Reklam
Reklam
Reklam

EKREM ŞAMA’YA, ŞAMAR GİBİ BİR UYARI!

Kullanıcı Değerlendirmesi: / 59
ZayıfMükemmel 

 

Halil Akyüz
Konya SP. Gençlik Teşkilat Üyesi

          

EKREM ŞAMA’YA, ŞAMAR GİBİ BİR UYARI!

          

Ekrem Şama Facebook’ta şunları paylaşmıştı:

DAMARLARI KURUYASICALAR

Tayyip Erdoğan bizim kardeşimizdi. Reisimizdi.

Karınca ezmeyecek kadar merhametliydi. Bosna’da veya Afganistan’da hunharca öldürülen Müslümanlara gözyaşı döküp, işgalcilerin bombardımanlarda yıktığı camilerin ve eski eserlerin haberlerini izlerken ayağa fırlardık o ve hepimiz. “Erbakan Hocamızın kara tırnağı olamam!” diyecek kadar da itaatliydi. Etrafında 17 yıl bizler vardık, bizlerle istişare eder ve Milli Görüş davasına hizmet ederdi. Biz onu Erbakan Hocamızın veliahdı olarak görürdük.

Boynu kopasıca, Siyonist ajanı, Amerikan severler, rezil müptezeller, onun zaaflarından ve ihtiraslarından istifade ederek, etrafını çevirip, onu Amerikan ve İsrail’in emellerine hizmet ettirmek için yönlendirdiler. Kandırdılar!

Amerika’ya götürüp şu sözleri söylettiler:

“Türkiye ABD’nin Irak’ta başarılı olmasını samimiyetle arzu etmektedir, çok yönlü destek de olmaktadır. İsrail devletinin yaşama hakkını kimsenin tehdit etmesine Türkiye razı olmayacaktır.”

Kim mi bunlar?

Yakında isim isim de açıklanır sanırız!

Bu damarları kuruyasıcalar, o eski Karıncaezmez Reisimize; Irak’ta, Afganistan’da, Suriye’de, Libya’da milyonlarca Müslümanın kanını dökmek, iffetlere tecavüz etmek, soyup sömürmek, (Suriye’de olduğu gibi) ülkelerini boşaltıp gelmek için kendilerine destek sözü verdirdiler. Bugüne kadar milyonlarca Müslüman öldürüldü, binlerce cami, mescit, türbe ve eski eserin yerle bir olmasını, ahır olarak değil, (ondan daha beteri) iffetli kadınlarımıza tecavüz mekânı olarak kullanılması için iş birliği, güç birliği, suç birliği yapmasını sağladılar. Böylece Reis’in iki dünyasını da mahvu perişan ettiler!

Reisimizi bu duruma düşürenler!

Damarlarınız kurusun emi!

Allah sizin de iki dünyanızı tahrip etsin!

https://m.facebook.com/story.php?story_fbid=pfbid02kfbbZ4ohrK8LhNzgts1dcuEBh5ERQ4j7YihLb6XeCdYSkTifqMqLKDZhQYh2exoel&id=100009538765512

          

ŞEYTANİLERE KANIP KAPILANLARIN, KAYPAKLARIN VE HAK DAVAYA HIYANET EDİP DURANLARIN HİÇ Mİ GÜNAHI VE AYIBI YOKTU?!

Sn. Ekrem Şama… Demek ki yanılmışsın, aldanmışsın. Çünkü o dönemlerde bile bunların ayarını ve amacını sezen ve söyleyen feraset ehli vardı, ama sizin gibiler onlara çamur attı… Yıllar önce bu döneklerin bozuk niyetini ve tıynetini yazıp uyardığı için sataşıp saldırdığınız zatların son dedikleri de çıktı. Oğuzhan ağabeyiniz tüm SP Teşkilatlarını ve yan kuruluşlarımızı bu Siyonist zalimlere aldanan, katliam ve tahribatlarına ortak olan Recep Tayyip Erdoğan’a katmak üzere çabalarken Allah fırsat vermedi ve canını aldı. Şimdi Temel Karamollaoğlu, Tayyip’ten daha beter olan ve Erbakan Hocamızın tespitiyle: “İsrail baltasına, İslamcı sap!” yapılan, Abdullah Gül’ü, Cumhurbaşkanı adayı yapmak ve Milli Görüş hainlerini parlatıp pazarlamak için çırpınmaktaydı!?. Hâlâ anlamak ve mü'mince tavır almak istemiyorsunuz. Şu ayetlerin aynasında kendinize bir bakın, belki gerçeği görüp pişman olursunuz. Yoksa “Reisinizin” rezaletlerine böyle kılıflar uydurup durursunuz!..    

“Öyle ise size ne oluyor ki (Hakk davaya sızan gizli gâvurlar ve şeytani odaklara uşaklık yapan dindar görünümlü) münafıklar konusunda ne diye ikiye ayrılıyor (ve birçoğunuz hâlâ onları sahiplenip savunuyorsunuz?) Allah, kazandıkları (günahları ve sadık mü’minlere kazdıkları tuzakları) yüzünden onları tersine çevirip tepetaklak ettiği halde, siz Allah’ın saptırdığını hâlâ hidayete erdirmek (ve bu marazlı münafıkları masum ve mazur göstermek mi) istiyorsunuz?! (Bu bir nifak hastalığıdır!) Allah kimi saptırırsa, artık Sen kesin olarak (hidayet bulması ve kurtulması için) ona bir yol bulamazsın.”

“(O münafıklar) Onlar, kendilerinin (hıyanet ve nankörlük edip) inkâra saptıkları gibi, sizin de (Hakk’tan) inkâra kaymanızı arzulamaktadırlar. (Eğer onlara uysaydınız) Böylelikle (ahlâk ve anlayış bakımından) onlarla bir olacaktınız. Öyleyse Allah yolunda hicret edinceye (küfür ve zulüm düzeninden vazgeçip Hakka dönünceye) kadar onlardan veliler (dostlar) tutmayın (onlara aldanmayın). Şayet (imandan sonra) yine yüz çevirirlerse (tekrar Hakk’tan döner ve halkı fesada yönelirlerse), artık onları yakalayın ve her nerede ele geçirirseniz öldürüp (etkisiz bırakın! Artık) onlardan ne bir veli (dost) edinin, ne de bir yardımcı (çünkü onlar güvenilmez insanlardır).” (Nisa Suresi: 88-89)

Her kim kendisine 'dosdoğru yol' apaçık belli olduktan (hidayet ve hakikati bilip tanıdıktan, Hakk ile Bâtıl’ın farkına ve şuuruna vardıktan) sonra, (dünyalık makam ve menfaat hırsıyla) Elçiye (Peygambere ve Hakk dava rehberine) muhalefet edip (haklı ve hayırlı hareketten ayrılırsa) ve mü'minlerin yolundan başka bir yola (Siyonist ve Haçlı İttifakına ve şeytani kurallarına) uyarsa, onu dönüp gittiği yanda (şerli ortam ve ortaklıkta) bırakırız (bu hıyanet ve hakaretinden dolayı tekrar Hakka ve hidayet yoluna dönmesine fırsat tanımayız ve hidayetini karartırız) ve (ahirette de) cehenneme sokarız. O ne kötü ve sürekli bir (zindan) karargâhıdır! [Not: İmamı Şafii: Bu ayet, “icma”ya ve Hakk hâkim olsun diye ortaya çıkan oluşuma bağlı kalmayı gerekli sayan en önemli ayetlerin başındadır” buyurmaktadır. Bak: Razi. Cilt: 11 Sh: 43]” (Nisa Suresi: 115)

 

Konya’dan Ali Kılınç Bey'in 02.01.2007 Tarihli Anısı

02.01.2007 tarihinde İstanbul Bağcılar Sancaktepe Kültür Merkezi'nde (SİMGO) Sinoplu Milli Görüşçüler Oluşumu Derneği tarafından organize edilen Kurban Bayramı bayramlaşma merasimine şeref konuğu olarak Aziz Liderimiz Erbakan Hocamız da teşrif buyuracaklardı. Biz de bu toplantıya İstanbul Ekibi olarak katılacaktık.

Ben, programın yapılacağı salona gitmek için evden çıktım. Sayın Üstadımız Ahmet Akgül Hocamızın yazdığı "DÜNYANIN DEĞİŞİMİ ve ERBAKAN DEVRİMİ" adlı kitabı Erbakan Hocama; şahsım adına imzalamasını arz edecektim. Ben mükemmel bir anı olması heyecanıyla Ahmet Akgül Hocamızı telefonla arayıp kendisiyle hislerimi paylaşmak istedim. Görüşmenin ardından hemen Erbakan Hocamızın huzurlarına varıp, mübarek ellerinden öperek hayır dualarını aldıktan sonra: "Muhterem Efendim, Sizlere Sn. Ahmet Akgül Hocamızın selamları var. Hürmet ve muhabbetle ellerinizden öpüyor, hayır dualarınızı bekliyorlar" dedim. Ardından "DÜNYANIN DEĞİŞİMİ ve ERBAKAN DEVRİMİ" isimli kitabı imzalamaları için arz ettim. Aziz Hocamız gayet memnun ve mütebessim bir şekilde kitabı alarak “Maşaallah! Ve Aleyküm Selam… Kendilerine Bizim de selamımızı iletin. Allah kalemine ve kalbine kuvvet versin, imanını ve heyecanını yükseltsin!..” şeklinde dua ettiler. Sonrasında kitabın sayfalarını açarak yine; “Tebrik ederim!” buyurdular ve kitabı imzaladılar. Mübarek ellerinden tekrar öperek huzurlarından ayrıldım. Benim için unutulmaz ve onurlu bir hatıradır. Saygılarımla…

 

 

Makale Paylaşım Sayısı: 622

SON YORUMLAR