ZALİME HAİNE EZDİRME YA RAB! (ŞİİR)

DÜNYALIKLAR
Mal, makam ve dahi bize ve nefsimize güzel görünen dünyalıkların peşine düşmemiz davamızdan kopmamızla sonuçlanabilir, Allah (c.c.) vermesin. Zaten Adil Düzenin kurulması gibi bir ulvi hedeften uzaklaşanlar ancak yaptıkları hiyanet, gaflet ve marazlı işlerine ancak kılıf uydurmak için geçmişten gelen jargonlarını halka karşı kullanırlar. Allah (c.c.) bu duruma kimseyi düşürmesin.

Allah’ım bizleri sensiz bırakma.
İzzet şeref namusum, haysiyetim çizdirme
Cihattan usandırıp, hizmetinden bezdirme…
Biz layık olmasak da, İlahi Hak nizama
İsmi Azam hatrına, sok bizi intizama.

Azametin Göster Allahım
Bir Hocaki Hak dava elçisine yanık
Bekler kutlu görevi Erbakana sadık
Ümmet için gecesi gündüzüne katıp
Sebatay dönmelere ferman yazıp
Adil Düzenle Azemetin göster Allahım

Asrımızın Mübelliği ve Aziz Erbakan Hocamızın En Sadık Talebe ve Takipçisi ADİL DÜZEN’İN Savunucusu Milli Çözüm Zihniyetine Tâbi ve Taraf Olanların Akıbeti İnşaallah Her Daim Mahçup ve Mahzunluktan Uzaktır!..
[b]Hep duasız davasız, ve sevdasız kalarak
Ölüm hesap unutup, zevk sefaya dalarak
Aklını hayalini, hep dünyaya salarak
İzzet şeref namusum, haysiyetim çizdirme
Cihattan usandırıp, hizmetinden bezdirme…[/b]

Öncelikle saygıdeğer yazarımıza çok teşekkür ediyorum. Aklımızı başımıza getirmeye yönelik tefekküre boğan böylesi bir Milli Çözüm ruhuna şuuruna uygun şiiri kaleme aldıkları için… Allah razı olsun… Şiirde ifade edilen tüm dualara da canı gönülden amin amin amin diyoruz..!

Dünyaya geliş amacımız olan haktan ve hayırdan yana olmak gerektiği, doğrunun iyinin güzelin faydalının ve adil olanın hakim olması için gayret ve çaba sarfetmemizin, davamız ve sevdamız olması gerektiğini hatırlayarak dua mü’minin silahıdır prensibince de davamız ve sevdamız için gösterdiğimiz fiili duamızla birlikte kavli duamızla da desteklememiz önemli olduğu… Dünyaya geliş amacımızı unutup , hayat iman ve cihat üzere bir yaşam sürerken arada küçük rahatımıza konforumuza uyan kaçamaklar yapsak bir şey olmaz deyip zevk ve sefaya düşmeyi normal karşılamanın ve normal karşıladığımız bir kısım tembelliklere kapı aralamanın yanlış olduğu , çünkü küçük tavizler büyük tavizleri doğurmaya kadar varacağını hatırlatıyor bu kıtada… Böylesi rahat konfor zevk sefa ve eğlenceye düşmemek için şu hadisi şerifi hatırlamanın bize faydası olacağını düşünüyorum…Efendimiz bir hadisinde şöyle buyuruyorlar: “DÜNYADA RAHAT YOKTUR” ( s.a.v. ) Dolayısıyla ufak tavizlerle kendimizi kaybetmemek için bu hadisi şerifle birlikte şu hakikati de hatırlamak bizlere yardım ve kolaylık sağlayacaktır. Asrımızın mübelliği olan ve Aziz Erbakan Hocamızın en sadık talebesi ve takipçisi olan Muhterem Ahmet hocamızın hayatlarına baktığımızda böylesi bir rahatı konforu zevk ve eğlenceyi veya halk tabiriyle bir gün de ben tatil yapayım dediğini hiç duyduk mu gördük mü ?!!! Hayır… Yapsak çok mu büyük günah işlemiş oluruz elbette hayır işlemiş olmayız elbette … Ancak böyle düşünür ve hayatımızı böyle şekillendirirsek şeytana ve nefsimize kapı aralamamış olur ve büyük ecirlere lütuflara nail olmamız mümkün olabilir. Rabbim bizleri bu şuur ve gayretle hayat süren kullarından eylesin .. Amin.
Rabbimiz NİSA SURESİ 64. ayette buyurduğu; asrın mübelliği olan rehber şahsiyetlere her halukârda tâbi ve taraf olan itaat ehli kimselerden olmamızı lütfeylesin…

[u][b]NİSA SURESİ 64. AYET[/b][/u]
[u][b]Biz elçilerden hiç kimseyi, ancak Allah’ın izniyle kendisine itaat edilmesinden başka bir gaye ile göndermedik.[/b][/u] (Münafıklar) Onlar (isyan ve itiraz sebebiyle) kendi nefislerine zulmettiklerinde, şayet Sana gelip Allah’tan bağışlanma dileselerdi ve elçi de onlar için bağışlanma talep etseydi, elbette Allah’ı tevbeleri fazlasıyla kabul eden, merhamet buyurup esirgeyen olarak bulabilirlerdi.

Asıl zafer ve şerefte bu (Batıl karşı Hakka taraf olmak) olsa gerek.
Rabbimizin Rahmet ve Merhametine sığınarak afvu mağfiret diliyoruz. Azmaktan ve ezilmekten yine O’na sığınıyoruz.
Başa gelen belalar, kendi elimizle işlediklerimizden. Birçoğu da affedilmemiş olsaydı başımızdan bela kalkmazdı.

“Eğer Allah, insanları işleyip kazandıkları (günahlar) yüzünden hemen yakalayıp sorgulayarak cezalandırsaydı, yeryüzünde hiçbir canlı bırakmazdı. Ancak (imtihan gerçeği ve merhameti gereği) onları belli bir müddet erteleyip geciktirir. Ama ecelleri (cezalandırma vakitleri) geldi mi (intikamını mutlaka alıverir.) Çünkü Allah kullarını devamlı gözetlemekte (ve onların amellerine göre hak ettiklerini vermekte)dir. [Not: Ayette geçen “A-ha-ze” (almak, tutmak, yakalamak, etkisi altına sokmak ve ayıplamak): kökünden kelime, Kur’an-ı Kerim’de 273 yerde geçmekte ve 20 kadar farklı anlam içermektedir.]” Fatır 45

Kıymetli yazarımız diyabet, romatizma, sürekli baş ağrısı gibi devam eden birçok bedensel rahatsızlığı ile karşılaşılsa da; Kur’an ile huzur dolmalı ve şifa bulunması gerektiği hatırlatmaktalar.

Bozuk düzenler, ahlakları tarumar eder, insanı insanlıktan çıkartır.
Sistemin ve uşaklarının oluşturduğu zorlu şartlara rağmen “İslam’dan, Hak’tan ayrılmama ve şer cephesine karşı çaresiz kalmama” duasında gayretinde olunması da hatırlatılmakta.

İstismarcılar; Kumara, faize, Bop’a, Zinanın cezasının kaldırılmasına, eşcinselliğin kurumsallaşmasına(yaygınlaşmasına), İslam coğrafyasının kan gölüne dönmesinde pay sahibi olunmasına… HEP BİR KILIFLARI ve TARAFGİRLİKLERİ VAR!

Çok şükür bizler [b]MİLLİ ÇÖZÜM Üstad Ahmet AKGÜL Hocamız [/b]vesilesi ile tüm bu tahribatlara [b]KARŞITLIĞIMIZ ve SORUNLARA ÇÖZÜM YOLUMUZ VAR.[/b] ELHAMDÜLİLLAH.
[b]Asıl zafer ve şerefte bu Batıl karşı Hakka taraf olmaktı ve Milli Çözümde buna vesile olmaktaydı![/b]

ZALİME HAİNE EZDİRME YA RAB!
Erbakan’la çıkmıştık, kutlu hedefe vardır

Mazlumlar kan kusarken, dünyamız bize dardır

Hep va’dine sığındık, lütfun desteğin yârdır

Tökezletip devirme, rüzgârı ters estirme

Mahcup mahzun eyleme, hainlere ezdirme…