ÜLKE PERİŞAN, VATANDAŞ PİŞMAN!
Erdoğan Batı’ya, umut bağlıyor
AB İsrail’e, uyum sağlıyor
Faiz fuhuş kumar, toplum dağılıyor
Oy verip de destek, katmaz olaydım
Boş yere çirkefe, batmaz olaydım…
Ülke rehin olmuş, borç batağında
Biraz daha batar, her atağında
Nasıl rahat uyur, hoş yatağında
Bunlar için vicdan, satmaz olaydım
Bin türlü belaya, batmaz olaydım…
Kurtuluş arıyor, Bâtıl yollarda
Ömrümüz çürüttü, sağda sollarda
Zina serbest etti, ibne kollar da
Din verip dünyayı, utmaz olaydım
Milyarca vebale, batmaz olaydım…
Perinçek destekler, Bahçeli över
“Zillet, illet” diye, Millete söver
Vatandaş bin pişman, dizini döver
Sandıkta buna oy, atmaz olaydım
Ah bunca günaha, batmaz olaydım…
Ayasofya açtı, Herzog ağırlar
Türban serbest; zina, azdı sığırlar
Gayrı Hakkı duymaz, kalbi sağırlar
Şeytanın balını, tatmaz olaydım
Makam çıkar tuzak, batmaz olaydım…
Erbakan arkadan, vuranlar kimdi
Siyonla bir tuzak, kuranlar kimdi
AB’ye kıbleye, duranlar kimdi
Hilal varken Haç’ı, tutmaz olaydım
Bâtıl teraziyle, tartmaz olaydım…
Hak gömlek çıkarıp, dönekleştiler
Halka cesur; Haç’a, ödlekleştiler
Şu haram pekmeze, sinekleştiler
Zehirli zakkumu, yutmaz olaydım
Ağır günahlara, batmaz olaydım…
Mürşit; önce mü’min, olması gerek
Mü’minse; münkerden, buğzeder yürek
AKP pisliğin, gidermez kürek
Şeyh diye elini, tutmaz olaydım
Bir zikir çin bin kire, batmaz olaydım…
Zalim saldırdıkça, bize hız gelir
Allah razı olsun, hepsi vız gelir
Komşu nine sapık-lara kız gelir
Böyle soysuz çağa, çatmaz olaydım
Helala haramı, katmaz olaydım…
Ferasetli mü’min, münafık tanır
Saf; işbirlikçiyi, “İşbilir” sanır
Ne Hak’tan korkar ne, halktan utanır
Bu Şeytan hile’sin, yutmaz olaydım
Fasıklar yolunu, tutmaz olaydım…
Gayretsiz kişide, keramet olmaz
Hem Adil Düzensiz, merhamet olmaz
Saadet gelmeden, selamet olmaz
Zafersiz kabrime, yatmaz olaydım
Milli Çözüm doğup, batmaz olaydım…
Millet çarşıda pazarda aho diyor ama feryad edemiyor
Zamanın birinde padişaha devlet başkanının bir bir çift horoz ve tavuk hediye etmiş zamanla tavuk kuluçkaya yatmış ve horozlar çoğalmış sabahları horozların biri susuyor biri ötmeye başlıyor bu durumdan padişah rahatsız oluyor sesten uyuyamıyor horozları kesse ve atsa hediye olduğu için yapamıyor vezirlerine bu duruma çare bulmaları için talimat veriyor vezirlerinden biri padişahım ben horozları öldürmeden sustura bilirim ve görev vezire veriliyor vezir mutfakta aşçılara bir kazan yağ kaynattırıyor ve horozları tek tek getirtip horozların arkalarını kızgın yağda yakıyor not:horozlar öterken doğal olarak arkalarını sıkarak öterler ve bu sayede horozların sesleri kesilmiş oluyor maalesef ülkemizde siyasetçi gazeteci tv yorumcusu bürokrat eğitimci tarikat şeyhi bunun gibi bir çokları siyonizim tarafından bir şekilde bu kesimlerin arkaları bürüldüğü için sesleri çıkmıyor oysaki halk tabakası az biraz bu düzene feryat etse Allah rahmet kapılarını muhakkak açacaktır
Pişman vatandaşa hatırlatma zamanı?
Kıssadan hisse;
Hazret-i Hüseyn
Ferzedak’a rastladı ve sordu:
Halk ne düşünüyor, halleri nasıl?
Büyük şair ve hikmet adamı, şu cevabı verdi:
– Halkın kalbi seninle ama kılıçları senin düşmanlarınla… Kaza ve kader gökten iner ve Allah dilediğini işler.
Pişman vatandaşa sorma zamanı?
Kurtuluş arıyor, Bâtıl yollarda
Ömrümüz çürüttü, sağda sollarda
Erbakan’ı arkadan, vuranlar kimdi!?
Siyonla bir tuzak, kuranlar kimdi!?
AB’ye kıbleye, duranlar kimdi!?
Hilal varken Haç’ı, tutmaz olaydım
Bâtıl teraziyle, tartmaz olaydım…
Yinede ülke bu vatan bayrak din hepimizin, gerçek bir tövbe ve pişmanlık dileğiyle, yakın çağımızın en büyük projesi Erbakan hocamızın ilmi ve insanı Adil düzen medeniyetinde birleşmek umuduyla inşallah..
De ki: ‘(Artık) Hakk geldi, bâtıl zail oldu. Hiç şüphesiz bâtıl yok olucudur. (Çünkü Hakk gelince bâtıl batacak, Güneş doğunca karanlık kaybolacaktır).'”[7]
Her kim kendisine ‘dosdoğru yol’ apaçık belli olduktan (hidayet ve hakikati bilip tanıdıktan, Hakk ile Bâtıl’ın farkına ve şuuruna vardıktan) sonra, (dünyalık makam ve menfaat hırsıyla) Elçiye (Peygambere ve Hakk dava rehberine) muhalefet edip (haklı ve hayırlı hareketten ayrılırsa) ve mü’minlerin yolundan başka bir yola (Siyonist ve Haçlı İttifakına ve şeytani kurallarına) uyarsa, onu dönüp gittiği yanda (şerli ortam ve ortaklıkta) bırakırız (bu hıyanet ve hakaretinden dolayı tekrar Hakka ve hidayet yoluna dönmesine fırsat tanımayız ve hidayetini karartırız) ve (ahirette de) cehenneme sokarız. O ne kötü ve sürekli bir (zindan) karargâhıdır! [Not: İmamı Şafii: Bu ayet, “icma”ya ve Hakk hâkim olsun diye ortaya çıkan oluşuma bağlı kalmayı gerekli sayan en önemli ayetlerin başındadır” buyurmaktadır. Bak: Razi. Cilt: 11 Sh: 43]” (Nisa: 115)
ERBAKAN SÖZÜNÜ TUTAYDIM!..
Pazardan sebzeyi, bile seçerde
Azıcık menfaa-tini görür de
Nesil,toprak kayar;hala gaflet de
Hayr farzedip şerri,seçmez olaydım
Erbakan sözünü,duyup tutaydım…
Belki yarın, belki yarından da yakın!
Peki hala bu düzeni savunanlar?
Zalime destek olup arka çıkanlar!
Güce tapan, zulme alet olanlar?
Hakk’tan gıcık alıp, nefret kusanlar!
Allah’ın va’di hakk, bekleyip dursunlar!!!
Vebal Aldılar
Erbakan arkadan, vuranlar kimdi
Siyonla bir tuzak, kuranlar kimdi
AB’ye kıbleye, duranlar kimdi
Hilal varken Haç’ı, tutmaz olaydım
Bâtıl teraziyle, tartmaz olaydım…
Hak gömlek çıkarıp, dönekleştiler
Halka cesur; Haç’a, ödlekleştiler
Şu haram pekmeze, sinekleştiler
Zehirli zakkumu, yutmaz olaydım
Ağır günahlara, batmaz olaydım…
Mürşit; önce mü’min, olması gerek
Mü’minse; münkerden, buğzeder yürek
AKP pisliğin, gidermez kürek
Şeyh diye elini, tutmaz olaydım
Bir zikir çin bin kire, batmaz olaydım…
Zalim saldırdıkça, bize hız gelir
Allah razı olsun, hepsi vız gelir
Komşu nine sapık-lara kız gelir
Böyle soysuz çağa, çatmaz olaydım
Helala haramı, katmaz olaydım…
Ferasetli mü’min, münafık tanır
Saf; işbirlikçiyi, “İşbilir” sanır
Ne Hak’tan korkar ne, halktan utanır
Bu Şeytan hile’sin, yutmaz olaydım
Fasıklar yolunu, tutmaz olaydım…
Gayretsiz kişide, keramet olmaz
Hem Adil Düzensiz, merhamet olmaz
Saadet gelmeden, selamet olmaz
Zafersiz kabrime, yatmaz olaydım
Milli Çözüm doğup, batmaz olaydım…
Allah CC adildir ,amenna kimsenin hakkını kimsede bırakmaz…Bu kadar rezilligi yapacaklar Rabbim bu veballeri onlarda bırakmaz !!
Zafersiz kabrime, yatmaz olaydım Milli Çözüm doğup, batmaz olaydım…
[b]Âl-i İmran 110
Siz (sadece Müslümanlar için değil, bütün) insanlar için çıkarılmış en hayırlı bir ümmet oldunuz. (Çünkü siz, ülkenizde ve yeryüzünde) Ma’rufu (Hakkı ve hayrı) emredip yürütecek, münkeri (zulmü ve kötülükleri) nehyedip önleyecek (bir Adil Düzen kurmaya) çalışırsınız. Ve Allah’a (tam) iman edip (bağlanırsınız). Kitap Ehli de (böyle) inanmış olsaydı, elbette kendileri için hayırlı olurdu. Onların içinden de (bazı) iman edenler vardır, fakat çoğunluğu fıska sapanlardır.
[/b]
[b]İbrahim 47
Sakın ha, Allah’ı; elçilerine (ve Hakk davetçilerine) verdiği sözden (ve zafer va’adinden) dönecek sanma(yın). Gerçekten Allah Azîz’dir, İntikam sahibidir. (Ey zalimler ve hainler, sizin de zulüm ve hıyanetlerinizin hesabını soracak, saltanatınızı yıkacaktır.)
https://www.mealikerim.com/14/ibrahim/47%5B/b%5D
Kurtuluş yakın
Allah nurunu tamamlayacaktır elbette bu zulüm bitecek güzel günler yakındır piyonlar devrilecek adil düzen gelecek
KURTULUŞUN YOLU CİHAD VE GAYRETTİR!
Gayretsiz kişide, keramet olmaz
Hem Adil Düzensiz, merhamet olmaz
Saadet gelmeden, selamet olmaz
Zafersiz kabrime, yatmaz olaydım
Milli Çözüm doğup, batmaz olaydım…
Kader Gayrete aşıktır. Cihad ve Gayret olmadan elbette kurtuluş da olmaz. En büyük nimet, istikamet üzere yaşayıp, imanla ölebilmektir.