YENİ ÇIKACAK KİTAPLARIMIZ

ÖZEL MENÜ

DERGİLER

Ay Seçiniz
category
6920d7df5c243
0
0
6401,171,6356,117,28,27,170,98,3,144,26,4,145,113,17,6330,1,110,12
Loading....

TOPLAM ZİYARETÇİLERİMİZ

Our Visitor

2 0 8 9 4 9
Bugün : 434
Dün : 41199
Bu ay : 894357
Geçen ay : 1371576
Toplam : 45298178
IP'niz : 216.73.216.128

SON YORUMLAR

Son Yorumlar

YENİ ÇIKACAK KİTAPLARIMIZ

ÖZEL YAZILAR

YENİ ÇIKAN KİTAPLARIMIZ

ADİL DÜNYA YAYINEVİ

Tel-Faks:

0212 438 40 40

0543 289 81 58

0532 660 12 79

ÜSTADIMIZIN YÜKSEK FERASET
VE
CESARET FURKANI

5 1 vote
Değerlendirmeniz

Makale Paylaşım Sayısı: 

Subscribe
Bildir
12 Yorum
En Yeniler
Eskiler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

İŞTE FERASET, İŞTE CESARETLE HAKKI HAYKIRMAK, İŞTE ÜSTAD AHMET AKGÜL’ÜN BİLGE ŞAHSİYETLİĞİNİN TESCİLİ !…

Haftalar, aylar öncesi yine bu ekranlarda ( http://www.millicozum.com‘da ) hem makalelerle hem video konferanslarla üstte okuduğumuz bilgiler bugün aynıyla gerçekleşmiş durumda… Buradan şu gerçek bir kere daha tescillenmiş olmakta: Milli Çözüm’e inanan bir Cumhurbaşkanı’nın o makama oturması, Milli Çözüm’e inanan bir hükümetin kurulması ve yeni bir devrin başlamasıyla mümkün olduğu Türkiye’nin Kurtuluş reçetesi bir kere daha olgunlaşmış ve zihinlere kazınmış oldu.

Makalede geçen şu ifadeyi yinelemek istiyorum:
Görünen o ki, Öcalan’ın bu çağrısı havada kalacak ve halkımızı oyalayıcı bazı yorum ve yaklaşımlar dışında, PKK-YPG cephesinde ciddi ve gerçekçi bir dönüşüm yaşanmayacaktı!.. Bu Siyonist süreç, DEM Parti’ye alan açıp siyasi sigorta sağlayarak, Öcalan’ın ifadesiyle “Demokratik yöntemlerle” sinsi hedeflerine ulaşma fırsatıdır. Ve artık Abdullah Öcalan; Sn. Erdoğan ve Bahçeli yanında, üçüncü bir aktör olarak resmen olmasa da fiilen Cumhur İttifakı’nda yerini almış durumdadır!..

Gerçek bilgelik böyledir. Bir tespiti kaç yıl önce yapmış olursa olsun o tespit geçerliliğini yitirmez. Çünkü bu tespitleri yaparken Kur’an ı ve Hadisi şerifleri kaynak alarak analiz yaparlar. Olayların, sözlerin ayrıntısındaki şeytani tuzakları görürler ve insaları uyarırlar. Zaten görmek ilimdir. Bu sebeple söyledikleri sözler hikmetlidir. Ayrıca O’nlar Hakkı ortaya koymak için hiçbir şeyden çekinmezler. Hakk ortaya konsun ve insanlar Hakkı görsün.
İşte muhterem Ahmet Hocamız bu ve diğer makalelerinde siyonizmin ve işbirlikçilerinin planlarını yüksek feraset ve basireti ile deşifre ediyor, insanların Hakk’tan ve hakikatten taraf olmaları için gerekli tüm uyarıları yapıyor. Şunu da diyebiliriz; Kalem suresinin ilk ayetlerinde geçen anlam ve mesajlar gerçekleşiyor.
Kalem 3
Gerçekten Senin için (asla tükenmeyen ve hiç) kesintisi olmayan (temenni ve memnuniyetin çok ötesinde şerefli ve izzetli) bir ecir verilecektir. [Not: “Bugün onların ağızlarını mühürleriz; -iman ve iyilikten, küfür ve kötülükten yana- bütün yapıp kazandıklarını, elleri bize söylemekte, ayakları (işlediklerine) şahitlik etmektedir” (Yasin: 65) ayetinin haber verdiği gibi, “Hayat; iman ve cihaddır” şuuru ve imtihan-kulluk sorumluluğuyla, Hakkı tebliğ ve tavsiye yolunda, bugün bile hâlâ kalemle ve satır satır gerçekleri yazan, her türlü sıkıntı ve saldırıya rağmen davasından ve Rabbinin rızasından caymayan mü’minler için, tuttuğu kalemlerin, yazdığı sahifelerin, harflerin, kelimelerin ve cümlelerin bir gün dile gelip şahitlik ve şefaatçilik edeceklerine dair İlahi mesaj ve müjdeler içermektedir.]

https://www.mealikerim.com/68/kalem-nun/3

Elhamdülillah, Erbakan Hocamız’ın ; feraset, dirayet ve hidayet tanımlamasına bire bir bağlı kalan Milli Çözüm’ün mensubuyuz…

Siyonizmin; böl, parçala ve yumuşak lokma haline getirme taktiklerinden biri olan sözde Kürdistan( Büyük İsrail Projesi) hayalinide yine Milli Çözüm başlarına geçirecek inşallah…

KİM BEN Mİ?!.. EVET SEN!…
PKK kuruluş sebebi ve ülkemiz üzerinde geçmişten beri yapılan hesapların gerçekleşmesi için Siyonist ve Emperyalist merkezlerce kurulan ve kullanılan bir araçtı. Geçmişten beri bu böyleydi. Sevr’i resmi olarak uygulayamayan yapıların tarihi proje ve fırsatlarıydı. Onun için PKK tek merkezden idare edilmiş olsa da ayrıca Emperyalistlerin bölge üzerindeki en az tehlikeli ve ekonomik savaş araçlarıydı. Yani bazı ülkeler kendi özel çıkarları için de desteklemektelerdi. Gerçi Siyonist hakimiyet onları AB- NATO çatısıyla kuşatmış olsa da Siyonistlerin ve Türk hükümetinin yanlış işbirlikçi politikalarının uygulanmasına zorluk çıkarma ihtimali de vardı. PKK yeni sürecle silah bırakarak siyasallaşıp, sonunda Self Determinsyon oyunu ve Siyonist nihai hedef olan Arz-ı Mevud’un Türkiye parçası olarak tasarlanmıştı. Ve süreç; “PKK silah bıraktı” olarak jelatine sarılsa da, fakat hangileri bıraktı hangileri bırakmayacaktı sorusu çok açıktı. Ve altı özellikle çizilen “Dikkat, Suriye’nin Kuzeyine Yönelik hiçbir Çağrı Yapılmamıştı! 
Öcalan’ın çağrısının en dikkat çekici noktası ise bu çağrıda hiçbir biçimde Suriye’nin kuzeydoğusunda Kürt yapılanmasına ve iradesine yönelik ifadeler bulunmamasıydı.”
kısmı sorunun net cevabıydı.
3 Aralık 2024 MHP Grup Toplantısı’nda Sn. Devlet Bahçeli’nin:
“… Ne var ki Suriye Arap Cumhuriyeti, Şam ile Lazkiye arasında sıkışan, topraklarının 3’te 2’si kontrol dışına çıkan, egemenliği ölümcül yaralar alan, solunum cihazına bağlı halde bulunan tartışmalı devlet konumundadır…”  sözüne…

Tamam da Suriye deki rejimin yıkılması İsrail projesiydi. Sizler de Siyonist emellerin bekçilik ve işbirlikçiliğinin siyasal duruşunuza göre temsilcisi olmuyor musunuz? Milletimiz yedi düvelle 2. Kurtuluş savaşını PKK kuklasıyla tam 40 yılı aşkın süredir resmen ve fiilen sürdürmekteydi.Fakat dünün jön Türkleri bu gün AKP, MHP, DEM. Ayrıca diğer gruplar ülkemizin bağımsızlığına, üniter yapısına savaş açmışlardı ve yine insani amaç kılıfıyla işlerini yürütmektelerdi.
İşte Aziz Erbakan Hocamız “Biz ve diğerleri” derken işte bu marazlı mantığı kast etmekteydi. Tabi Hocamızın diğer bir ifadeleri “Siyonizim istisnasız bütün partilerin kilit noktalarını işgal etmişti!” sözü de daha da anlamlıydı. Çünkü Milli Görüş’ün partisinin Genel Başkanı daha önce İmralı’dan gelen haberler üzerine yaptığı açıklamada sanki Erbakan Hocamız bu açılımı destekliyormuş yorumları yapmıştı. Ve Milli Çözüm Dergisi de onlara tarihi cevaplarını vermişti.
Yine Erbakan Hocamızın diğer bir sözü hatırlara gelmişti ” Kim ben mi İsrail’e askerlik yapacam!?.. Şarkısını söyleterek Yahudi kendi ordusuna hizmet ettirirdi!” 
Acaba bu jöntürkler bu gün nerelerdelerdi ve hangi “Ben mi!?.. diyenlerin önlerinde yürümekteydi?..

Çorak bir toprak üzerinde verimsiz, çürük bir tohum olarak savrulursun.!
Sonra Allah, rahmet ve merhameti ile sana nazar eder.
Belki bir ömür, senin önünden bir IRMAK akıtır..O IRMAK öyle bir ırmaktır ki, menbağında Rahmanın nefesi vardır.!
Eğer senin tohumuyun genetiğinde, can’a can olacak, canana güç olacak bir nasip varsa, o IRMAĞIN hemen dibinde, meyvesi devşirilen ve geleceğe kök dal uzatan bir bereket ağacı olursun.!
Yok eğer, özünü çürütecek ,köksüz, bir genetiği bozuk tohum, olmaya yön vermişsen, o IRMAK senin gözüyün önünde tam 75 yıl akacak, sen de bir ot olmaktan, sonra çer çöp olmaktan öte, bir şeye benzemeyeceksin…!

Ey eğitilmekten ve adam olmaktan yana, bir türlü yola gelmeyen ve kendinden geçemeyen Nefsim!
Sanadır bu sözlerim….!

Üstadımızın Allah’ça sı ve Erbakan’ca sı Mütekamil olduğu için Furkan sahibi olmuştur…

Enfal Suresi 29
Ey iman edenler! Eğer Allah’tan korkarsanız (küfür ve kötülüklerden sakınıp iyiliklere yapışırsanız, haram ve haksızlıklardan kaçınıp hayırlara çalışırsanız) O size (Hakkı bâtıldan, doğruyu yanlıştan, yararlıyı zararlıdan, mü’mini münafıktan ayıran) furkan (feraset nuru ve hidayet şuuru) verir, kötülüklerinizi örter ve sizi bağışlar. Çünkü büyük fazilet sahibi (olan) Allah’tır.

Allah üstad Ahmet AKGÜL hocamızdan razı olsun.
Yüce Allah’a sonsuz şükürler olsun ki Milli Çözüm ehli olmayı bizlere nasip ediyor.

Bunca rezilliğin hainliğin ve tarihimizin en kara lekelerinin yaşandığı bu dönemde Milli Çözüm adeta vatanın son kalesi bizleri böyle yamukluklardan uzak tutan bir koruyucu zırh oldu.

Allah bizleri Milli Çözüm’den, Adil Düzen davasından, gerçek vatanseverlikten, dosdoğru olma şuurundan ayırmasın. Gayretimizi, şuurumuzu, ilmimizi, hizmetimizi arttırsın. Milli Çözüm öncülüğünde Adil Düzen medeniyeti için hizmet etmeyi nasip etsin.

Milli Çözüm Dergisi ve Üstadımız Ahmet Akgül Hocamız, yüksek feraseti ile “Terörsüz Türkiye” iddialarının perde arkasındaki Sinsi ve Siyonist planı, cesaret furkanı ile de Siyonist işbirlikçilerinin Büyük Kürdistan planına hizmetkârlığını gözler önüne sermekteydi. 

İşte, Siyonist işbirlikçilerininim “Terörsüz Türkiye” kılıfı sardıkları ve büyük bir kahramanlık edasıyla savundukları tarihi tahribat girişimlerinin altındaki Siyonist ve emperyalist merkezlerin sinsi ve Siyonist planı:
Artık görevini tamamlayan ve feshedilmesi kararı alınan PKK yerine, Suriye’deki PYD’yi meşrulaştırma ve SDG’yi (Özerk Suriye Kürt Bölgesi Projesini) amacına ulaştırma hazırlığıydı…
Kuzey Irak Kürdistanı’ndan (Barzanistan’dan) sonra, şimdi de Kuzey Suriye Rojava Kürdistanı’nı kurdurup, Türkiye’yi; önce kuşatma altına alarak, sonra Güneydoğumuzu da kışkırtıp katarak Büyük İsrail’e imkân ve fırsat tanınmasıydı…

Terörist başı Öcalan: “Türkiye’de silahlı mücadele dönemi kapandı; artık siyasi ve demokratik yöntemlerle hedefimize ulaşacağız…” çağrısıyla; PKK yerine Türkiye’de Dem Parti, Suriye’de YPG ile Siyonist projelere hizmetkârlık yapacağız mesajları vermekteydi…
PYD başı Salih Müslim: “Gerekli şartlar oluşursa, yani TSK operasyonlarını durdurursa, biz de ona göre tavır alırız!..” küstahlığında bulunmaktaydı..

Mason Localarına göbekten bağlı bulunan; iktidarından muhalefetine, Din istismarcısından Din inkârcısına, sağcısından solcusuna, Milli Görüş tahripçisinden Milli Görüş taklitçisine hepsi birden koro halinde “Terörsüz Türkiye” şarkısını söyleyerek İsrail Yahudi Lobilerinin ve ABD Derin Devletinin Büyük Kürdistan planına hizmetkârlık yapmaktalardı. Gerçek gündemi unutturmak için ise kayıkçı kavgalarıyla, Hacivat-Karagöz oyunlarıyla oyalanmaktalardı. Halkımız ise, maalesef bu narkozdan hala kurtulamamıştı.

Milli Çözüm Dergisinin ilginç bir özelliği vardı…
Sorulan soruların cevabı yine Milli Çözüm içinde saklıydı…
Biraz arşiv karıştırmak soruların cevabını bulmak için yeterli olacaktı..
Milli Çözüm’ün diğer bir özelliği ise, yıllar öncesinden yazılan yazıların her daim güncelliğini koruyor olmasıydı…

YILLAR ÖNCE YAZILAN MAKALLELERİN BUGÜN BİR BİR GERÇEKLEŞMESİ, ÜSTADIMIZIN HİKMET EHLİ OLDUĞUNUN İSPATLARINDAN BİRİDİR.. VE İNŞALLAH TÜRKİYE’NİN VE İNSANLIĞIN KURTULUŞU ÜSTADIMIZIN ÖNCÜLÜĞÜNDE, MİLLİ ÇÖZÜM ANLAYIŞIYLA GERÇEKLEŞECEKTİR İNŞALLAH. AZİZ ERBAKAN HOCAMIZ DA 45 YIL ÖNCESİNDEN BU HAKİKATİ ŞÖYLE DİLE GETİRMİŞLERDİ;

“Bakın size kesinlikle ifade ediyorum ki: 
TÜRKİYE’NİN KURTULUŞU; 
Milli Çözüm’e inanan bir Cumhurbaşkanı’nın o makama oturması, 
Milli Çözüm’e inanan bir Hükümet’in kurulması 
ve yeni bir devrin başlamasıyla mümkündür!”

Prof. Dr. Necmettin Erbakan
TRT Basın Toplantısı, Yazarlar soruyor – Nisan 1980

Bakara 269
(Allah) Hikmeti, kime dilerse (kim ilmi ve hakikati talep eder ve bu yönde ciddi gayret gösterirse) ona verir. (Hikmet ehli kılınan seçkin ve nasipli birisidir.) Ve her kime de hikmet (ilim ve feraset) verilirse, hakikaten ona çok hayır lütfedilmiştir. (Bu gerçeği ise ancak) Akıl ve gönül ehli düşünüp anlar (ve değerlendirir).

https://www.mealikerim.com/2/bakara/269

Çok Üstün bilgi ve beceriye ihtiyac duyulmadan anlaşılabilecek olan gerçekler  kalabaliklar tarafından kabul görmüyor

Bu gün suriyenin parçalanıyor olduğunu, pkk, pyd, sdg, pjak ve kuzey irak kürt yönetiminin ayni amaca hizmet eden piyonlar olduğunu, 
İsrailin suriyede toprak işgalini genislettigini,

Asıl amacın turkiyede ayrışma parçalanma olduğunu,

İrana saldırıların da aynı amaca hizmet ettiğini, 

Tüm dünyanın bunu bildiği halde bilmiyor mus gibi davrandığını,

Asıl.hedefin büyük İsrail oldugunu anlamak için prof olmaya 10 fakülte bitirmeye devlet sırlarını bilmeye gerek yok

Tüm bunlar açıkça yaşanırken ve esasında halkta bunu bilirken nasıl oluyorda proje devam edebiliyor

Tüm siyasi partiler, sendikalar, dernekler, vakıflar bu ülkenin iyiliğini istediğini söylemiyor mu?
Herkes iyilik istiyorsa nasıl kötülük galip gelebiliyor. 
Demekki kötülüğü isteyen ler var

Ve kötülüğü isteyenler iyiliği istiyor gibi görünüyor da olabiliyor

Peki asıl mesele nerede ortaya çıkıyor. 
Ebu cehil gerçeği bilmiyor muydu?
Biliyordu

Ama içindeki putları yıkamadi.

Bu gün herkes bildiği halde, Allah merhamet edip hakkı seçebilmemiz için asikar gösterdiği halde 

Olağan üstü bilgiler mis ve haberleri yokmuş gibi davranan insanlar için üzülüyoruz

Ve tabi bu gerçekleri görmemizi nasip eden Rabbımize şükrediyoruz

Bu gerçekleri anlayabilmemizi ve savrulmadan taraf olmamız içinde ayrıca çaba sarfeden tüm milli cozum ekibine, ve bikmadan , usanmadan yıllardır en gur sesle hakki haykiran ustadimiza saygıyla teşekkür ediyor, hürmetlerimjzi arz ediyoruz

Büyük İsrail’in önünün açılması için çözüm süreçleriyle, ordumuzun zayıflatılmasıyla Türkiyemizi bölmek, yumuşak lokma haline getirmek Siyonizm’in planıdır. Milli Çözüm Dergisi çeyrek asırdır bu gerçekleri yazmaktadır. Ve artık bugün yaşananlar, eli kanlı cani aponun meclise daveti tüm halkımızın bağrına mızrak gibi sağlanıp acıtmaktadır. Analar ağlamasın diye insani kılıflı sözlerle Türk halkı uyutulmaya çalışılmaktadır. Ey Millet…, ne zaman uyanacaksın…. israil amerikan füzeleri sokak caddelerine düşünce mi, siyonist askerler namusuna dokununca mı milli mutabakat hükümeti diye haykıranlara ses vereceksin???!!!…

  • Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla

  • Birbiri ardınca ve iyilik amacıyla (örfen; zamanın şartlarına ve ihtiyaçlarına uygun olarak) gönderilenlere (insanları uyarıcılara, Hakka çağırıcılara) yemin olsun ki;

  • Derken (sert ve çetin rüzgârlar gibi, her hayırlı hizmete koşturup, şeytani odakları ve münafıkları) kökünden koparıp savuranlara…

  • Ardından (hakikat prensiplerini ve huzur projelerini, neşriyat yoluyla) korkmadan ve yılmadan yaydıkça yayanlara,

  • Sonra, (rahatının ve menfaatinin kölesi ve nefsani arzularının esiri olanlardan uzaklaşıp, Hakkı bâtıldan, sadıkı sahtekârdan, mü’mini münafıktan çok kesin ve keskin biçimde) ayırdıkça ayıranlara… (Mutlak doğruları ve mutlu oluşumları topluma tanıtanlara,)

  • (Ve gelecek nesillere de) Bir zikir ve öğüt (olacak eserler) bırakanlara!

  • Böylece (hiç kimsenin “bilmiyordum, başka türlü sanıyordum” gibi) bir bahanesi ve mazereti (kalmasın), veya (herkes apaçık şekilde) uyarılsın! (diye gerçekleri, hem de gerekçeleriyle birlikte ortaya koyanlara yemin olsun ki,)

  • Şüphesiz size va’ad edilen (zalimlerin hezimeti, ezilen mü’minlerin zafer ve hâkimiyeti ve kıyamet haberi) mutlaka vuku bulacaktır.

Mürselat Suresi 1-7

Picture of Neslihan BAYRAKTAR

Neslihan BAYRAKTAR

YORUMLAR

Son Yorumlar
12
0
Düşünceleriniz değerlidir, lütfen yorum yapın.x
Paylaş...