YENİ ÇIKACAK KİTAPLARIMIZ

ÖZEL MENÜ

DERGİLER

Ay Seçiniz
category
691ff6d6845fb
0
0
6401,171,6356,117,28,27,170,98,3,144,26,4,145,113,17,6330,1,110,12
Loading....

TOPLAM ZİYARETÇİLERİMİZ

Our Visitor

2 0 8 9 4 7
Bugün : 4873
Dün : 45549
Bu ay : 857597
Geçen ay : 1371576
Toplam : 45261418
IP'niz : 216.73.216.128

SON YORUMLAR

Son Yorumlar

YENİ ÇIKACAK KİTAPLARIMIZ

ÖZEL YAZILAR

YENİ ÇIKAN KİTAPLARIMIZ

ADİL DÜNYA YAYINEVİ

Tel-Faks:

0212 438 40 40

0543 289 81 58

0532 660 12 79

Giriş: Şirkin tarifi

a) Müşrikler Allah’ın varlığını değil, sıfatlarını ve hükümranlığını inkâr ederler.

“De ki: ‘Göklerden ve yerden sizlere rızık veren kimdir? Kulaklara ve gözlere malik olan (insanlara ve hayvanlara görme ve işitme imkânı sağlayan) kimdir? Diriyi ölüden çıkaran ve ölüyü diriden çıkaran kimdir? Ve (Kâinattaki bütün) işleri evirip-çeviren kimdir? Onlar: ‘Allah’ diyeceklerdir. Öyleyse de ki: ‘Peki siz yine de korkup-sakınmayacak mısınız?” (Yunus: 31) (Niye hala Allah’tan başka ilahlar (dostlar ve şefaatçiler) aramaktasınız?)

“Mü’minler ancak o kimselerdir ki, Allah anıldığı zaman yürekleri ürperip (Kur’an’ın hükmüne yönelir ve Allah’a teslimiyet gösterirler). O’nun ayetleri okunduğunda imanlarını arttırır ve yalnızca Rablerine tevekkül ederler.” (Enfal: 2)

“Müşrikler istemese de O dini (İslam’ı) bütün dinlere üstün kılmak için, elçisini hidayetle ve hak dinle gönderen O’dur.” (Tevbe: 33) (Öyleyse kâfir ve zalim güçlere sığınıp, Hakkın hâkimiyetine engel olanlar da, hain ve müşriktirler)

b) Zorluk sıkıntı ve sarsıntılar gelince müşrikler de Allah’a yalvarıp dua ederler.

“De ki: ‘Düşündünüz mü hiç; eğer size Allah’ın azabı gelirse ya da saat (kıyamet) gelip çatarsa, Allah’tan başkasını mı çağıracaksınız? Eğer doğru sözlüler iseniz (çağırın bakalım.) Hayır, yalnızca O’nu çağırırsınız, dilerse kendisini çağırdığınız şeyi açar (giderir) ve şirk koşmakta olduklarınızı unutursunuz.” (Enam: 40-41)

“Biz, İsrailoğullarını denizden geçirdik; Firavun ve askerleri azgınlıkla ve düşmanlıkla peşlerine düştü. Sular onu boğacak düzeye erişince (Firavun): ‘İsrailoğullarının kendisine inandığı (ilahtan) başka ilah olmadığına inandım ve ben de Müslümanlardanım’ dedi. Şimdi, öyle mi? Oysa sen önceleri isyan etmiştin ve bozgunculuk çıkaranlardandın.” (Yunus: 90-91)

c) Müşrikler Allah’a karşı ve din adına yalan uyduruverirler.

“Allah’a karşı yalan uydurup iftira düzenden veya O’nun ayetlerini yalanlayıp (hüküm ve hedefini değiştirenden) daha zalim kimdir? Hiç şüphesiz o zalimler kurtuluşa eremezler. Onların tümünü toplayacağımız gün; sonra şirk koşanlara diyeceğiz ki: ‘Nerede (o bir şey) sanıp da ortak koştuklarınız?’ (Bundan) Sonra onların: ‘Rabbimiz olan Allah’a and olsun ki, biz müşriklerden değildik’ (zalim güçleri oyalamak ve onlara yaranmak için böyle hareket ettik) demelerinden başka bir fitneleri (kurtuluş bahaneleri) olmadı (kalmadı.)” (Enam: 21-22-23)

“Ayetlerimizi yalanlayanları (Kur’an’ı kendi keyfine ve zalim güçlerin istediği şekilde yorumlayanları) ise, onları bilmeyecekleri bir yönden derece derece (günahları yükletip azaba) yaklaştıracağız.” (Araf: 182)

ç) Müşrikler Allah’la beraber başka ilahlar edinirler.

“Allah dedi ki: ‘İki ilah edinmeyin: O, ancak tek bir ilahtır. Öyleyse benden, yalnızca benden korkun.’

Sonra sizden zararı kaldırdığında, sizden bir grup (hemen) Rablerine şirk koşar; Kendilerine verdiklerimize karşı nankörlük etmek için. Öyleyse yararlanın, ilerde bileceksiniz.

Artık Allah’a benzerler (O’na denk veliler, şefaatçiler, Rabler) aramaya kalkışmayın; çünkü Allah bilir, siz ise bilmezsiniz.

O şirk koşanlar, şirk koştukları (şeyleri ve kişileri) gördükleri zaman: ‘Rabbimiz, seni bırakıp bizim taptığımız ortaklarımız bunlardır’ diyecekler. (Onlar da bunlara:) ‘Siz gerçekten yalan söyleyenlersiniz’ diye sözü (geri çevirip) fırlatacaklar.” (Nahl: 51-54-55-74-86)

d) Müşrikler pisliktirler.

“Ey iman edenler, müşrikler ancak bir pisliktirler; (onlardan maddi ve manevi menfaat beklemek abestir) öyleyse bu yıllarından sonra artık Mescid-i Haram’a yaklaşmasınlar. Eğer (dünyevi) ihtiyaç içinde kalmaktan korkarsanız, Allah dilerse sizi kendi fazlından zengin kılar. Şüphesiz Allah bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.” (Tevbe: 28)

Şirkin başlıca çeşitleri ve yansıma şekilleri:

1- Allah’a tam iman ve teslimiyet göstermemek şirktir

“Onların çoğu Allah’a (tam) iman etmezler de, ancak şirk katıp-dururlar.” (Yusuf: 106)

2- Allah’a ortak koşmayı benimsemek şirktir

“İşte böyle; Çünkü Allah’a vahid (yegâne yardım umulacak ve korkulup sığınılacak Zat) olarak (imana) çağrıldığınızda inkâr ettiniz. (Ama) Ona ortak koşulduğunda ise inanıp kabullendiniz.” (Mü’min:12)

3- Tağut’a ve Cibt’e ulûhiyet payı vermek şirktir

“Kendilerine kitaptan bir pay verilenleri görmedin mi? Onlar, tağuta ve cibt’e (şeytani düzenlere ve zalim diktatörlere) inanıyorlar ve diğer inkâr edenler için: ‘Bunlar, iman edenlerden daha doğru bir yoldadır’ diyorlar.” (Nisa: 51)

“Allah ile beraber başka ilahlar edinme, yoksa kınanmış ve kendi başına (yapayalnız ve yardımcısız) bırakılmış olursun.” (İsra: 22)

4- Gerçek anlamda yararı ve zararı Allah’tan başkasından bilmek şirktir

“De ki: ‘Bize yararı ve zararı olmayan Allah’tan başka şeylere mi tapalım? Allah bizi hidayete erdirdikten sonra, şeytanların ayartarak yerde şaşkınca bıraktıkları, arkadaşlarının da: ‘Doğru yola, bize gel’ diye kendisini çağırdığı kimse gibi topuklarımız üzerinde gerisin geri mi döndürülelim?’ De ki: ‘Hiç şüphesiz Allah’ın yolu, asıl yoldur. Ve biz âlemlerin Rabbine (kendimizi) teslim etmekle emrolunduk.’” (En’am: 71)

“Allah’ı bırakıp kendilerine zarar vermeyecek ve yararları dokunmayacak şeylere kulluk ederler ve: ‘Bunlar Allah katında bizim şefaatçilerimizdir’ derler. De ki: ‘Siz, Allah’a, göklerde ve yerde bilmediği bir şey mi haber veriyorsunuz? O, sizin şirk koştuklarınızdan uzak ve yücedir.’” (Yunus: 18)

“Allah’tan başka, kendisine ne zararı dokunan, ne yararı olan şeylere yakarır. İşte bu, en uzak bir sapıklıktır. (Ya da) Zararı, yararından daha yakın olana tapar; ne kötü yardımcı ve ne kötü yoldaştır.” (Hac: 12-13)

“Yardım görürler umuduyla, Allah’tan başka ilahlar edindiler. Onların (o ilahların) kendilerine yardım etmeye güçleri yetmez; oysa kendileri onlar için hazır bulundurulmuş askerlerdir.” (Yasin: 74-75)

5- Hanımı, evladı ve malı Allah’ın rızasına tercih etmek şirktir

“Ama O, onlara (Âdem’in çocukları olan erkek ve kadınlara) salih (bir çocuk) verince, kendilerine verdiği şey konusunda O’na ortaklar kılmaya başladılar. Allah, onların şirk koştuklarından yücedir.” (Araf: 190)

“İnkâr edenler ateşe sunulacakları gün, (onlara şöyle denir:) “Siz dünya hayatınızda bütün ‘güzellikleriniz ve zevklerinizi tüketip-yok ettiniz, onlarla yaşayıp-zevk sürdünüz. İşte yeryüzünde haksız yere büyüklenmeniz (istikbarınız) ve fasıklıkta bulunmanızdan dolayı, bugün alçaltıcı bir azap ile cezalandırılacaksınız.” (Ahkaf: 20)

6- Kulları veli edinmek şirktir

“İnkâr edenler, Beni bırakıp kullarımı veliler edindiklerini mi sandılar? Gerçekten Biz cehennemi kâfirler için bir durak olarak hazırlamışız.” (Kehf: 102)

“Kendilerine güç (izzet) sağlasınlar diye, Allah’tan başka ilahlar edindiler.” (Meryem: 81)

“De ki: ‘Allah’ın dilemesi dışında kendim için yarardan ve zarardan (hiç bir şeye) malik değilim. Eğer gaybı bilebilseydim muhakkak hayırdan yaptıklarımı arttırırdım ve bana bir kötülük dokunmazdı. Ben, iman eden bir topluluk için, bir uyarıcı ve bir müjde vericiden başkası değilim.’

Allah’tan başka taptıklarınız sizin gibi kullardır. Eğer doğru iseniz, hemen onları çağırın da size icabet etsinler.” (Araf: 188-194)

7- Allah’a bir ucundan ibadet etmek şirktir

“İnsanlardan kimi, (İslam’ın bütününe değil, sadece bir bölümüne razı olup) Allah’a bir ucundan ibadet eder, eğer kendisine bir hayır dokunursa, bununla tatmin bulur ve eğer kendisine bir fitne isabet edecek olursa yüzü üstü dönüverir. O, dünyayı kaybetmiştir, ahireti de. İşte bu, apaçık bir kayıptır.” (Hacc: 11)

8- En şiddetli ve tehlikeli düşman olarak Siyonist Yahudi’yi görmemek şirktir

“Andolsun, insanlar içinde, mü’minlere en şiddetli düşman olarak Yahudileri ve müşrikleri bulursun. Onlardan, iman edenlere sevgi bakımından en yakın olarak da: ‘Hıristiyanlarız’ diyenleri bulursun. Bu, onlardan (birtakım) papaz ve rahiplerin olması ve onların gerçekte büyüklük taslamamaları nedeniyledir.” (Maide: 82)

Yani Komünizmi veya kapitalizmi, ABD’yi veya AB’yi ve diğer şer güçleri asıl tehdit ve tehlike görüp, bunların arkasındaki Siyonist Yahudi şebekesini hafife almak, insanları şirke ve şekavete sürüklemektedir.

9- Kâfir ve zalimlerin zahiri gücünden korkup cihadı terk etmek şirktir

“Onlar, kendilerine insanlar: ‘Size karşı insanlar topla(n)dılar, artık onlardan korkun’ dedikleri halde imanları artanlar ve: ‘Allah bize yeter, O ne güzel vekildir’ diyenlerdir.

İşte bu şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Siz onlardan korkmayın, eğer mü’minlerseniz, Ben’den korkun.” (Al-i İmran: 173-175)

10- Allah’ın dışında ortak sevgiperestlik bağları edinmek şirktir (futbolcu, sanatçı gibi)

“(İbrahim) Dedi ki: ‘Siz gerçekten, Allah’ı bırakıp dünya hayatında aranızda bir sevgi-bağı olarak putları (ve tabulaştırdığınız şahısları ilahlar) edindiniz. Sonra kıyamet günü, kiminiz kiminizi inkâr edip-tanımayacak ve kiminiz kiminize lanet edeceksiniz. Barınma yeriniz ateştir ve hiç bir yardımcınız yoktur.’” (Ankebut: 25)

11- Riyakârlığı meslek edinmek şirktir

“De ki: ‘Şüphesiz ben, ancak sizin benzeriniz olan bir beşerim; yalnızca bana sizin ilahınızın tek bir ilah olduğu vahyolunuyor. Kim Rabbine kavuşmayı umuyorsa, artık salih bir amelde bulunsun ve Rabbine ibadette hiç kimseyi ortak tutmasın.’” (Kehf: 110) (İnsanlara gösteriş ve riyakârlık yapmasın)

12- Allah adına yalan uydurup fetva vermek şirktir

“Artık bundan sonra kim Allah’a karşı (din adına) yalan uydurup iftira düzerse (zalim güçlerin keyfine fetva verirse) işte onlar zalimlerin ta kendileridir” (Ali İmran: 94)

“Allah’a karşı yalan söyleyen (ayet ve hadisleri eğip bükerek yanlış fetva veren) ve kendisine (hakikat) gelip (gösterildiğinde) doğruyu tekzip (ve tahrif) edenden daha zalim kimdir?” (Zümer: 32)

“Yalanı, yalnızca Allah’ın ayetlerine inanmayanlar uydurur. İşte yalancıların asıl kendileri onlardır.” (Nahl: 105)

“Onlar neredeyse, sana vahyettiğimizden başkasını bize karşı düzüp uydurman için seni fitneye düşüreceklerdi; o zaman seni dost edineceklerdi.” (İsra: 73)

13- Hakkı Batıl ile örtmek şirktir

“Hakkı batıl ile örtmeyin (veya karıştırmayın) ve hakkı gizlemeyin. (Kaldı ki) siz (gerçeği) biliyorsunuz. Artık vay hallerine; kitabı kendi elleriyle yazıp, (kendi fetvalarını Rabbin kelamı diye) sonra az bir değer karşılığında satmak için ‘Bu Allah katındandır’ diyenlere. Artık vay, elleriyle yazdıklarından dolayı onlara; vay kazanmakta olduklarına.” (Bakara: 42-79)

“Ey Kitap Ehli, neden hakkı batıl ile örtüyor ve bildiğiniz halde hakkı gizliyorsunuz?” (Al-i İmran: 71)

14- Ayetleri menfaat için değiştirmek şirktir

“Yanınızda olan (Tevrat)ı, doğrulayıcı olarak indirdiğime (Kur’an’a) iman edin; onu inkâr edenlerin ilki siz olmayın ve ayetlerimizi az bir değer karşılığında değişmeyin. Ve yalnızca benden korkun.

Ama zulmedenler, kendilerine söylenen sözü bir başkasıyla değiştirdiler. Biz de o zalimlerin yaptıkları bozgunculuğa karşılık, üzerlerine gökten iğrenç bir azab indirdik.

Allah’ın indirdiği Kitaptan bir şeyi göz ardı edip saklayanlar ve onunla değeri az (bir şeyi) satın alanlar; onların yedikleri, karınlarında ateşten başkası değildir. Allah kıyamet günü onlarla konuşmaz ve onları arındırmaz. Ve onlar için acı bir azab vardır.” (Bakara:41-59-174)

“Allah’a karşı yalan uydurup iftira düzenden veya kendisine hiç bir şey vahyolunmamışken “Bana da vahy geldi’ diyen ve ‘Allah’ın indirdiğinin bir benzerini de ben indireceğim’ diyenden daha zalim kimdir? Sen bu zalimleri, ölümün ‘şiddetli sarsıntıları’ sırasında meleklerin ellerini uzatarak onlara: ‘Canlarınızı (bu kıskıvrak yakalanıştan) çıkarın, bugün Allah’a karşı haksız olanı söylediğiniz ve O’nun ayetlerinden büyüklenerek (yüz çevirmeniz) dolayısıyla alçaltıcı bir azabla karşılık göreceksiniz’ (dediklerinde) bir görsen…” (En-am: 93)

“Onlardan zulmeden (bazı hain kimseler), sözü kendilerine söylenenden başka bir şeyle değiştirdiler (ayetlerin lafzını değil, anlamını dejenere edip, kafirlerin hoşuna gittiler). Biz de bunun üzerine zulmetmeleri dolayısıyla gökten ‘iğrenç bir azab’ indirdik.” (Araf: 162)

15- Cehennem azabının sayılı gün dokunacağını ileri sürmek şirktir

“Dediler ki: ‘Sayılı günlerin dışında, ateş asla bize değmeyecektir.’ (Biz seçkin ve sevimli kullarız, nasipli Müslümanız; hangi günahı işlesek yine de bize azap edilmeyecektir) De ki: ‘Allah katından bir ahid mi aldınız? -ki Allah asla ahdinden dönmez- Yoksa Allah’a karşı bilmediğiniz bir şeyi mi söylüyorsunuz?’

Evet; kim bir kötülük işler de günahı kendisini kuşatırsa, (artık) onlar, ateşin halkıdırlar; orada süresiz kalacaklardır.” (Bakara: 80-81)

16- Hak kitapları ve Kur’an’ı değil, yorumlarını temel kaide olarak kabullenmek şirktir

“Onlara: ‘Allah’ın indirdiklerine iman edin’ denildiğinde: ‘Biz, bize indirilene (ve büyüklerimizin bildirdiğine) iman ederiz’ derler ve ondan sonra olan (Kur’an)ı inkâr ederler. Oysa o (Kur’an), ellerindeki (Kitabı) doğrulayan bir gerçektir. (Onlara) De ki: ‘Eğer (önceki kitaplara) inanıyor idiyseniz, daha önce ne diye Allah’ın peygamberlerini öldürüyordunuz?” (Bakara: 91)

“Onun tevilinden başkasına bakmazlar mı? (Kur’an’ın yorumlarını bırakıp aslına başvurmazlar mı? Onun tevilinin geleceği gün, daha önce onu unutanlar, diyecekler ki: ‘Gerçekten Rabbimizin elçileri bize hakkı getirmişlerdi. (Ama biz keyfimize ve Kur’an ayetlerinin kendisine değil, tevillerine uyarak Haktan uzaklaşan kimselerdik) Şimdi bize yardım edecek şefaatçiler var mıdır? Veya (keşke) geri çevrilsek de işlediklerimizden başkasını yapsak.’ Gerçek şu ki onlar, kendilerini hüsrana uğratmışlardır, (Din adına) uydurmakta oldukları şeyler de kendilerinden uzaklaşıp kaybolmuşlardır.” (Araf: 53)

17- Dünyayı ahirete tercih etmek şirktir

“İşte bunlar, ahireti verip dünya hayatını satın alanlardır; (dünya rahatını ve menfaatini Ahiretten üstün tutanlardır) bundan dolayı azabları hafifletilmez ve kendilerine yardım edilmez. De ki: ‘Eğer Allah katında ahiret yurdu, başka insanların değil de, yalnızca sizin ise, (ve) doğru sözlüyseniz, öyleyse hemen ölümü dileyin.’ Andolsun, onları hayata karşı (diğer) insanlardan ve şirk koşanlardan (bile) daha ihtiraslı bulursun. (Onlardan) Her biri, bin yıl yaşatılsın ister; oysa bunca yaşaması onu azabtan kurtarmaz. Allah, onların yapmakta olduklarını görendir.” (Bakara: 86-94-96)

“Kim dünya hayatını ve onun çekiciliğini isterse, onlara yapıp ettiklerini onda tastamam öderiz ve onlar bunda hiç bir eksikliğe uğratılmazlar. İşte bunların, ahirette kendileri için ateşten başkası yoktur. Onların orada (dünyada) bütün işledikleri boşa çıkmıştır ve yapmakta oldukları şeyler de geçersiz olmuştur.” (Hud: 15-16)

“(Hidayet kararması) Bu, onların dünya hayatını ahirete göre daha sevimli bulmalarından ve şüphesiz Allah’ın da inkâr eden bir topluluğu hidayete erdirmemesi nedeniyledir.” (Nahl: 107)

18- Mü’minlerin zaferini ve galibiyetini istememek şirktir

“Kitap Ehlinden olan kâfirler ve müşrikler (ve içimizdeki münafık ve marazlı kişiler), Rabbinizden üzerinize bir hayrın indirilmesini arzu etmezler. Allah ise, dilediğine rahmetini tahsis eder. Allah büyük fazl sahibidir.” (Bakara: 105)

19- Yahudi ve Hıristiyanlığı hakikat ve ehli cennet bilmek şirktir

“Yoksa siz, gerçekten İbrahim’in, İsmail’in, İshak’ın, Yakub’un ve torunlarının Yahudi veya Hıristiyan olduklarını mı söylüyorsunuz? De ki: ‘Siz mi daha iyi biliyorsunuz, yoksa Allah mı?” (Bakara: 140)

“Hiç şüphesiz din, Allah katında İslam’dır. Kitap verilenler, ancak kendilerine ilim geldikten sonra, aralarındaki ‘kıskançlık ve hakka başkaldırma’ (bağy) yüzünden ayrılığa düştüler. Kim Allah’ın ayetlerini inkâr ederse, (bilsin ki) gerçekten Allah, hesabı pek çabuk görendir.” (Al-i İmran: 19)

“Kendilerine kitap verilenlerden, Allah’a ve ahiret gününe inanmayan, Allah’ın ve Resûlü’nün haram kıldığını haram tanımayan ve hak dini (İslam’ı) din edinip (teslim olmayan)larla, küçük düşürülüp cizyeyi kendi elleriyle verinceye kadar savaşın.” (Tevbe: 29)

20- Atalar dinine ve gelenek-göreneklere göre hareket şirktir

“Ne zaman onlara: ‘Allah’ın indirdiklerine uyun’ denilse, onlar: ‘Hayır, biz, atalarımızı üzerinde bulduğumuz şeye (geleneğe) uyarız’ derler. (Peki) Ya atalarının aklı bir şeye yatmamış ve doğru yolu da bulamamış idiyseler?” (Bakara: 170)

21- Din adına haksızlık ve hile ile mal ve menfaat devşirmek şirktir

“Birbirinizin mallarını haksızlıkla yemeyin ve bile bile günahla insanların mallarından bir bölümünü yemeniz için onları hâkimlere ( rüşvet olarak)  aktarmayın.” (Bakara: 188)

22- Cihadı terk edip gereksiz görmek ve gevşeklik göstermek şirktir

“(Yeryüzünde) Fitne kalmayıncaya (Bütün toplumlara temel insan hak ve hürriyetleri tanınıncaya) kadar onlarla savaşın. Eğer vazgeçerlerse, artık zulüm yapanlardan başkasına karşı düşmanlık yoktur.

Savaş, hoşunuza gitmediği halde üzerinize yazıldı (farz kılındı). Olur ki hoşunuza gitmeyen bir şey, sizin için hayırlıdır ve olur ki, sevdiğiniz şey de sizin için bir şerdir ve zararlıdır. Allah bilir de siz bilmezsiniz.” (Bakara: 193-216)

“(Düşmanınız olan) Topluluğu aramakta (şerli Siyonistlere ve şeytani kesimlere karşı uyanık ve hazırlıklı olmakta) gevşeklik göstermeyin. Siz acı çekiyorsanız, şüphesiz onlar da, acı çektiğiniz gibi acı çekiyorlar. Oysa siz, onların umud etmediklerini Allah’tan umuyorsunuz. Allah, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.” (Nisa: 104)

23- Eline iktidar ve imkân geçince ilahi adalet ve fıtratı değiştirmek şirktir

“O, iş başına geçti mi (ya da sırtını çevirip gitti mi) yeryüzünde bozgunculuk çıkarmaya, ekini ve nesli helak etmeye çaba harcar. Allah ise, bozgunculuğu (ve dönekleşen soysuzluğu) sevmez.

Şüphesiz iman edenler, hicret edenler ve Allah yolunda cihad edenler; işte onlar, Allah’ın rahmetini umabilirler. Allah bağışlayandır, esirgeyendir.” (Bakara: 205-218)

“Ey iman edenler, Allah’a ve Resûlü’ne ihanet etmeyin, bile bile emanetlerinize de ihanet etmeyin.” (Enfal: 27)  (Siyaset, servet ve etiket uğruna Hak davadan dönüp zalimlerin hizmetine girmeyin)

24- Zaferi Allah’tan değil, maddi hazırlıktan bilmek şirktir

“…(O zaman) Muhakkak Allah’a kavuşacaklarını umanlar (şöyle) dediler: ‘Nice küçük topluluk, daha çok olan bir topluluğa Allah’ın izniyle galib gelmiştir; Allah sabredenlerle beraberdir.’

Onlar, Calut ve ordusuna karşı meydana (savaşa) çıktıklarında, dediler ki: ‘Rabbimiz, üzerimize sabır yağdır, adımlarımızı sabit kıl (kaydırma) ve kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et.’

Böylece onları, Allah’ın izniyle yenilgiye uğrattılar. Davud Calut’u öldürdü. Allah da ona mülk ve hikmet verdi; ona dilediğinden öğretti. Eğer Allah’ın, insanların bir kısmı ile bir kısmını def’i (engellemesi) olmasaydı, yeryüzü mutlaka fesada uğrardı. Ancak Allah, âlemlere karşı büyük fazl (ve ihsan) sahibidir.” (Bakara: 249-250-251)

25- Tağuti rejimleri benimseyip desteklemek şirktir

“Dinde zorlama (ve baskı) yoktur. Şüphesiz, doğruluk (rüşd) sapıklıktan apaçık ayrılmıştır. Artık kim tağutu tanımayıp Allah’a inanırsa, o, sapasağlam bir kulpa yapışmıştır; bunun kopması yoktur. Allah, işitendir, bilendir.

Allah, iman edenlerin velisi (dostu ve destekçisi)dir. Onları karanlıklardan nura çıkarır; inkâr edenlerin (ve münafık kimselerin) velileri ise tağut’tur (şeytani güçler ve rejimlerdir). Onları nurdan (koparıp) karanlıklara taşırlar. İşte onlar, ateşin halkıdırlar, onda süresiz kalacaklardır.” (Bakara: 256-257)

26- İnsanlara gösteriş ve din istismarına girişmek şirktir

“Ey iman edenler, Allah’a ve ahiret gününe inanmayıp, insanlara karşı gösteriş olsun diye malını infak eden gibi minnet ve eziyet ederek sadakalarınızı geçersiz kılmayın. Böylesinin durumu, üzerinde toprak bulunan bir kayanın durumuna benzer; üzerine sağnak bir yağmur düştü mü, onu çırılçıplak bırakıverir. Onlar kazandıklarından hiç bir şeye güç yetiremez (elde edemez)ler. Allah, kâfirler topluluğuna hidayet vermez.” (Bakara: 264)

“Onlar, mallarını insanlara gösteriş olsun diye harcarlar, Allah’a ve ahiret gününe inanmazlar. Şeytan, kime arkadaş olursa, artık ne kötü bir arkadaştır o.

Onlar, (kötülük ve hıyanetlerini) insanlardan gizlerler de Allah’tan gizlemezler. Oysa O, kendileri, sözden (plan olarak) hoşnut olmayacağı şeyi ‘geceleri düzenleyip kurarlarken,’ onlarla beraberdir. Allah, yaptıklarını kuşatandır.” (Nisa: 38-108)

27- Faizci ekonomik düzenini, dünyanın realitesi kabul etmek şirktir

“Ey iman edenler, Allah’tan sakının ve eğer inanmışsanız, faizden artakalanı bırakın (faizci düzenden uzaklaşıp sakının).

Şayet böyle yapmazsanız, Allah’a ve Resulüne karşı savaş açtığınızı bilin. Eğer tevbe ederseniz, artık sermayeleriniz sizindir. (Böylece) Ne zulmetmiş olursunuz, ne zulme uğratılmış olursunuz.” (Bakara: 278-279)

28- Kâfirleri korunak ve sığınak edinmek şirktir

“Mü’minler, mü’minleri bırakıp da kâfirleri veliler (yön vericiler ve müttefikler) edinmesinler. Kim böyle yaparsa, Allah’tan hiç bir şey (yardım) yoktur. Ancak onlardan korunma gayesiyle sakınma(nız) başka. Allah, sizi kendisinden sakındırır. Varış Allah’adır.” (Al-i İmran: 28)

29- Bugünkü Yahudilik ve Nasranîliği İbrahimi Din diye İslam’la bütünleştirmek şirktir

“İbrahim, ne Yahudi idi, ne Hıristiyan’dı: ancak, O hanif (muvahhid) bir Müslüman’dı, müşriklerden de değildi.” (Al-i İmran:67)

30- İslam’dan başka, ılımlı veya katı bir din uydurup peşine gitmek şirktir

“Kim İslam’dan başka bir din ararsa asla ondan kabul olunmayacaktır. O, ahirette de kayba uğrayanlardandır. İşte bunların cezası, Allah’ın meleklerin ve bütün insanların lanetlerinin üzerine olmasıdır. Doğrusu, imanlarından sonra inkâr edenler, sonra inkârlarını arttıranlar; bunların tevbeleri kesinlikle kabul edilmez. İşte bunlar, sapıkların ta kendileridir.” (Al-i İmran: 85-87-90)

“Yoksa, onların, Allah’ın izin vermediği şeyleri, dinden(miş gibi gösterip)  kendilerine teşri eden (uyduruk şeriat fetvaları veren) bir takım şerikleri mi vardır?” (Şura: 21)

31- Ehli kitabı rehber edinip peşine düşmek şirktir

“Ey iman edenler, eğer kendilerine kitap verilenlerden herhangi bir gruba (veya bir gruba) boyun eğecek olursanız, sizi imanınızdan sonra tekrar küfre döndürürler.

Sizler, işte böylesiniz; onları seversiniz, oysa onlar sizi sevmezler. Siz Kitabın tümüne inanırsınız, onlar sizinle karşılaştıklarında ‘inandık’ derler, kendi başlarına kaldıklarında ise, size olan kin ve öfkelerinden dolayı parmak uçlarını ısırırlar. De ki: ‘Kin ve öfkenizle geberin.’ Şüphesiz Allah, sinelerin özünde saklı duranı bilendir.

Size bir iyilik dokununca (ehli Kitap) tasalanırlar, size bir kötülük isabet ettiğindeyse buna sevinirler. Eğer siz sabreder ve sakınırsanız, onların ‘hileli düzenleri’ size hiçbir zarar veremez. Şüphesiz, Allah, yapmakta olduklarını kuşatandır.” (Al-i İmran: 100-119-120)

“Gerçek şu ki, İbrahim (tek başına) bir ümmetti; Allah’a gönülden yönelip itaat eden bir muvahhiddi ve o müşriklerden değildi.” (Nahl: 120)

32- Batılıları ve Batıl olanları üstün görmek şirktir

“Gevşemeyin, üzülmeyin; eğer (gerçekten) iman etmişseniz en üstün olan sizlersiniz.

Nice peygamberle birlikte birçok Rabbani (bilgin)ler savaşa girdiler de, Allah yolunda kendilerine isabet eden (güçlük ve mihnet)den dolayı ne gevşeklik gösterdiler, ne boyun eğdiler. Allah, sabredenleri sever.

Onların söyledikleri: ‘Rabbimiz, günahlarımızı ve işimizdeki aşırılıklarımızı bağışla, ayaklarımızı (bastıkları yerde) sağlamlaştır ve bize kâfirler topluluğuna karşı yardım et’ demelerinden başka bir şey değildi.

Böylece Allah, dünya ve ahiret sevabının güzelliğini onlara verdi. Allah iyilikte bulunanları sever.” (Al-i İmran: 139-146-147-148)

33- Allah’ın rızasına değil gazabına uğratacak işleri akıllılık zannetmek şirktir

“Allah’ın rızasına uyan kişi, Allah’tan bir gazaba uğrayan ve barınma yeri cehennem olan kişi gibi midir? Ne kötü barınaktır o.” (Al-i İmran: 162)

“Onlar, Allah’ın nimetini biliyorlar, sonra da nankörlük ediyorlar; onların çoğu inkâr edenlerdir.” (Nahl: 83)

34- Müşriklerin eziyetlerine direnmeyip Haktan dönmek şirktir

“Andolsun, mallarınızla ve canlarınızla imtihan edileceksiniz ve sizden önce kendilerine kitap verilenlerden ve şirk koşmakta olanlardan elbette çok eziyet verici (sözler) işiteceksiniz. Eğer sabreder ve sakınırsanız (bu) emirlere olan azimdendir.” (Al-i İmran: 186)

35- Ayetlerin bir kısmını gizlemek şirktir

“Hani kitap verilenlerden: ‘Onu mutlaka insanlara açıklayacaksınız, onu gizlemeyeceksiniz’ diye kesin söz almıştı. Fakat onlar, bunu arkalarına attılar ve ona karşılık az bir değeri satın aldılar. O aldıkları şey ne kötüdür.” (Al-i İmran: 187)

36- Eserleriyle böbürlenmek, ezbere övülmekten dolayı sevinmek şirktir

“(Allah’ın inayetiyle meydana) Getirdikleriyle sevinip şımaranları ve yapmadıkları (üstün) şeyler(in kendilerine mal edilmesi) nedeniyle övülmekten hoşlananları (kazançlı) sayma; onları azaptan kurtulmuş olarak ta sanma! Onlar için acı bir azap vardır.

Göklerin ve yerin mülkü (ve her türlü başarı ve zaferin mührü) Allah’ındır. Allah, her şeye güç yetirendir.” (Al-i İmran: 188-189)

37- Allah’ın ve elçisinin sınırlarını değiştirmek şirktir

“Kim Allah’a ve elçisine isyan eder ve onun sınırlarını aşarsa (kafasına göre daha katı veya ılımlı bir din uydurur, Dine ekleme ve çıkarma yaparsa), onu içinde ebedi kalacağı ateşe sokar. Onun için alçaltıcı bir azab vardır.” (Nisa: 14)

38- Allah’ın düşman bildirdiklerini dost edinmek şirktir

“Ey iman edenler, Yahudi ve Hıristiyanları dostlar (veliler) edinmeyin; onlar birbirlerinin dostudurlar. Sizden onları kim dost edinirse, kuşkusuz o da onlardandır. Şüphesiz Allah, zalimler topluluğuna hidayet vermez.

İşte kalplerinde hastalık olanları: ‘Zamanın, felaketleriyle aleyhimize dönüp bize çarpmasından (ve süper güçlerin hücuma kalkmasından) korkuyoruz’ diyerek (Yahudi ve Hıristiyan devletler ve örgütlerle) aralarında çabalar yürüttüklerini görürsün. Umulur ki Allah, bir fetih veya katından bir emir getirecek de, onlar, nefislerinde gizli tuttuklarından dolayı pişman ve perişan olacaklardır.” (Maide: 51-52)

“Allah, sizin düşmanlarınızı daha iyi bilendir; bir veli (en güvenilir bir dost) olarak Allah yeter, bir yardımcı olarak da Allah yeter.” (Nisa: 45)

39- Tağuti temellere dayanan zulüm sistemlerini, İslam’ın adalet düzenine tercih etmek şirktir

“Sana indirilene ve senden önce indirilene gerçekten inandıklarını öne sürenleri görmedin mi? Bunlar, tağut’un önünde muhakeme olmayı (Şeytani rejimler ve batıl sistemler içinde yaşayıp, İslam dışı kanunlarla yargılanmayı) istemektedirler; oysa onu reddetmekle emrolunmuşlardır. Şeytan onları uzak bir sapıklıkla saptırmak ister.

Onlara: ‘Allah’ın indirdiğine ve elçiye (Peygamberin bildirdiklerine) gelin’ denildiğinde, o münafıkların senden kaçabildiklerince kaçtıklarını görürsün.

Şüphesiz, Allah’ın sana gösterdiği gibi insanlar arasında hükmetmen için biz sana Kitabı hak olarak indirdik. (Sakın) Hainlerin savunucusu olma.” (Nisa: 60-61-105)

40- Mü’minlerin yolundan ayrılıp kâfirlerin ardınca gitmek şirktir

“Kim kendisine ‘dosdoğru yol’ apaçık belli olduktan sonra, elçiye muhalefet ederse ve mü’minlerin yolundan başka bir yola uyarsa, onu döndüğü şeyde bırakırız ve cehenneme sokarız. Ne kötü bir yataktır o!..

Allah, onu (şeytanı ve şeytanlaşmış insanları) lanetlemiştir. O da (Şeytan şöyle) dedi: ‘Andolsun, senin kullarından ‘miktarları tespit edilmiş bir grubu’ (kendime uşak) edineceğim.

(Kâfir Şeytan) Onlara (sadece kuru) vaad ediyor, onları en olmadık kuruntulara düşürüyor. Oysa şeytan, onlara bir aldanıştan başka bir şey va’detmez.” (Nisa: 115-118-120)

“Düzene konulması (ıslah)ından sonra yeryüzünde (ülkenizde) bozgunculuk (fesad) çıkarmayın (Adil bir düzeni bırakıp batıl sistemlerin peşine takılmayın); O’na korkarak ve umut taşıyarak dua edin. Doğrusu Allah’ın rahmeti iyilik yapanlara pek yakındır.” (Araf: 56)


 

0 0 votes
Değerlendirmeniz

Makale Paylaşım Sayısı: 

Subscribe
Bildir
0 Yorum
En Yeniler
Eskiler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments
Picture of Abdullah AKGÜL

Abdullah AKGÜL

YORUMLAR

Son Yorumlar
0
Düşünceleriniz değerlidir, lütfen yorum yapın.x
Paylaş...