YA HAKKA BÜRÜNÜN, YA DA SÜRÜNÜN!
Meyve yiyemiyon, et alamıyon
Kira belin kırar, şen kalamıyon
Tatil haram sana, su dalamıyon
Yanına varılmaz, hiçbir ürünün
Buna müstahaksın, haydi sürünün…
Oy verip savundun, coşup oynadın
Yirmi yıl ezildin, hâlâ doymadın
Yine uyanmadın, sıdkın soymadın1
Riyakâr kahraman, dindar görünün
Yüz kere hak ettin, böyle sürünün…
Oy verip sızlanan, ahmak mı nedir
Hiç mi anlamadın, bunca senedir
Üzerinden geçti, yirmi silindir
Tavrı; demokratik, köle hürünün
Zulmü alkışlamak, gayrı sürünün…
Hele beş ay daha, böyle avunun
Faiz fuhuş kumar, nifak savunun
Tada hasret kalın, kabak kavunun
Rengini unutun, meyve türünün
Haine oy verdin, şimdi sürünün…
Uydun çoğunluğa, Hakk aramadın
Ülkeye millete, sen yaramadın
Bu kafayla hayra, hiç varamadın
Hakkı horlanmaktır, halkın körünün
Ektiğin biçersin, haydi sürünün…
Kıraatın dinler, mesajı batar
Manasın söylesen, köpürüp çatar
Kur’an’a uy desen, çamura yatar
Kıymetini bilin, bu son köprünün
Uy Adil Düzen’e, ya da sürünün…
Bacak göbek açık, ahlâken maymun
Edep hayâ kalkmış, bak Hacı memnun
Eşcinsellik saygın, çıkardı kanun
Hâlâ kafanıza, çorap örünün
Ya tevbekâr olun, ya da sürünün…
Bu bâtıl sistemden, bal çıkar sandın
İş birlikçi hain, zalime kandın
Uyuşmuş ya duymaz, yeter be yandın
Sağına sığınma, kuduz börünün2
Ya şuur kazanın, ya da sürünün…
İktidarın şansı, kof muhalefet
Bekleyin yaklaşır, bir sosyal afet
Sen istedin başa, geldi sefalet
Tek çıkar yolunuz, Hakka yürüyün
Dön Milli Çözüm’e, yahut sürünün…
Erbakan uyardı, seçim hilesin
“Dövecek dizin de, kalmaz!” bilesin
Adil Düzen’le göz, yaşın silesin
Başörtüden önce, iman bürünün
Düzen bâtıl ise, böyle sürünün…
1- Sıdkı sıyrılmak: Birinden soğuyup tiksinmek, bir şeyden ümidini kesmek.
2- Börü: Yırtıcı Kurt.

YA HAKKA BÜRÜNÜN, YA DA SÜRÜNÜN!
Kıraatın dinler, mesajı batar
Manasın söylesen, köpürüp çatar
Kur’an’a uy desen, çamura yatar
Kıymetini bilin, bu son köprünün
Uy Adil Düzene, ya da sürünün…
Kurtuluş İçin Tek ve Son Çare; Adil Düzen!
Kıraatın dinler, mesajı batar
Manasın söylesen, köpürüp çatar
Kur’an’a uy desen, çamura yatar
Kıymetini bilin, bu son köprünün
Uy Adil Düzene, ya da sürünün…
İslam şekil değil, şuur dinidir. Bundan dolayı gerçek iman; Kuranın kıraatinden ziyade, hükümlerinin yaşanıp hakim kılınması için çaba sarfektir.
Her iki dünya için tek kurtuluş yolu, her türlü Batıla karşı çıkıp, Hakkın hakimiyeti için cihad etmektir. Bunun yolu da günümüzde, Aziz Erbakan Hocamızın yolunu takip etmekten geçiyor.
Aziz Erbakan Hocamızın Adil Düzen projelerine ise günümüzde sadece Milli Çözüm sahip çıkıyor ve dertleniyor. Allah’ın izniyle Milli Çözüm eliyle yeryüzüne Adil Düzenin hakim olması yakındır.
Düzen bâtıl ise, böyle sürünün…
Sonra onlara karşı size tekrar ‘güç ve kuvvet sağladık-sağlayacağız’, size mallar ve çocuklarla destek çıktık-çıkacağız, (karşılıksız dolar ve masonik organizasyonlarla Siyonist sömürü saltanatını kuracaksınız) ve topluluk olarak sizi sayıca çok kıldık-kılacağız. (Örneğin, BM ve NATO gibi kuruluşları güdümünüze alıp söz sahibi olacak ve kötü amaçlarınız için kullanmaya kalkışacaksınız!..)
İşte (böyle bir durumda) şayet iyilik (ve adalet) ederseniz, kendi nefsinize (ve menfaatinize olacaktır). Yok, eğer kötülük (ve zulüm) ederseniz, o da kendi aleyhinize (sonuçlar doğuracaktır. Ama siz maalesef yine zulüm ve kötülük yoluna sapacak, elinizdeki ve emrinizdeki imkân ve iktidarları Siyonist hayallerinizi ve şeytani niyetinizi gerçekleştirmek için korkunç bir haksızlık ve ahlâksızlık yolunda kullanacaksınız. Dünyayı savaş ve soygun alanına çevirecek ve insanları birbirine kırdıracaksınız.) Arkasından bu sonuncu (sapkınlık ve şımarıklığınızı cezalandırma) zamanı gelince, size öyle (Mü’min ve Mücahit kullarımızı göndereceğiz ki), yüzlerinizi kötüleştirsinler (servet ve saltanatınızı yıkıp sizi dize getirsinler, yüzlerinizi yere sürdürsünler)
Hakla Ol Kurtul!..
İşbirlikçiye destek,hem veriyorsun
Kesilmek beklersin,saf koyun gibi
Yapanla yıkanı,bir tutuyorsun
Belayı isteyen,kavimler gibi
Hakla ol kurtul,ecdadın gibi!..
Müslüman hakkın hakimiyeti için hayra motor, şerrin yok olması için fren olma görevlisidir.
Müslüman hakkın
Hakkın hakimiyeti
İçin Hayra motor,
Şerrin yok olması için
Fren olma ğörevlisidir.
Prof.Dr Necmettin Erbakan.
Kur’an Zafer Vâdediyor, Safını Hak’tan Yana Eyle!..
(Ey Resulüm!) Sana indirilen (Kur’an’a) ve Senden önce gönderilen (Kitaplara), sözde inandıklarını öne süren (sahtekâr münafıkları) görmez misin? Ki bunlar, (hak ve adalet ölçüleriyle değil) tağutun önünde (zalim ve bâtıl düzenlerin kurum ve kurallarıyla) muhakeme olunmak (şeytan fikirli Yahudi ve Hristiyanların hükmü altında yaşamak) istemektedirler! Oysa (mü’min ve Müslüman sayılmak için) onu (tağutu ve süper güç putunu) red ve inkâr etmekle emrolunmuşlardır. Şeytan onları derin ve dönüşü olmayan bir sapkınlığa sürüklemek istemektedir. [Not: Bir Müslümanın şu soruları kendisine yöneltmesi ve samimi yanıtlarına göre iman durumunu değerlendirmesi gerekir. Benim istisnasız her konudaki tercihim ve hedefim: 1- İman ve itaat mı, İtiraz ve inkâr mı? 2- İslam’a (Hakka) teslim olmak mı, Fırsatçılık ve isyan mı? 3- Kur’an’ın Rahmani esasları mı, Batı’nın şeytani yasaları mı? 4- Faizsiz bir nizam mı, Faizli sömürü çarkı mı? 5- İslam ülkeleri ittifakı mı, Haçlı ortaklığı mı? 6- Farz-helâl kuralları mı, Haramların mübahlığı mı? 7- Hidayet aydınlığı mı, Dalâlet karanlığı mı? 8- Hakk ve hayır mı, Şer ve bâtıl mı? 9- Nübüvvet ve Sünnet bağlayıcılığı mı, Nefsaniyet ve şehvet bataklığı mı? 10- Ahiret ve adalet amaçlı mı, Dünya ve menfaat ağırlıklı mı? Evet, bu 10 şıktan sadece 1 tanesinde bile ikinci maddeyi tercih ve tensip edenlerin, iman ve İslam şuuru yara almaya ve hidayeti kararmaya başlamış demektir. Baskıcı ve zorlayıcı durumlarda aciz ve çaresiz fertlere ve müstaz’af kesimlere İkrâh-ı Mülci=Ölüm ve sakatlama cinsinden ağır tehditler gibi bazı mecburiyetler bir mazeret sayılsa bile, imkân ve iktidar sahipleri için bu tür mazeretlere sığınmak geçersizdir.]
https://www.mealikerim.com/4/nisa/60
Adil Düzenle göz, yaşın silesin
[b]Kıymetini bilin, bu son köprünün
Uy Adil Düzene, ya da sürünün…
Tek çıkar yolunuz, Hakka yürüyün
Dön Milli Çözüme, yahut sürünün…
ADİL DÜZEN NEDİR?
Adil Düzen, “Mutlak Doğru”ları esas alarak ve yine “Mutlak Yanlışlardan” sakınılarak hazırlanmış
a) İlmi b) İnsani c) İslami d) Orijinal bir yeni sistem olmaktadır.
1- Aklı selimin
2- Müspet bilimin
3- Tarihi tecrübe ve birikimin
4- Vicdani kanaat ve tatminin
5- Evrensel hukuk ve adalet prensiplerinin
6- İlahi Dinin ve Kur’an’ı Kerim’in;
Ortaklaşa, iyi, yararlı ve güzel buldukları DOĞRU, yine bu 6 temel ölçü biriminin ittifakla; kötü, zararlı ve çirkin buldukları ise YANLIŞ’tır. İşte Adil Düzen doğrulara dayanan ve yanlışları bırakan, yepyeni ve orijinal bir sistem modeli olmaktadır. Ve tarihte başka bir örneği bulunmamaktadır.
Üstad Ahmet Akgül
[/b]
Bu bâtıl sistemden, bal çıkar sandın İş birlikçi hain, zalime kandın
[b]Âl-i İmran 78
Onlardan (Yahudi ve Hristiyanlardan ve Müslüman görünen münafıklardan) öyleleri vardır ki, siz onu(n söylediklerini ve okur göründüklerini) kitaptan (Allah’ın kelâmından) sanasınız (ve kutsal kurallar gibi sarılasınız) diye dillerini kitaba doğru eğip bükerler; (veya kitapta olanı eksik ve değişik söylerler, onlar sadece istismar ve suistimal peşindedirler.) Oysa o (konuştukları), kitaptan değildir. (Ayrıca kendi uydurduklarını) “Bu Allah katındandır” derler; oysa o, Allah katından değildir. (Bunlar) Kendileri de (haksız ve dayanaksız olduğunu) bildikleri halde Allah’a karşı (O’nun adına böyle) yalan söyleyip (asılsız iddialar ileri sürmektedir).
Münafikun 4
(Ey Nebim!) Sen onları (münafıkları) gördüğün zaman, (düzgün ve bakımlı) endamları (zahiri kalıpları ve tavırları) Senin hoşuna gidip beğenini kazanmaktadır. Konuştukları zaman da onları dinlemeye (değer sanırsın. Oysa bunlar sözlerine, kıyafetlerine ve zahir görünüşlerine aşırı dikkat gösterip, suni ve sahte davranışlarla takva ve tarafsızlık numarası yapmakta ustalaşmışlardır. Aslında) Onlar sanki (sütun misali) dayandırılmış düzgün ahşap-kütükler gibi (şuursuz ve vicdansızdırlar. Bu kofluklarından ve korkularından dolayı da) Her çıkışı ve çağrıyı (her yaygarayı ve konuşulanı) kendileri aleyhlerine sanırlar. Onlar (sinsi ve tehlikeli) düşmandırlar, bu yüzden onlardan kaçınıp-sakının (münafıkları tanımaya çalışın ve onlara karşı tedbirli ve dikkatli olun). Allah onları kahretsin; nasıl da (Hakk’tan) çevriliyorlar ve dönekleşip duruyorlar. [Bakara: 204, 205 ve 206 bu ayetin izahıdır.]
[/b]
Kula bela gelmez Hak yazmadıkça, Hak bela vermez kul azmadıkça, Hak Kulundan intikamı Kulu eliyle alır. İlmi Hak’kı bilmeyenler, onu Kul yaptı sanır. Emri Bari olmadıkça sanma bir çöp Kıpırdanır..
Celladına aşık olmuşsa bir millet
İster ezan, ister çan dinlet
İtiraz etmiyorsa sürü gibi illet
Müstehaktır ona her türlü zillet.
[b]”Haksız bir davada zirve olmaktansa, hak davada zerre olmayı tercih ederiz.”
”Siyaseti önemsemeyen Müslümanları, Müslümanları önemsemeyen siyasetçiler yönetir.”
”Hakk’ı üstün tutmak her zaman saadet getirir.”
”Irak’ta ölen bir tek çocuğun vebalini yedi sülaleniz alnını secdeden hiç kaldırmasa da ödeyemeyecektir.”
”Hak’kın tesisi için çalışmamakla Batıl’ın hakimiyeti için çalışmak arasında fark yoktur. “Dönmelikten hayır gelir mi be ahmak.”
”Kanunlar ve nizamlar ne kadar mükemmel olursa olsun, onu tatbik edecek insanın içerisine hak ve adalet sevgisi girmemişse, netice tersine tecelli edecek, adalet yerine adaletsizlik, sosyal adalet yerine sosyal istismar hâkim olacaktır.”
”İslâmi tebligatta muhatabımız istisnasız bütün insanlardır. Öyle ise görüşü ve görüntüsü ne olursa olsun, davamız herkese anlatılmalı, davet her kesime yapılmalıdır. Tebliğ ve davet bizden, hidayet Allah (C.C)’tandır.”
”İslâm bize ve zamana uymaya mecbur değildir. Ama herkes ve her zaman, İslâm’a uymak mecburiyetindedir.”
”Müslüman hakkın hakimiyeti için motor, şerrin yok olması için fren olma görevlisidir.”
Prof. Dr. Necmettin Erbakan
Ne Diyelim
Yani şimdilik şu durumda dahi işmerkezleri dolu. Lokantalar dolu. Cafeler dolu. Yani parası olan yaşıyor. Olmayan zaten alışık yokluğa. Şiirin muhatapları kim bilemiyorum ama, parası olan için sıkıntı yok. Onlar bir elleri balda, diğeri dolarda yaşamaya devam ediyor. Ve bu sayı yaklaşık 15milyon. Bu kesim ülkeyi amorti ediyor bir şekilde. Yani sürünen kesim 50 yıldır aynı kesim. Değişen bir şey yok.
Üstad Ahmet Akgül Hocamızdan başka
İktidarın şansı, kof muhalefet
Bekleyin yaklaşır, bir sosyal afet
Sen istedin başa, geldi sefalet
Tek çıkar yolunuz, Hakka yürüyün
Dön Milli Çözüme, yahut sürünün…
Üstad Ahmet Akgül Hocamızdan başka;
Ekonomide faizin nasıl kaldırılacağı, manipülasyonlardan ve dezenformasyonlardan uzak, halkımızın en etkin bir şekilde ülke idaresinde nasıl söz sahibi olacak yani doğru bir seçim yöntemi nasıl yapılacak, ülkemizde ahlak ve maneviyat nasıl tesis edilecek, ilim yuvalarımızın kalitesinin artırılması ve potansiyelinin tam olarak kullanımı nasıl sağlanacak diye düşünen var mı?
Ve bu düşünceleri projelendiren “ilmi, insani, İslami” nitelikte hazırlayan var mı?
Aynı zamanda bu hazırlanan orijinal projelere; Aklı selimin, Müsbet bilimin, Tarihi tecrübe ve birikimin, Evrensel hukuk ve adalet prensiplerinin, İlahi dinin ortaklaşa “iyi, yararlı ve güzel” demesini sağlaya bilen başaka bir bilge var mı?
Yeryüzünde yok!
O zaman ülkemizin ve tüm insanlığın en büyük şansı ve kurtuluş adresi “Üstad Ahmet Akgül Hocamız” ve tamamladığı “Adil Düzen” projeleridir.
Nankörlükten ve hainlikten Allah’a sığınırım.
Ya tevbekâr olun, ya da sürünün…
Uydun çoğunluğa, Hakk aramadın
Ülkeye millete, sen yaramadın
Bu kafayla hayra, hiç varamadın
Hakkı horlanmaktır, halkın körünün
Ektiğin biçersin, haydi sürünün…
HANS ANLADI HASAN ANLAMADI
Erbakan uyardı, seçim hilesin
“Dövecek dizin de, kalmaz!” bilesin
Adil Düzenle göz, yaşın silesin
Başörtüden önce, iman bürünün
Düzen bâtıl ise, böyle sürünün…
Tek çıkar yolunuz, Hakka yürüyün
(İnsanın) Onun önünden ve arkasından (devamlı)
izleyenleri (ve takipçi melekleri) vardır. Onu Allah’ın emriyle (sürekli) gözetip korumaktadırlar. Bir millet kendi durumlarını değiştirmedikçe Allah onların durumlarını değiştirip bozmayacaktır. Allah da bir kavme (İslam’dan ve insanlıktan uzaklaştıkları için ceza olarak bela ve musibetler gönderip çeşitli) sıkıntı ve kötülükler diledi mi, artık onu önleyecek ve geri çevirecek (bir güç) de yoktur (bulunmayacaktır). Onların Allah’tan başka velileri (ve sahipleri de) yoktur (çıkmayacaktır). (Ra’d Suresi 11)
Bir kere de yahudiden önce sen anla beni
EY MİLYONLAR Allah aşkına, ne olursunuz bir defa benim ne demek istediğimi şu siyonizmden önce siz anlayın yahu, siz anlayın!
Bu bâtıl sistemden, bal çıkar sandın
İş birlikçi hain, zalime kandın
Uyuşmuş ya duymaz, yeter be yandın
Sağına sığınma, kuduz börünün
Ya şuur kazanın, ya da sürünün…
AKP’ye oy vermek, İsrail’e oy vermektir !
“Bakın size kesinlikle ifade ediyorum ki: TÜRKİYE’NİN KURTULUŞU; Milli Çözüm’e inanan bir Cumhurbaşkanı’n ın o makama oturması, Milli Çözüm’e inanan bir Hükümet’in kurulması ve yeni bir devrin başlamasıyla mümkündür!”
Prof.Dr.Necmettin ERBAKAN
Elbet bu kapıya geleceksiniz! Ben istiyorum ki, kafanız gözünüz kırılmadan gelin. Prof. DR. NECMETTİN ERBAKAN
İktidarın şansı, kof muhalefet
Bekleyin yaklaşır, bir sosyal afet
Sen istedin başa, geldi sefalet
Tek çıkar yolunuz, Hakka yürüyün
Dön Milli Çözüme, yahut sürünün…
Dön Milli Çözüme, yahut sürünün…
De ki: “Şüphesiz Benim Rabbim Hakkı (ortaya) koyar. (İmanı mü’minlerin kalbine sokar, sonra bâtılın tepesine atıp onu parçalar.) O, gaybleri Bilendir. (Tüm gizlilikleri, görünmezleri, özel ve sinsi proje ve şifreleri, geçmişi ve geleceği en küçük ayrıntılarına kadar bilen yalnız Allah’tır. O, zalimlerin ve hainlerin planlarını boşa çıkaracaktır.)”
34:49 sebe suresi
Düzen bâtıl ise ,böyle sürünün…
Erbakan uyardı, seçim hilesin
“Dövecek dizin de, kalmaz!” bilesin
Adil Düzenle göz, yaşın silesin
Başörtüden önce, iman bürünün
Düzen bâtıl ise, böyle sürünün…