YENİ ÇIKACAK KİTAPLARIMIZ

ÖZEL MENÜ

DERGİLER

Ay Seçiniz
category
69208ca53b263
0
0
6401,171,6356,117,28,27,170,98,3,144,26,4,145,113,17,6330,1,110,12
Loading....

TOPLAM ZİYARETÇİLERİMİZ

Our Visitor

2 0 8 9 4 8
Bugün : 28534
Dün : 45549
Bu ay : 881258
Geçen ay : 1371576
Toplam : 45285079
IP'niz : 216.73.216.128

SON YORUMLAR

Son Yorumlar

YENİ ÇIKACAK KİTAPLARIMIZ

ÖZEL YAZILAR

YENİ ÇIKAN KİTAPLARIMIZ

ADİL DÜNYA YAYINEVİ

Tel-Faks:

0212 438 40 40

0543 289 81 58

0532 660 12 79

 

"Ve o (kıyamet) günü, inkâr edenlere (sonsuz bir pişmanlık ve perişanlık duyacakları) bir sunuşla, cehennemi (tam da hak ettikleri bir aşağılama ve intikam alma) ile göstermişizdir.

Onlar ki, benim (tabiattaki ve Kur'an'daki ayetlerimi) görme (ve yaratılış gayelerini yerine getirme) hususunda (sanki) gözleri perdelenmişti… Ve (Kur'anî gerçekleri) dinlemeye asla tahammül edemezlerdi…

O (gafiller ve) kâfirler, beni bırakıp (dinimi dejenere eden ve çevresinde kurtarıcı bilinen bazı) kullarımı veliler (mürşitler ve mehdiler) edindiklerini zannetmişlerdi. Gerçekten biz cehennemi (böylesi) kâfirler için bir (azap) durağı olarak hazır etmişizdir.

 

(Ey Resulüm) Deki: (Görünüşte çok hayırlı ve yararlı sanılan) Amelleri bakımından (ahirette) en fazla hüsrana uğrayacak kimseleri size haber vereyim mi?

Ki onların dünya hayatındaki bütün çabaları (ve herkesin imrendiği dinî ve insanî kılıflı çalışmaları) boşa gittiği halde, kendilerini kesinlikle verimli ve çok iyi şeyler yaptıkları zannı ve hesabı içindedirler…

  İşte (İslam ve insanlık adına yapıyor göründükleri bütün çalışmaları boşa çıkan kimseler) şunlardır ki: Onlar (Allah'a ve Kur'an'a inanıyoruz ve onun yolunda yürüyoruz dedikleri halde) Rablerinin (mazlumu savunma, zalimlere karşı durma, yeryüzünde Hak ve Adalet nizamını kurma, Yahudi ve Hıristiyanlara dost olmama gibi işlerine gelmeyen bazı) ayetlerini (lafzen değil, ama fikren ve fiilen gereksiz ve geçersiz görüyorlardı) ve ona (Allah'a) kavuşup (Kur'an'a göre hesaba çekileceklerini) inkâr edenlerdi…

Bu yüzden (hayır ve hizmet adına) yaptıkları bütün amelleri boşa gitmiştir. (bir hiç hükmündedir) Ve böyleleri için kıyamet günü bir mizan-tartı da tutmayacağız. (çünkü hiçbir amelleri tartılmaya layık görülmeyecektir.)

İşte (işlerine gelmeyen bazı Kur'anî hükümleri ve insanî yükümlülükleri) inkâr etmeleri.. (Bazı) Ayetlerimi ve elçilerimi (gereksiz gösterip) alay konusu edinmelerinden dolayı onların cezası cehennemdir."[1] 

"Her kimin ki, sadece; dünya olur amacı o kişiler olurlar; hep şeytanın aracı"

İlgilendikleri konular her ne kadar birbirinden farklı olsa da, hemen her insan, dünya hayatında kendince bir başarı elde etmeye çalışır. Tüm bu insanların ortak amacı "gösterdikleri çaba ve emeğin karşılığını bu dünyada almaktır. Kendilerine dünya hayatını amaç edinip ahireti göz ardı eden kişiler, dünyadaki çabalarının karşılığını aldıklarını görmenin, o uğurda yaşadıkları tüm sıkıntılara değeceğine inanırlar.

Oysa bir işi ve bundan alınacak sonucu asıl değerli kılan, "Allah (cc)'ın o kişiden razı olması"dır. Allah (cc)'ın rızası hedeflenmeden yapılan bir işte harcanan çaba ya da elde edilen başarı, aynı dünya hayatı gibi geçicidir; dünyadaki her şey gibi bir gün yok olacaktır. Bu nedenle Allah (cc) ahireti inkâr edenlerin dünya hayatındaki çabalarını ve yapıp ettiklerini bir "seraba" benzetmiştir. Bu kimseler ahirete gittiklerinde -Allah (cc)'ın dilemesi dışında- o ana kadar emek verip sevinç duydukları tüm çabalarının boşa çıktığını göreceklerdir:

"İnkâr edenler ise; onların amelleri dümdüz bir arazideki seraba benzer; susayan onu bir su sanır. Nihayet ona ulaştığında bir şey bulamaz ve yanında Allah'ı bulur. (Allah da) Onun hesabını tam olarak verir. Allah, hesabı çok seri görendir."[2]

Bir kimse Allah (cc)'ın rızasını gözeterek hareket etmediği taktirde, dünyanın en önemli işini yapıyor olsa da Allah (cc) katında bunun bir değeri olmayacaktır. Allah (cc)'ın rızasına uygun hareket etmediği sürece, bu kişinin çevresindeki herkes tarafından takdir edilmesi veya iyi işler yapan biri olarak tanınması, yaptıklarının boşa gitmesini engelleyemez. Allah (cc) kendilerini iyi işler yapmakta sanan kimi insanların ahiretteki durumunu, Kur'an'da şöyle bildirmiştir:

  "Onların, dünya hayatındaki bütün çabaları boşa gitmişken, kendilerini gerçekten güzel iş yapmakta sanıyorlar."[3]

İnsanın, hırsla peşinden koştuğu şeylerin, ahiretteki nimetlerin yanında ne kadar değersiz olduğunu, ancak öldükten sonra anlaması, sonsuz bir pişmanlığa sebebiyet verecektir. Hayatı boyunca harcadığı tüm çabanın boşa gittiğini öğrenmesi, bu üzüntüsünü sonsuza dek sürecek bir hüsrana dönüştürecektir. Allah (cc) bu kimselerin ahiretteki durumlarını şöyle bildirmiştir:

"İşte bunların, ahirette kendileri için ateşten başkası yoktur. Onların onda (dünyada) bütün işledikleri boşa çıkmıştır ve yapmakta oldukları şeyler de geçersiz olmuştur."[4]

Kuşkusuz bir ömür boyunca harcadığı çabanın boşa çıkmasını; hiçbir akıllı insan istemez. Bunun çözümü, insanın geçici bir dünya için değil, gerçek olan sonsuz ahiret hayatı için çaba harcamasıdır. Eğer kişi, her işinde Allah (cc)'ın rızasını kazanmayı hedefler, tüm çabasını Rabbimiz'in beğendiği ahlakı yaşayabilmek için harcarsa, yaptığı en küçük bir iyiliğin bile eksiksiz olarak karşılığını almayı umabilir. Allah (cc) bir ayetinde Hz. Lokman'ın oğluna verdiği bir öğüdü şöyle bildirmiştir:

"Ey oğlum, (yaptığın iş) gerçekten bir hardal tanesi ağırlığında olsa da, (bu,) ister bir kaya parçasından ya da göklerde veya yer(in derinliklerinde) de bulunsa bile, Allah onu getirir (açığa çıkarır). Şüphesiz Allah latif olandır, (her şeyden) haberdardır."[5]

İman sahibi bir insan dünya hayatında tüm yaptıklarının, karşılığını yalnızca Allah'tan umarak ihlâsla yerine getirir. Her davranışında, amacı yalnızca Allah'ın rızasını kazanabilmektir. Rabbimiz bu ihlâslı tavırlarına karşılık olarak, müminler için hem dünyada hem de ahirette yaptıklarının ‘daha güzeli ve fazlası' olduğunu bildirmiştir:

De ki: "Ey iman eden kullarım, Rabbiniz'den sakının. Bu dünyada iyilik edenler için bir iyilik vardır. Allah'ın arzı geniştir. Ancak sabredenlere ecirleri hesapsızca ödenir."[6]

Bir başka ayette de rabbimiz şöyle buyurmaktadır:

"Ama iman edenler ve salih amellerde bulunanlar, onlara ecirlerini eksiksiz ödeyecek ve onlara kendi fazlından (daha ne tükenmez nimet ve faziletler) ekleyecektir de. (Allah'ın rızasını aramaktan ve ihlâsa sarılmaktan) Çekimser davrananlar ve büyüklenenler, onları acıklı bir azabla azablandıracaktır ve kendileri için Allah'tan başka bir (vekil) koruyucu dost ve yardımcı bulamayacaklardır."[7]

 


[1] Kehf Suresi: 100 ile 106. ayetleri

[2] Nur Suresi: 39

[3] Kehf Suresi: 104

[4] Hud Suresi: 16

[5] Lokman Suresi: 16

[6] Zümer Suresi: 10

[7] Nisa Suresi: 173

0 0 votes
Değerlendirmeniz

Makale Paylaşım Sayısı: 

Subscribe
Bildir
0 Yorum
En Yeniler
Eskiler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments
Picture of Milli Çözüm Dergisi

Milli Çözüm Dergisi

YORUMLAR

Son Yorumlar
0
Düşünceleriniz değerlidir, lütfen yorum yapın.x
Paylaş...