ASIL KUR’AN; MANASI VE MESAJIDIR
Kur’an’ı Kerim lafzı da, mucizedir mübarektir
Ama elbette aslolan; manası, kutsi mesajdır…
Lafız manaya libastır, amaç ve anlam gerektir
Mana; gıda ve ilaçtır, lafızsa beyne masajdır…
Kalp kalıba feda olmaz; kelam “söz”, anlamsa “öz”dür
Te’vil tefsir bir araçtır; maksadı gör, Kur’an “göz”dür
Devranı ahir zamandır; avuç yakar, iman közdür
Yaranın dıştan tımarı, bil kansere bir makyajdır…
Dini; adet ibadetten, ey ibaret sanan cahil
“Ahkâmı gereksiz” diyen, şu iblise kanan gafil
Şeriatsız Din olur mu, Şeytana aldanan safdil
İslam olmuş aksesuar, veya otoya garajdır…
İslam geleneğe dönmüş, kapitalist sistem yürür
Faiz fuhuş kumar yaygın, köpek şeriata ürür
Resulûllah dönüp gelse, vallah yüzüne tükürür
Çün kalbi kurum bağlamış, türlü günaha barajdır…
Kanunlar AB’den gelir, kararlar ta Amerka’dan
Otomobil beyaz eşya, yabancı mal her markadan
Müslüman gavur seçilmez, bakınca önden arkadan
Başkan dindar ya, ne ala; oysa İslam’a markajdır…
Hani Adil düzen ey can, halbuki Kur’an mizandır
Din; hüküm hikmet kaynağı, İslam hayata nizamdır
Tağuti rejimden memnun, bu nasıl iman iz’andır
Toparlan Allah’a yönel, belki de bu son virajdır…
Bu imtihanın temeli, Hak Batıl mücadelesi
Çün batıldan yana olmak, iman küfr mübadelesi
Ömür bitip başlayacak, Azrail müdahalesi
Hidayet kararmış insan, diril bu son avantajdır…
İman; rahatsız olmaktır, her batıl zalim düzenden
İşbirlikçi hainlerden, Hak dostlarını üzenden
Hâlâ kopup ayrılmayan, Haçlı Siyonist izinden
Dindar kahramanlık satar, kof çıkışları şantajdır…
Dava aşkı bulundukça, kalpteki iman çürümez
Bir meali okumamış, kişiyi Rahman bürümez
Hak yolunda cihat yoksa, bil hükmü Kur’an yürümez
Milli şuur, Milli Çözüm; Hakka vuslata miraçtır…
Farklı elbiseler aynı karakterler
Kimi mü’min muvahhid tipli münafık, kimi çağdaş kisveli din düşmanı müşrik, hedefleri karakterleri beklentileri aynı: Biri Yüce Kur’anımız okunmasın anlaşılmasın diye sadece lafza yöneltip mana hususuna gelince “aman ha! siz anlamazsınız. bizim kitapları okuyun” der ve Kur’an’dan uzak tutar. Bir diğeri ise haşa kitabımıza dil uzatıp, modern hayatta yeri olmadığı safsatasını yayar ve bu şekilde insanların Kur’an’da uzak durmasını amaçlar. İşte bu bozuk karakterler ahir zaman belası olarak karşımıza çıkmakta ve aynı bozuk tıynette olup farklı elbiseler ile insanların aklını çelmekteler. Peki dinimize ve davamıza düşman bu kesimlere karşılık olarak hangi yol takip edilmeli ve Hak yolunun yolcuları nasıl tespit edilmelidir?
Sorunun cevabı basittir; Kur’ana ve sünnete uyan kişiler Hak’tan taraftırlar. Bu kişiler ki Kur’an ve sünnet terazisinde tartılmaktan hiç gocunmazlar. Her kim kendilerine Kuran ve sünnetten bir delil ile gelse hüsn-ü kabul ile kabul edip bundan memnun olurlar. Bu kişiler yani sadıklar topluluğu Cenabı Mevlamızın buyurduğu üzere bu terazide tartılınca kibre kapılmaz, taneleri dolu başak gibi Hak teala karşısında boynu bükük dururlar. İnşallah Milli Çözüm ekibi bu tanıma uygun, ahir zamanın şerefli grubu olarak tüm yaptıkları ile karşımızdadır. Mevlam kendilerini istikamet üzere muhafaza buyursun.
TUT HELE
Metin zarfsa, mana mazruf
Aç meali, oku hele
Ömür sermayen,tükenir
Gafil olma,bir kalk hele…
Kuran gönderilmiştir bil,
Karanlığı delen kandil,
İnsanlığa hakça Adil,
Düzen sunar,bir uy hele…
Dünya ahret,huzuruna
Hak-batılın şuuruna,
Yüzü kara,kusuruna
Rahmeyle elim,tut hele…
Bir Sen Kaldın Can
Bir Sen kaldın ey Can, iman kulağı işiten
Bir Sen kaldın ey Can, Hakkı hukuku gözeten
Bir Sen Kaldın ey Can, Sabır sebatla yürüyen
Bir Sen kaldın bir Sen… Bana ne demeyen.
Hesap var
Mizan var
Cehennem var…
Medet Ya Rabbi..