YENİ ÇIKACAK KİTAPLARIMIZ

ÖZEL MENÜ

DERGİLER

Ay Seçiniz
category
674fa8b6a70f4
0
0
6401,171,6356,117,28,27,170,98,3,144,26,4,145,113,17,6330,1,110,12
Loading....

TOPLAM ZİYARETÇİLERİMİZ

Our Visitor

2 0 8 1 5 6
Bugün : 5093
Dün : 30630
Bu ay : 119908
Geçen ay : 890827
Toplam : 29864474
IP'niz : 18.97.9.175

SON YORUMLAR

Son Yorumlar

YENİ ÇIKACAK KİTAPLARIMIZ

ÖZEL YAZILAR

YENİ ÇIKAN KİTAPLARIMIZ

ADİL DÜNYA YAYINEVİ

Tel-Faks:

0212 438 40 40

0543 289 81 58

0532 660 12 79

TEMEL KARAMOLLAOĞLU'NUN AMACI
VE
“EL-EMAN”LARININ AYARI!

  1. Bak: OdaTV – 22 Kasım 2024
  2. 17.11.2024 / Necip Yavuzer’in kendi Facebook sayfası
  3. Prof. Dr. Necmettin ERBAKAN, TRT Basın Toplantısı, MSP Genel Başkanı TRT’de Yazarlar Soruyor, Nisan 1980 Video linki: https://youtu.be/JK3meUHiZiY
5 19 votes
Değerlendirmeniz

Makale Paylaşım Sayısı: 

Picture of Ahmet AKGÜL

Ahmet AKGÜL

Yorumu Takip Et
Bildir
17 Yorum
En Yeniler
Eskiler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

Evet, “Milli Görüş” kavramı da, “Milli Çözüm” kavramı da Erbakan Hocamızın tabirleri olmaktadır ve bunlar aynı kutlu gerçeğin farklı süreçlerini anlatmaktadır.

“Görüş”; Bâtıni = İç dünyamızdaki anlayış ve arayışları tanıtmakta, “Çözüm” ise, zahiri = Dışa vuran imani ve ahlâki değer ve dinamikleri yansıtan tavır ve davranışları kapsamaktadır. “Görüş”; düşünceye, “Çözüm” ise güce dayanır. “Görüş” hikmetle, “Çözüm” ise hâkimiyetle alâkalıdır. Aziz Erbakan Hocamız Milli Görüş’ü anlatmış, açıklamış ve yaşamış… “Milli Çözüm’ün” altyapısını hazırlamış ve en emin ellere emanet bırakmıştır.

RENK DEĞİŞTİRENLER!

Bizden gibi görünüp bizlere hainlik edenler en çok vebal sizin olmaktadır…Gidenler gitti ,bölenler böldü…Fakat siz bizden gibi görünüp sırtımızdan hançerlediniz!

Allah CC planları bozandır …O’na sığındık…O’ndan başka da sığınacak kapımız olmadığına göre yalvarıyoruz…Kininizde boğulun.

Milli Çözüm ve Hassaten Üstad Ahmet AKGÜL Hocamız; Aziz Erbakan Hocamızın en samimi takipçisi, hayır dili ve keskin gözü olduğunu bir kere bir kere bir kere daha tescilledi bu kongre olayındaki hakikatleri dile getirerek.

Ama ne hikmetse Saadet Partililer ve kendilerini Milli Görüşçü olarak görenler, Milli Çözüm’ün 20 yıldır ve özellikle Ahmet Akgül Üstadımızın da 50 senedir içerideki münafıkları marazlıları deşifre etmesi ve her seferinde haklı çıktığını hep beraber gördüğümüz şu imtihan dünyamızda, aklını kullanan daha doğrusu hakkı üstün tutmada , maneviyatçı olmada, nefis terbiyesi yapılmasında, beraberinde doğruyu görmede yani hidayet sahibi olmada ve bu doğru dediğimiz herşeyin içindeki dönen dolapları farkedebilme yani neyin hakka neyin şerre hizmet edebildiğini farketme kabiliyetini kazanma olan feraset nimetini elde etmek için yani bunları kazanmak için yapılması gereken DİRAYET ÖRNEĞİNDE çok eksikler var ki Milli Görüşçüler ve Saadet Partililer bu MİLLİ ÇÖZÜM’ÜN VE ÖZELLİKLE ÜSTAD AHMET AKGÜL’ÜN HAYKIRDIĞI HAKİKATLERİ ANLAMADA KAVRAMADA VE HAKLILIĞINI GÖREBİLMEDEKİ HEM GÖZLERDEKİ HEM DE KULAKLARDAKİ PERDELER KALKMIYOR VE NETİCE BÖYLE OLUYOR. Rabbim sonumuzu hayreylesin.. Ve yine Üstadımızın şu elmas sözlerinden birini de hatırlatmakta yarar görüyorum:
Sadıklarla sahtekarları ayıran temel prensiplerden biri olarak şunu açıklamıştı: “SADIKLARA GÖRE HAYAT İMAN VE CİHATTIR, SAHTEKARLARA GÖRE İSE HAYAT İMKAN VE FIRSATTIR!”

Ama kimse unutmasın ki; Allah da var, Kur’an da var, bunların TERCÜMANI MİLLİ ÇÖZÜM de var ELAHAMDÜLİLLAH!..

İYİ Kİ MİLLİ ÇÖZÜM VAR..ÇOK ŞÜKÜR MİLLİ ÇÖZÜMCÜYÜZ.

OLAYLARA HİKMETLE BAKAN ÜSTAD AHMET AKGÜL HOCAMIZ, MİLLİ GÖRÜŞ HAREKETİ İÇERİSİNDEKİ OYNANAN OYUNLARI DÖNEN TEZGAHLARI HEP DEŞİFRE ETTİ. NE OYUNLARI BOZDU BU GÜNE KADAR. BOZMAYA DA DEVAM EDECEK. YUKARIDA HALA ÖLMEDİ Mİ DİYEN BÜROKRATA VERDİĞİ CEVAP TA OLDUĞU GİBİ “Hamd olsun, hâlâ yaşamaktayız ve inşaallah, Din istismarcılarının ve Devrim simsarlarının saltanatını yıkma hazırlıklarının da son aşamasındayız!..”

YERYÜZÜNDE ADİL DÜZENE DAYALI YENİ BİR DÜNYA MİLLİ ÇÖZÜM, ÜSTAD AHMET AKGÜL HOCAMIZ ÖNCÜLÜĞÜNDE KURULACAKTIR İNŞALLAH…

MANA ALEMİNDE AZİZ ERBAKAN HOCAMIZ;

Ama bak, bunlara rağmen Yeni Bir Dünya kurulacak, Siyonizm’in saltanatı devrilecek… Bunlara rağmen bütün insanlığın kurtuluşu gerçekleşecek! Bunlara rağmen Feth-i Mübin gerçekleşecek!.. 

Eğer sana, ‘bunlar hayal, senin söylediklerin asla yapılamaz’ diyorlarsa, bu onların akıl ve iman sınırını gösterir, seninkini değil. Allah’ın iradesi nedir? Ne içindir bilir misin? Allah’ın iradesi, mümkün olmayanı mümkün kılar!..

Sayınıza bakıp gülenlere aldırmayın. Gücünüzü hafife alanlara takılmayın. Nemrut mu güçlüydü, İbrahim mi? Nemrut! Peki, Nemrut mu kazandı, İbrahim mi? İbrahim! Firavun mu güçlüydü, Musa mı? Firavun! Peki, Firavun mu kazandı, Musa mı? Musa! Ebu Cehil mi güçlüydü Aleyhisselatü Vesselam Efendimiz mi? Ebu Cehil! Peki, Ebu Cehil mi kazandı, Efendimiz mi? Efendimiz!..

O devire şahit olanlardan kime sorsanız, güçlü olan kimse onun kazanacağını söyler ve savunurdu! Fakat hepsi şaşırarak görüp şahit oldular ki; zahiren güçlü görünen değil, samimi bir iman ve gevşememiş bir gayretle davasında sabit olan, insanlığın kurtuluşu ve Allah’ın rızası için çalışıp çabalayan kim ise o kazandı!

Şimdi kime hikâye gibi gelirse gelsin. Kime inanılmaz gelirse gelsin, yine Allah’ın yardımı ile güçlü olan değil Allah’a yürekten bağlananlar kazanacaklar inşaallah!.. O halde, gevşemeyin, üzülmeyin; inanıyorsanız üstün gelecek olanlar sizlersiniz!..”

https://www.millicozum.com/mc/2022/temmuz-2022/erbakan-hocamizin-mana-aleminde-akpye-oy-veren-haci-hocalari-uyarmasi-2/

Rum 47
Andolsun, Biz Senden önce birçok peygamberi kendi kavimlerine gönderdik de, onlara apaçık belgeler getirdiler (ama onlar buna rağmen inkâr edip azgınlaştılar); böylece Biz de suçlu günahkârlardan intikam aldık. İman edenlere yardım etmek (ve zafere eriştirmek) ise, Bizim üzerimize Hakk olmuş (bir va’ad)tır. (Mücahit ve müstakim mü’minlere nusret ve galibiyet vermek, Allah’ın izzet ve inayetinin şanıdır.)

https://www.mealikerim.com/30/rum/47

Ey Millî Görüşü ve Erbakanı bitirmek için gayret eden hainler!…
Sizi yöneten ve yönlendirenler, sonunuz yaklaştı. Perişan ve pişman olacaksınız. Çünkü bu dava Allah’ın davasıdır.
 Yıllarca Milli Çözüm ün haklılığını görmenize rağmen, Milli Çözümü hor gördünüz, alay ettiniz ama yine Milli Çözüm haklı çıktı. Çünkü Milli Çözüm Kur’an-ı Kerim’i, sünneti ve Erbakan Hocamız ın öğretilerini kendine rehber edinmiştir. Bundan dolayı Hak bildiği yoldan sapmamıştır. Her zaman Hakka tercüman olmuştur.
Şimdi kendilerini Millî Görüşün lideri ve S. P. Genel başkanı olduğu iddiasında bulunan zevata hatırlatalım. Erbakan ve Millî Görüşü bitirmek ve üzerine beton dökmek için gayret ediyorsunuz ama basaramayacaksınız ,İnşallah rezil olacağınız günler pek yakındır. Bütün oyunlarınızı boşa cıkaran, Milli Çözüm var, Elhamdülillah. Biz sadece iddia etmiyoruz. Üstadımız Ahmet Akgül Hocamız öncülüğünde, Millî Çözüm Ekibi ile bu yolda gayret ediyor ve çözümlerimizi de ortaya koymaktayız. 
   Çağımızın sorunlarını insanlığın ihtiyacını günümüz koşullarına en uygun, ilmi, insanı ve islami, Aziz Erbakan Hocamızın Adil Düzen Projelerini en iyi bilen, Üstad Ahmet Akgül Hocamız bu projeleri geliştirip kitap haline getirerip, bir çok dile çevrilip,  dünyanın bir çok devlet ve ilim erbabına gönderilmiş olmasıda  bu söylemlerimizin ne kadar önemli ve değerli olduğunu göstermektedir.
   Son olarak diyeceğim ise, eve hırsızlığa giren hırsız, ev sahibinin gelmesinden korkarmış. Ama o ev sahibinin gelmesi pek yakındır. 
   Selam ve dualarımla.

“Erbakan’ı öldürüp gömmek yetmez, üstüne beton dökmeliyiz!”

(Yani Milli Görüş ve Adil Düzen fikrini partiden ve kalplerden sökmeliyiz)”

              

  (ABD Yahudi Lobileri Temsilcisi)

TAM OLARAK HEDEFLERİ BU…

Fitne ve fesadın en yaygını ve en zararlısı ise hayırlı bir teşkilat içinde yapılanlardır. Öyle ise bu tipler özellikle tanımamız ve tedbirli olmamız lazımdır.
Evet, insanların hayırlı olanlarını “mü’min, müttaki, müstakim (istikametli mücahid, muhterem) gibi sıfatlarla tanır ve tanıtırız.
“Hayırsız” olanlarını ise “münkir, nankör, münafık, mücrim, marazlı (manevi hastalıklı) vefasız” gibi sıfatlarla hatırlarız.
Bu nedenle “Milli şuur mensupları”na yönelik bir “öz eleştiri” ve genel durum değerlendirmesi yapmayı ve “kendi nefislerimizi ve dava adamı ve hizmet erbabı geçinenleri bir teste tabi tutmayı” gerekli bulmaktayız.
Acaba davamız açısından ve kurmaylarımız tarafından “hayati önem”de bulunan konulardaki “ilgisizliğimizin ve bilgisizliğimizin” asıl sebebi nedir?
Gerçekte Milli Görüş mesajına inanmadığımız halde, bazı makam ve menfaatler hatırına, inanmış gibi göründüğümüzden midir?
Yoksa “pişkinlik” derecesindeki bir yüzsüzlük ve nankörlükten midir?Davamızın çilesini çekenlere ve bizi bu makamlara yükseltenlere hizmet ve hürmet duygusu taşımamak.
Bu davanın sayesinde dünyalık çok şey kazanıp, ama hiçbir katkıda bulunmamak,
Ve hele bu cemaat ve teşkilat sayesinde şöhret ve kıymet kazanıp sonra hıyanet ve hakarete kalkışmak.
Lütfen düşünelim ve doğru cevap verelim, hangi izanla, hangi insafla ve hangi inançla bağdaşmaktadır?
Bu sorulara olumlu ve onurlu cevaplar, verecek her seviye ve statüdeki mensuplarımızın varlığını biliyoruz, onlarla seviniyoruz ve dualar ediyoruz.
Ama bu sorulara yeterli ve tutarlı cevaplar veremeyecek kimseleri de, İslâm kardeşliği adına uyarıyoruz ve düzelmelerini temenni ediyoruz…
Ey bizim ikazlarımızdan gocunanlar! peki Allah’ın adalet ve intikamından nasıl kurtulacaksınız?!
Hem görüyorsunuz ki bu öz eleştiriler, birilerin hedef alan kınamalar olmayıp, genel ifadelerdir. Hiçbir şahsı direk kınayıcı sözler değildir.
Bu hazır kalıplar kimin üzerine uyarsa onun için geçerlidir. Şayet yarası olanlar gocunacaksa, bu da bizim suçumuz değildir.
Biz gerçek ayarımızı gösterecek “hakikat aynalarını” tutmaya çalışıyoruz. Eğer birileri kendi yüzünde bir çirkinlik görüyorsa, suç aynaların değildir. Aynaları kırmak ve size ayna tutanlara kızmak yerine, kendi kusurumuzu düzeltmek daha akıllıca bir harekettir.

OLAY ŞU: Karamollaoğlu eliyle “SP, PKKya yaklaştı” dedikleri gibi şimdi de “SP Fetöcülerle elele” dedirtip oyları düşürmek!

Ah ki ahhh, vay ki vay!

Yıllarca teşkilat erbabından “Ahmet Akgül Kurtulmuş konusunda da haklı çıktı” dediğini işttim.

Ee niçin bir kere de sözünü dinlemezsiniz ki?

Yazık değil mi ülkemize, davamızın partisine?

Aslında sn Mustafa Kamalak genel başkan olsaydı, SP Fetöcülerle elele dedirteceklerdi. Karamollaoğlu eliyle “SP, PKKya yaklaştı” diye bir yorum zaten yüzlerine çarpıldı. Diyenler şimdi PKK yi meclise davet ediyor ve DEM ile dirsek teması yapıyorlar.

Yıllarca camiamızın başına geçirilmeye çalışılan ihanetler tek tek delilleriyle anlatıldı. Her türlü tehlike göze alınarak bu tuzaklar deşifre edildi. Sadece Erbakan ve dava hatırına yani sadece Allah’ın (CC) rıza için. Ve her seferinde “vicdani haykırışa, şaşmaz ferasete” karşı çıkanların, fitnecilikle… suçlamaları sonucunda zaman tüm hakikatleri gösterdi ve şaşmaz ferasetin karşısında gafillerin yüzlerinde oluşan mahcubiyet izi hala geçmedi. Maalesef bugün “Siyonizmin Gül Sapı” planını deşifre edilmesine karşı vurdum duymaz tavırlarla hala daha “fitnecilikle” hakikati haykıranları suçlama ahmaklığı/alçaklığı karşısında dileğimiz şudur:

“(Bunun üzerine Hz. Musa) Dedi ki: “Ey Rabbim (görüyor ve biliyorsun ki) ben gerçekten, kendi nefsimden ve kardeşimden başkasına malik değilim (sözümü geçirememekteyim). Öyle ise, bizimle bu fasıklar (ve sapkınlar) topluluğunun arasını ayır(manı dilerim).” Maide 5

Maalesef Ahmet Akgül hocamızın her seferinde cesaretle ve bilgelikle yaptığı uyarılar her seferinde haklı çıkmıştır. Hocamızı bu uyarılarından dolayı haksızca itham edenler, Hocamızın haklılığı ortaya çıktıktan sonra maalesef bir keresin de bile bu ithamlarından dolayı özür beyan etmemişlerdir. Nereye kadar böyle gidecek? Milli Görüş’ün üzerine beton dikmeye çalışanlara bu kadar duyarsız olup ayarsızlık yapanlar bu günaha ortak olmayacaklar mı?
Ayrıca yeni nesil siyaset ne demek? Tamamen muğlak ifadeler kullanılmış. Bunun yanında yapılmak istenenleri sanki Milli Görüş bundan önce ortaya koymamış…..Aziz Erbakan Hocamızın yaklaşık 60 yıl önce önce ortaya koyduğu ve söylediği hangi şey bugün geçerli değil??? Böyle içi boş kof ifadeler yenilikçilik falan değildir. Bu tür ifadeler olsa olsa ancak “biz Milli Görüş gömleğini çıkardık” söylemlerinin farklı bir versiyonudur.

Mahmut Arıkan’ın “Yeni Nesil Siyaset” söylemlerini çok tehlikeli buluyorum. Halihazırda Parti toplantılarında zaten ne Adil Düzen ne de D-8’ler konuşuluyor. Halbuki Milli Görüş demek, Adil Düzen demektir. 
Siyonizm, şeytanın en büyük şaheseridir. Nasıl ki spordan sinemaya, bankacılıktan siyasete her şeye sirayet ediyor ve müthiş bir sömürü sistemi oluyorsa; bunun karşısında işte Adil Düzen de tüm dünyada ve her alanda, tüm insanlara selamet getirecek tek ilmi, islami insani projedir ve tarihte başka bir örneği bulunmayan orijinal bir sistemdir.
Erbakan Hocamızın ifadesiyle öyle 60 tane parti yoktur. Bir Milli Görüş vardır, bir de diğerleri… Mahmut Arıkan, yeni nesil siyaset derken, Adil Düzen Milli Görüş çizgisinden ayrılıyor olabilir mi?! Karamollaoğlu da “Adil Devlet, Adil Paylaşım” diye bir ifade kullanmıştı. Eğer Adil Düzen ve D-8’lerden bahsetmiyorsanız “diğerleri”nden ne farkınız kalacaktı ki!?..
Deva, Gelecek ve Saadet partilerinin birleştirilip başına da Erbakan Hocamızın “Siyonizm baltasının yerli sapı” diye tanımladığı Abdullah Gül’ü getirme planlarının yapıldığı basına yansımıştı. Bu konuda Saadet Partisi’nden bir yalanlama da yapılmamıştı.  
Böyle bir plan, Milli Görüş’ün üzerine beton değil, çelik kaplama dökmek anlamına gelecektir. Ancak unutmayınız ki yıllardan beri Siyonist zalimleri, gizli yahudileri ve yerli işbirlikçilerini ifşa etmekten geri durmayan Milli Çözüm var!  
Evet, “Milli Görüş” kavramı da, “Milli Çözüm” kavramı da Erbakan Hocamızın tabirleri olmaktadır ve bunlar aynı kutlu gerçeğin farklı süreçlerini anlatmaktadır.

Saadet Partisindeki Çıbanlar Milli Çözüm Sayesinde Deşilmekteydi! Artık Büyük Devrim ve Değişim Heran Beklenmekteydi!

Yazının yayın tarihi olan 24 Kasım Öncelikle peşinen Merhum Erbakan Hocamızın ve  Muhterem Ahmet Akgül Üstadımızın Öğretmenler günü kutlu olsun. Çünki onlar bize Hak ve Batılı Doğru ile Yanlışı ,Faydalı ile zararlıyı,Güzel ile çirkini Adalet ile zulmü ayırt etme ferasetini öğreten İnsanlığın kurtuluşuna vesile olacak Adil Düzen programlarını bize öğretmiştir. Muhterem üstadımız ERBAKAN gerçeğini ve mahiyetini bize duyurmuş bu projeleri görüş olmaktan çıkarmış çok yakında insanlığı huzuru kavuşturacak fiili olarakta tıkanan sistemde  Çözüm sunacak ve yazdığı Adil Düzen kitapları ve yazılarıyla ülkemize ve insanlığa ışık tutmaktadır.

Milli Görüş içine özel yerleştirilen Oğuzhan Asiltürk ve devamındaki silsile maksatlı olarak Milli Görüşü bitirme etkisiz kılma halkın gözünde kurtuluş kapısı olmaktan çıkarıp Aziz Erbakan Hocamızı zor durumda bırakacak eylemler ve söylemler içerisinde bulunmuşlardır.Asıl maksatlarını gizleyip alttan partiye hizmet eden sadık kimseleri de uzaklaştıracak hatta nefret ettirecek girişimlerde bulunmuşlardır. Erbakan Hocamızın pillerini bitirdiği bu kaypak ve bayağı tiplerin asıl maksatları bilen Muhterem Ahmet Akgül Ustadımıza rağmen  Saadet içerisindeki Kamalak gibi tipler ise Milli Çözüm Haklılığını bir türlü içlerine sindirememiş hala nefsi davranarak akıl danışma tenezülünde bile bulunmamışlardır. Milli Görüşün temel esaslarını bilmeyen, görevde liyakat esas alınmadan getirilen Mahmut Arıkan ise Abdullah Gül’ün Başkanlığına zemin hazırlayarak Erbakan Hocamızın ve Adil Düzen söylemleri üzerine beton dökme planlarının son aşamasıdır. Ancak Hakkın ve Hakikatin Er yada geç ortaya çıkma gibi bir huyu vardır. Şimdi bu hakikatlere tercüman olan Muhterem Ahmet Akgül Hocamızın haklılığını birkez daha ortaya çıkaracak gelişmeleri Mahmut Arıkan’ın yaptığı eylem ve söylemlere bakmamız yeterli olacaktır. Milli Görüşün gerçek sahipleri Milli Çözüm Dergisi ve şahsi manevisi Muhterem Ahmet Akgül üstadımız kutlu hedefler doğrultusunda tarihi görevi üstlenecek günlerin son aşamasında olduğumuzu biliyor ve Erbakan Hocamızın o tarihi sözünü bir kez daha hatırlatıyoruz.

“Bakın size kesinlikle ifade ediyorum ki: TÜRKİYE’NİN KURTULUŞU;

Milli Çözüm’e inanan bir Cumhurbaşkanı’nın o makama oturması,

Milli Çözüm’e inanan bir Hükümet’in kurulması

Ve yeni bir devrin başlamasıyla mümkündür!”

Prof. Dr. Necmettin ERBAKAN, TRT Basın Toplantısı, MSP Genel Başkanı TRT’de Yazarlar Soruyor, Nisan 1980 Video linki: https://youtu.be/JK3meUHiZiY

Son düzenleme 9 gün önce Ömer ÇAĞIL tarafından

Yüreğinize sağlık, ömrünüze bereket hocam

Bir zamanlar Kurtul(ama)mış da Arıkan gibi, dışı hoş içi boş sloganlar üretiyordu, “fark var” diyordu mesela. “Erbakan Hoca’dan farklıyım” mesajı gönderiyordu. İlgili merkezler de mesajı alıp kapmışlardı hemen, şükür sonunda yerini buldu ve Milli Görüş ondan kurtuldu. Şimdi görünüşe göre, Arıkan da aynı yolun yolcusu…

Milli Çözüm yıllardır Asiltürk – Karamolla takımının ayar ve amaçlarını dile getirirken, tüm bu gerçeklere sessiz kalan Milli Görüş tabanı -kusura bakmasınlar ama- asıl sorumlu ve suçlu onlardır. Çünkü “Susan, kusandan alçaktır.” Zira Asiltürk- Karamolla takımı, asli vazifelerini yaptılar. Bütün bu tahribatlar olurken, “Bu Parti niye yüzde bir’in altına düştü yahu, siz ne ediyorsunuz, kendinize gelin?” diyen de çıkmadı.
 
“E Birol Aydın çıktı ya!” demesin kimse… Bugün yayımlanan GİK – YİK listesinde, Rahmetli Erbakan Hocamız hakkında “Artık Erbakan söylemlerini bırakın. Ondan; Lidyalılardan, Urartulardan ve Sümerlerden söz eder gibi söz edin” diyen ayarsız Bilgiç’in ismi de vardı… Hatta 3 listede sadece B. Aydın’ın listesinde adı geçiyordu. 

Yani bunlar tabana iyi polis – kötü polis oyunu mu oynamışlardı? 

Ve de -hâlâ Erbakan Hocamıza sadık kalan- bir kısım tabanda, Karamolla’ya yükselen tepkiyi Birol Aydın’ı aday yaparak tabanın gazı mı alınmıştı?

Bir de çok merak ettiğim bir husus var. 

Ey Milli Görüşçüler!

Ahmet AKGÜL (Hocamız) senelerdir uyarıyor kardeşim sizi. Ve Onun ne yazdığını bu siteye gelip satır satır okuyorsunuz.

Neden biriniz dahi, “Allah Senden razı olsun Ahmet Hoca, Sen bizi uyardın ama biz anlamadık, anlasak da (işimize gelmediği için) dinlemedik.” diyemiyorsunuz. 

Yahu çok mu korkasınız, yoksa gayretsiz misiniz ya da vicdanınız mı ölü?

Başka ihtimalleri de yazmayalım artık. Onu da siz bulun!..

Nasılsa herkesin ayarı ve amacı muhakkak ortaya çıkıyor. Allah imhal etse de ihmal etmiyor.

Milli Çözüm Hakkı ve Hakikati yazdı, yazmaya da devam edecek. 

Ve siz ahirette, “Ya Rabbi bilmiyorduk, yöneticilerimiz bizi kandırdılar” diyemeyeceksiniz.  

SON İMTİHANI KAYBEDENLER!

Milli Çözüm uyardı, hakikatleri haykırdı ve yine haklı çıktı.
Milli Görüş’ün unutturma ve Erbakan Hocamızın üzerine beton dökme çabalarını deşifre etti ve büyük bir mücadele verdi.
Maalesef büyük çoğunluk son imtihanı kaybetti.
Tarih boyunca zaferlerde tam olarak böyle zamanlarda kazanılmıştır.
Umutların tükendiği, herşeyin yozlaşıp bozulduğu bir dönemde..
Ak ile kara ortaya çıktı, herkes kendi ayarını, amacını, gayesini ve niyetini çok açık belli etti. Kimsenin bir bahanesi de kalmadı…
Son olarak kazandık zanneden işbirlikçilerin sonu yakındır.
Milli Görüş’ü bitirme gayretinde olan zalimler, Milli Çözüm iktidarı ile sarsılacaktır!

Şuarâ 189
Böylece onu yalanlayıp (küfür ve kötülükte azgınlaştılar); nihayet onları o gölgelik (sandıkları gazap bulutları) gününün azabı yakalayıverdi. Gerçekten o, büyük (ve korkunç) bir günün azabıydı (ve bunu hak etmişlerdi. Yağmur getirecek sandıkları bulutlardan Allah üzerlerine her şeyi yakıp kül eden ateş döküvermişti)!

mealikerim.com

Temel Karamollaoğlu’nun Amacı ve “El-Eman”larının Ayarı

• Temel Karamollaoğlu, Saadet Partisi’nin Genel Başkanıdır ve bazı kesimlerde hakkındaki ithamlar ve infiallerin partiye zarar vereceğini bile bile bu göreve gelmiştir.

• Karamollaoğlu, Sivas Olayları ve Madımak Oteli’nin kundaklanması nedeniyle bazı kesimlerde tepki ve tedirginlikle karşılanmaktadır.

• Abdullah Gül, Erbakan Hoca tarafından “İsrail baltasının, içimizdeki yerli sapı!?” olarak tanımlanmıştır.

• Karamollaoğlu, defalarca Abdullah Gül’ü Cumhurbaşkanlığına uygun gördüğünü açıklamıştır.

• Karamollaoğlu, Cahit Zarifoğlu’nun şiirinden esinlenerek kurulan “Yedi Güzel Adam” grubunu öve öve bitirememekte ve bunları Milli Görüşçü olarak tanıtmaktadır.

• Erbakan Hoca, Cahit Zarifoğlu’nun vefatıyla ilgili taziye mesajında onun dava adamlığına ve adanmışlığına değil, sadece “edebiyatçılığına” dikkat çekmiştir.

• Haymana Mutabakat Heyeti, Saadet Partisi’ndeki aday belirleme usulünün yanlış olduğunu ve bunun partide yeni bir bölünme sürecini başlattığını açıklamıştır.

https://www.millicozum.com/mc/ozel-yazilar/temel-karamollaoglunun-amaci-ve-el-emanlarinin-ayari/

ÖZEL YAZILAR

YORUMLAR

Son Yorumlar
17
0
Yorumunuzu okumaktan memnuniyet duyarızx
Paylaş...