ŞUUR VE HUZUR
“Nahoş”luk “arizi”dir; her şey hoş; huzur, keder
Her varlık birer ayna; görünen O, pür cemal!
Rahmani ve şeytani; hepsi Rabbani kader
Niyet, mahiyet bozar; hükmü değişir derhal!
Musa da, Firavun da; bir ismin tecellisi
Osmanlı, Amerika; “El-Hakim” temsilcisi
Saniye ertelenmez; en uzun “ecelli”si
Sen gel, Haktan taraf ol; simgen Haç değil, Hilal!
Daim kudret elinde; hücreler galaksiler
Emrü izniyle yürür; at, uçak ve taksiler
Hep O’nun iradesi; akıllılar, aksiler
Esbab şirkinden kurtul; her işi hikmet, Kemal!
Ruh ekranına yansır; görüntüler gölgeler
Onun kudret çarşısı; kıtalar ve bölgeler
Kaydedilip saklanır; hayat bilgin, belgeler
Seyredersin filmini; ahirete has kanal!
Gaffar da O, kahhar da; ibret gözüyle bakın
Ganiyken fakir kılar; itiraz etme sakın
Gâh bala, gâh belaya; daim edebin takın
İmtihan eder seni; ol Kerimü Zül Celal!
Takdirine boyun eğ; taksimine razı ol
Hep Dosta doğru yönel; huzurunda hazır ol
İbilis’e vezir değil; Hak elçiye nazır ol
Ey kitap yüklü merkep; ey siyon nefse hamal!
Aksesuar edindin; oysa Kur’an “esas”tır
Beytullah istismarın; kıblen Newyork, Teksas’tır
Ömür takvimin doğrar; gece-gün bir makastır
Mü’min mazlum bıraktın; gavur katında nam al!
Niçin yaratıldınsa, o müyesser kılınır
Mayan miyar bozuksa; Amerika kullanır
Kafan mezar taşına; çarpınca akıllanır
Şu tapındığın dünya; tamamı yapay, sanal!
Hayal heves uğruna; fırsatın telef eden
Dünyasın saray yapıp; ukbasın kenef eden
Mevla bahanesiyle; Leyla’yı hedefleyen
Dilsiz şeytan gibisin; ey zulme sağır ve lal!
Bala: Yüksek, yüce makam, yukarı derece
Arızi: Asli değil, hikmet ve imtihan gereği ortaya çıkıp sıkıntı verici; gerçeği örtüp gizleyici, gelip geçici
Bu yazarin diger makaleleri
< Önceki | Sonraki > |
---|