YENİ ÇIKACAK KİTAPLARIMIZ

ÖZEL MENÜ

DERGİLER

Ay Seçiniz
category
656e8b17729f3
0
0
6401,171,6356,117,28,27,170,98,3,144,26,4,145,113,17,6330,1,110,12
Loading....

TOPLAM ZİYARETÇİLERİMİZ

Our Visitor

2 0 7 3 2 3
Bugün : 1273
Dün : 10786
Bu ay : 48584
Geçen ay : 302569
Toplam : 21291566
IP'niz : 44.212.96.86

SON YORUMLAR

Son Yorumlar

YENİ ÇIKACAK KİTAPLARIMIZ

YENİ ÇIKAN KİTAPLARIMIZ

ADİL DÜNYA YAYINEVİ

Tel-Faks:

0212 438 40 40

0543 289 81 58

0532 660 12 79

MESAJLAR VE MÜJDELERİ

 

MESAJLAR VE MÜJDELERİ

        

Rüyamda: Gökyüzünde uçan kırlangıç sürüsü görüyorum. Sonra bu kırlangıçlar her biri bir yıldız gibi ışık saçarak bayrağımızdaki ay-yıldız şeklini alıyor. Muhteşem bir manzara oluşuyor, bol bol fotoğraf çekiyorum. Ardından Ramazan Yücel kardeşimi arıyorum. Telefonu duymuyor, ama benim çağrımın Ramazan kardeşimin telefon ekranında kırlangıçların yıldız şeklinde göründüğünü hissediyorum. Sonra Muhterem Ahmet Akgül Hocamı görüyorum ve bu kırlangıçları anlatıyorum. Ramazan Yücel kardeşimi ve Milli Çözüm Ekibinden başka kardeşimi de aradığımı, ama beni duymadıklarını söylüyorum. Muhterem Ahmet Akgül Hocam bana: “Anlaşılan Aziz Erbakan Hocamızın ruhaniyetleri sizleri ve bizleri teftişe ve tebşire (müjdelemeye) çıkmışlar!” buyuruyorlar. O sevinç ve heyecanla uyanıyorum.[1]

Te’vili:

Rüyada Kırlangıç sürüleri görmek, genelde;

• Çok yakında emniyet, selamet ve saadete erişileceğine…

• İnşaallah Mehdiyet medeniyetiyle bereket ve refah döneminin geleceğine, ve

• Özellikle çok sevinçli ve müjdeli haberler verileceğine işaret sayılır.

Ancak bu salih rüyadaki Kırlangıçlar, Kur’an’da Fil Suresi’nde anlatılan EBABİL KUŞLARININ yeni versiyonları olan ve asıl projeleri Erbakan Hocamız tarafından hazırlanan Milli İHA ve SİHA’ların yakında ve Milli Çözüm iktidarında yeni destanlar yazacağına…

Şanlı Türk Bayrağının, kutlu Zafer Bayramı’nda her yerde dalgalanacağına ve yıllardır özlenen ve gözlenen mutlu dönem ve değişimlere çok yakında ulaşılacağına, açık bir müjde olarak yorumlanmalıdır.

Her şeyin en doğrusu Allah katındadır.

          

Aziz Hocamızın, Mânâ Âlemindeki Vecizeleri

* (Anlamaya, uygulamaya ve kendini düzeltip İlahi buyruklarına uyarlamaya niyet ve gayret etmeden) Tefekkürsüz Kur’an-ı Kerim ve Meal-i Kerim okumakta fayda ve hayır yoktur, (artık uyan!)

* (Acizlikle yaptığın) Bin figana (Rahman’dan armağan) bir İnşirah yeter, inan (ve toparlan!)

* Sağına soluna (ibretle ve hikmetle) bir bak, (sonra) gözlerini kapat ve (manevi muştulara) kulak kesil; Fetih geliyor bütün gümbürtüsüyle! (Haydi hazırlan.)

* Dua nedir? Dua, geceye (kötülüklere ve tehlikeye) sürgüdür! Sabaha (hayırlara ve başarılara) ise anahtar!..

* Sen yaptın diye bütün yanlışlar doğru olmaz! (Ölçü zannın değil, Kur’an!..)

* Dünyayı değiştirmeye talipsin, çok güzel; fakat insan önce kendi iç dünyasını değiştirmeden bütün dünyayı değiştiremez! (İşte meydan…)

* Yarına hangi işleri erteleyebilirsiniz biliyor musun? Sadece, öldüğünüz zaman arkanızda yarım kalmasını isteyebileceğiniz işleri… O halde ya hepinizin yarını yaşama garantiniz var, veya yarım bırakıp erteleyip durduğunuz işlerinizi değersiz görüyorsunuz! (Bu koyu gafletten kurtul ve sa’ye dayan…)

* Zafer çığlıkları atmanız yakındır! (Ama o anda ve sonrasında da devam edecek imtihan…)

* Sizler, hepiniz birer kum tanesisiniz ve hepiniz çölün derdini yüklenmişsiniz! (Çölü sahibine, gönlünüzü ise Rabbinize teslim edin ki, zorluklar olsun asan…)

* Neden korkuyorsun? Çoluk çocuğunun geleceğinden… Kula muhtaç olup boyun bükmekten… Elden, ayaktan düşmekten… Geçim sıkıntısı çekmekten… Fethi beklemekten, yorulup tükenmekten… Ondan… Şundan… Bundan!.. Oysa korku, ancak sizin izin verdiğiniz kadar derindir! (Sorunları ve zorlukları Allah’ın izniyle aşacağına inanırsan, başarılı olur insan…)

* “İyi ama Hocam; bizim canlarımız çabuk sıkılıyor, ben çok çabuk yoruluyorum beklemekten…” Eh, ne de olsa insansın, abartmamak kaydıyla elbette bu söylediklerini yaşayacaksın. Fakat yorulduğunda başka bir öğrenme ve çalışmayla dinlenmeyi seçmelisin, bırakmayı değil! (Çünkü sebatın ve çabaların kadar yükselir duan ve davan!..)

* Zaman yaratılmış bir şeydir ve her an da yaratılmaya devam ediyor. “Okumaya zaman bulamıyorum, yorum yazmaya zaman bulamıyorum, hele öğrendiklerimi uygulayıp yaşamaya hiç zaman bulamıyorum” diyemezsin. Her an yaratılmaya devam eden “zamanı bulamıyorum” demek, aslında “İstemiyorum” demenin sencesidir!.. (Öyle ise; iste, diren ve kazan!..)

* Bak, öyle bir yanlışın içindedir ki insan; bir salise sonra ne olacağını bilemezken, yıllar sonrasının hayalini kurar! (İşte bu uzun emelleridir, insanı asıl hizmet ve ibadetlerden geri bırakan…)

* Allah’ın kutlu davasına nefer olmuşsan eğer; koşamadığın anlarda yürü, yürüyemediğin anlarda sürün, ama muhakkak ilerle, çalışmaya gayret et! (Tembellik ve yaptığını yeter görmekliktir, seni kutlu hedefinden ve hizmet şevkinden alıkoyan…)

* “Boş boş durup vakit öldürüyorum!” diyen insana sormak lazım: Sen mi vakti öldürüyorsun, vakit mi seni? (Haydi, diril ve doğrul. Pişmanlığın işe yaramadığı, nakitlerle vakitlerin alınamadığı gün gelip çatmadan!..)

* Davan yüreğinde ne kadar yer tutuyorsa, işte o kadar umurunda olur! (Yani derdin ve sa’yin kadar sevdan…)

* Otur, bir dakika düşün ve bana bir cevap ver bakalım; sen dünyada ne arıyorsun? Dengini mi, kendini mi? İnsan bir ömür dengini arar durur, sanki kendini bulmuş gibi! (Önce Rabbini bil, haddini bil, sonra kendini bul ve kulluğa yaslan…)

* Ayarı bozuk ve beş para etmez insana, siz tutup altın muamelesi yaparsanız, siz de onun kadar kaybedersiniz! (Bu değersiz tipler için bozulur dünyan…)

* Sana verilen her görevde vicdanını tart. Eğer baştan savmışsan görevi, vicdanın seni yoracaktır. Çünkü vicdan, insanın pusulasıdır. En mükemmel adalet, insanın vicdanıdır! (Günahların ve ihmalkârlığın artık seni rahatsız etmiyorsa, o takdirde ise hidayet kararmıştır ve bozulmuştur vicdan!..)

* Koca koca ülkeleri fetheder, bir damla kan dökmeden kurtarırsın da, bir aptalı itaat ettiği zincirinden (nefsani, Şeytani ve şehvani dürtülerinden) kurtaramazsın! (Ne zalim insandır, kendine kıyan…)[2]

      

ÇATLARIM ARTIK!

      

“Yaban asker gelsin…”, çıktı tezkere

Bu nasıl tuzaktır, çatlarım artık…

Freni patlamış, gider rast gele

Zerre aklım varsa, atlarım artık…

        

Öyle bir başkan ki, ufku enginmiş

İç-dış politika, dahi denginmiş

“Kapıcı araba, almış” zenginmiş

Hâlâ oy vereni, kutlarım (!) artık…

        

Vatandaşı enflas-yona ezdirir

İşsizlik fakirlik, candan bezdirir

Özel uçaklarla, yandaş gezdirir

Yine alkışlanır, patlarım artık…

        

Dostlar zengin olmuş, Sabancı Koç’tan

Dosyalar kabarmış, yüz çeşit suçtan

Vatandaş sızlanır, bunalmış borçtan

“Kırk yıl ödeyemem, kartlarım artık…”

          

Allah Adil; kul hak-kından geçer mi

Ettiğin bulmayan, burdan göçer mi

İnsan baş belasın, başkan seçer mi

İnşallah bu sefer, şutlarım artık…

          

Yetimin hakkını, savup saçsanız

Ahlar sizi tutar, nerye kaçsanız

Her ay on mahkeme, bile açsanız

Sanmayın ağzımı, bantlarım artık…

        

Aile çözüldü, ahlâk yozlaştı

Vicdanlar çürüdü, beyin buzlaştı

Et sebze hormondur, şeker tuzlaştı

Bozuldu damağım, tatlarım artık…

        

İktidar şımardı, bu halk uydukca

Korkağı kahraman, yere koydukca

Ülkemde bölgemde, zulüm duydukca

Her geçen gün kahrım, katlarım artık…

        

Hakkı haykırmaya, ben yemin içtim

Bir ömür hep kahır, kabında piştim

Bunca rezillik var, vallahi şiştim

Dökülsün içimden, kurtlarım artık…

        

Dış güçler taşıdı, bunları başa

İslam’a sataşır, soysuzlar, -hâşâ-

Adil Düzen yazsam, dağlara taşa

Gayrı Kur’an koyar, şartlarım artık…

        

 


[1] İlker Darıcı – Edirne – 03.11.2021

[2] Fatma Betül Erişkin – Konya – 02.11.2021

0 0 votes
Değerlendirmeniz

Makale Paylaşım Sayısı: 

Fatma Betül ERİŞKİN

Fatma Betül ERİŞKİN

Yorumu Takip Et
Bildir
guest
14 Yorum
En Yeniler
Eskiler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments
Yakup G.

Mücahidlere Gönderilen Manevi İlaçların Yazılı Olduğu Bir Reçete…
Dava erleri mücahidlere bir soluk, bir inşirah ve ikazlar içeren hikmetli sözlerle dolu sadık rüyalar…

Asla pes etmemenin, sendelememenin, durup geriye gitmememenin, sorumlulukları kuşanarak yerine getirmenin cihad üzere yaşayanlar için hasar almamak adına çok önemli olduğunu da işaret etmektedir.

Korkuları yenmenin, vicdanı bir pusula etmenin, kendini bulmanın zorluğu yüklenmenin, zamana hükmetmenin, dinlenmenin ve ilerlemenin ilaçlarını yazan muazzam bir reçete…

Rabbim bizleri ders edenlerden eylesin… amin…

Hilal

Kum tanesi gibi…
“Sizler, hepiniz birer kum tanesisiniz ve hepiniz çölün derdini yüklenmişsiniz! (Çölü sahibine, gönlünüzü ise Rabbinize teslim edin ki, zorluklar olsun asan…)”

Osman Nuri

Milli Çözüm’ün Nezdinde; Âl-i İmran Suresi 200. Ayetinin Gereğini Kolaylayan Mesaj ve Müjdelere Sahip Olmak Ne Büyük Nimet Ne Büyük Devlet..!!! Elhamdülillah…
Aşağıda da hatırlatıldığı üzere Al-i İmran Suresi 200. Ayette : Din ve dava uğrundaki zorluklara, hayatın ve cihadın sıkıntılarına sabredilmesi ve sabretmeye de sabredilmesi, Allah ile Peygamberler ile , Cihad Emirimizle ve Hak yoldaki sadıklarla irtibatımızı bağımızı koparmama konularında bizlere projektör tutarak kolaylamamızı ve manevi ve maddi huzura feraha konfora ulaşmamızı dünyada iken cennet huzurunu sağlayan böylesi MESAJ VE MÜJDELERDEN azami istifade edebilenlerden olmamızı ve gereğini yerine getirme hususunda gayret ve çabamızı sarfetmemizi lütfeylesin cümlemize Rabbimiz..! AMİN…

[u][b]ÂL-İ İMRAN SURESİ 200. AYETİ[/b][/u]
Ey iman edenler! (Din ve dava uğrundaki zorluklara, hayatın ve cihadın sıkıntılarına) Sabredin ve sabır üzerinde yarışın, (Allah’la, peygamberlerle, cihad emirinizle, Hakk yoldaki cemaatinizle) irtibatınızı koparmayın, kararlı ve sebatlı davranın (ve nöbet ve hizmet yerlerinizi terk edip ayrılmayın. Bu emirlere karşı gelmek hususunda) Allah’tan korkun. (Bu sayede) Umulur ki kurtuluşa ve başarıya (felaha) ulaşırsınız!..

N. Gündüz

Zamanın ve gençliğin kıymeti…
Dünyayı değiştirmeye talipsin, çok güzel; fakat insan önce kendi iç dünyasını değiştirmeden bütün dünyayı değiştiremez! (İşte meydan…
* Sana verilen her görevde vicdanını tart. Eğer baştan savmışsan görevi, vicdanın seni yoracaktır. Çünkü vicdan, insanın pusulasıdır. En mükemmel adalet, insanın vicdanıdır! (Günahların ve ihmalkârlığın artık seni rahatsız etmiyorsa, o takdirde ise hidayet kararmıştır ve bozulmuştur vicdan!..)
İnsanın gençliği göz açıp kapayıncaya kadardır. Ne olup bittiği pek anlaşılamadan geçip gider. İnsan ihtiyarlayınca şöyle düşünür, yapılacak pek çok şeyin varolduğunu fark eder. Ancak iş işten de geçmiştir. Çünkü bunları yapacak ne gücü ne de zamanı vardır. İşte o an, gençliğin ve gençlik günlerinin ne denli kıymetli olduğunu anlar.
* İnsan gençliğinde zamanını gereği gibi değerlendirmez. İhtiyarlayınca, yapılacak birçokşeyleri vaktiyle yapmamış olduğunu görür. Ama artık bunları yapacak gücü ve zamanıkalmamıştır. O vakit, gençliğin ne kadar değerli olduğunu anlar. Ne çare ki iş işten geçmiş bulur.

ELİF.ÇAĞIL

Şart Oldu
Rüyalarla geldi büyük ,
Sabret az kaldı,geliyor müjdeler…
Elbette gayretsiz olmaz istekler!
Adil Duzen e çıkar tüm yollar artık!

Dünya görüyor ki herseyleri yalan,
Palavra ekonumi ,hastalık yalan…
Daim Kur’an ‘a en büyük sevdam
Adil Düzen ‘e çıkar tüm yollar artık…

Dolar ,altın ,yüro yarışırlarmış…
Faizler inerse ekonomi çok rahatlarmış…
Reis ‘in derdi hep palavraymış…
Usandık Vallahi yorulduk artık!
Adil Düzen’e çıkar tüm yollar artık…

Nuh

Mesaj ve müjdelere muhatap olmak ne güzel..
* Dua nedir? Dua, geceye (kötülüklere ve tehlikeye) sürgüdür! Sabaha (hayırlara ve başarılara) ise anahtar!..

* Sen yaptın diye bütün yanlışlar doğru olmaz! (Ölçü zannın değil, Kur’an!..)

* Dünyayı değiştirmeye talipsin, çok güzel; fakat insan önce kendi iç dünyasını değiştirmeden bütün dünyayı değiştiremez! (İşte meydan…)

* Yarına hangi işleri erteleyebilirsiniz biliyor musun? Sadece, öldüğünüz zaman arkanızda yarım kalmasını isteyebileceğiniz işleri… O halde ya hepinizin yarını yaşama garantiniz var, veya yarım bırakıp erteleyip durduğunuz işlerinizi değersiz görüyorsunuz! (Bu koyu gafletten kurtul ve sa’ye dayan…)

Aykut Akdağ

FİNAL
Adil Düzen Medeniyyetinin kurulmasını tüm insanlık beklerken.. tüm bu gerçekleri bilmekle üzerimizdeki mesuluyet artmakta.. artık hedefe odaklanarak maddi manevi tüm gücümüzle çalışıp gayret etmeye nefsimizi dizginleyip Hakk yolda yormaya çalışmalıyız.. Allah CC istikametten bir an bile bizleri ayırmasın İnşaAllah.. Erbakan Hocamızın başlattığı ve Ahmet Hocamızla Finale yaklaştığımız bu günlerde Allah cc ayaklarımızı sabit kılsın inşaAllah…

Süleyman

Dertleri biziz
Yapılan bunca emek ne için kimin için tabiki bizim içindir. Muhterem Ahmet Hocamız gecesini gündüzüne katar uğraşır, Aziz Erbakan Hocamız mana aleminden boş bırakmaz gönderirler mesajlarını dertleri nedir? Kurtulsun ahiretleri bütün çaba bunun içindir. Bu tavsiye mesajlardan gereken dersleri alıp gereğini yapmayı Rabbimiz nasip inş.

M. Sait Uyanık

Zafer inananlarındır ve zafer yakındır
Aziz Erbakan Hocamızın zafer müjdeleri… Sağlığında olsun rüyalarda olsun her an inancımızı diri tutmamızı öğütlüyor ve asla inancımızı kaybetmememizi istiyor…
Himmetini her an hissettiriyor elhamdülillah.

Bu hengame ve bu telaş bir gün bitecek
Ardında koştuğun işler, seni boşverecek
İzinde gitmediğim yollar, bir gün bitecek
Yollarımı sana döndür, Ya Resulullah…
Yıllarımı sana döndür, Ya Resulullah…

Necmiye

İzzetin hatrina .
Hakkı haykırmaya, ben yemin içtim

Bir ömür hep kahır, kabında piştim

Bunca rezillik var, vallahi şiştim

Dökülsün içimden, kurtlarım artık…
Yarabbi yolunda yorulanlarin hatrina İzzettin azametin hatrina adil düzeni iktidar eyle..

Mus ab

Rüyalara itibar etmeyenlere söylemek gerekir, Efendimizin ismi, Amine annemizin karnında iken rüyasında Rabbimiz tarafından koyulmuş durumdaydı!
Rüyalara itibar etmeyenlere söylemek gerekir, Efendimizin ismi, Amine annemizin karnında iken rüyasında Rabbimiz tarafından koyulmuş durumdaydı! Amine annemiz rüyasını Abdülmuttalip’e anlatmıştı. Bunun üzerine Abdülmuttalip, torununun ismini daha evvel kavmi hiç duymadığı halde Muhammet koymuşlardı! (Hz. Peygamberimiz bir hadisi şeriflerinde: “Ben büyük babam Hz. İbrahim’in duası, Hz. İsa’nın muştuları ve Annem Amine Hatunun rüyasıyım” buyurmuşlardı.)

Kur’an-ı Kerim, rüyadan, rüyayı yorumlamaktan sıkça söz etmektedir. Enfal suresinde Bedir’de müminlerin rüya ile nasıl güç kazandıklarını anlatmaktadır. Yusuf Aleyhisselamın nübüvvete açılan yolu da bir rüya ile başlamaktadır. Mekke’nin fethinde de rüyaya yer vardır. İbrahim Aleyhisselamın rüyası da önemli ve ibretli bir olaydır.

Farklı zamanlarda Mescidi Nebi’de rüya üzerine bilgiler verilmiş, rüyalar dinlenmiş ve yorumlanmıştır.
Bizzat Kur’an-ı Kerimin ve Peygamber Efendimizin önemsediği ve örnek verdiği rüya olayına, yorumlanması gerçeğine; Gereksiz ve geçersiz görmek, en azından Allah’a ve Resulüllaha karşı saygısızlıktır.

Fasık, facir; Hak feyzine eremez
Zalim, hain; nefsi yere seremez
Kirli ayna, saf görüntü veremez
Furkan nurundan, feraset rüyalar!

Rüyayı, hülyadan ibaret sanma
Manevi bir derstir, nasipsiz kalma
Kırk hoca anlatır, kâr etmez amma
Hakka döndürür, hidayet rüyalar!

Klasik düşüncede rüya; bir üst âlemden gelen, insanın kendi durumuyla alâkalı bir bilgi kaynağıdır. Ancak bilgi rüyanın kendisi değildir. Bilgi rüyanın tabiri ile ortaya çıkar ki bu noktada tabircilik bir bilim dalı ve bilgi kaynağına dönüşür.

“Ancak Batı; fizik âlemimizi büyütse de fizik imkânımızı yüceltse de bunun yanında kozmik âlem tasavvurumuzu maalesef daraltmıştır. “Üst âlem” fikrinin terk edilmesi bizleri fizik âleme kapamıştır.”

Ulvi âlemde bulunan hakikatin yahut hakikatlerin insana uyku halinde görünmesi, kendisini bilinçaltında var olan bastırılmış duyguların gün yüzüne çıkması olarak değiştirilmeye çalışarak: Bu kalan ile gelen Rahmani mesajların “zihinlerde” itibarı zedelenmesine ve inananlarda oluşacak gücün etkisinin kırılmasına çalışılmıştır.
“Onlar (Yahudilerden inanmayanlar, Hz. İsa’yı öldürmek üzere) bir düzen kurdular. Allah da (buna karşılık onlara) bir düzen kurdu (ve şeytani oyunlarını bozdu). Allah, düzen kurucuların en hayırlısıdır.” Al-i İmran 54

Ancak gelecek hakkındaki tikel rüyalarımızın kaynağı hâlâ açıklanabilmiş değildi. Yani ben haftaya borsanın 107.361’e düşeceğini yahut doların 5.97 TL olacağını rüyamda görüyor isem ve bu aynen tahakkuk ediyor ise, bunun bilinçaltı ile açıklanması eksik ve çarpıtılmış bilgidir ve bir kandırmaca cinsindendir. Ancak itiraz edenler buna sadece “canım o bir tesadüf” diyebilir… Ancak, eğer ben bunu birçok olayda yaşıyor isem, bu sefer meselenin tesadüf olarak açıklanması da anlamını kaybedecektir.
Kaynak: http://www.millicozum.com dan alıntılar yapılmıştır.

Veysel

Hakkın Adil Düzeni
İçinde bulunduğumuz kahırlı dönemin son buluşunu müjdeleyen, anlatan her ne olsa kıymetlidir. Hele ki sadık rüyalar yolu ile bir ikrama muhatap olabildiysek ne mutlu.. Uzun bir zamandır zulüm altında inleyen binlerce mazlumun kurtuluşuna vesile olacak hamleleri özlem ve hasretle bekliyoruz. Dileğimiz Rabbimizin o günleri yakınlaştırması ve bizler layık olmasak da Hakkın Adil Düzeninin kurulmasıdır. Rabbimiz o günlere ulaştırsın inşallah.

Hasan Çelik

Adil Düzen yazsam, dağlara taşa / Gayrı Kur’an koyar, şartlarım artık…
Allah Adil; kul hak-kından geçer mi

Ettiğin bulmayan, burdan göçer mi

İnsan baş belasın, başkan seçer mi

İnşallah bu sefer, şutlarım artık…

Dış güçler taşıdı, bunları başa

İslam’a sataşır, soysuzlar, -hâşâ-

Adil Düzen yazsam, dağlara taşa

Gayrı Kur’an koyar, şartlarım artık…

[b]* Zafer çığlıkları atmanız yakındır! (Ama o anda ve sonrasında da devam edecek imtihan…)[/b]

* Allah’ın kutlu davasına nefer olmuşsan eğer; koşamadığın anlarda yürü, yürüyemediğin anlarda sürün, ama muhakkak ilerle, çalışmaya gayret et! (Tembellik ve yaptığını yeter görmekliktir, seni kutlu hedefinden ve hizmet şevkinden alıkoyan…)

[b]* (Anlamaya, uygulamaya ve kendini düzeltip İlahi buyruklarına uyarlamaya niyet ve gayret etmeden) Tefekkürsüz Kur’an-ı Kerim ve Meal-i Kerim okumakta fayda ve hayır yoktur, (artık uyan!)[/b]

* Koca koca ülkeleri fetheder, bir damla kan dökmeden kurtarırsın da, bir aptalı itaat ettiği zincirinden (nefsani, Şeytani ve şehvani dürtülerinden) kurtaramazsın! (Ne zalim insandır, kendine kıyan…)

Saffet

Kur’anı Kerimde Geçen Rüya Ayetleri
Ahir zaman ümmetinin en büyük yardımcısı görülen sadık rüyalardır. Artık bir değişim ve dönüşümün ihtiyaç haline geldiğini bu zillet ve esaretten inşaAllah sadıkların samimi gayret ve duasıyla fethin gerçekleşeceği bildirilmektedir. Dünyalık mal makam için davasını satanların perişan ve pişmanlık içinde rezil olacakları mübarek Kur’anı Kerimde bildirilmektedir. Ve bizzat Allahın yardımı ile olacaktır. Fil suresinde; Kabeyi yıkmaya gelen Ebrehe’nin fil ordularının Allahın sonsuz kudreti karşısında nasıl çaresiz kaldığı anlatılmaktadır. Çünkü tüm herşey Allahın kontrolü altındadır. Ebabil kuşları fillere zarar vermeden arkasından gelen insanları helak etmiştir. Allahın vaa’di Haktır. Y müjdelenen zafer yakındır yakın zamanda mutlaka yaşanacaktır. Yeterki tüm samimiyetimizle inanalım. Hatalarımızdan bir daha yapmamak üzre tövbe edip pişman olalım.

Kur’ân-ı Kerîm’de Hz. İbrahim, Yusuf ve Mısır hükümdarının gördüğü rüyalardan söz edilmekte (Yusuf 4-5, 43, 100; es-Sâffât 105), Resûl-i Ekrem’in gördüğü bir rüyanın doğru çıktığı Allah tarafından bildirilmektedir (el-Feth 27). Kur’an’da rüyaların yorumu için “ta‘bîrü’r-rü’yâ” (Yûsuf 43),“te’vîlü’r-rü’yâ” (Yûsuf 100), “te’vîlü’l-ahlâm” (Yûsuf 44), “te’vîlü’l-ehâdîs” (Yûsuf 6, 21) tamlamaları ve “iftâ” (hüküm açıklama) kelimesinin çeşitli türevleri (Yûsuf 43, 46) kullanılmıştır. Hz. Yûsuf’a rüyaların yorumunun öğretildiği (Yûsuf 6, 21), Hz. İbrahim, Ya‘kub ve Yusuf’un gördükleri rüyaları tabir ederek bu yorum ışığında hareket ettikleri (Yûsuf 4-6; es-Sâffât 102) belirtilmektedir. Kur’ân-ı Kerîm’de Hz. İbrahim’den rüyasında oğlunu kurban etmesinin istendiği (es-Sâffât 100-113), Hz. Yusuf’un rüyasında on bir yıldızın, ay ve güneşin kendisine secde ettiğini gördüğü ve bu rüya ile onun ileride peygamber olarak seçileceğine işaret edildiği (Yûsuf 4-5), yine Yusuf’un Mısır’da hapse atılması sırasında hapisteki iki gencin ve Mısır kralının (Yusuf 36, 41-49) gördüğü rüyaları yorumladığı (Yûsuf 99-100) haber verilmektedir. Cenâb-ı Hak, Bedir Gazvesi öncesinde Resûlullah’a düşmanlarının sayısını rüyasında az göstermiş (el-Enfâl 43), Hudeybiye öncesinde müslümanlarla birlikte Mekke’ye gireceğine ilişkin gördüğü rüya bir yıl sonra gerçekleşmiş (el-Feth 27), Hz. Peygamber’den mucize göstermesini isteyenlere karşı Bedir Gazvesi veya Mekke’nin fethi öncesinde gördüğü rüyalardan söz edilmiştir.
Alıntı: (ttps://www.millicozum.com/mc/duyurular/mesajlar-ve-mujdeleri)

YORUMLAR

Son Yorumlar
14
0
Yorumunuzu okumaktan memnuniyet duyarızx