973 İST doğumlu Endüstriyel-Örgütsel Psikoloji Uzmanı

[6] Bu e-posta adresini spambotlara karşı korumak için JavaScript desteğini açmalısınız

 

Ahmet AKGÜL -

AHMET AKGÜL KİMDİR?

     

Araştırmacı-Yazar, Düşünür ve Siyaset Bilimci olarak tanınan Ahmet Akgül, Milli Görüş çizgisinde önemli bir fikir adamıdır. Olaylara insan eksenli ve İslam endeksli yaklaşmaktadır.

2004 Ocak ayında, arkadaşlarıyla birlikte İstanbul’da aylık olarak yayınlanan “Milli Çözüm” Dergisini çıkarmaya başlamıştır.

Uzun süreli, ciddi ve çileli bir mücadele dönemi yaşamış ve bu duyarlı, tutarlı ve kararlı tavrını hiç bırakmamıştır. Bu yüzden pek çok sıkıntı ve saldırılara uğramış, defalarca mahkeme açılıp tutuklanmış ve hapis yatmıştır.

İnancımız ve ihtiyacımız olan evrensel hukuk kurallarının; bütün insanlığın ortak değeri ve hayat düzeni haline getirilmesi, “Demokrasi, Laiklik ve özgürlükler” gibi çağdaş kurum ve kavramların; ilmi ve insani temellere göre yeniden şekillenmesi… Ve Türkiye’nin yeni bir barış ve bereket medeniyetine öncülük etmesi konularında yoğunlaşmıştır.

Üstadımızın, başta “İnsanın Yozlaşması”, ardından “Adil Düzen ve Yeni Bir Dünya” ve yine “Barış ve Bereket Nizamı “İslam Davası” ve Yozlaştırılan “Cihat Kavramı” gibi birçok kitapları İngilizceye çevrilip merkezi Londra’daki Cagaloglu Yayıncılık organizesiyle; Amazon ve Bornes&Noble (bn.com) gibi dünya genelinde dağıtım yapan yüzlerce online sitesinde ve dijital (e-kitap) sayesinde 120 kadar ülkede yayınlanıp okunmaktadır. Ayrıca Üstadımızın “Yüce Kur’an’ın Manası ve Mesajı” başlıklı Meal-i Kerim yorumları İngilizce ve Rusça tercümeleri ile “Adil Düzen ve Yeni Bir Dünya” kitaplarının İngilizce, Rusça, Arapça, Çince, Japonca ve İspanyolca tercümeleri tamamlanıp basılmış olup; Almanca, Fransızca, Kırgızca ve Farsça tercümelerinde de sona yaklaşılmıştır.

Milli siyaset ve sorumluluk düşüncesini farklı bir boyutta ele alan ve yorumlayan Hocamız; yaklaşık 40 yıldır Türkiye’mizin her yerinde, Avrupa’da ve İslam ülkelerinde, önemli seminer ve konferanslara katılmaktadır.

Mili Görüş’e çöreklenmiş bazı şaibeli kişilerin gizli niyet ve tertiplerini haber vermesi, uzun vadeli hedefler ve stratejik tavizler sonucu Parti'ye girdiklerini sezmesi ve söylemesi nedeniyle, Ahmet Akgül’ün teşkilatlarda ve Milli Görüşçü kuruluşlarda hizmet vermesi engellenmeye çalışılmış; Erbakan Hoca ise, kendisinin daha bağımsız davranabilmesi ve nifak çarkı içinde körletilip kirletilmemesi için bu girişimlere karşı çıkmamış, ama kendisini uzaktan destekleyip yönlendirmekten de geri durmamıştır. Erbakan’ın “Adil Düzen” projeleri, AKP’nin siyasi hileleri ve karanlık ilişkileri, Fetullahçı Cemaatin gizli mahiyeti konularında sayılı uzmanlardandır.

1949 Elazığ doğumlu olan, çeşitli konularda yayınlanmış ve hazırlanmış 105 (yüz beş) eseri bulunan yazarımız, evli ve beş çocuk babasıdır.

      

Hocamız’ın Başlıca Kitapları:

● Yüce Kur’an’ın Manası ve Mesajı (Türkçe Meal-i Kerim. Abdullah Akgül Yayına Hazırladı.) (İngilizce ve Rusçaya çevrildi.)

Milli Sorunlarımız ve Sorumluluklarımız (2 Cilt)

Dünyanın Değişimi ve Erbakan Devrimi

Refah-Yol’la Rantiyenin Savaşı

Cemaatin Cılkı, Erdoğan’ın Çarkı, Erbakan’ın Farkı

Türkiye Kuşatılırken, Kuklaların Kapışması

Adil Düzen ve Yeni Bir Dünya (İngilizce, Rusça, Çince, Japonca, Arapça ve İspanyolcaya çevrildi.)

Bizim Atatürk

Küresel Fesatçılık ve Fetullahçılık

● Dış Politika Yazıları (I) BOP’un Temel Taşları (1988-1998)

● Dış Politika Yazıları (II) Tarihin En Talihsiz Yılları (2002-2015)

Siyaset ve Strateji Bilgeliği

Osmanlı Sistemi ve Abdülhamit Siyaseti

İslam Davası ve Cihat Kavramı (İngilizceye çevrildi.)

● “İnsan”ın Yozlaşması (İngilizce ve Rusçaya çevrildi.)

Ah-u Figan’ım (Şiir)

Başörtüsü İnkârı ve İstismarı

İslamcı Münafıklar

Milli Şuur ve Ordu

20 Yıl Öncesinden; AKP Gerçeği ve Akıbeti

Bilge(!) Erdoğan’dan, İlkeli(!) Numan’a AKP Tezgâhı

Cezaevinde Yazdıklarım

Siyonizm-Deccalizm Ortaklığı

Devrim Simsarları ve Din İstismarcıları

Dilin Düğümü Çözüldü (Şiir)

Din Dengedir İslam İlericiliktir

Din – Devlet ve Demokrasi

Ergenekon Senaryosu “At Değiştirme” Operasyonu muydu?

(Kadiri - Haydari Tarikatı) Gönül Seması ve Tasavvuf Kapısı

Medeniyet Mücadelesi ve Mehdiyet Müjdesi

● Teşkilatçılık (İletişim ve İşbirliği Sanatı) Mesaj ve Metod 

Milli Görüş’ün Marazlıları

● Hak Davanın Hokkabazları

ABD’li Siyonistlerin, AKP’li Piyonistleri

Yaklaşan Armageddon Savaşı

BDP’nin Özerklik Kalkışması

Bir Devrim Yaşanıyordu!

Dünya Dönüşüme Hazırlanıyordu

Hidayet Kıvılcımı ve Hikmet Kılıcı (Şiir)

Katı Ulusalcıların ve Ilımlı İslamcıların Din ve Devlet Tahribatı

Osmanlı’dan Cumhuriyete Kripto Yahudiler ve Pakraduniler

Yüz Kur'ani Kavram ve Yorumları

● Konularına Göre: Kur’an-ı Kerim Fihristi

● Siyaset Şehveti ve AKP’nin Şerbeti (Yayına Hazırlayan: Ufuk Efe)

● AKP’nin Akreplikleri (Yayına Hazırlayan: Ufuk Efe)

Terör-Masonluk ve Mafia Medeniyeti

Cumhuriyet Türkiye’sinde Nifak Hareketleri

Ruhlar-Sırlar ve Uzaydaki Yaratıklar

Sabah Yakın Değil miydi?

Tarikatların Hizmet Sahası ve Islahı

Tuz Kokarsa…

● Gaflet miydi, Hıyanet miydi?

Tahribat Ortakları: AKP’nin Arkası, MHP’nin Markası

● Türkiye Tarihi Dönemeçteydi!

Yakın Tarihimizde Yüceler ve Cüceler (2 Cilt)

Zafer Muştuları ve Fetih Hazırlıkları

Erbakan’dan İntikam Alanlar

Suriye’de Yaklaşan Hilal-Haç Kapışması

Başkanlık Diktatoryası

15 Temmuz Hıyanetinin Gizemi: Bir Darbe Analizi ve Sistem Krizi

Pazarlık Partisi ve Palavra İktidarı

Kemalizm-Tayyibizm Uyarlaması

● Başka Çare Kalmamıştı

İslam’dan Uzaklaştıkça, İnsanlıktan Çıkılması

Dert Söyletir Aşk İnletir (Şiir)

● Hainleri Haşlama, Zalimleri Taşlama (Şiir)

İstanbul Sözleşmesi ve Ailenin Çözülmesi

Türkiye'nin Erdoğan'la Sınavı ve Ukrayna Savaşı

      

Üstadımızın hazırladığı; İlköğretimden, Üniversiteye kadar öğrencilerimize inanç ve ahlâk esaslarını ve Milli-İnsani sorumluluklarını öğretecek Ders Kitapları:

İlkokul 4-5: Çocuklar Sizin İçin Yaratılış Harikaları ve Din Ahlâkı

Ortaokul-1: İslam; Doğal Hayat ve Güzel Ahlâktır

Ortaokul-2: Allah'a İman ve Ahlâk Kuralları

Ortaokul-3: Bilimin Işığında Allah’ın Varlık Kanıtları ve İslam Ahlâkı

● Lise-1: Yaratılışın Bilimsel Kanıtları

Lise-2: İslam'ın Aydınlığı ve İmtihanın Şartları

Lise-3: Müslüman; Güzel Ahlâk ve Sorumluluk Taşıyandır

Lise-4: Gençliğin Ahlâki Sorunlarına Milli Çözüm Programı

Üniversite-1: Yaratılış Sırları ve İslam’ın Esasları

Üniversite-2: Allah'ın Varlığı ve İmtihanın Sırrı

Üniversite-3: Olgun Müslümanın Hayatı ve İslam’ın Amacı      

      

Üstadımızın Kitaplarından Derlenen Yeni Kitaplar:

● Ahmet Akgül’e Göre; Laiklik, Demokrasi ve Cumhuriyet Kavramları (Hazırlayan: Nevzat Gündüz)

Üstat Ahmet Akgül’ün; Milliyetçilik Anlayışı (Hazırlayan: Orhan Atay)

Ahmet Akgül’ün; Alevilik, Bektaşilik ve Şiilik Yaklaşımı (Hazırlayan: Veysel Uzun)

● Üstat Ahmet Akgül’e Göre; Kemalizm’le Atatürkçülük Farkı (Hazırlayan: Ufuk Efe)

● Ahmet Akgül’e Göre; Ülke Sorunları ve Çözüm Yolları (Hazırlayan: Okan Ekinci)

Ahmet Akgül’e Göre; Genel Ahlâk Esasları ve Temel İnsan Haklarına Saygı (Hazırlayan: Fatma Betül Erişkin)

● Üstat Ahmet Akgül’ün; Siyonizm Saptamaları (Hazırlayan: Ali Çağıl)

● Ahmet Akgül’e Göre; Yaratılış Sırları ve İman Unsurları (Hazırlayan: Halil Yaman)

● Ahmet Akgül’e Göre; Din İstismarcıları ve Devrim Simsarları (Hazırlayan: Akın Cengiz)

Üstat Ahmet Akgül’e Göre; Tarikat Yozlaşması ve Tasavvuf İhtiyacı (Hazırlayan: Abdussamet Çağıl)

● Üstat Ahmet Akgül’ün; Adil Medeniyet Programları (Hazırlayan: Osman Nuri Çelik)

● Ahmet Akgül’ün; Tarih Yorumları – 2 Cilt (Hazırlayan: Kâzım Gülfidan-Halil Altuntaş)

● Üstat Ahmet Akgül’ün; İlginç Anıları ve Rüyaları (Hazırlayan: Ramazan Yücel)

● Ahmet Akgül’ün; İçtihat Perspektifi ve Orijinal Projeleri (Hazırlayan: Abdullah Akgül)

● Ahmet Akgül’ün; Hikmet Uyarıları ve Veciz Uyarlamaları (Hazırlayan: Neslihan Bayraktar)

● Üstat Ahmet Akgül Hocamızın; Tenkit (ve Tebrik) Yazıları – 2 Cilt (Hazırlayan: Mus’ab Eryıldız-İsmail Erkut)

● Ahmet Akgül’den; Siyaset ve Strateji Kuralları (Hazırlayan: Necati Akgül-Ali Mert)

● Ahmet Akgül’e Göre; Yönetme ve Liderlik Sanatı (Hazırlayan: Yakup Gözübüyük)

● Ahmet Akgül’ün Saptamalarıyla; Erbakan ve İnsanlık Davası (Hazırlayan: Ahmet Cömert)

● Ahmet Akgül’e Göre; Erdoğan ve Takımının Ayarı ve Tahribatları – 3 Cilt (Hazırlayan: Nail Kızılkan-Sezai Kurt-Mehmet Sıtmapınar)

● Ahmet Akgül’e Göre; Fetullah Gülen’in Perde Arkası (Hazırlayan: Mehmet Akif Avcı)

● Ahmet Akgül’ün Gözüyle; Farklı Kesimlerden İnsan Manzaraları – 2 Cilt (Hazırlayan: Osman Eraydın)

● Ahmet Akgül Üstadımızdan; Erbakan Hoca’ya Yönelik İthamlara Yanıtlar (Hazırlayan: Necmettin Musa Bişkin)

● Ahmet Akgül’den Kahramanlık Şiirleri (Hazırlayan: İsmet Sezgin)

● Ahmet Akgül’den; Seçme Şiirler (Hazırlayan: Ömer Çağıl)

● Ahmet Akgül'den Şiirler Harmanı (Hazırlayan: Orhan Yılan)

● Ahmet Akgül'den Edep-İstikamet-Hikmet ve Hakikati Öğreten Şiirler (Hazırlayan: Yalçın Gözübüyük-Erdem Kaya)

      

Hocamızın Önsözünü Yazdığı Milli Çözüm Yayınları:

● Üstad Ahmet Akgül’ün Özgeçmişi ve Öğretileri (Yakup Gözübüyük)

● Haykırış (Şiir - Ali Çağıl)

AKP Yönetimi ve Tahribat Yöntemi Sistem Tahlili ve Siyaset Tenkidi (Nevzat Gündüz)

● Sözün Çözüme Dönüşmesi (Siyasi Fıkralar - Osman Eraydın)

● Ayar Aynası ve Nokta Atışı (Sosyal ve Siyasi Fıkralar - Erdoğan Bişkin)

Milli Çözüm Ekibinden: İlginç Rüyalar ve Manevi Uyarılar (2 Cilt - Hazırlayanlar: Fatma Betül Erişkin – Nail Kızılkan – Neslihan Bayraktar)

 

Devami
Bu e-posta adresini spambotlara karşı korumak için JavaScript desteğini açmalısınız Web Sitesi

Makale Paylaşım Sayısı: 336

SON YORUMLAR