Not: Şeytanların şakirdi ve insan suretli takipçileri olan Siyonist odaklar: “Erbakan’ı öldürmek yetmez, üzerine beton dökmemiz lazım!” demişlerdi. Çünkü ülkemizde ve yeryüzündeki zulüm, zillet ve sömürü sistemlerini değiştirecek ve ADİL DÜZEN’i getirecek kutlu projeleri sadece Erbakan üretmiş ve uygulamaya girişmişti… Bu Siyonist şeytanların içimize sızdırdıkları soysuz ve nursuz adam, mel’un odakların sinsi hedeflerini gerçekleştirmek üzere teşkilatlara ve gençlik kurumlarına: “Artık sohbet ve seminerlerde Erbakan ismini tekrarlamak gerekli değildir. Onun bazı sözlerini, ismini vermeden konuşmak yeterlidir. “Adil Düzen ve İslam Birliği” gibi konuları da artık sıkça gündeme getirmemelidir. Ayet ve Hadisler bize kâfidir!” diyerek, mel’un odakların hedeflerine hizmet ve hıyanet etmekteydi… Bunlara kapılan gafil, cahil ve gayretsiz kimseler de artık bütün toplantılarında Erbakan ismini ve projelerini terk etmişlerdi. Bunların vefasızlık ve vasıfsızlığı, bizzat davamızı satıp ayrılanlardan daha bayağı ve aşağı bir vaziyettir. Yılbaşı programlarının hepsinde bu talihsiz tavrın sergilenmesi, marazlı mantığın aynı merkezden şırınga edildiğini göstermekteydi. Ne diyelim, hainlere ve gafillere yazıklar olsun! Ama yakındır, Allah hainlerin de gafillerin de içini dışa dökecek ve hak ettiklerini verecektir.
MARAZLI MÜNAFIKI TANIYIN!
Milli Görüş, marazlısı
İşi kıylu, kal¹ Allah’ım…
Erbakan’a, garazlısı
Durmuş Durdu-yan Allah’ım…
Hak dava başına çökmek
Erbakan’a, beton dökmek
Her taraftan, adın silmek
İster köpek, yal² Allah’ım…
Mü’min müna-fıka kanmaz
Erbakan’sız, yürek yanmaz
Sözün söyler, ismin anmaz
Bu ne garip, hal Allah’ım…
Şeyh geçinir, moruk haham
Ters ders verir, sabah akşam;
“Hakkı bozmak, benim saham”
Yerden yere, çal Allah’ım…
Milli Görüş, beşiğinde
İbni Selül, eşliğinde
Kıtmirinim, eşiğinde
Hainlere, sal Allah’ım…
Aslı bozuk, bu şarlatan
Camiayı, şerre atan
Bu insan suretli şeytan
Zehre katar, Bal Allah’ım…
Zulüm zillet, bir cihandır
Fitne fesat, imtihandır
Cinsi bozuk, ismi Han’dır
Derdi makam, mal Allah’ım…
Sadık Hak’tan, düşmez ayrı
Milli Çözüm, tutar hayrı
Hiç kalmadı, ondan gayrı
Tutunacak, dal Allah’ım…
Nifak sardı, her yanımız
Deliye çıktı sanımız
Nolur imanla canımız
Son nefeste, al Allah’ım…
1- Kıylu Kal: Dedikodu.
2- Yal: Köpek yemeği.
Bu makaleyi sesli olarak dinleyebilirsiniz:
{mp3}marazlimunafik{/mp3}

İnancın, imanın sarsılmaz kal’ası Milli Çözüm
İnancın, imanın sarsılmaz kal’ası Milli Çözüm Dergisi ve Üstad Ahmet Akgül hocam varken münafık ve marazlılar rahat hareket edemezler, istedikleri gibi at koşturamazlar elhamdülillah. Allah nurunu tamamlayacaktır!
“Bu garip ruhumuza, taze güman gibisin Münafıklara maraz, bize derman gibisin Gönüllerin duası, gözlerin yaşı mısın?”
Maide suresi;
54- Ey iman edenler! İçinizden kim dininden (haklı ve hayırlı çizgiden) geri döner (irtidat eder)se, Allah (yerine) Kendisinin onları sevdiği, onların da Kendisini sevdiği; mü’minlere karşı alçak gönüllü, kâfirlere karşı ise ‘güçlü ve onurlu,’ Allah yolunda cihad edip (çaba harcayan) ve (gerçekleri savunmak hususunda hiçbir) kınayıcının kınamasından korkmayan bir topluluk getirir. Bu Allah’ın bir fazlıdır, onu dilediğine verir. Allah (rahmetiyle Vâsi) geniş ve kuşatıcıdır, Alîm’dir.
Bakara suresi;
257- Allah, iman edenlerin velisi (sahibi, hamisi ve hayra yönlendiricisi)dir ki; onları karanlıklardan nura çıkarır. Kâfir takımının (ve münafıkların) velisi (akıl vericileri) ise tağut (zalim ve şeytani güç odaklarıdır) ki, onları (İslam ve iman) nurundan (ayırıp küfür ve zulüm) karanlıklarına götürüp bırakır. İşte bunlar cehennem ateşinin ehlidir ve orada süresiz kalacak kimselerdir.
Gafiller sürüsü deryada damla olamayan zavallılar haddinizi bileceksiniz
Aziz hocamızın ne ismi nede bir resmi olmayan bomboş ve anlamsız bir program sanki ana okulunun yıl sonu gösterisine katılmış gibi hissettik tek duamız inş ahmet hocam kürsüye çıkar fazla deyil beş dakika konuşsa içimiz ferahlasa diye dua ettik ve her ahmet ismi anons edilince ayağa fırladık ama adı ahmet olan tadı zahmet olanlar çıkıyordu ,, şükür sonunda Aslanlar gibi meydana çıkışı yüreğimize su serpti Allah dünyanı ahretini cennet eylesin muhterem hocam …
Evet adı ahmet ama tadı zahmet olan zevata da sözümüz şu olsun
Evet “ağaçtan maşa ahmaktan paşa olmaz”
Darı unundan baklava, çalı odunundan oklava yapılmaz”
çoban koyundan çocuk oyundan usanmaz…
arsız Tövbesini bozar, boyundan uslanmaz! ahlaksız, kötü kötü utanmaz!!
ne yapalım çürük tahta çivi tutmaz….
Çorak toprağa kürek batmaz ..
taş kafalara öğüt yatmaz !… gözü namazda olmayanın kulağı ezanda olmaz “.
uyarılardan ancak ayarı sağlam onlar ders alır ve yararlanır .
görmez misin dut yaprağını tırtıl yer ipek yapar !..katır yer kepek yapar !..çiçeklere ve çimenlere arı böcek konar ,bal yapar aynı yörede eşek otlar yal yapar!..(yal boyun gerdan demektir. yani eşek otlayınca ,sadece boyun beden şişirir ) ey gafiller
Ne ifade ettiğimizi anlamışsınızdır dicem ama sanmıyorum anlamadınız çünkü siz koskoca derya olan aziz ERBAKAN hocamızı anlayamadınız ama bekleyin yakında anladığınız dilden konuşacağız bre gafilleeeer
Kahhar Mahvedecek ki!
Zalim hiç durmaz ise biz neden duralım ki!
Kahhar kahredecekse biz neden susalım ki!
Ey Yahudi sen lanetliyken bu kadar caba neden?
Rabbim intikamını alır ,sen yok olacaksın ki !
Bi hey gafil ve nankör ,nimete neden azdın ki!
Bu Hak davada yahudiye çok köpeklik ettin ki!
Siz onlardan da alçaksınız bunu bilin iyi duyun !
Bu Erbakan düşmanlığı sonunuz getirecek ki!
Ebu Cehil, kıtalar dolaşıyor!
Hak, Batıl; küçük, büyük; eski, yeni; hiç bir fikir veya topluluk yoktur ki kendi büyüklerini, fikir babalarını, duayenlerini, üstadlarını, hocalarını aradan yıllar, yüzyıllar dahi geçse anmasın ve her toplandıkları vakit, kendi meşreplerince, bir iki güzel söz ve dua ile anmasın….
Bunun aksi nankörlüktür, vefasızlıktır, sütü bozukluktur….
Hele hele bu şekildeki toplantılarda, o toplantının ve temelindeki ruhun gelişmesi ve oluşmasında tek ve bir lider olan Erbakan Hocamızın isminin dahi anılmamasının talimat buyurulmasının ne olduğunu burada yazmama ancak terbiyem elvermemektedir….
Ama; bundan daha vahimi ve acı olanı ise orada toplanan, malesef güruhların, sessiz ve sorgusuz bir şekilde durmaları ve dilsiz şeytan konumuna girmeleridir….
Bu gibi durumlar, elbette, Gayretullaha dokunur ve bela musibet eksik olmazdı….
Taa ki her zaman hür vicdanın ve Hakkın gür sesi haykırana kadar….
Duyduğumuz ve izlediğimiz kadarı ile Ahmet Akgül üstadımız, Erbakan Hocamızın tabiri ile, iki omuzlarından sıkı sıkı tutarak bu kalabalılğı silkelemiş ve içine düştükleri gaflet ve vefasızlıktan sıyırmak için ikaz etmiştir….
Sözleri ve haykırışı belki bir kırbaç gibi gafillerin üzerinde şaklamıştı ama ne olursa olsun ahrette üzerlerinde zebanilerin kırbacının şaklamasından evladır…
Ne demiş şair…
[i]Diller, sayfalar, satırlar
“Ebu Leheb öldü”diyorlar:
Ebu Leheb ölmedi, ya Resulullah;
Ebu Cehil, kıtalar dolaşıyor! [/i]
Ebu Leheb’lerin (Ateşin babalarının) elleri kurusun ve zaten kurudu (ve Allah’ın kahrından kurtulamadı ve kurtulamayacaklarda..)
Malı ve kazandıkları da kendisine ve avanelerine hiçbir yarar sağlayamayacak….
(O ve avanaleri azgın) Alevi olan bir ateşe (cehenneme) girip (kalacaklardır.)
Bu dünyada yaktıkları fitne ateşlerine odun taşıyan gancıkları nispetindekiler de; odun hamalı (olarak bu dünyada altını besledikleri cehennem ateşine atılacaklardır.)
Boynuna bükülmüş bir ip (bağlanmış) şekilde (cehennemi boylayacaklardır. Çünkü, hakaret ve zahmet olsun diye Hakk elçisinin yolu ve stratejisi önüne, dikenli dalları da aynen böyle taşıyıp yığmışlar ve mücahidleri davadan soğutmak ve kaçırmak için ellerinden geleni yapmışlardır….)
Amin…
Ya sabır. Az kaldı Zafer’e.
İslam ve Erbakan düşmanları sayesinde Milli Görüş teşkilatlarını tam anlamıyla çizgiden çıkaramasalar bile yozlaştırmayı ve yamuklaştırmayı başardılar.
Yeni bir Adil Düzen Medeniyetinin alt yapısını ve projelerinin lideri olan Muhterem Erbakan Hocamız’ı unutturmanın ve ondan kurtulmanın yollarını arayan , Şeytan’nın uşakları şunu iyi bilsinler ki asla başaramayacaklar.
Siz ancak sadıklarla “sahtekarların” ayırılması İçin bir turnusol kağıdı konumundasınız.
SP’nin çok yetkili mevkisinde bulunan (ismi bizde saklı kalan) kişinin şu ifadesini paylaşmakla bu sözümüzü pekiştirmek istiyorum.
Yıl 2004 işyerime ziyaretime gelen SP genel merkezdeki O yetkili kişi ile konuşmamız esnasında Ş. Kazan ve O. Asıltürk ile samimiyetsizlikleri hakkında soru sorduğumda; bana onlar Ahmet Hocanın tırnağı bile olamazlar ama ne yapalım bütün yetkileri onlar elinde bulundurmaktadırlar.
Bir makama gelmek için onların emrinde olmam gerekiyor dediğinde çok şaşırdım.
Makam ve menfaat uğruna davasından vazgeçenlerden Rabbim eylemesin. O.Asıltürk denen zevat şuurlanma adı altında şuursuzlanma tohumlarını tüm teşkilatlara yaymış durumda. Ama başaramayacaklar.
Bu olaylar ve durumlar zaferin yakın olduğunun işaretidir İnşallah.
Rabbim ayağımızı kaydırmasın.
Ahmet Akgül Hocamız’ı başımızdan ayırmasın.
İyiki varsınız Ahmet Hocam.
Dünyanın en zor işi anlamayana anlatmaktır..!
Dünyanın en zor işi anlamayana anlatmaktır.
Anlatırsın, anlamaz veya anlamak istemez.
işine gelmez veya kafa yormak istemez.
Dünyanın en zor işidir anlamayana ve hiç bir zaman anlamayacağı da aşikar olan birine dil dökmek.
Milli çözüm dergisi ve onun şahsi manevisi değerli Ahmet hocam 10 yıllardır tanıyın (marazlı münafığı) diye diye anlatır..
Anladık mı, tanıdık mı tabiki hayır..
Hakkınızı helal edin hocam tanımıyorlar ve anlamıyorlar ama biz sizin anlattığına şahidiz..
İmtihan İçre İmtihan
Bazen imtihan içinde imtihan vardır.
Nitekim, herkesin ne olduğu tam olarak anlaşılıncaya kadar imtihan devam edecektir.
Vesselam…
Allah, Kendi nurunu tamama eriştirecektir
Ne yazık ki katıldığım Mekkenin Fethi programında Erbakan Hocamın bir tek fotoğrafı bile yoktu. Duvara bir sözünü yazıp astılar. Adil düzenden bahsetmediler. Şuur yoktu, heyecan yoktu, ruh yoktu.. İyi ki siz varsınız Ahmet Hocam. Siz olmasanız Utanın diye haykıracak kimse de kalmadı. ” Onlar, Allah’ın nurunu ağızlarıyla (kuru laf kalabalığıyla) söndürmek istemektedir. Oysa Allah, Kendi nurunu tamama (başarıya) eriştirecektir; kâfirler hoş görmese bile (Kur’an’ın Adil Düzenini getirecektir )” saf 8
SUSANLAR KUSANDAN ALÇAK!
Milli Görüş’ün çakma liderine ve tesirindekilere bakınca “Erbakan Hocamızı ve Projelerini” unutturma-silme profillerinin görülmemesi “süper ahmaklığı” gerektirir. Ahmaklık yoksa süper alçaklıktan hıyanet şebekesinin gerçek profilleri göz ardı ediliyordur. Bu gerçeği anlamak için sadece bir konuşmalarına şahit olmak yeterli olacaktı. (Özellikle Milli Çözümün açıklamalarından sonra)
Milli Çözüme ve şahsı manevisi Üstad Ahmet Akgül Hocamıza bakınca: Erbakan düşmanlarına en güzel cevapları verdiklerine, Erbakan Hocamızın ve projelerinin anlaşılması uğrundaki yüce gayretlerine, canla başla çalışılmalarına şahit olunacaktı.
Yani gerçekler evinin yolunu bulabilen akıl içi ayan beyan ortadaydı. Velhasıl bu günler, insanlığı sömürüden kurtaracak projelere ve Erbakan Hocaya düşman tarafta mı olduğumuzu; Adil Bir Dünya Düzenini kurmak isteyen kutlu liderin tarafında mı olduğumuzu göstermektedir. Ki, sadıkla sahtekar, müminle münafık, hakka sahiplik edenle düşmanlık eden ayan beyan bilsin. Bilinsin ki; rezillik kime, şeref-izzet-zafer kime belli olsun.
SUSANLAR KUSANDAN ALÇAK!
Bir mü’mine, iftiraya
Susanlar, kusandan alçak!
Her hileye, entrikaya
Susanlar, kusandan alçak!
Tek Allah’a biat eden
Malla canla, cihat eden
Kutlu Zat’a, isnat eden
Susanlar, kusandan alçak!
“Hırsız” diyen, Hocasına
Lanet karı, kocasına
Kül atılmış, goncasına
Susanlar, kusandan alçak!
Vicdan sönmüş, yok gayreti
Ne tepkisi, ne hayreti
“Dilsiz Şeytan”, çok iğreti
Susanlar, kusandan alçak!
Hoca gibi şahsiyeti
Tan edenin, pis niyeti
Yok bunların, haysiyeti
Susanlar, kusandan alçak!
Unutma, fani cihandır
Hakkı tutan, şimdi Han’dır
Elbet hayat, imtihandır
Susanlar, kusandan alçak!
İslam, Allah yapısıdır
Saadet, Hak kapısıdır
Münafıklar, kir pasıdır
Susanlar, kusandan alçak!
Milli Görüş, Hak’ka ricat
Dik durmayan, bulmaz necat
Ey vefakâr, ehli cihat
Susanlar, kusandan alçak!
Kalbi kara, AK sanıyor
Adı HAS ya, pak sanıyor
Cahil onu, HAK sanıyor
Susanlar, kusandan alçak!
Haydi diril, doğrul artık
Dost uğrunda, yoğrul artık
Hainlerden, kurtul artık
Susanlar, kusandan alçak!
MilliCozum.Com
Milli Görüşçü Değil Erbakancıyım
[b]
Merhaba.
Aziz Hocamız vefat ettiğinde, seçimlere hazırlanıyorduk. Teşkilatlarda çok duygusal bir hava hakimdi haliyle. Ya da biz öyle zannediyorduk. Çalışmalarımızı yaparken; “Erbakan Ölmedi, Davası İlelebet Yaşayacak, Onun adı da Davasıyla birlikte yaşayacak” hissiyle ve coşkusuyla hareket ediyorduk. Programları da bu duygularla şekillendiriyorduk. Bir gün Onu anlatan bir video izledik teşkilatta. Videonun sonunda gözyaşları içindeydik. Daha vefatının öncesine kadar en sıkı Erbakan severler, “O artık öldü, dava baki, önümüze bakalım” demeye başladı. Erbakan Hocasını görmeden duramayanlar, “yeter artık, yanımızda ağlayıp durmayın” demeye başladı. Kimileri “ulan babanız ölse, böyle üzülmez ağlamazdınız, bu ne yav” demeye başladı. Meğer herkes, Erbakan ölse de, ertesi gün adını sanını silsek gibi bir ruh halindeymiş.
Yusuf İslam, İslâm Dinini seçip Müslüman olduğunda, “varayım gideyim şu Müslüman illerine, bir göreyim” diyerek bir geziye çıkıyor. Gezi bittiğinde, dönüş yolunda gazeteciler havaalanında, “efendim nasıl buldunuz İslam beldelerini, izlenimleriniz nedir” diye sorduklarında; “Müslümanları tanımadan önce, İslam ile tanıştıran Allah’a şükürler olsun” diye cevap veriyor.
Aynı duygularla; Milli Görüşçüleri tanımadan önce; Aziz Erbakan Hocamla tanıştıran Allah’a şükürler olsun demekten kendimi alamıyorum. Sözde Adil Düzen kuracaklarını iddia edenler, daha kendi teşkilatlarında, kendi aralarında adaleti uygulamaktan acizdirler. Hele çifte standart konusunda yer yer, çok eleştirdikleri(!) AKP’yi bile sollayabilirler hiç şüphesiz. Milli Görüşçülerde gördüğüm ilk ve en büyük çifte standart Üstad Ahmet Akgül konusundadır ne yazık ki… Ahmet Hocaya yıllardır iftiradan sıkılmayan utanmayan bu güruh, şu an neye kime layıksa öyle yönetiliyor, çünkü Allah’ın adaleti şaşmaz terazidir. Bu Oğuzhan iti Aziz Hocamıza -haşa- hırsız iftirası attığında, gidip o genel merkezi o itin başına yıkmayan teşkilattan bir cacık olmaz. Hem zaten her olay bir ayar imtihanıdır. O gün; en gür sadâ yine Muhterem Üstad Ahmet Akgül Hocadan çıkmıştı ve “Hoca gibi şahsiyete iftiraya susan kusandan alçaktır” diye haykırmıştı. O gün Ahmet Hocanın arkasında saf tutmayanlar kusura bakmasınlar, imtihanı kaybettiler. Allah nerede aradığınıza değil, ne aradığınıza bakacak. Partiye çöreklenmiş olmak, Onun mirası üstüne taht kurmuş olmak, böylece Onu dünyalık davaları için istismar etmek, onların bu dünyalarını geçici bir süre mamur edebilir ama ahirette hiç kimseyi kurtarmayacak.
Erbakan Hocama, Milli Görüşçünün biri; Özal’ın partisinden kendisine teklif geldiğini söylüyor. Hocam cevap veriyor: Kim bilir senden ne yamuk gördü de, bu teklifi yaptı”… Çünkü yamuk yamuğu çeker, onlar birbirini bilir ve tanırlar.
Sadık da sadığı çeker. Ahmet Hoca Erbakan Hocamın ifadesiyle; SADIK ve SAMİMİ ve SALİH bir DOST’tur. Ve Hayat Matematiktir. Öyleyse, her kim Ahmet Hoca’dan yana saf tutmazsa, yamukların safındadır. Bu, bu kadar bariz bir hakikattir. Bunu görmemek için kalbi kör olmak gerekir.
Bir Türk filmi izlemiştim yıllar önce.
Çok zengin bir ihtiyarın hayırsız kızı ve damadı, babalarının servetlerinden yararlanamayınca, ona bir torun verirsek, bol bol sömürürüz düşüncesiyle çocuk sahibi olmak istiyorlar. Ne yazık ki doktor çocuk sahibi olamayacaklarını söylüyor. Gidip bir ebeyle anlaşıp, parayla bir çocuk satın alıyorlar. Çocuğun sahibi aile, çocuk öldü diyerek kandırılıyor. İhtiyar, reddettiği bu kumarbaz ahlaksızlara o çocuk sebebiyle yeniden kapılarını açıyor. Aradan yıllar geçiyor. Torun 14-15 yaşlarına geldiğinde ihtiyar ansızın ölüyor. Hayırsız evlatlar sevinçlerinden daha cenaze kalkmadan evde kumar partisi hazırlıklarına başlıyorlar. Film asıl bundan sonra başlıyor. Cenazenin hemen sonrası evde parti başlayınca torun dayanamıyor ve partiyi birbirine katıyor. Daha dedemin cenazesi soğumadı, bu ne utanmazlık, dediğinde, annesi zannettiği kadın, sen de kimsin hiçkurusu, sen onun torunu değilsin deyip çocuğu kapı önüne koyuyor. Sıra, dedenin mirasının avukatlar huzurunda açıklanacağı güne geldiğinde, ise asıl kapı önünde kalanlar kız ile damat oluyorlar, çünkü dede tüm mirasını, -aslında o çocuğun torunu olmadığını bildiği halde- torununa bırakmış oluyor. Bu sefer kız hukuki süreç başlatıyor, doktor raporu ile çocuk sahibi olamayacağını kanıtlamaya çalışıyor. Tabii bu süreçlerde de, ayrıca bu ahlaksızların çocuk hırsız oldukları da ortaya çıkıyor. Filmin son sahnesi ise, görülmeye değer. Kadın bir gün evde çocuğu hırpalarken, zil çalıyor, hizmetçi kapıyı açıyor ve Dede içeriye giriyor. Meğer, Dede ölmemiş. Ölüm numarası ise evlatlarını uzaktan izleyip kimin ne yapacağına bakarak, herkesin ayarını ortaya dökmek içinmiş.
Hayat da bazen filmlere benziyor
Hayal bu ya işte… Erbakan Hocamın mirası açıklandığında, ben de bu mendeburların suratlarını görmek istiyorum. Çünkü Onun mirasında ne yazdığını tahmin etmek zor değil. Allah o günü göstersin inşallah.[/b]
Yazı ve Yorumlara Cevap Verecek Var mı!?
Aziz Erbakan Hocamız buyururlardı ki; “Yahudi öyle usta bir şeytandır ki, ben mi İsrail’e asker olacakmışım şarkısını söylete söylete kendi ordusuna hizmet ettirir.” Öküz Han ve avanesi ancak ferasetle fark edilir. Efendimiz Mü’mini tarif ederken de; “Mü’ min feraset sahibidir” buyurmaktalardı. Çok şükür Milli Çözüm marazlı munafığı 40 yıl önceden tesbit etmiştir. Bu Haham Durmuş Durduyan bu kadar ithamları acep neden cevaplamaz, ya da hakkındaki iddiaları mahkemeye vermezdi!? Çünkü, “Şapka düşer kel görünürdü..”
Bir soru daha.. Erbakan Hocanın açıklanmayan vasiyetinde bu konulara dair bir uyarı da var mıydı?!
Bu konulara parti içi üst yöntimlerdekilerin de sessiz kalmaları hangi korkuların eseriydi.. Gençliği “İzci” anlamında “KAŞİF” ismiyle organize edilmeye çalışılan bir yapıda başka DURDUYANLAR da var mıydı..!?
Yeni nesil üst yönetimin batı kulüple ilişkileri ne düzeydeydi..
15 Temmuz yaşanmasa FETÖ hala evliyaydı değil mi?
Dünyanın ve Hak davanın 15 Temmuzu ne zamandı!?
Yürüyüşü ölümü titretenlere selam olsun…..
Ben de farklı bir il ve ilçe de programa katıldım ve üzülerek gördüm ki ne hatipler Mekke’nin fethini Adil Düzen inkılabına bağladı, ne Aziz Erbakan Hocamızın ismi anıldı, ne de bir videosu paylaşıldı. Oysa Erbakan Hocamızın Mekke’nin fethini anlattığı çok muazzam bir videosu var. Hadi AGD genel merkezine bu talimatı veren asıl ismi Durmuş Durduyan olan ve kendisini Milli Görüş Lideri diye anons ettiren Oğuz-Han Asil-Türk haininin amacı ortada Aziz Erbakan Hocamızın ismini gönüllerde silmek, peki ya bir teşkilatta çıkıp neden bu videoyu programa dahil etmiyoruz, neden Mekke’nin fethini Adil Düzen İnkılabına bağlayıp teşkilat mensuplarına ve katılanlara ümit aşılamıyoruz, neden D-8 İslam Birliğini zikredip algıları tazelemiyoruz demiyor!!!! Bu din hikaye dini midir ki Mekke’nin fethini tarih kitabından okur gibi anlatıp iki tiyatro ve iki ezgiyle Mekke’nin Fetih yıldönümünü şuursuz ve manasız bir şekilde kutlayıp bu dava bu kadar küçük düşürülüyor!!!
Muhterem Ahmet Akgül Hocamız işte bu sorumsuzluğun, gafletin, vebalin, nankörlüğün ve ihanetin hesabını aslanlar gibi kükreyerek sormuştur. Sonuna kadar destekliyorum, zira bizde arkadaşlarımızla program çıkışında aynı hissiyatlarla teşkilat yöneticilerine aynı sitemleri ilettik. Ancak sosyal medyada görüyorum ki bu izzetli tavrı gösteren Üstada haksız yere tepki gösterenler var. Bu tepki gösteren gafillere iki çift sözüm var; bu tavrınızı Muhterem Ahmet Akgül Hocaya değil genel merkeze gösterseniz daha şuurlu bir harekette bulunmuş olmazmısınız?! Mümin mert olur, mert olun ve deyin ki ulan adam haklı be, asıl marazlı hain genel merkezde bu işi organize eden ve talimat verendir, Erbakan Hocasız, Adil Düzen muştusuz bir fetih nasıl anlatılır?!
Alçaktır susan, kusandan beter
Bu rezalet bitsin, yeter ha yeter
Olur mu şuursuz, hak davaya nefer
Hainleri baştan, cer Allah’ım…
İmanlar çürümüş, raydan çıkmış
Kalmamış izan, himmet şaşmış
Cihadın manası, şirazesi kaymış
Milli Çözüm şuuru, ver Allahım…
Milli Çözüm, ateşler kıvılcımı
Çün Aziz Erbakan, tohum attı
Aslan misali, öyle çivi çaktı
Bu iman şuurla, döküt ter Allah’ım….
Ey Durmus Durduyan Aziz Erbakan Hocamızın üstüne Beton DÖKEMEYECEKSIN.
Mübarak sehrin Mekkenin fethini kutlamak ve bu şuurlu ve onurlu İslam hareketinin heyecanını yasamak icin gittigimiz Anadolu Geñclik dergisinin her yıl organize ettigi geceye istirak ettik.Ancak umduğumuzun tersine program basindan sonuna kadar bir tek kelime ile Erbakan hakikati hemde kurmus oldugu kendi organizasyonunda ağizlarina almaya layık görülmemistir.AKP li belediye baskañi bile konuşmaya layık görülmüs fakat Aziz Erbakan Hocamizi ve projelerini en iyi anlayan ve Adil Düzen ve Milli Görus ile ilgili onlarca kitabi olan Üstad Muhterem Ahmet Akgül’ ün gösterdigi tepki bence hakli ve hayırlıdir. Bir AGD yetkilisi bize bu programlar standart olarak Ankaradan geliyor demiştir.Yani Öğuzhan ve ekibi Bilinçli olarak Aziz Erbakan Hocamızın üzerine beton dökmeye çalışmaktadır. Programa katılanların bile Mekkenin fethinin anlatilmasi sonrasi fetih ruhunun bu günkü Erbakan projelerine, Milli Görüşe Adil düzene bağlanılmaması ‘nı eleştirenler elbette haklıdır.Tüm yurt genelinde aynı formatta kutlanılması zaten bilinçli olarak yapılan organize bir iş olduğu sırıtmaktadır.Program sonrasinda gosterilen tepkinin etkisi eminim ta Ankaradan hissedilecektir.Şükürki Millli Çözüm var ve bu oyunları bozmaktadır.Artık çıbanlar deşilmekte ve kimse samimi ,duyarlı Milli Görüscüleri ve davayı istismar edip uyutamayacaktir. Karanligin en koyu olduğu ‘an aydınlığa en yaķın vakittir. Zafer inananlarındır ve zafer yakındır.İnsaAllah
MARAZLI MÜNAFIĞIN MARİFETİ; MASONİK FAALİYETİNİ MİLLİ GÖRÜŞ DİYE YUTTURUYOR!!
AGD Elâzığ Şubesinin Elâzığ Belediyesi Kültür Merkezindeki 31 Aralık 2019 Mekke’nin Fethi Programında Lise ve Ortaokul gençlerine izci kıyafeti giydirilmiş, izci selamı verdirilmiş ve izci yemini ettirilmişti.
Bunun sadece Elazığ’la ilgili münferit bir olay olup olmadığını araştırdığımda, AGD Genel Merkezi tarafından: “Spor Komisyonumuz, 19-25 Ağustos tarihlerinde Türkiye İzcilik Federasyonu bünyesinde Bolu Aladağlar’da gerçekleştirilen İzci Liderliği Eğitimini başarıyla tamamlayıp sertifikalarını aldılar.” Diye haber yayınladığını ve fotoğraflarını paylaştığını gördüm.
Bakınız: https://twitter.com/agdorgtr/status/1166308410222174209
Türkiye Hür ve Kabul Edilmiş Masonları Büyük Locası’nın 1978 yılında yayınladığı 29 sayılı Mimar Sinan Dergisi’nin Tayfur TARHAN tarafından yazılan “İzcilik ve Masonluk” adlı yazıda izcilikle ilgili:
“İzciliğin, masonik tekrisin bir ön-tekrîsi mahiyetinde telakki edilebildiği anlaşılmaktadır. Çocukluk veya gençliklerinde izcilik yapmış olan Kardeşlerimiz, Masonluğa tekrîs edildikleri günden bu yana, izciliğin mânâ ve mahiyetini herhalde daha iyi anlamaktadırlar. Dış görünüşüne bakıp izciliğe heves eden çocuklarımızın, izciliğin esas geyesine uygun olarak yetiştirilmelerine yardımcı olmak herkesten önce bizlere düşmektedir.” Denilerek izciliğin uluslararası bir masonik kuruluş olduğunu ifade etmektedir.
Aynı yazı içerisinde: “İzci” (Osmanlıca: “keşşaf”) kelimesi, İngilizce “scout”un mukabilidir. “Scout”un kökeni eski Fransızcadaki “escouter” ise de bugünkü Fransızcaya çevirisi “âclaireur”dür (askerlikteki “keşif kolu” anlamında).” izahlarını görünce AGD sitesindeki: “KAŞİF GRUPLARI BAŞLADI! Tanışıyoruz, okuyoruz, geziyoruz, öğreniyoruz, oyunlar oynuyoruz. Hep birlikte geleceği inşaa ediyoruz. Haydi seni de en yakın AGD temsilciliğimize bekliyoruz. Online Kayıt : http://www.kesifkasif.com” haberini görünce “KAŞİF GRUPLARI”nın nereden geldiğini anlamış oldum.
https://masonlar.org sitesinde bulunan forumda “Masonluğun gençlerle olan ilişkisi” şu şekilde izah edilmektedir:
“…Bilir misiniz ki, gençler için izcilik çok önemli, çok değerli ve çok yararlı bir uygulama alanıdır. İzciliğin temelinde yatan felsefe, Masonluk ile pek uyumludur. Ancak yurdumuzda izcilik bile büyük zorluklarla, bir dünya kısıtlama ve denetim altında, ne yazık ki pek sınırlı bir düzeyde yürütülebilmektedir. Oysa izciliğin Masonluk gibi ezoterik bir yapısı, bir öğretisi yoktur. (Aslında vardır da, bu biraz kendiliğinden oluşur.) Kimileri izciliğe de şiddetle karşıdır çünkü bunu bir militarist eğitim gibi görür. İzcilikteki durum böyle olunca Masonluktaki durum bakımından daha ne beklersiniz?” diyerek Masonluğun gençlerle ilişkisindeki zorlukları anlatmıştı.
Bak: https://masonlar.org/masonlar_forum/index.php?topic=14143.msg90940#msg90940
Gençlerle ilişki kurmada zorluk yaşayan Masonların imdadına izcilik faaliyetleriyle ASLI BOZUK MARAZLI MÜNAFIK yetişmiş oldu!
Ver Allah’ım
Batılın zulmü Hakk tecelli edene kadar
Ahmağın ağzı açık, dava dertlisinde keder
İftira, zulüm, haksızlık en zirvedeyse eğer
Onların belasın, bize zaferi ver Allah’ım!!
ERBAKANCA ALEME…
Ümmetin şerefin,koruyan yiğit
Zalime-haine,had bildirirsin
Hak rızadan gayri,görmeyen sait
Gafile-vefasıza,hal bildirirsin…
Dünya düşman olsa,meydan okursun
Kutlu kaleminle, hikmet dokursun
Deccalin enikleri,bırak kudursun
Erbakanca Aleme,hak bildirirsin…
Ehli vicdan saygı,duyarlar Sana
Mümin gönül,hürmet ederler Sana
Sadık kimse bende ,olurlar Sana
Kalp den kalbe giden,yol bildirirsin!..
Resule örnek bir, ümmet olmayı
Davanın derdiyle, dolup taşmayı
İman,Cihat,İhlas nurla dolmayı
Kulluk nasıl olur,tam bildirirsin
Canan’a adanmak,nasl bildirirsin!…
Çok Muhterem Saygıdeğer Eli Ayağı Öpülesi AHMET AKGÜL HOCAM; İYİ Kİ VARSINIZ MUHTEREM HOCAM, İYİ Kİ VARSINIZ MİLLİ ÇÖZÜM TEBRİKLER TEBRİKLER TEBRİKLER!..
Muhterem Ahmet AKGÜL Hocamızın taa en az 15 sene öncesi şöyle bir ifadesi var idi: [b]”BUNLAR BİZE DEĞİL AZİZ ERBAKAN HOCAMIZA KARŞILAR BUNLARIN DERDİ ERBAKAN SEVGİSİNE PROJELERİNE ADİL DÜZEN’E KARŞILAR” [/b]demişlerdi.. İŞTE 15 SENE ÖNCEKİ SÖZLERİNİN EHEMMİYET KAZANDIĞI – KERAMETİNİN AŞİKÂR OLDUĞU GÜNLERDEYİZ!…
Ahmet AKGÜL’E Milli Görüş teşkilatlarında görev verilmemesi ve Milli Görüş toplantılarına çağrılmaması diye Erbakan hocamıza rağmen o malum marazlı münafık kesim tarafından teşkilatlara haber sızdırmışlardı. Ve Milli Görüşçü kuruluşlar PARTİ – VAKIF – DERNEKLER böylesi bir kararı o marazlı münafık kesime bundan ERBAKAN HOCAMIZIN haberi var mı diye sormadılar…
* Ancak Erbakan Hocamızın Balıkesir / Altınoluk da bulunan yazlığında bir sohbetlerinde : TV 5 ile cihat ve tebliğ olur, Milli Gaxete ile cihat ve tebliğ olur, makale yazarak Milli Çözümle cihat ve tebliğ olur buyurmuşlardı… O toplantıda partinin BALIKESİR İL yönetimi , Edremit ilçe yönetimi, Altınoluk belde yönetimleri olarak hazır bulunan ekib şahittir…
* Milli Çözüm Dergisi yazarları ve Üstad Ahmet AKGÜL Hocamızın Ergenekondan içeri alındıklarında SP nin yapmış olduğu gazete yayınında Milli Çözüm’ün Milli Görüşle alakaları yoktur diye yaptıkları yayına ERBAKAN HOCAMIZ ” Arkadaşlarımız yanlış yapmışlardır ” diyerek Milli Çözüm ve Ahmet Hocamıza sahip çıkmışlardır. (Erbakan Hocamız o esnada ev hapsinde idiler Altınoluk da)
Muhterem Ahmet Hocamıza yapılan bu haksızlıkların karşılıksız kalacağını zanneden marazlı münafıklar ALDANMAKTASINIZ….
Saygıdeğer Ahmet Hocamız; dilinize yüreğinize sağlık iyi ki varsınız Hocam …. Aziz Erbakan Hocamızın Hediyesi olan Ahmet Hocam; Sizin sayenizde Milli Görüşü – Erbakan Hocamızı Anlamayı kavramayı ,O’nun öğretilerine sahip çıkmayı , Adil Düzen projelerini hayata hakim kılınması uğrunda gayret ve çaba göstermeyi tek hedef kılmamızı sahiplenmemizi sağlamada Rehberlik Önderlik yaptınız yapmaya devam ediyorsunuz İYİ Kİ VARSINIZ MUHTEREM AHMET HOCAM….
BU BİR ELİN PARMAK SAYISINI GEÇMEYEN MARAZLI VE MÜNAFIK KESİMLERİ ÖKÜZHAN GİBİ ASLI BOZUKLARI TAAA 35 -40 YILDAN BU YANA TANIYORSUNUZ VE BU EKİBE KARŞI SADIK MİLLİ GÖRÜŞÇÜLERİ UYANDIRIYORSUNUZ… ı
EN SON 31 ARALIK 2019 GÜNÜ YAPMIŞ OLDUĞUNUZ BÜYÜK İKAZ VE HATIRLATMANIZ İÇİN AGD MENSUPLARININ NANKÖRLÜK VE ŞIMARIKLIKLARI DOLAYISIYLA UTANIN UTANIN UTANIN DİYEREK UYANMALARINI SAĞLAYICI O YÜREKTEN HAYKIRIŞINIZ İÇİN TEBRİKLER MUHTEREM HOCAM ELLERİNİZDEN AYAKLARINIZDAN ÖPÜYORUZ HOCAM… İYİ Kİ VARSINIZ HOCAM…
MİLLİ GÖRÜŞ-ERBAKAN-ADİL DÜZEN’ in TEK TEMSİLCİSİ MİLLİ ÇÖZÜM :
https://youtu.be/4MVdqjVjk0M
Artık vakit tamam inşaALLAH
Daha neyden yaratıldığının farkında bile olmayan be ey Gafiller!!!
Siyonist merkezlerin her isteğini yapan zavallılar!
Erbakan hocamızın ismini dahi anmayan ahmaklar!
Artık herkesin ayarı ve amacı ortaya çıktığına göre büyük bir hasretle beklediğimiz Erbakan Devrimini ve Adil Düzen inkılabının gerçekleşmesini heyacanla bekliyoruz.
Onlar, Allah’ın nurunu ağızlarıyla (kuru laf kalabalığıyla) söndürmek istemektedir. Oysa Allah, Kendi nurunu tamama (başarıya) eriştirecektir; kâfirler hoş görmese bile (Kur’an’ın Adil Düzenini getirecektir).(saf 8.)
Durduyana
Sıfatına “Milli Görüş Lideri” dedirtir!
Peşine bir sürü ahmak seğirtir..
Uyanık ol, nicesinin imanını eritir
Adı Oğuz, aslı uyuz alçak Allahım
Teşekkür ederiz Milli Çözüm
Neredeyse zehirlerini bizlerin dahi zihnine akıtmak üzere plan kuranların, zehir tabaklarını suratlarına çarptığınız için teşekkürler Milli Çözüm! Adı uyuz, kendi uyuz alçak tipleri deşifre ettiğiniz için teşekkürler Milli Çözüm! Her bir zerresinde Aziz Erbakan Hocamızın emeği bulunan kurumlardan aynen siyonist kafalıların hedeflediği gibi Erbakan Hocamızın adını silmeye çalışanlara “BU NANKÖRLÜKTÜR, UTANIN!” diye hatırlattığınız için teşekkürler Milli Çözüm. Bizi bu vefasızlık ve ahmaklık çukuruna düşmekten kurtaran ve sizleri bizlere tanıtarak siyonistin oyununa oyuncak olmaktan alıkoyan Allah’a (cc) hamd olsun.