YENİ ÇIKACAK KİTAPLARIMIZ

ÖZEL MENÜ

DERGİLER

Ay Seçiniz
category
674f8f9f57332
0
0
6401,171,6356,117,28,27,170,98,3,144,26,4,145,113,17,6330,1,110,12
Loading....

TOPLAM ZİYARETÇİLERİMİZ

Our Visitor

2 0 8 1 5 6
Bugün : 1866
Dün : 30630
Bu ay : 116681
Geçen ay : 890827
Toplam : 29861247
IP'niz : 18.97.9.175

SON YORUMLAR

Son Yorumlar

YENİ ÇIKACAK KİTAPLARIMIZ

ÖZEL YAZILAR

YENİ ÇIKAN KİTAPLARIMIZ

ADİL DÜNYA YAYINEVİ

Tel-Faks:

0212 438 40 40

0543 289 81 58

0532 660 12 79

“FAKİRLİK KÜFRE YAKINDIR!” (Hadis-i Şerif)
“İnsanımızı aç bırakmak, Siyonizm’in bir planıdır!..” (Necmettin Erbakan)

“FAKİRLİK KÜFRE YAKINDIR!”
(Hadis-i Şerif)
“İnsanımızı aç bırakmak, Siyonizm’in bir planıdır!..” (Necmettin Erbakan)

5 1 vote
Değerlendirmeniz

Makale Paylaşım Sayısı: 

Yorumu Takip Et
Bildir
9 Yorum
En Yeniler
Eskiler Beğenilenler
Inline Feedbacks
View all comments

“Önce Ahlak ve Maneviyat sonra Ağır ve Yaygın Sanayi” diyerek ahlaklı ve kalkınmış bir toplum için her türlü çalışmayı yapan Prof. Dr. Necmettin Erbakan Hocamızı rahmet ve minnetle anıyoruz…

Ekonomideki faiz/sömürü sitemi, siyasete nüfus eden dış güçlerin/rant çetelerinin tahribatı, tarikatların-cemaatlerin istismar ve ahlaksızlıkları, eğitimde çürüme artık inkâr edilemez halde ve her alanın yöneticileri tarafından dahi itiraf edilir noktadayız.
Neden? Çünkü sistem/bataklık, dur durak bilmeden sorun/mikrop üretmeye programlı!..

Çözüm; Üstad Ahmet Akgül Hocamızın öncülüğünde olgunlaştırılan/tamamlanan ve tüm sorunlarımıza köklü çözümler sunan “Adil Düzen” projelerinin uygulanmasıdır.

Özetle: Ya millet bu gidişattan ve bu bozuk sistemden kurtulacak veya içten içe kökümüz, özümüz ve kültürümüz kuruyacaktı…

İşte bütün bu sorunların aşılması, huzurlu ve onurlu bir ortama kavuşulması için AZİZ ERBAKAN ZİHNİYETİNİ temsil eden ÜSTAD AHMET AKGÜL Hocamızın ADİL DÜZEN programlarının uygulanmasına acil ihtiyaç var! 

ÜLKEMİZİN BEKA SORUNU CUMHUR İTTİFAKI!

”Bu arkadaşlar bırakın devleti, leblebici dükkanı bile yönetemezler!”

“Bu AKP, bir at yarışı spikerinden farksızdır. Bunlar hükumet değil at yarışı spikeridir fakat ne yazık ki kendilerinin hükumet olduğunu sadece zannediyorlar. Atın üzerinde kendileri yok. Yaptıkları şey at yarışı spikerinin yaptığıdır.” demişti Hocamız…

AKP, yularlarını elinde bulunduran Siyonistler tarafından, ekonomimizi sistematik şekilde çökertmiştir!

  1. Önce tarım ve hayvancılığı bitirdiler.
  2. Ardından devletin bütün taşınmazlarını sattılar.
  3. Yap-işlet-devret ile doğmamış bebekleri borçlandırdılar.
  4. Önce ”NASS var” deyip, faizi düşürdüler.
  5. Mevduat faizini çıkarıp, çağdaş bel’amlara fetva verdirdiler.
  6. Ardından ABD’den atanan Hafize Gaye eliyle faize 45’e çıkardılar
  7. Fakirden alıp zengine verdiler!
  8. Seçimi kazanabilmek için boş vaadlerde bulundular, çoğunu gerçekleştiremediler, gerçekleştirdiklerini ise milletin sırtına fazlasıyla yüklediler!
  9. Ilımlı İslam ile BOP’a öyle güzel hizmet ettiler ki… Üstün cesaret madalyasını hak ettiler!

Siyon – Haçlı İttifakı, AKP işbaşına geldiği andan itibaren, Orta Doğuyu kan gölüne döndü!

  1. 1 mart tezkeresi geçmediği halde, ABD’ye incirlik üssünü açtılar, conilere dua ettiler yetmedi lojistik destek verdiler!
  2. AB uğruna Annan Planı ile Kıbrıs’ı Peşkeş çekmeye kalktılar, Rumlar kabul etmedi ancak ülkemizde ve yavru vatanımızda Yahudilere toprak sattılar, satmaya devam ediyorlar.
  3. Libya’nın parçalanması için NATO’ya İzmir Çiğli üssünü açtılar, gemiler ve uçaklar gönderdiler!
  4. Yanlış Dış Politikalarla, Suriye’nin parçalanmasına ve ülkemizin demografik yapısının değişmesine sebep olacak göçleri başlattılar!
  5. İsrail ile normalleşme anlaşması imzaladılar, Herzog’u TBMM’de alkışladılar yetmedi 3 ayda 900 gemi yardım gönderdiler!

BOP Projesi maalesef son aşamaya gelmiştir!

Çıkardıkları Kanun Hükmünde Kararnameler ile ailevi, ahlaki, sosyal, ekonomik tahribatlar yaptılar! Ülkemizde kuvvetler ayrılığı ilkesini bitirdiler! Hukuk devletini, kanun devleti haline getirdiler! Anayasayı takmadılar, tanımadılar!
Yozlaşmış Tarikatların sapkınlıklarına kılıflar uydurdular, Atatürk’e saldırdılar, Erbakan Hocayı istismar ettiler, dini kullandılar, diyaneti kendi güdümlerine soktular, milliyetçiliği istismar ettiler!

Şimdi ise Anayasayı değiştirip, Diyaneti tarikatların ellerine bırakmak istiyorlar ancak;
Yahudi dönmesi danışmanlarınız, güce tapan destekçileriniz, şehvetin esiri olmuş bedeniniz, gafiller tarafından yükseltilen şöhretiniz, haramla dolu servetiniz, kibir dolu benliğiniz yetmez Siyonist, Emperyalist ağabeyleriniz..
Hepsi, Davud’un bir sapan taşına bakar!
Topal bir sivrisinek sizlere yeter!
Karınca ordularınız saraylarınızı yıkar!
Yaktığınız fitne ateşini, gül bahçesine çevirecek sadıklar olduğu müddetçe..
Bu bayrak inmez, ezanlar dinmez, devlet uyumaz!

Yakında bütün zalimler ve hainler;
Allah’ın kudretini, elçinin haklılığını, ihanetin bedelini, savaşın kartalını göreceklerdir!

Zafer inananlarındır ve zafer yakındır!

Makalemizde özlü ve hikmetli bir şekilde vurgulandığı üzre;Hz Peygamber Efendimiz Maddi ve Manevi kalkınmayı bir bütün olarak ele alarak kutlu mücadelerini yürütmişlerdir!..

O’nu eşsiz rehberliğini asrımızda en iyi şekilde anlayıp -uygulayan Aziz Erbakan Hocamız da, bu prensipleri Esas kabul ederek “Önce Ahlak ve Maneviyat,Sonra Ağır Sanayi ve Yaygın Kalkınma” hedeflerini sloganlaştırarak yola çıkmışlardır!..

Bu kutlu kervanın günümüzdeki altın halkası olan Milli Çözüm-Üstad Ahmet AKGÜL Hocamız da aynı gerçeklere bağlı olarak TÜM İNSANLIĞIN SAADETİNİ gaye edinmekte…Bu bağlamda.Aziz Erbakan Hocamız tarafından hazırlanan ADİL DÜZEN projeleeine sahip çıkarak ve olgunlaştırarak asrın idrakine sunmaktadırlar!..

Deccalist-siyonizm ve İşbirlikçilerinin tatihte eşine rastlanamayacak ölçüde yürüttükleri sömürü ve zulum mekanizmaları ,pek yakında topyekün büyük bir sarsıntıyla tarumar olacak ve ADİL DÜZEN’le tüm insanlık gerçek huzur ve mutluluğa kavuşacaktır!..

Aşağıda paylaşılan ayetler siyonist zalimlerin piyonist işbirlikçilerinin röntgeni nasılda çekmektedir:

(Ey Resulüm!) İnsanlardan öylesi vardır ki, (aslında İslam’a hasım ve Sana hain oldukları halde) dünya hayatına ilişkin (kahramanlık gösterileri, başarılı girişimleri, kolaycı ve çıkarcı projeleri) Senin hoşuna gidecektir ve (böyleleri) kalbindekine (münafıklık ve menfaatçilik düşüncesine) rağmen Allah’ı şahit ma (yeminler ederek dine ve davaya sadık ve samimi olduğunu belirtir); oysa o (gizli ve tehlikeli) azılı bir düşman (yerindedir).
2:205
 
(Çünkü bu tipler, Hakk davadan döneklik ederek) Sırtını çevirip gittiği ve işbaşına (iktidara) geçtiği zaman; (ülkesinde ve) yeryüzünde (barış kılıflı) bozgunculuğa girişmeye, ekini ve nesli (bozup) helak etmeye çaba gösterir. (Genleri bozulmuş İsrail tohumları ile bitki ve hayvan türlerini ve bebeklerin-gençlerin geleceğini tahribe yönelir.) Allah ise, (fitne ve fesadı) bozgunculuğu sevmemektedir. [Not: Başka ülkelerde olduğu gibi Türkiye’de de; 8 Kasım 2006’da çıkarılan 5553 sayılı Hibrit Tohum Kanunu’yla, yerli tohumlarımıza yasak getirilmiş ve uzmanlara göre bu uygulamadan sonra hastalık ve ölüm oranlarında tam üç kat artış gözlenmiştir.] 
Bakara Suresi 204-205

(Halbuki, gerçekten) İman edenler; Allah yolunda (Hakk ve adalet hâkim ve Müslümanlar galip olsun diye) çarpışıp çırpınırlar. İnkâr edenler (ve münafık kimseler) ise, tağut yolunda (şerli ve şeytani odakların zulüm ve sömürü düzenleri sürsün diye) çırpınıp çarpışırlar. O halde siz (mü’minler iseniz); şeytanın dostları olan (inkârcılar ve münafık)larla çarpışın. Ve kesinlikle (bilin ki) şeytanın hile ve tuzağı pek zayıf (ve temelsizdir.)
Nisa Suresi 76

Toplumda huzur ve güvenin garantisi, ahlak ekmek dayanışma ve beraberliktir.. Unutulmasın ki, insan hakları, özgürlük ve ilericilik, Dindar kahraman, gibi kavramları kullanıp, millete zulmedenler, bir gün mutlaka bilinçlenecek ve bilinecek olan toplumun nefreti altında ezilecektir…
Kafirlerin ve kötülerin zararlarından korkarak, Hakkı savunmaktan kaçanlar sonunda zulmün ateşine odun olurlar…

Karanlıklara karşı en azından bir mum yakanlar ise aydınlık çağlara kapı açarlar…

Zalimlerin aziz ve yoğun, mazlumların işe, aciz ve yorgun olduğu bir dönemde, ilimle beslenmiş sağlam ve Sapmaz bir imana sahip olmayanlar, İslami gerçekleri ve insani gerekleri savunamazlar. Çünkü korkak kimselerde olgun iman, imanı zayıf kimselerde ise dolgun Vicdan bulunamaz..
Amma zalim sultana hakkı haykıra yiğitlere Allah dünyada izzet, Ahirette cennet verecek, ey zalimleri yandaş edinenler sizde kahrını dan parmak uçları izi yiyeceksiniz…

Aziz Erbakan Hocamızın onlarca kez uyardığı… Eğer dinlemezseniz dövecek diziniz kalmayacak dediği… Belki anlaşılır diye; toprak ayağımızın altından kayıyor diye dikkatimizi çektiği günler geldi maalesef. Meşhur siyonist Haim Nahum’un doktirinleştirip, halkımızı yok etme aşamaları olarak siyonistlere ve işbirlikçilerine sunduğu adımlar bir bir gerçekleşti ne yazık ki!.. Yazımızda ifade edildiği üzere, Aziz Erbakan Hocamız bu aşamaları şöyle anlatmıştı:

“1-Anadolu insanını aç bırakacaksınız!..

2- İşsiz bırakacaksınız!..

3- Türkiye’yi borca esir edip dış güçlere mahkûm hale sokacaksınız!..

4- İslam Dinini bozacak, halkı şuursuz ve sorumsuz bir dindarlıkla avutacaksınız!..”



Bugün her aşama fazlasıyla aşılmış durumdadır. Maliye bakanı olarak yeniden atanan Sn Mehmet Şimşek bile bu kadar hızlı olmasına hayret etmiş olacak ki yaşanan ekonomik buhrana isyan etmektedir. Oysa mesele basit, çözüm kolaydı. Ama eskilerin deyimiyle, “görenedir görene, köre nedir köre ne?” Mevcut anlayışla toparlanmak, ilerlemek mümkün değildir. Toplum tüm manasıyla iflasa sürüklenirken, hala batı taklitçiliği yapanlar batan gemide kendilerinin de olduğunu ne zaman anlayacaklar merak ediyorum. Bu gemi hepimize lazım. Bu geminin kurtuluşu ümmete ferahlık verecek. İşte bundan dolayı bu zillet batağından çıkmalı, yaşamak için her şeyi mübah görecek seviyeye gelen bu Aziz milleti kurtarmalı ve Adil Düzen’i kurmalıyız.

   22 yıllık AKP iktidarının modeline Erbakan Hocamız senelerdir anlattığı Haim Nahum doktrini dersek yeridir. Bu doktrine göre borca esir edeceksin, işsiz bırakacaksın, aç bırakacaksın, parçalayacaksın, parçaladıktan sonrada bu parçaları birbirleriyle savaştıracaksın… AKP 22yılda 22 tane borç bütçesi yaptı mı yapmadı mı, 22 tane ağır vergi ve faiz bütçesi yaptı mı yapmadı mı, işsizliği arttırdı mı arttırmadı mı, ülkenin borcunu arttırdı mı arttırmadı mı? Model bu, bu model Haim Nahum doktrinidir. Siyonizmin 100 yıldır bütün iktidarlara yaptırdığı şeyi AKP 19 yıldır harfiyen yerine getirmiştir. Evet bu ekonomi çökmüştür ve bu ekonomi milletin üstüne çökmüştür.”
  Bu nedenle artık bu çöküş, Millî Çözüme İnanan bir Cumhurbaşkanı ve Milli Çözüme İnanan bir hükümet eliyle düzelmesi mümkündür.

Bir insanın veya toplumun huzur bulması ve onurlu yaşaması, şu dört temel ihtiyacının doğru ve doyurucu şekilde karşılanmasına bağlıdır. “4-K” formülü dediğimiz bu doğal ihtiyaçların aksaması ise; çeşitli rahatsızlıklarının, hatta itiraz ve isyanlarının başlangıcıdır.

1-KARIN
2-KALP
3-KAFA
4-KİŞİLİK

Bir çocuk dünyaya geldiğinde, önce karnının açlığını gidermek üzere ağlamakta ve kendisine gıda ve bedenine-karakterine maya olacak şifalı sütünden emmek üzere anne kucağına bırakılmaktadır. Yani doğal ve doğru olan, öncelikle KARNININ doyurulmasıdır. Ardından; şefkat, merhamet ve sevgiyle KALBİ; yavaş yavaş algılama seviyesine uygun, samimi ve gerçekçi bilgiler, ninniler ve hikâyelerle KAFASI doyuma ve doldurulmaya başlanacaktır. Çocuklara bebeklikten itibaren, sevginin yanında saygı duyulması, ciddiye alınması, itilip kakılmaması, suçlarından dolayı hemen hırpalanmaması… Yani ona bir insan gibi davranılması, kendisine bir kişilik ve onur kazandıracak, özgüveni ve girişim cesareti olan birisi olarak hayata hazırlanacaktır. Yani, İTİBAR ve İTİMAT sahibi olacaktır.

Bu “4-K” formülü; sadece fertler için değil, cemiyetler ve milletler için de gerekli ve geçerli kurallardır.

EĞER TOPLUMUNDA KARNI DOYURULMAZSA AÇ BIRAKILIRSA, KARNINI DOYURMAK İÇİN HER TÜRLÜ YOLA BAŞVURACAKTIR. İnsanlar aç olursa- bırakılırsa, onların düşünmelerini beklemek beyhude olacaktır, çünkü onun tek amacı karnını doyurmak olacaktır. Bunu başarmak için her türlü yola başvurmaktan çekinmeyecektir. Hırsızlık, ahlaksızlık diyeyim siz anlayın vs yollara tevessül edecek, buda onların İslam’dan, Allah’ın emirlerini yerine getirmekten uzaklaşmalarına ve bir süre sonra inkara kadar bu insanlar yönelebileceklerdir Allah korusun.

AZİZ ERBAKAN HOCAMIZ bunu bildiği için iktidara geldiğinde önce halkın karnı doysun diye işçiye memura emekliye büyük oranlarda zamlar yaptı.Halkın alım gücü yükseldi, evlerine huzur geldi bereket geldi. Erbakan Hoca öncesinde evde tüp biterdi, babam anneme kızardı, yağ biterdi sıkıntı, erbakan hoca ikitidara geldi 4 milyon küsür alan babam emekli maaşını 17 milyon civarı almaya başladı, babam parayı nereye harcayacağını şaşırmıştı resmen, evimize ilk defa muz o yıllarda girdi. Erbakan Hoca sayesinde evimize huzur geldi.

Aç insanlara bir şeyler anlatmakta zordur, sizi dinlemeyecektir, o sadece buradan nasıl nemalanarım, buradan ne kazanç elde edebilirim gibi düşüncelerle karşınızda olacaktır yine insanlar açken onlara gel seninle ADİL BİR DÜZEN kuralım ,YENİ BİR DÜNYA kuralım deseniz alacağınız cevap GİT İŞİNE KARDEŞİM olacaktır. Önce karnını doyuracaksınız sonra kalbini ve sonra kafasını dolduracaksınız ki, o kişiye siyonizmi anlatabilesiniz, o insana ADİL DÜZENİ VE YENİ BİR DÜNYA HDEFİNE DOĞRU yürüyebilirsiniz.

Bunları bildikleri için Haim Nahum Doktrinini ülkemizde mutalka uygulamalrı gerekiyordu, ve bunun için bunu uygulayacak kişileri iktidara taşıyorlardı. Erbakan 1 yıl dayanamayanlar Mevcut iktidarı 22 yıldır tek başına iktidarda tutuyorlardı. Çünkü onların amaçlarına daha iyi hizmet edecek bir başkası olamazdı. Sn. Erdoğan Haim Nahum Doktrinini Uygulamaktaydı! Erbakan Hocamıza göre Lozan’ın dayatılan gizli maddeleri şunlardır: 1- Anadolu insanını aç bırakacaksınız!.. 2- Bunları işsiz bırakacaksınız!.. 3- Türkiye’yi borca esir edip dış güçlere mahkûm hale sokacaksınız!.. 4- İslam Dinini bozacak, halkı şuursuz ve sorumsuz bir dindarlıkla avutacaksınız***Tıpkı Peygamber Efendimiz gibi Aziz Erbakan Hocamızda iktidara geldiğinde İslam Birliğinin çekirdeği olarak tarif edebileceğimiz D8 leri kurmuş, bu ülkeler kendi pazarlarını planlamalarını yapmışlardı. Ne yazık ki kısa sürede bütün bu ülkelerdeki devlet başkanları ya sukastlerle, ya bir takım entrikalarla, ya darbelerle iktidardan düşürülmüşlerdir. Mevcut iktidar ise 22 yıldır D8 lerle ilgili tek bir adım dahi atmamıştır.

Kur’an , Cenabı Hakkın insanların dünya ve ahiret saadeti için gönderdiği yetmez , içerisinde kainatın yaratılış sırlarının bulunduğu , yetmez bütün ilimlerin temel esasları ve elbette cihat farzı bulunan dünya hayatımıza ışık tutan bir prensipler manzumesidir. Elbette Cenabı Hakk her dönem insanlığın Hakkta olması için gönderdiği elçiler vardır. Ve Kur’an ile beraber GENEL TANZİMCİ niteliğinde Efendimizi göndermiştir. Makaleyi okuduğumuzda şu sonuç çıkıyor. Efendimizin müjdelerini ve öğretilerini doğru anlamış bir ERBAKAN HOCA ve Onları da iyi anlamış zamanımızın tercümanı Üstad Ahmet Akgül Milli Çözüm.

Makalede geçen : ” … Allah Resulü’nün (SAV) devletleşmenin bu denli önemli olmasından dolayı, Medine’ye gelişi ile beraber üç önemli kurumu öncelikle oluşturduğu anlaşılmaktadır. Bu kurumlar; cami, pazar ve vakıftır.
…”

İşte Erbakan Hoca Efendimizin devletleşmenin önemine dair oluşturduğu camii pazar ve vakıfı örnek alarak ÖNCE AHLAK VE MANEVİYAT SONRA AĞIR SANAYİ VE YAYGIN KALKINMA demiştir ve bu konuda tüm yapılması gerekenleri bir bir planlamış projelendirmiş ve hayata geçirilmesi konusunda hazır hale getirmiş ağır sanayiye üretime yönelik açılışlar yapmış vb.

Milli Çözüm bu eylemler ışığında mutlu ve huzurlu olmanın yolunu 4 K olarak olgunlaştırmıştır. KAFA – KALP – KARIN – KİŞİLİK. BU 4K nın doyurulmasıyla ancak huzuru mutluluğu yakalayacağımızı belirtmiştir. Sadece fertlerin değil cemiyetler ve milletler içinde bu gerekli ve geçerli kurallardır. Bu konuyu Ahmet Hocamızın şu ifadeleriyle açıklamış olalım : Bir çocuk dünyaya geldiğinde, önce karnının açlığını gidermek üzere ağlamakta ve kendisine gıda ve bedenine-karakterine maya olacak şifalı sütünden emmek üzere anne kucağına bırakılmaktadır. Yani doğal ve doğru olan, öncelikle KARNININ doyurulmasıdır. Ardından; şefkat, merhamet ve sevgiyle KALBİ; yavaş yavaş algılama seviyesine uygun, samimi ve gerçekçi bilgiler, ninniler ve hikâyelerle KAFASI doyuma ve doldurulmaya başlanacaktır. Çocuklara bebeklikten itibaren, sevginin yanında saygı duyulması, ciddiye alınması, itilip kakılmaması, suçlarından dolayı hemen hırpalanmaması… Yani ona bir insan gibi davranılması, kendisine bir kişilik ve onur kazandıracak, özgüveni ve girişim cesareti olan birisi olarak hayata hazırlanacaktır. Yani, İTİBAR ve İTİMAT sahibi olacaktır.



Picture of Abdullah AKGÜL

Abdullah AKGÜL

YORUMLAR

Son Yorumlar
9
0
Yorumunuzu okumaktan memnuniyet duyarızx
Paylaş...